Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
sündeki eleştiri derslerinden derlenmiş olan "Edebiyat Kuramlan ve Eleştiri", yalnız bu konuyla ilgili ünivcrsite öğrencilerinin değil, eleştirmenlerimizin dc bütün edebiyatçılarımızın da okumaları gereken değerli bir elkitabıdır. Çünkü kitabın konusuna değgin bütün kuramlarla eleştiri yöntemleri birarada derli toplu verildiğinden, bildiğimizi sanıp da bütünüyle bilmediğimiz edebiyat kuramlarını, eleştiri yöntemlerini yetkin bir sistematikle sunulmuş olarak bu kitapta buluyoruz. Kitap, anlatılan konuları açıklamak için, Türk edebiyatından örnekler verildiği bölümlerde çok daha ilginç olmaktadır." demiş Aziz Nesin, Bema Moran'ın kitabı hakkında. Sinema ve Çağımız//l//7/d DorATİLLA ' say/Remzi Kitabevi/238 s. Sinema ve Çağımız, Atilla DorDORSAY say'ın sincmayı.çağımıza damga S1N EMA vuran önemli olaylar vc olgularla ilişkisi bağlamında elc aldığı yazılardan olıişan bir derleme. Dorsay'ın bu kitabında yer alan yazılan, Atatürk ve Sinema, Sinema vc Siyaset, Sinema ve Savaş, Sinema vc Faşizm, Sinema ve Irkçılık, Sinema ve Tarih, Sinema ve Din temaları çevresinde yoğunlaşıyor ve sinemasever okurıın yanı sıra,20. yy.'a biçim veren önemli olaylara tanıklıklar her aydına seslenen bir toplumbilimsel belgc nitcliği de taşıyor. kurdukları devletten dışlandılar. Ve Sünni Osmanlı şeriatından laik cumhuriyet, Şii tran şeriatından teokratik cumhuriyet çıktı... Neden? Taha Akyol, bu soruların cevabını sosyolojik açıdan araştırıyor. Geleceğimiz Asya'da mu/Mehmet Ö&ütçü/Milliyet Yaytnlart/421 s Mehmct Oğütçü, on yıl boyunca diplomat, gazeteci, akademisyen ve seyahat yazarı olarak bulunduğu Asya'yı mercek altına alıyor. Ama Çin'e özel bir yer ayırarak. Elimizdeki kitapta, XXI. yüzyılda en çok konuşulması bcklenen yeni ekonomik süper güç, gizemli Çin ve öbür dinamik Asya ülkelerini geniş bir bakış açısıyla incelenerek, Türk gözüyle taranıp geleceğe ilişkin mesajlar veriliyor. Batı'nın Yediler Grubu'na alternatif olarak ortaya atılan D 8'in kafalarda yarattığı sorulara, Türkiye'nin komşu ülkclerle ilişkilerinin geleceğine, giderek karmaşıklaşan enerji jeopolitiği denklemine, Asya Avrupa ikilemindeki seçim zorltığu konusundaki sorulara yanıt aranıyor. Çinlilerin ölülerini nasıl gömdükleri, Hainan Adası'nda maymun beyninin ncden ve nasıl yendiği, yağda kızarmış akrebin hangi hastalıklara iyi geldiği, köpek etinin yararlan, 4000 yıldır bozulmayan Türk cesetleri, uyuşturucu cenneti "Altın Üçgen"in sırrı, yazar Mehmet Oğütçü'nün akıcı üslubuyla sayfalara yansıyan konulardan bazıları. Ateşle Sınandılar/Ba vvdw Ebu Şcrıfve Uzi Mahnaimi/Çevıretf Alı C.evat Akkoyutılu/Mdlıyet Yayınları/293 s Arap İsrail çatışması sırasında karşı karşıya gelen iki düşmanın, şiddeti reddedip barışa varmak için güçlerini birleştiren iki insanın gerçek öyküsü olan "Ateşle Sınandılar", Kutsal Topraklar'ın karanlık tarihine kişisel deneyimlerin parlak ışığını tutmakta. Bassam Ebu Şerif, Yaser Arafat'm sağ kolu ve sözcüsüyken, Beyaz Saray'da 1993 yılında gerçekleştirilen el sıkışmanın mimarları arasında yer afdı. Uzi Mahnaimi, tsrail'in en çok satan günlük gazetesine geçmeden öncc İsrail gizli haber alma örgütünde yönetici olarak görev aldı. Çalıştığı gazetcde Araplara karşı iyi niyet politikasını savundu ve Ortadoğu'da varlığını sürdürebilmesi için tsrail'in tek çıkar yolunun barış yapmak olduğıınu ileri sürdü. Ateşle Sınandılar, bizi I'ilistin sorununun kökenine indirıyor: tzak Rabin'in öldürülmesinin de gösterdiği gibi bu sorun henüz çözümlenemedi. Elimizdeki kitap, şiddet ve düşmanlık dolu yıllar arasında bir gezinti yapıyor, insanlık tarihinin önemli, önemli olduğu kadar da üzücü bir bölümüne ışık tutmakla kalmıyor, umut ışığının da yanmaya devam etmesini sağlıyor. Susurluk Prensleri/Fı3r#& Mercan/Milliyet Yayınları/270 v. Faruk Mercan, "Susurluk Prensleri"nde Cumhuriyet'in 75. ydını kutlayan Türkiye'nin Susurluk kazasıyla ortaya çıkan gerçekleri iyi değerlendirememe başarısızlığının sebebini araştırdı. Susurluk Prensleri'nin hayat hikâyeleri ve kavgaları, Türkiye'nin neden bir teıniz devlet operasyonu yapamadığının çok açık bir cevabıdır. Elimizdeki kitapta Susurluk sözcüğüyle kastedilen şey bir "devlet anlayışı"dır. Prenslerde bu devlet anlayışının uygulayıcılarıdır. Susurluk Prensleri'nin hikâyeleri ve Türkiye'nin son 30 yılda yaşadıklan, bir polisiye öyküye taş çıkarır cinstendi. Bu sebeple kitap, polisiye öykü üslubuyla yazılmış. Washington Entrikaları/V//wâz Polat/Milliyct Yayınlart/173 s. Elimizdeki kitapta "Amerika'da Türkiye için ne yapılabiliri'" sorusuna, Amerika'da 17 yılda nelerin yapıldığı anlatılarak yanıt aranıyor. Yılmaz Polat ise şöyle diyor; "Siyaset adamıyla, bürokratıyla, diplomatryla Washington'a ayak bastı ğım ilk günde Türkiye'yi kurtaracağını söyleycn çok sayıda insan tanıdım. Amerikan başkanları; Ronald Reagan, George Bush ve Bill Clinton dönemlerini yaşadım. Dost ve müttefik Türkiye için atılan nutukiarı dinledim. Büyükelçilerin Washington'da kalmak için çcvirdikleri dolapları gördüm. Her meslekten yağ tüccarlarını gördüm. Devlet olanaklannın nasıl çarçur edildiğini gördüm." Av Tutkusu/Derın Tiirkömcr/Milliyct Yayınlan/l 71 s. "Av Tutkusu", dünyanın hemen her yerinde avlanmiij deneyimli avcı Derin Türkömer'in avcılıkla ilgili ilk çalışması. Avcılık onun için bir tutku, yoğun bir iş hayatı dışındaki zamanını fırsat buldukça doğada geçirmeyi tercih ediyor. Kitabında bu tutkusunu birliktc avlandığı dostlarından ve doğadan çizgilerle, okuruyla bir söyleşi halinde anlatmaya çalışıyor. Ramses: Ebu Simbel'in KrtAiçesi/Christian ]acq/Çevtrcrt. A. Rıza Yalt/Remzt Kıtabcvi/350 s. Ramses serisinin IV. bölümü olan "Ebu Simbel'in Kraliçesi"nin hikâ yesi kısaca şöyle; Savaş alanlarında kazandığı başarıya rağtnen, güçlü Hitit tmparatorluğu'nu dize getiremeyen Ramses, savaşmayı sürdürmektense, karşılıklı görüşmelerlc aralarındaki anlaşmazlığı çözmcyi seçer; çünkü onun için, Kraliçe Nefertari'ye duyduğu sevgi, savaş alanlarının heyecanından ve kazanılan zaferlcrin görkeminden çok daha üstündür. Ramses, Nefertari'ye karşı duyduğu bu sevgiyi tüm dünyaya kanıtlamak için, ona, olabilecek en müthiş hediyeyi sunmaya karar verir. Sonsuza kadar sürecek aşklarını simgelemek üzere, Ebu Simbel'e bir tapınak yaptıracaktır. Bu arada, uzun süredir kayıp olan arkadaşı Muba'nın Pi Ramses'e geri dönmesi, olaylara yeni bir yön verecektir... Yaşh Tarihin Yankısı/M/ Kur"Yaşlı Tarihin Yankısı", Çin Seddi'nin kuzeyinde kılıç sallayan korkusuz Tatarları, bağımsızlıklarına düşkün eski Bulgarları, Karadeniz bozkırlarında at oynatmış sarışın Kıpçakları, dünya ticaretine ev sahipliği yapmış tüccar Idil Bulgarlarını ve büyük bir medeniyet yarat mış olan bugünkü Tatarları ele alıyor. Kitapta, Tatar aydınlannın, Tatar tarihi, Tatar kimliği ve tarih felsefesi gibi sorunları tartıştığı bir dönemde, bu tartışmaya katılmak amacını