28 Nisan 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Sair, vazar ve hukukcu HASAN KIYAFET T s m e t Kemal Karadayı gibi çok yönlü I bir sanatçıyı tek yazılık bir diziye sığJLdırmak gerçekten güçtür. O zaman Karadayı'dan bir özet ya da kesit yaptığımızı söylemek daha doğru olur şimdi.. Yazarın yazdığı ile kişiliği arasında hep doğrudan bir bağ, paralellik aramışımdır. Bu anlamda gözümün tutmadığı yazarlann adı ne kadar ünlüye çıkarsa çıksın, yapıtlanna soğuk bakmışımdır. Söz konusu tavrım, neye yorumıanırsa yorumlansın, kabulüm.. Karadayı, işte gözümün tuttuğu yazarlardandır. O, faşizan baskıların yerden göğe savurduğu zamanlarda dik durmasını bilmiştir. Dik durma örneklerinden biri, TÖS'ün ünlü Öğretmen Boykotu olayındaki tutumudur. Yani bilinen o antidemokratik buyruklara, yasa yorumlarına karşı kaya gibi "ilk takipsizlik"! Ikinci örneğe ben doğrudan tanık oldum. Dönem 1980 faşizminin sonrası... Ölenden, kalandan, kayıp olandan can başka... lyice eli kolu bağlanan ve kendi canına kıymaktan öte çaresi kalmayan kimi sol tutuklular, ölüm orucundalar.. Bu çocukların anne babaları, vakınları bir yasal dernek kurup yavrufarını savunmak isterler. .Derneğin adı anunsadığım kadanyla ÖzgürDer idi. Kurucu üye olarak yedi kişiyi tamamlayamamışlar. Doğal olarak kuruculann biraz tanınmış, adı bilinen kimlikler olması isteniyor. İşte o güç günlerde Karadayı öneriyi, kurucu olarak da, savunman olarak da ikirciklenmeksizin Jcabul etti. Beni ise Birinci Şube kabul etmemişti... Son bir örnek yine yaşadığım bir olaydır. Ta 1968'den beri süren ve arasıra batıp çıkan bir davam vardı. Askerliğimi Amerikalıların yanında "tercüman yedek subay" olarak yapmıştım. Ikili antlaşmalann onlara veraiği imtiyazdan dolayı Amerikalılar bizi eziyor, adam yerine koymuyorlardı. Çöp meselesinden aramızda sürtüşme çıktı. Derken,"iki dost devletin arasını açarak komünizme hizmet etmek, Amerikan askerine hakarette bulunmak"(!) suçlarından, ben ve yayında gazete yazı işleri müdürü mahkeme önüne çıkarıldılc. Dava döndü dolaştı, Bakırköy 2. Ağır Ceza Mahkemesi'ne kadar geldi. Amerikalıların çöpünü pisliğini Türk erlerine döktürmemek, neredeyse vatana ihanet biçimine büründürüldü. Burada yine Îsmet Kemal Karadayı bir savunman olarak imdada yetişti.. Sonuçta "beraat" etmistim. Karadayı'ya şaka yollu, "ee, söyle bakalım dost, bu işin ceremesi, savunmanlık ücreti nedir dedim, Düsündüğüm gibi bu sözüme alındı: "Kıyaret, ben sadece seni değil, aynı zamanda kendi inancımı da savundum. Dolayısıyla gel ben sana Hatay'larda bir rakı ısmarlayayım" cömertliğinde bulundu.. Böylece sömürgen kabadayıya sövmenin suç olmadığını mahkeme kanalıyla, o mükemmel savunmasıyla belgeleyen ilk savunman olma onurunu kazanmıştı sevgili Karadayı... "Son" dedim ama örnek çok.. Hadi bir örnek de Yılmaz Gümüşbaş üstüne: Güney, Isparta Cezaevi'nden Istanbul'a izinli gelmiş ve iznini bir gün geçirmiştir. Boşluğu dolduracak belge gerekir. Mahkumun adı Yılmaz Güney olunca belge imzalatmak güçleşir. Yine imdada güç günlerin dostu, Cumhuriyetin savcısı Ismet K. Karadayı yetişir ve boşluğu doldurur. Doldurur ama sonunda buna, bunlara, o yıl Istanbul Barosu'nun açtığı "Atatürk Ikeleri ve Hukuk Devrimi" konulu yarışmada aldığı "birincilik" ödülü de eklenince Konya'ya sürülerek bedelöder... Özüyle sözüyle bir ve özverili, doğrudan yana ödünsüz, politik tavrında sosyalist kimliğini cizlemeyen ender sanatçılardan biridir Karadayı. Kişiliğine yansıyan bu güzellikler, onun dostluğunu da ince bir sanat haline getirmiştir. Almaktan çok vermeyi, somurtmaktan çok gülmeyi yeğleyen bu dostluğun tadına doyulmaz.. Ve bir Ramazan ayıydı. Trenle Mersin'e söyleşiye gidiyorduk. Çevreyi rahatsız etmemek, vakit geçirmek için ayran şişelerine doldurtup getirdiği cinli vişne sularıyla nastl neşelendiğimizi, ertesi gün de ağırlandığımız yerdeki sabah kahvaltılanndaki nar suyu rakılarını hiç unutmam... Karadayı'nın sanatına gelince durup düşünmek gerekir. O, şiiri düzyazıya, felsefeyi espriye, denemeyi hukuk tartışmasına dönüştürmüs biridir. "Her yazar, yazdıklarını önce kendisine postalamalıdır.. Fırsat düşkünlerinin fırsatlardan yararlanmaya hakları yoktur.. Gerçek suçluların ayağa kaldırıldığı yerde kavga ve kargaşa olmaz.." ve.. bunun gibi daha yüzlercesi, başlıbaşına birer özdeyiş, felsefe ve deneyim yüklü dizedir, aforizmadır.. O, ülkesinin gerçeklerinden kopmamış bir gözlemci ve devrimcidir... Şiirlerinde ilkin Oktay Rıfat, Melih Cevdet, Orhan Veli tadı görülür. Sonralan kuşkusuz Karadayı îcişüiği, bı'çfmı, biçemi ortaya çıkar.. ilk şiirinin nerede yayımlandığını anımsayamasa bile ilk yazısının 1947 yılında Erzincan gazetesinde yayımlandığını biliyoruz.. Ârdından yayınlar, yayınlar ve şimdi en son çıkan DÜŞÜN SANAT DOSTLARIM adlı "anı portreler" ile birlikte değişik türde onsekiz kitap... Bu kitapların içinde nice yoksulluklar, sürgünler, savaşımlar da var. Ve sanat ağırlıklı sosyal etkinlikler... Halen Kadıköy Acıbadem'de oturan Ismet Kemal Karadayı'ya, yürek sıkıntılarını geride bırakarak daha uzun yaşamlar, çok yönlü çalışmalar ve ürünler vermesini ailiyorum... • CUMHURİYET KİTAP SAYI 406 Göztemci ve devrbncl Anfar ve Karaoayı İsmet Kemal'in Dostları RUSEN HAKKI D ÜŞÜN SANAT DOSTLARIM (Anı Portreler), Ismet Kemal Karadayı'nın onsekizinci kitabı olarak okurlarına ulastı. Sevgili Ismet Kemal, aynı zamanda bir öykü tadında okuduğum kitabını "50. sanat yılj, 70 yaş" anısına adamış.. Yıllar ne çabuk geçiyor Türk Hukuk Kurumu tarafından yılın hukukçusu" (19681969) seçilen Izmit'te de savcı olarak görev yapan îsmet Karadayı, 1959'da yayımlanan ilk kitabından bu yana şiir, hukuk, deneme, antoloji, gezigünlükanı ve öykü daJlarında verdiği ürünlerle edebiyatımızda da onuru olmuş bir yazardır. Çok yönlü ve üretken bir yazar olan îsmet Kemal'in basımda olan ve basılacak olan 6 kitabı daha var. Bunlar: "Arınmalar2" (gezi, günlük anı anlatı), "Benim Bilgeliklerim (aforizmalar), "Keko" (öyküler), "Taşı Gediğine" (taşlamalar), "Kurtkapanı Şiirleri Mağma" (şiirler), "Çağmda Yaşamak" (denemeler incelemeler)... "Düşün Sanat Dostlarım" beş bölümden oluşuyor: Tablolar, Portreler, Ustalarım, Kuçük Tipler, Kendi Kaleminden Kendisi (kimlik tutanağı ve bibliyografya). "Tablolar"da 16 yazar ve şair tanıtılıor: Hasan Hüseyin (o dost ölmez diyeer), Cemal Süreya (Dersim göçebesi gurbet ermişi), Asım Bezirci (edebiyatımızın karıncası), Sabahattin Kudret Aksal (bir Istanbul çiçeği), Hasan îzzettin Dinamo (kutsal amca), Balaban (engingönüllü köylü), Yılmaz Güney (boynu l bükük asi), Fazıl Hüsnü (dağlar gibi Dağlarca), Vecihi Timuroğlu (başka birşeybu), Mübeccel tzmirli (Izmir'siz bir Izmirli), Afet Muhteremoğlu Ilgaz (şimdi uzaklarda bir arkadaş), Aziz Nesin (varlığın insanlığa armağan oldu), Yaşar Kemal (sucumuz insan olmak mı), Doğu Perinçek (Doğu kızıldır), llhan Selçuk (aydınlanma bilgesi aydınlık neferi), Âttila llhan (sosyalizm devrim aşk sevgi)... "Portreler"deki yazar ve şairlerin sayısı ise 41: Mehmed Kemal, Ceyhun Atuf Kansu, Vedat Günyol, Yaşar Nabi Nayır, llhami Bekir Tez, Sami Karaören, Aynan Hünalp, Mahmut Makal, Behzat Ay, Günel Altıntaş, Ruşen Hakkı, Ali Haydar Cilasun, Subutay Hikmet Karahasanoğlu, N. Berin Taşar, Tekin Sönmez, Ismaıl Karaahmedoğlu, Mehmet Yaşar Bilen, Jülide Gülizar, Hasibe Ayten, Nisa Kadıbeşegil, Şanlı Aslangül, Güler Dikmen Nalbantoğlu, Eray Canberk, Aysel Alpsal, Necati Cumalı, Atıf Özbilen, Muzaffer Hacıhasanoğlu, Kemal Bayram Çukurkavaklı, Burhan Günel, Osman Şahin, Halil Üysal, Hasan Kıyafet, Esenyel, Aşık Ihsani, EÜf Sorgun, Leyla Şahin, Güngör Gençay, Ömer Nida, ZefihaBerksoy, Suna Aras, Aydın Öztürk... Ismet Kemal'in ustaları: Tevfik Fikret, Nâzım Hikmet, Sabahattin Eyüboğlu, Imran Öktem, Recai Seçkin. "Tablolar" ve "Portreler"de yazar ve şairlerin özcl yaşamlarını da buluyoruz. 1981'lerde "Sesimiz" ve "Oluşum" dergilerinde başlatılan "portreler"in o zamanki adı "Çok Özel Olmayan Yanlanyla Düşün Sanat Dostlarım" idi; "Yetmişbeş Türk Büyüğü" olacak deniyordu... "Düşün Sanat Dostlarım", her zaman başvurulacak bir elaltı kitabı niteliğini de taşıyor. Arslan Kılıç, kitaba yazdığı "önsöz ü şöyle noktalıyor: "Bu devrimci arayış Îsmet Kemal'i 1980'lerde, hem de dünyada ve Türkiye'de gerilediği yıllarda sosyalizmle, devrimci sınıfın partisiyle buluşturdu. Îsmet Kemal'i ve onun düşün sanat dostlarım tanımak, bilmek, bir kuşak Cumhuriyet aydınının devrim;elişimini tanımak ve öğrenmektir.." cı Eline, beynine, yüreğine sağlık Îsmet Kemal..." SAYFA 6
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle