26 Nisan 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

diışmeyen, heyecanı hiç azalmayan ve kırk yıfdır yerine başka bir şey konulamayan, Garip 1 Iareketi onbeş yıltla eskimiş, etkisini yitirmi^tj konulması konıısunda da herhangi bır çalışma yapılnıayaıı belki de çok çok uzun bir süre onun getirdiği zengınltkleri yaşayacağızaşma girişiminde bulunulmayan 'Ikiııci Yeni' hakkında ilerıye siirülen olumlu, tatıımlayıcı düşünceJcrin yüzdcdoksanı doğrudur. "Ne Altın Ne Gümiiş" böyle doğruları bünycsindc barındıran otuz sekiz zengin kaynağın sahibidir. Özdemir Incc, bu kaynaldarı Türk okurlarının ve dünya okurlannın hizmetine sunmuştur. O kaynaklarda herkesin gereksinimini karşıîayacak sayıda ve nitelikte malzeme vardır. I lerkes bir saptama sonunda elde edileni başka bir saptama ürününe, kcndi saptamalarına ekleyerek iç dünyalarının açlıklarını doyurabilir. Yeteneğini, bilgisini, görgüsünü, deneylerini ve evreni algılayışını konusturan üzdemir tnce, bir düşünür, bir bilge kimliğine bürüncrek şunları söyler. (Divan Şiiri ne kadar yanlışsa, ona tepki olarak ortaya çıkan Batı tipi Türk şiiri de o kadar yanlıştı. Şiirin ilişki araçları bizim ulusal damgamızı taşımıyordu. Tanzimat şiiri yanılgıdır; hececilerin şiirsel tutıımu pek böncedir. Büyük çoğunluğun şiiri zevk almak için, dolmak için dcğil, boşalmak, yüreğinc su serprnek, aydınlığa çıkmak için okııduğuna inanıyorum. Şiir bir bakıma zorlukları yenmc sanatıdır. Bunun için yardınıa hazırdır. tnsan ve gerçek ilişkisi insanın tarihi kadar eskidir, bu ikiliye bir de yalanı eklemeliviz. Kadın estetik bir öğe değildir, bir varlık'tır; kadın cinsel bir öğe de değildir. Kadın bir cinsel ortaktır, cinsel eştir. Cinsel öğe olıış kadını pasifleştirir, bu da cinselliğiniyokeder./Kimikadınlar vardır ve erkekler de vadır 'bit pazarı'na benzerler. Ayaklarında takunya vardır, uzun pazen don giyerler allı güllü, içlerinde ithal malı küçücük slip vardır, ten üzerine "angora" kazak giyerler ama 'angora'nın üzerinde görünmeyen bir çarşaf vardır; saçlar 'Bo Derek' saçıdır ama görünmeyen bir başörtüsü vardır başlarında. Bunlar kültürel gülünçlüklerdir. Yürek, beyin, dünya görüşü, yaşam biçimi uyunı içinde olmazsa kadın 'çingene çarşısı' görünümünden kurtulamaz. Bir sanat yapıtı, yaratıldığı toplumun aynasıdır. O aynanın içinde, o halkın insanlarını görürsünüz. Yazmak genellikle okumayla başlar. Yazar adayı yazma isteğini okuduğu kitaplardan duyar. Okuduğu kitapıar ve onların yazarları bazı okuyan insanları yazmaya çağırırlar. Şiirlerimin temasında bir ölçüde evrensel sorunlar ve sorunsallar, bir ölçüde de 'ortasında demiyorum' şairin ben'i vardır. Yazmanın doğrultusu genelden özele, özeldcn genele olabilir. Şair beş anakaranın şiirini yazar ama bir de altıncı anakaranın şiirini yazar ki o anakarayı içimizde taşırız. Beş anakara da bey nimizdedir. Altıncısı içimizde. ' Şiir bilgi ile, görgü ile yazılmaz bir dünya ve kültürle yazılır. Bir tarih ve coğralyayla yazılır. Şairin şiirinin zamanı, bu dünyanın, bu külriiriin, bu tarihin ve bu çoğrafyanın zamanıdır. Şaironu teninin altında, kanında, kemiklerindeki ilikte taşır...) Şiirleriyle, denemeleriyle, çevirileriyle, tutumuyla edebiyatımızın, sanatımızın gündenüni belirleyen değerlerden biri olan Özdemir înce'nin 'Ne