taşıyor. Tcmel olarak Bulğar Tatar tarihi ve medeniyeti konu cdilmekle birlikte, Türk, Türki vc Türk birliği kavramlarına da göndermeler yapılarak, din ve ulusal kimlik arasındaki ilişkiye dikkat çekiliyor. Matmazel Chambon/Enc Halder/Çevtren: Saadct Özen/Can Yayınları/103 s Genç öğrctmen "Matmazel Chambon", öğrencilerinden birinin babası olan Antonio ile karşılaşana dek, yaşamında karşısına çıkan fırsatlan kullanmayıp içine gömmüş, belki de bilerek sıradanlaşmış genç bir kadındır. Duvarcı ustası olan Antonio da, ailesini alınteriyle geçindirmek dışında hiçbir rengi olmayan sıradan bir yaşam sürmektedir. Ürkek adımlarla başlayan bu sevdalanma olayı her şeyi alt üst eder. Yaşamakta oldukları mutluİuğun, yerleşik değerlerle uyuşmadığını, uyuşmayacağını anlarlar. Eski sıradan yaşamlarına dönmeleri artık söz konusu dcğildir. Bu da yeni, sarsıcı bir yaşamla karşı karşıya olmaları demektir. Bu uyuşmazlık içinde tehlikeli yollara da düşecekler, Antonio bile alınteriyle yetinmekten vaz geçip, sonu gelmez yeni tutkulara kapılacaktır. Matmazel Chambon, her insanın bir evren, her yaşamın bir 'fırtına öncesi sessizlik ' olduğunu iliklerinize kadar hissettirecek değişik bir roman. Eric Holder, cesaretimizle yüz yüze gelmeye çağırıyor hepimizi. CUMHURİYET KİTAP SAYI 472 ü' f Canevimde Mor Isırgan/ Birsen Başaran/Papırüs Yayınları/128 s Bir anlamda 'kanser günlüğü' olarak da nitelendirebileceğimiz "Canevimde Mor Isırgan", Köy Ensti tüsü mezunu eğitimci Hatun Birsen Başaran'ın 'anı günlük'lerinden oluşuyor. Omrünü aydınlanmaya, ülkesinin aydınlık geleceğine adamış olan Başaran'ın yaşamının son döneminc (1995 97) tanıklık ediyor bu anılar. Canevimde Mor Isırgan'da bu aydınlık bakışlı insanın yetişme, varolma koşullarını, yaşadığı sayrılık (hastalık) ;ünlerinin duygu düşünce dünyasına yansılannt buuruz. Yaşama duyaılı bakışın anlamını, böylesi dar zamanlarda yaşanan acıların paylaşıldığı ortamın gerçck • liğiyle gözler önüne seren anılarda; sevginin, dayanışmanın, bağlılığın, adım adırn yaşamı soluyuşun vc doğaya dönüşün duygu yoğunluğunu buluyoruz. Bu Cennet Bu Cehennem/Zc7«<7> Oral/Milliyet Yayın ban/ADKıtapçıhk/214y Gazeteci yazar Zeynep OraPın yıırt gezileri sırasında derlediği birtakım izlenimlerden oluşan bir kitap. Yalın içten, yapmacıksız bir yurt ve insan sevgisinin kağıda dökülmüş hali. Doğu Karadeniz şehirlerinden Diyarbakır'a, Urfa'ya, Adıyaman'a, Hakkari'ye kadar uzanan çizgide, memleket kıırtarıcılığına kalkışmıyor. O yalnızea, sorunlar ve dertler yumağı içinde çaresiz kalmış, bunca zorluk içinde bile düşünce dcrinliğini, mizah gücünü, yaşama tutkusunu ve değerlerini yitirmemiş insanlarımızın varlığını saptıyor. Aynca Zeynep Oral'ın yazdıkları gazeteciliğin ötesindc bir anlam taşıyor; daha önceki eserlerindc de görüldüğü gibi, izlenimlerini edebi bir tat içinde sunuyor ofcura. Osmanlı'da ve tran'da Mezhep ve T)e\let/'l'aha Akyol/Milliyct Yayınlan/261 s Anadolu'da Osmanlı devleti, TAHA AKTOL ılı (U vr Ir; tran'da Safevi devleti Türkmen geleneklerinin ağır bastığı 'halk îslamı'na dayalı olarak kuruldu: Medrcse ve şeriata degil, sufi dervişlere, cvliyalara, keramet sahibi 'baba'Iara dayalı, coşkulu bir Islam... Neden? Fakat her iki ülkede dc devlet kurumlaştıkça 'halk Islamı'ndan 'ulema Islamı'na geçildi. Osmanlı'da Sunni şeriat ve Sunni devlet hukuku lran'da Şü şeriat ve Şii ulema hukuku egemen oldu... Neden? 'Ileterodoks' Türkmenler iki tarafta da SAYFA 22 Lm/lS2 \.