Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
VValterJ.Ong Sözlü ve Yazılı Kültür Sozun Teknolojüeşmesı Çevıren: Sema Postacıoğlu Danon • • Son yı 1larda sozlü kültürler ile yazı yazma alışkanlığının derınden etkilediğı kültürlerin bilgi kullanımı ve bu bilgiyi sözelleştirnıe yontemleri arasındaki bazı temel farklar keşfedilmiş,, bu keşiflerdcn çıkan sonuçlar da çok şaşırtıcı olmuştur. Edebıyatta, felscfedc, bilimde, hatta okuryazarların sozlü ıletışiminde diişünme ve anlatım biçimiyle ilgili, sorgulamadan kabul ettiğimiz pek çok niteliğin, insanoğlunun kendi doğasından değil, yazı teknulujisınin bilincimizc sunduğu olanaklardan kaynaklandığını anlayınca, insan kımlığı kavramımızı yeni baştan ırdelemek zorunda kalmış bulunmaktayız. Kitabımm konusu, sözlü ve yazılı kültür arasındaki farklardır. Daha doğrusu, bu veya herhangı bir kitabın okuru, yazılı kulturun içerığini zaten yeterince bildiğıne gorc, konumuz, once sozlu kulturun düşunme ve düşunceyı anlatım biçımı (kı bu bız okuryazarlara ilkin tuhaf gelebilir), sonra da sozlu kulturden kaynaklandığı için hcp sozlu kulturu alıntılayarak ırdeleyeeeğıınız okuryazar dus,unmc ve anlatım bıçımıdır J J Walter J Kate Millett Tımarhane Yolculuğu Çevıren: Nesrin Kasap KAPAT1LMAY1, DELİUĞ1. DEPRESYONU VE "NORMAL" YAŞAMI ANLATAN CESUR BtR KİTAP... • • Kendi başımdan geçenleri anlatacağım size. Çünkü anlatmak, olanları yeni baştan yaşayarak birçeşitcin kovma, benliği zihni onarma ve doğrulama işlevini görüyor benim için. Çoğumuzun çıktığı bir yolculuk bu. Kimilerimiz bu yolculuktan sağ salim dönuyor; kimilerimiz ise suç ortaklığı yapmamız, 'hasta' olma mesleğine katılmamız için yapılan çağrılar ve teslim olmamız için yapılan baskılarla bize verilen zarar yüzünden gücünu yitirmiş olarak dönüyor... 'Akıl hastalığı' denen o yaygın batıl inancı, hapsedilip zorla ilaç kullanma biçimindeki o fıziksel olguyu, sonunda bir yere konup sonsuza değin kapalı tutulma ya da serbcst kalınsa bile yaşamının gerı kalan yıllannı damgalanmış olarak yaşama tehdidini içeren biı sistenı bu Ne de olsa, yaşamımız boyunca hepımızın kar^ısında bir gozdağı olarak duran bir yazgı bu 'aklını yıtirme' kavramı Üır zamanlar saçma, olanaksız, benım değil, bir baş,kasının başına gelebilecek bir s.ey olarak niteleyeceğim bir olasılıktı bu j j Kale Millett Paul Feyerabend Bilgi Üzerine Üç Söyleşi Çevırenler: Cemal Güzel, Levent Kavas '""*?.''. . UrsulaK.LeGuin En Uzak Sahil Çevıren' Çığdem hrkal Ipek YtRDENl/. UÇLEMESI'NIN UÇUNCU KITABI • • En Uzak Sahıl ölum hakkında. Onun diğerlerinden daha zayıt'kurgulu, daha tulursız ve eksık olması da bu yüzden İlk ıkı kıtap ya>adığım ve atlattığım şeyler hakkınduydı En Uzak Sahıl'de konu edilen şeyı ısc yas,ayıp atlatamazsınız. Bu bana genç okurlar ıçın çok uygun bir konu gibi gelmış,tı, çunku çocuk yalnızca olumun varolduğunu değıl ^ocuklar olumun yoğun bir biçimde farkındadırlarkendisınin de olumlu olduğunu, oleceğini anladıği anda, çocukluk bıter ve yeni hayat ba^lar Bu da buyümedır, ama daha genış bir bağlaında j j Ursukı K LeGuın i i .Düşunceler, tıpkı kelebekler gıbı, yalnızca varolmakla kalmaz; gelişir, ba'jka duşuncelerle iliş,kiye gırer, etkıde bulunurlar Platon düşüncelerle yjyım arasındaki uçurumun soyle^ıyle aşılubileceğini düşünmüştü kcndisince, geçmiş. olayların yuzeysel bir anlatımı olan yazılı söyleşiyle değıl değiş,ık ortamlardan gelen kişılcr arasında gerçek, sozlu bir alı^veri^le Soyleşinın denemeden daha esinleyıcı olduğuna ben de katılıyorum. Savlar, uslaınldmalar uretebilir. Savların, uslamlamaların ış.ın içinde olnıayanlar ya da ba^ka bir okuldan uzmanlar üzerindekı etkılerinı gosterebilır, bir denerrtenin ya da kitabın gizlemeye çalıştığı açık uçları ortaya serer, en önemlisi yas,aınıınızın en sağlam olduğuna inandığımız parçalarının kuruntuluğunu tanıtlayabilir. Sakıncalı yanı, bütün bunların yaşayan kişilerın, gözlerımızin önündekı eylenılerinde değil, kâğıt üzerinde yapılması. Yine bir tür arıtkan etkinliğe katılmaya çağrılıyoruz, başka sözlcr kullanırsak, yine yalnızca düşunmeye çağrılıyoruz. Yine, "salt" bilgi de ıçınde olmak uzere, yaşamlanmızı gerçekten biçimleyen düşünce, algı, duygu arasındaki savaşlardan çok uzağız... J ş Paul Feyerabend Nurdan Gürbüek Yer Değiştiren Gölge AhmetHamdi Tanpınar, OğuzAtay, Yusuf Atılgan ve Bılge Karasu Uzenne Denemeler ' • • Bir sözcüğe ne kadaryakından bakarsanız. o kadar uzaktan dönüp * bakacaktır size. Edebi metinler için de geçerli bu. Bu yuzden bu denemeler, Ahmet Hamdi Tanpınar'ın, Oğuz Atay'ın, Yusuf Atılgan'ın, Bilge Karasu'nuri yazdıklarını aydınlatma çabası olduğu kadar, bu metinlerin üzerinde gezinen golgeyi, onlarla aramızda ister istemez var olacak uzaklığı anlamlandırma çabası olarak da okunsun isterdim. J J| Nurdan Gurbtlek Metis Yayınları tpek Sokak No 9 Beyoğlu / lstanbul