27 Nisan 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Nutuk"u incelcme ve redaksiyon heyetinin 1983 yılında, kitabın yeniden oasılmasiyla ilgili olarak şöyle bir önerisi var: "Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Atatürk'ün "Nutuk"unun devletimizin kuruluş felsefesini ve cumhuriyetimizin esaslarını oluşturduğu gerçeğinden hareketle bir devlet kitabı olarak nitelendirilmesi ve bunun sayın başbakanlıkça daha önce yapıldığı gibi Almanca, îngilizce, Fransızca ve Arapçaya tercüme ettirilerek bastırılmasının sağlanması arz ve teklif olunur." TUNCER UÇAROL TELEVtZYONDA 'SÖYLEV (NUTUK) DİZtSİ (1.5.1977) Söylev'i okumaya ara vcrdim. Az önce televizyondaki 'Birinci Dünya Savaşı' konulu belgesel diziyi seyrettim. Söylev de böyle bir dizi yapılsa yararh olur. Etkiler de. Yüz binlerce kişi okumuş gibi olur. Bizde o denli eski film bulunmazsa da, araya fotoğraflar, haritalar, belgeler serpiştirilirse, gene de iyi bir dizi ortaya çıkaDİlir. Gerekirse, bazı bölümleri de canlandınlabilir. SAMt N. ÖZERDtM'E MEKTUP Eksiklerimiz açısından Mustafa Kemal'in Buyuk 'Nutuk'u yaklaşılsa yararlıdır. Çünkü kırkında da, kırk zamanda da, ondan bağımsızlık düşünceleri fışkırır. Bir ulusun nastl kurtulacağına yol gösterir. Halkın beklediği her türlü insanca yaşama er geç kavuşacağı inancını, açık ve ayrıntılı olarak, dile getirir. 5) "Ismail Hakkı Uluğ, Nutuk'ta kişilere değinen bölümleri derleyerek alrabetik sırada Atatürk'ün Çizdiği Portreler adlı bir kitapta topladı. (1968)." (s. 67) Bu da çok güzel bir girişim. Söylev'in arkasında kişi adları buldurusu yok. O bulduruyu çıkarırken çok yararlı olacak. tır," (s. 57) Üstelik bu Türk Devrim Tarihi Enstitüsü 1941 yılında kurulmuştur... 'SÖYLEV'Î ÇOK OKUTMANIN BİR YOLU DAHA (14.5.1977) Atatürk'ün doğumunun yüzüncü yıldönümü de geliyor. Bakalım hangi Atatürkçü gazete, Atatürk'ün büyük Söylev'i ile öteki söylev ve demeçlerini yayımlayacak? Atatürkçü gazetecilik böyle olur, eğer Atatürk çok okutulmak isteniyorsa. 'SÖYLEV'Î OKUTMANIN BAŞKA YOLLARI (14. 5.1977) Söylev'i okutmanın çeşitli yolları var: Çevrilmesi, özetlenerek yayımlanması, ondan oyun yazılması, fılminin çevrilmesi, televizyon için dizi film yapılması, üstüne incelemeler yazdırılması... Özerdim'in Bilinmeyen Atatürk kitabında bunların bazı örnekleri görülüyor: 1) "Nutuk Almanca, Fransızca, Îngilizce, Rusçaya çevrilmiştir." (s. 67) Söylev'i okurlcen ben de nunu düşlüyordum... Bu görkemli kitabımızı yabancılar da okusun istiyordum... 2) "Milliyet gazetesi yayınlarının Çocuk Kitapları Dizisi'nde, Ahmet Köklügiller'in çocuklar icin özetlediği bir Nutuk, 1973'teyavımlandı." (s. 67) Bundan böyle, küçük tanıdıklara armaöan edilecek kitaplar listeme, bunu da katayım. 3) "Doç. Dr. Özdemir Nutku'nun Söylev adlı 'Belgesel Oyun'u, Ankara Üniversitesi Dil ve TarihCoörafya Fakültesi yayınları arasında basıldı (1973) ve sahneye konuldu." (s. 67) Söylev'i hiç tanımıyormuşuz! ünun için neler yapılmamış. Söylev'i sevenler; bu yapıtları da anlatmalı, yineletmeli, çoğaltmalı onları. 4) "Filorinalı Nazım Ozgüney, Nutuk'u nazma çekmiş, ancak müsvcddc halindeki metin yanmıştır. (...) Dr. Orhan Asena'nın Nutuk'tan aldığı parçalardan örülmüş şiirleri de Halkevleri dergisindcyayımlandı. (...) Kasım 1969Aralık 1970/(s. 67) Söylev'e daha kırk değişik biçimde PQ LÎTİKACILAR DA 'SÖYLEV'İ OKUMALI (15.5.1977) Söylev'i politikacılar da okumalı. Mecfis ve senatoya girenler, devletin üst görevlerine atananlar, parti örgütlerinin üst yerlerine geçenler, hele hele halkın önünde hokkabazlık yapıp Atatürkçü olduklarını söyleyerek halkı aldatmaya çalışanlar Söylev den sınava çekilmeli. Bunlara Söylev'i iki kez yazma cezası vermeli. En güç zamanımızda bizi bize anlatan, okurken bizi geçmiş yakın yıllarımız ve gelecek yıllanmız önünde sorguya çeken, sınayan bir kitap Söylev. SÖYLEV HENÜZ EKSİK (15.5.1977) Söylev'in başındaki boş bir sayfaya, Nutuk'tan aldığım şu bilgiyi yazmıştım, okumaya başlamadan önce: "Atatürk'ün, CHP'nin 1520 Ekim 1927 tarihleri arasında Ankara'da toplanan Ikinci Kurultayı'nda 36.5 saat devam etmek suretiyle altı günde söylediği bu tarihi nutkun..." Söylev'in hangi yılda verildiği Söylev'i okuyan için önemli. O yülara göre yorum yaparak okuyacaktır okuyucu. Bu nedenle; Söylev'in başında, bu gibi bilgilerin kısaca verilmesi yararlı olurdu. TDK, Söylev'i bu bilgilerle, bulduru ve dizinlerle, haritalar, resimler, dipnotu açıklamalarıyla da zenginleştirmeli. Görevi bitmedi daha TDK'nin. 'SÖYLEV ÜSTÜNE KISA YAZILAR (15.5.1977) Tuttugum günlükler arttı. Türk Dili aergisinin Söylev Özel Sayıst için söz verdiğim yazının dışında, bir kişi adJarı buldurusu da hazırlayabileceğim. Söylev'de gördüğüm her özel adın altını kırmızı kalemle çiziyorum. Aynca, Söylev'in yazınsal yönü üstünde duran bir yazı dayazılabilir. Dahası, Söylev'in neden yazıldığı üstüne bir kısa yazı da hazırlanabilir. Bu ve benzeri yazılarda, Söylev'in da ha çok okunmasını sağlayacak sözler de etmeli. 'SÖYLEV'E GİRÎŞ GEREK (15.5.1977) Ozerdim, Söylev'in anlaşılmasına yararlı olacak şu konu üstünde de duruyor: "Nutuk'ta geçen özel adlar, kuruluş ve yer adları, çeşitli kavramlar, terimler, deyimler vb. için, ansiklopedik bir sözlük hazırianması artık kaçınılmaz bir ödevdir. Hatta, Nutuk'un başına konulacak geniş bir 'giriş' geleceğin okuyucusunu bu büyük tarih yapıtını okumaya hazırlayacaktır." (s. 72) Çok yararlı öneriler. Bir giriş bilgisine zaman zaman gereksinmeduydum... Ozel adlarda çok küçük duraksamalarım oluyor... Bazıkuruluşların daha iyi açıklanmasına gerek var. iyi olur o çalışmalar. RUSÇA 'SÖYLEV DAHA ZENGİN (15.5.1977) "Rusça çevirisi, sonunda biyografya ve kronolojilerle zenginleştirilmiş dört ciltlik bir dizidir. Türk Tarih Kurumu Atatürk ve Yeni Türkiye Araştırma Merkezi, böyle bir basımın ortaya çıkarılması için karar almış, henüz gerçekleştirememistir."(s.72) Biz hep böyle miyiz? Biz, bizim işimizi, hep başkalarından mı öğreneceğiz? Üstelik, yapmayacak mıyız gene de? Gençlerimizi de, Atatürk'ü neden okumuyorlar diye ayıplayıp ayıplayıp duracak mıyız boşuna?! İÇ BAŞLIKLAR ÖNCE YOKTU (15.5.1977) "Atatürk, bu uzun konuşmasını bir kitap yazar gibi hazırlamadığından olacak, ilk basımda konulara başlık konulmamıştır. Sonraki basımlarda konulan başlıkların..." (s. 82) İlginç... Ama Atatürk yaşarken yapıldığına göre, onun gözetiminde yapılmış demektir. DİPNOTU ELEŞTÎRİ (15.5.1977) "Nutuk'taki olayların Atatürk tarafından anlatılış biçimini eleştirenler olmuştur. Atatürk kimi yerlerde yanddı ise, kimi yerleri eksik bıraktı ise, ya da eleştirilen olaylan kendi açısından yorumlayıp okuyucuyu düşünaürür ise bunlar alt notlarda aydınlığa çıkarılmalıdır." (s. 83) Önemli bir konu bu. Tamamlama yönünden bu öneriye evet. Ancak, elcştirilcr bir başka kitapta olmalı!.. Söylev, kendi bütünlüğü, kendi etkinliği içinde okunmalı önce. Yoksa, söylemek istediöi ana çizgi zedelenebilir. Kötü niyetli dıpnotu koyucular elinde bozulabüir de. BAZI ÖNEMLİ TARİHLER VERİLMEMİŞ (15.5.1977) "Atatürk, tamamlayıcı birçok olayların bilindiğini dikkate almış, kimi olayları, günü gününc tarihini vermeden anlatmıştır. Her sayfaya eklenecek, metinden iyi ayrılmış alt notlarla tamamlayıcı bilgi vermek..." (s. 83) Bu tür bir eldeme çok yararlı olacak. Ben bu tür bilgilere zaman zaman gereksinme duyuyorum. Ancak, çok uzun olması, okuyucuyu kaçırabilir. 'NUTUK' NASIL BASILMALI? (15.5.1977) Özerdim'in kitabını okumasaydım Söylev'i ve onun için yapılacakları böyCUMHURİYET KİTAP SAYI 406 (5.5.1977) Sayın Özerdim, tüne bilgileriyle yararlandım. Şu sıralar okuyageldiğim Söylev'i daha bir tanıdım, eksiği, fazlasıyla... Söylev'i okuyorum. Okurken, kişi adlarının altını çiziyorum. Belki, 'Söylev'de Kişi Adları Buldurusu' da çıkanrım. Hiç de zor olmuyor şimdilik. Söylev'i okurken günlük de tutuyorum! Belki, ilginç birkaç sayfa da, aynca oradan çıkacak. (...) Selam ve saygılarla. Bu günlerin yazılmasında yararlanılan Söylev vc Nutuk baskılan: Söylev (Nutuk) I ve II, Atatürk, Türk Dil Kurumu Yayınları, Ankara 1974,665 sayfa. Nutuk, Kemal Atatürk, Türk Devrim Tarihi Enstitüsü Yayınları, cilt I (1961), cilt II (1962), cilt III (1962), 1280 sayfa. AN. A KURUMLAR GÖREVLERİNİ YAPMALI (14.5.1977) Ozerdim, Varlık Yayınları'ndan Kasıml976 tarihli Bilinmeyen Atatürk adlı kitabında, içi yanarak şunları da yazıyor: " 1919'dan sonraki yeni Türkiye tarihinin başlıca kaynaklarından, daha doğrusu baş kaynağı olan bir belge demetinin Atatürk'ün yazı ve sözlerinin henüz tek bir elden, düzenli ve diyebilirsekeleştirili bir basımının yapılmamış oldufiunu, Cumhuriyetin Ellinci Yılında dikkatlere sunmak, yeniden gerekiyor." (s. 57) , "Gerçi, bu işi tamamlamayı, Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi'ne bağlı olarak çalışan Türk Inkılap Tarihi Enstitüsü üzerine almıştır. Ne var ki, beldenen yayın hem tamamlanamamış, hem de yanlışlardan arınamamışSAYFA 8 (...) Bilinmeyen Atatürk'ten Söylev üs
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle