Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
M 1 8 9 • Fethi Naci bu haftaki 'Eleştiri Günlüğü'ndeAslı Erdoğan'ınyapıtlarınıdeğerlendiriyor . .. 3.sayfada ü Gürsel Aytaç, günümüz eleştiri kuramlarından söz ediyor 10. sayfada • Hazıriayıcılan, "Ankara Rüzgân" şiir antolojisinianlatıyorlar Hsayfada • Celal Üster, 'Yeryüzü Kitaplığı" ile yeniden aramızda I9.sayfada Cumhuriyet P A A S I Z E K Melisa Gürpınar Umut Pembeleri, Yeni Gün Şarkısı (üç şiir kitabı bir arada), Geceyarısı Notları, Ara Beni Sevgilim Sözcüklerin Içinde, Yalnızlık Mevsimi, Yaz Mektupları, îstanbul'un Gözleri Mahmur, Yeni Zaman Eski Hayat, Çocukluğum ve Ölümüm, Salkımsöğütlerin Gölgesinde, Uçup Giden Kent, Okul Arkadaşım, Kitap Bcnim Kanadım adlı yayimlanmış kitapları ve Hcr Harf Bir Melek adlı bugünlerde basımı tamamlanma aşamasında olan şiir kitabıyla, şiirden öyküye, oyundan eleştiriye, anlatıya ve çocuk yazınına ulaşan, yaklaşık kırk yılın yazı/yazma(k) serüvenini konuştuk LEYLA ŞAHİN nümde bir kadınla bir çocuk yürüyordu elelle. Anncmlc bcn! Nerede görsem tanırım onları gölgelerınden. Alacakaranlık bir yolda, kınk dökiik konuşmalar geçiyordu aralarında. Size garıp gelecek ama, başka kimselerin olamayacak kadar ince, ipeksi bir hüzünden dokunmuştu da sanki sesleri, yalın çınlçıplak ve yarım kalmış öykülerini anlatıyorlardı gizemli sözcüklerlebirbirlerine." Sevgili Melisa Gürpınar, edebıyatımızda ve özellıkle kadın yazar kusağında mektup, günlük, anı, anı/deneme ve bcnzerı türde yapıtlar azdır. Örneg'in Tomrts Uyar'dan özge günluk "yayımlayan" bir kadın yazar gelmryor aklıma Bu yaz Memet Puat'tan Gölgede Kalan Ydlar'ı, Mîna Urgan'dan Bir Dinozorun Antları'nı sevınçle okudum. Ardmdan senden bir kıtap geldt güz aylarında Salktmiöğütlertn Gölgesinde Konuşmalar başlığıyla, bazı bölıimlerı dergilerdeyayımlanmıstı. Salkım sög'ütlerın Gölgeunde'yı, duzyazı siirler ya da tçerığtnden ötüru am/dencmc olarak düsünmek mümkün. Kitabın ilk sayfalannda sıır uzerıne diycceklertne önceltk verıyoriun Zaten, ruzgârtn koynunda usulca çalan çan seu yazmaya çag'ırırken başhyor kitap: "Şiir deannem gıbı mevvmı kuş seslerinden, aşkı saklı bir mendilden, tüm hayatını gülden sormalıdır bana kalırsa " Ve gene, "Yerçekımı de olmalt bir şıtrde, günej tutulması da. Ay da buluta dolanmalt, ştmşek de çakmalı Kum ftrttnasıntn içınden geçen kervan gıbı dıl dayanıklı cılmalı " Kıtabtn ton sayfalannda da şıır teması yoğunluk kazamyor Ancak, Salkımsöğütlerin Gölgesinde'nin ıçinde, sentn bütün bir şttr/yazı hayatırtın yanı ura, hayatının öbür alanları da bırbıçimde özetlenrnıs, sende "kalan"yanlartyla kıtaba ağmıs. Annen ve çocukluğun, ahşap ev, teyCUMHURİYET KİTAP SAYI 472 Sözden dile açılan kırkyıl... "Ö: zelerin ve yaslı kadtnlar, kendtlerıne uygun bir olay, bir atmoKfer buiup hemen yerlennı almıştar Aslında bütün sanatçılar kendi nayatlanndan esinlenirler ve bu etkilenimleri yapıtlarına yansıtırlar. Ama bu esinlenme ve ahntılama, onu tanınmaz kılacak kadar, sanat türünün taşıdığı özelliklcrle ve belli bir yo rum gücüvle donatılmıştır. Bir dönüştürülmeye uğratılmıştır açıkçası. Birey hayatı bir toplamdır. Kendisinin, ailcsinin, toplumunun ve gencl olarak çağının ona yansıyabilen izlerindcn ibarettir. Bunların içinden, hayatın evrensel ipuçlarını yakalamaya kalkıştığınızda, karşınıza çıkanlar, aile fotoğrafları da olabilır, tozlu eşyalar da, yıkılmış surlar da. Tümu de simgedir. Ama hepımizin nayatına göndermeleri vardır. Ben kullandığım bu simgelcrin, bendeki karşıhğı ne olursa olsun, okurla tastamam bütünleşmesini, onun duygularıyla ortüşmesini isterim. Vc gene okurun kendini bendc bulabifmesi için, onun belleğınin de yakınından geçecek, çok ıçten, alçakgönullü şiirsel anlatımları denemeyi, bu kitapta da sürdürdüm işte, ama bilmiyorum ba^arabildim miH Geçtiğimiz aylarda yayımlanan Okul Arkadaşım ad lı gençlik romanı, tam bir anı romandı işte. Çocukluğumun yalın bir ozetini genç okurlara anlatmak bir keyif olmuştu benim için. Salkımsöğütlerin Gölgesinde ki anne ise, hepimizin anncsi. Ağaç altları, gölgeler, tahta masalar da öyle, hepimizin bütün bunlar. Şiire girince büsbütün bizim oluyor, can alır gibi yakamıza yapışıp anımsatıyorlar kendi hüzünlü geçmişlerini. Konuşurcabina yazılmış bu siirlerdeki, deneme tadına gelince, değerlendirmende haklısın Gerçekten de içinde düşünsel gezintiler banndınyor. Yalın bir anlatımla içiçe geçmiş, şiire pek de fazla uelmeyen, ağırlıksız gibi corünen düşünceler bunlar. Ilatta çocuksu sayılabilecek kadar gösterişsiz ve kolay anlaşılabilir bir yapıdalar. Belli bir derinliği yakalayabılmek için, yanına iyice sokulmak gere kiyor. Bir şiir kitabı da zaten hayat gibi tuzaklarla doludur. En karmaşık düşüncelerin ustubirkaç kuru yaprakla çıçekle örtülüvermiştir. Isteyen onlarla yetinir, istcycn dipsiz bir kuyuya düşüverir sairle birlikte. Artık düşen mi akıllıdır, kalan mı kurnazuır bunu şair bılemez. O çağınr herkesi, okurla masum birkovalamacanın ardmdan jzelen bulıışmadır aradığı. Ne yazık ki, şiir, ne muzik kadar andır, ne de renkler kadar ruha seslenir. Şiirin yapısında, yalan vardır. Şairin ve şiirin lanetlenmesı bundandır. En korkak şair, avcı kesilir şiirinde. En çekingeni, en atak görünebilir. Şairin kişisel gerçekleriyle, şiirindeki gerçeklik, ya da hayatın düzenin şiire yansıyan gcrçeklikleri, ne ölçüde örtüşürse, yazınsal bir başarının yakalanabileceği, modern zamanların durmadan değisen ölçütlerine bağlıdır biraz da. Salkımsöğütlerin Gölgesınde'nin her bölümü sorularla biter genellikle. Yazılanlardan daha başka şeyler de düşündürtmek ister okura. Devamı 4. sayfada. <*~