Altın Ne Gümüş"ü önemli, okuyanın ufkunu genişletecek, iç dünyalarda yepycni dünyalar yaratacak nitelikte bir kitaptır. • Ne Altın Ne Gümiiş Söyleşiler/ Özdemir tnce/ Telos Yayıncılık/ }10 s. CUMHURİYET KİTAP SAYI 425 "Donuk lşıklan"ın Parıltıları Şavkar Altınel, savunduğu şiir anlayışının temel göstergelerinden biri olan "öykü"yü yalın, yapmacıksız bir yaklaşımla kullanıyor şiirlerinde. "Gölgeler", "Soguk", "Kristal" gibi şiirlerde öyküyle birlikte yer yer sinemasal özellildere, "görüntü avcılığı"na başvurduğu da görülüyor şairin. BAKİ ASİLTÜRK Şavkar Altmel'in şiirleri bir arada Zorluktorı yenme sanatı Yaşamdan kaçan bir edebiyat tutkununa... Ş Yazma isteği air ve gezgin Şavkar Altınel'in son şiir kitabı Donuk Işıklar, Mart 1997'de Adam Yayınları arasında çıktı. (1) 111 sayfadan oluşan kitapta sadece "Donuk Işıklar" adı altında toplanan şiirler değil, aynı zamanda şairin ilk iki kitabını meydana getiren şiirler de bir arada bulunmakta: Kraliçe Viktorya'nın Düşü ve Gcce Geçilen Şehirler. Bu kitapta "Donuk Işıklar" bölümünü oluşturan yeni şiirlerin sayısı on dokuz. Bıınların yanı sıra şair, öteki bölümlere de kitapfarın ilk baskılarında yer almayan üç şiir eklemiş bulunuyor. Bu yazımda, ikinci baskılan yapılan Kraliçe Viktorya'nın Düşü ve Gece Geçilen $ehirler üzerinde durmaktansa dana çok "Donuk Işıklar" kısmındaki şiirlerc eöilmek istiyoıum. İlk okuyuşta beni etkileyen birkaç şiir oldu: "Trafik", "KarL Bir Akşam Ko rularda", "Gece ve Sessizlik", "Gölgeler".. . Bunlar ve diğerleri, şiir yayımlama ya başladığı ilk günlerden itibaren kcndi sesini bulmuş bir şairin "sesi"ni duyu ran şiirler. Şavkar Altınel, inandığı, bildiöi, yazdığı ve sanırım yazmaya kararlılıkla devam edeceği şiiri sürdürüyor. "Donuk Işıklar"da. Öyle ki, bir an için de olsa, bu üç kitabın bir arada yayımlanmasının sadece bir vayıncılık faaliyeti olmayıp poetik açıdan da bilinçli bir tercih olauğunu düşünüyorum. Üç kitabın şiirlerini bir bütün olarak okumak mümkün. Üç kitaptan ayrı ayrı seçü£>im şu par çaların birbirine ne kadar yakın olduğunu anlamak zor değil: "Duvarın dibindeki sıra bclli hâlâ ılık,/ Tınlayıp dursa da kurşun saçaklar/ Ve rüzgârda boğuk bir hıçkırık/ Boş havuza yağarken yapraklar." (s. 83); "ve karanlık cvlerin arasından/ bir görünüp bir kaybolarak/ trenle yarışıyor bomboş anacadde,/ batıya doğru uzaklaşmaya/ hazırlanan tekerleklerin sesi/ yükselmeye başlarken." (s. 60); "Hava kapalı, tek başımayım kırda/ ve uğulduyor uzak otoyolda trafik/ boş bir tavanarasında/ çarpınması gibi rüz SasM bulmuş bir şair le birlikte yer yer sinemasal özelfiklere, "görüntü avcılığı"na başvurduğu da görülüyor şairin. Şurası var ki Şavkar Altınel'in şiirlerindeki sinemasal özellikler örneğin kendisinin bildiğimiz Attilâ tlhan'ın şiirlerindeki gibi şaşaalı, hareketli, gösterişli değil. Daha hafif, dana doğal... Donuk Işıklar kitabının aynı adı taşıyan bölümündeki şiirlerde, şairin önceki kitabını meydana getiren şiirlerindeki temel izleklerden biri olan "seyahat" izleği de sürüyor. Bir de gezi kitabı (2) yazacak kadar gezi düskünü olan şair, şiirlerinin tamamına yakınında bir gezgin ruhuyla ortaya koyuyor kendini. Şehirlerin şavkar Altınel, savunduğu şllr anlayı$ının temel göstergelerinden biri sönmek üzere olan olan "öyku"yü yalın, yapmacıksız bir yaklaşımla kullanıyor şiirlerinde. ışıkları, kırların yeni ıslanmış çimenleri, yolların çeşitli gögârın." (s. 13) rünümleri, kendini güze hazırlayan yolÇekimli eylemlerin, betimleyici sıfatkenan ağaçları, yakıt alıp havalanan ların bol kullanıldıgı, narrative özellikuçak, transit yolcuları... Bütün bunlar lerin bütün yönleriyle farkedildiği şiirbirer film karesi gibi Şavkar Altınel'in şiler bunlar. Bütün narrative şiirlerde olirlerine sinmiş durumda. Ilayallerfe, dugu gibi Şavkar Altınel'in şiirlerinde düşlerle çıkılan bir yolculuktan şürlcrle de devinimlerin ve görüntüJerin önemi dönen şair, uzaklarda kalan şehirlerin, büyük. uzaklarda pır pır eden donuk ışıklarını Şair, aynı şiirde hem kendi hareketlegöstcriyor yanı başındaki okııra. rini, hcm doğadaki hareketleri hem de ftıyahatlztenlmlerl şair kişi gözüyle seyrcdilen manzaraları Ahmet Haşim bir yazısıtıda seyahat kigözler önünc sermeye çaiışıyor. Ozneltabı okumanın şiir kitabı okumaya benlik ile nesnellik ıç içe geçiyor kimi zaman zediğini söylüyor, bununla da yetinmebu şiirlerde. Şairkişi, kendi gözlemleriyip seyahat kitabını şiir kitabının karani olcurun da ortak gözlemi imiş gibi sudeşi sayıyordu. Şavkar Altınel'in şiirlerinuyor. Şair ile okurun doğaya, dışa banin çoğunu ise aynı zamanda seyahat kış noktasında buluştuğunu görüyoruz notları olarak okumak mümkün; seyahat bu şiirlerde. Böyle bir buluşma şiirde izlenimlerinin şiirleştirilmiş biçimi dehiçbir zaman tam olarak mümkün değilmek daha doğru belki... dir elbette; fakat bunun "olabilirliği" Sonuçta elbette "şiir" bunlar... Edip Şavkar Altınel'in şiirlerine bakılınca hisCansever'in o güzelim "Ne gelir elimizsediliyor. Onun yazdıklarını, bclli bir andcn insan olmaktan başka" dizesini halayış çerçevesinde "şiir" kılan nedenlertırlatan "Ne gelir elimden bakmaktan den biri de bu belki. başka" (s. 2)) dizesinde seyyah ve şair bir Hayata bakış bedende iki ruh gibi durmuyor rau? "Donuk Işıklar"da dizeler, birbiri ar"Kışa Doğru" şiirinin son beş dizesiydınca gelen cümlelcr gibi çoğu zaman. le bitiriyorum bu yazıyı: Bunun yanı sıra aniden parlayıveren, çoğu da aslında dize için sakıncalı olan "Düşemem bir daha "ve" bağlaeıyla başlayan "ve renk sızıyor öyle ardına sözcülderin, manzaraya" (s. 11). "ve anlıyorum sözgeri getiremcm yitirilmiş zamanı; cüklerin yettiğini" (s. 20), "ve coktan nava soğuyor artık, deniz hazır kaybetmiş oluyoruz onu/ ne kadar güve adım su üstünde yazılı." (s. 32) • zel olduğunu anladığımızda" (s. 25), "ve kıvrıla büküle/ uzanan yolları pişmanlı(*) Dr, Marmara Ünivenıteu FenEdebiğın" (s. 26)... gibi dizeler de kendine çe yat Fakültesı Türk Dılı ve Edebıyatı Balümü kıyor okuyanı. Burada poetik kaygıdan Öğr. Gör. çok hayata bakışın öne çıktığını görüyo(1) Şiir alınttları kitabın bu basktsındanruz. Şavkar Altınel'in şiir anlayışı da budır. nu gerektirirdi zaten. (2) Şavkar Altınel, Güneydvki Ûlke: Şavkar Altınel, savunduğu şiir anlayıAvustralya'da Bır Yolculuk, Oğlak Yay., hşının temel göstergelerinden biri olan tanbul. İ996. 'öykü"yü yalın, yapmacıksız bir yaklaDonuk Işıklar / Şavkar Altınel/ Adam şımla kullanıyor şiirlerinde. "Gölgeler', Yaytnlan /111 s. "Soğuk", "Kristal" gibi şiirlerde öyküySAYFA 9
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle