Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
2 7 K A S I 1 8 8 7 • Halil Gökhan, Münir Göle ile öyküleri üzerine konuştu 7 sayfada • Tuncer Uçarol, eksiklerimiz açısından Atatürk'ün Büyük "Nutuk"unu değerlendirdi 8 sayfada ÜZeynep Aliye, Tank Dursun K.'yı kendisiyle konuşarak yazdı 10 sayfada U Erol Mütercimler'in yeni kitabı yine strateji üzerine U.sayfada Bir aydınlanma savaşcısı KITAP Cumhuriyet P A A S I Z E N Dergiler, gazeteler, yayınlar.. Kitaplar, kitaplar.. Ilkyapıt 1959.. "Bahar Deniz ve Kadın" aalı şiirler özdeyişler kitabı.. Sonra.. Bilinen "Sözlük"lerae, "Ansiklopedi"lerde var.. Şimdi elimizde, Temmuz 1997 basımlı Düşün Sanat Dostlarım adlı "portreler"... îsmet Kemal Karadayı için her zaman söylenecek söz, yapılacak değerlendirmeler olur ve dileriz bu böyle sürüp gider... Onun şiiri (özellikle şimdilerde pek yazılmayan "taşlama"lar ve "Kurtkapanı Şiirleri" ana başlığı altındakrbaşkaldırı şiirleri de içinde..), düşün ağırlıîdı özgün denemeleri, gözleme dayalı öyküleri, düşün sanat alanında yaşadıklarından notlanmış ve "Arınmalar" başlığında toplanmış günlükleri, derlemeleri, incelemeleri, antolojileri üstüne bitmez tükenmez anlatılara girişilebilir... Ismet Kemal Karadayı'yı tüm yönleriyle tanıtmaya çalıştık sizlere. TANSU BELE endisini daha önceki yıllarda iki küçük yazımla (Cumhuriyet KÎTAP, 30 Mayıs 1996... TYS Yazarlar Dünyası, Mart 1996..) tanıtmaya çahşmıştım. Bugün, "son elli yılın önemli aydınlık savaşcısı" dediğim dosta, söyleşi nitelikli birkaç soru sormak istiyorum. Geçenlerdeki bır söyleşinizde, yıne değisik biryöntetn kullanarak dinleyicıterinize "on soru" sormuştunuz. Eunlardan birleştirilmiş ıkisi söyleydi: "Bizler bugün, kültür sanat ve yazınımıztn neresindeyiz? Düşün sanat adamının bir politık kurulusa, bir partiye "üye" bağı içinde olması, onun sanatçt kistliğiniolumsuzyönde etktler veyaratılarını engeller mi? . Bizler oraaa bır şeyler söyledtk. Peki stz bu konuda neler dıyeceksınız? Bizler bugün, "gelişmemiş" ya da "geri bıraktınlmıs" ülkemizde, kültür sanat yazın ve yaratı çalışma vekazanımlarının biraz biraz "uç"lannda, "biraz"dan K daha çok "ortalama"sındayız. îçimizde, bu derslerden kuşkusuz "çok iyi" not alanlar var, olmuştur. "Orta" notlarla eh, sınıf geçenler de.. Doğal ki, çağının dışında, "geri"lerdeoturup "kaçak"laşmışolanlann "bütünleme sınavlan"nda başarı Kazanacakları da kolay söylenemez.. Ayrı bir yazı konusu... Politik duruşa gelince: Dünya görüşlerimiz, ideolojik ve yönetimsel budiklerimiz, inandıklarımız, değerlendirmek istcdiklerimiz yok mu? En azından, bir partiye gidip oy vermiyor muyuz? O partilerin büvük bir bölümü çok yanlışlı, o "çok yazık"lı Dİr taktikle' kültür ve sanat "a önem vermez görünse de... Kuşkusuz, parti müitanı, parti yöneticisi olmak, oralardaki yoğun çalışma görevleri içinde bulunmak, kültüre, sanata ilişkin yaratıların çoğalımını engeller.. Ama bunun dışında, oralardan da engin deneyler, çağrışımlar, duyarlılıklar kazanılabilir. Bakış ve göüş çevreni, öylesine çevrelerle daha bir derinleşir, varru ıllaşır.. Bu nedenle aiyorum ki, "politik" de olsa, hiç bir örgüt, kendisine üye olmuş, bağlanmış, ödenti vermiş, bağışta bulunmuş yazarını, sanatçısını, üretim ve yaratımmda kötürüm lcılmaz... Tertemiz bir trmağın sulart kadar bol, bereketh ve akıcı yapıtlarınızdan bırtnde, "Sanatçt Tanrı kadar güçlü ve güzelolmakzorundadtr"(Arınmalar, sayfa:39)diyorsunuz. Bu tanım, salt bizimki gibt gerı kalmıs bır ülkenin sanatçıstna mı söylenmis bır söz? Sanatçımn, giderek sanattn tammım biraz açar mısınız? Teşekkür ederim... Bence sanatçı, gerçekleri biliyor, deniyor ve yaratısıyla, topluma en güzel biçim ve içerikle yansıtıyorsa, o, o imgesel "yaratan"lardan daha da gerçekçi ve geçerlidir. Geri bıraktınlmış (!) ülkelerde Tanrı'nın gücü, sanatçılara da kolay yeter.. Demek istediklerimde Tanrı, "her şeyden münezzeh" bir simgedir. Güzelliği bilinmeyen şeyleri "güzel"e dönüştürmek de sanatın, sanaterinin işidir. özel, nesnel dilimler, dilemlerle... Devamı 4. sayfada. CUMHURİYET KlTAP SAYI 406