Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Aytül Akal'dan çocuklara iki armagan CANIlnız) SIKIL(m)A(sı)N COCUK(lap) Bütün I çocuklar 1 masalları çok sever. Çocukları çok seven anneler gece uyumadan önce onlara masal okurlar ya, işteo masallardan yazmış Aytül Akal. Kitapları da masallarla büyüyen çocuklar resimlemiş. YUNUS YURDAKUL CANI SlKILAN ÇoCHK asal yazmak!.. Hiç de yadır ganacak bir yanı yok. Nc ki alıs,amadım gitti. Çocukluğıımdan belleğimde kalan, masal dinlemek, masal anlatmak var da, masal yazmak yok. Onun içindir ki şiir yazdım, öykii ya/dım deyişleri hep doğal karşılarım da; iş masala gelende, gözüme daha önemsenecek bir iş yapüınış gibi görünür. Şöyle de desem olur: Masal yazışlara, dahaca bu, masal vc ya/.ı söczüklerini dost edenkavrama alışamamısjığın güzelliği ve çekiciliği ile hakarım. Masal, adı üstiindc, olmadık iş demek. Hayal denıek. Düş dcmek. Dahası var; gcçnıişin unutulmayşa bırakılmışlarından, gelceeğin umutlıı guzelliklerine bir tatlı gıılümseyiş demek. Elbette çoğun ayırdında bile olmaksı zııı... Masal aslında, düpcdiı/. bugun demek, bu &\\ burada olmak demek. Var olânın, elde olanın güzelliği demek, bu an burada olmak demek. . Aytül Akal'ın masalları, bana bunları söyletti. llkokul ikinci sınıha olmalıyım. Sevimli yanı olmayan metin üzerinde çalışmalar... Bir dolıı sorıı var. Bir de, "...anlaunı/" diyen bir bölüm. Öteki sorulara hoşvermişim de yalnız bu "...anlatınız" diyeni yanıtlamıştım her seterinde. Hem de öyle böyle değil, sayialar dolusu. Oğretmen hoşgörmüş; tutmuş elimden. Aytül, bundan böyle, yalnızca bu soruyu yanıtlayacak ve bi/e okııyacak, demiş. Işte Aytül Akal, o gün bugündür yazıyor. Kendi başina yazmalarını "adamakıllı" bulmamıs. olmalı ki onları bize C U M H U R İ Y E T K İ T A ^ S A Y I 1 7 4 M ulaştırmamış. Devran dönüp, yaşamına giren iki küçük adam, "Anne masal anlat" der olduklarında, ılkin onlara hepimizin bildiklerini sunmuş. "Açgözlü şeyler"in, yine mi o masal, yakınıları sürmeseymiş bu masallar bize ne zaman ulaşırmış kım bilir. Ah şu çocuklar, ne beceriklişeyler... Elde olandan hoşnut değilseniz, bir tek çıkar yolunu/. var; yenisini, iy isini uretmek. O artık masalcı anne... İlk masalları, "Geceyi Sevmeyen Çocuk" adıyla salınıp, küçük büyük adamlarca kucaklanınca, daha büyük bir istek ve sorumlulukla kolları sıvamış. "Canı Sıkılan Çocuk", adıyla da biçımı ve içeriğiyle de öncekinin ikizi gibi. İlkin şunu yazmalıyım: Aytül Akal'ın bu "...Çocuk" dizisi sürecek gibi. Ne güzel olur, dediğinizi duyar gibiyim. Haklısı nız. Bir de güzel kitaplara hasretliğimız olmasın... Sonra, resimlemeyi yine çocuklar yapmış. On masala on üç küçük ressam, resimleriyle varsıl lık katmış. En büyüklerı İJu,^.. < < , kun, Başak Kııtlar, Gözdem Yıklırım ve Alper R İpek on beşinde yoklar. Yasemin Ekinci ise sekiz yaşında. Zeycan ve Zeynep Güleç, Gözde Doğutürk, Elir Kayaman, mustafa Çelik, Feryal Usta, Gülper S. İpek, Serkan Kut öteki ressamlar. Türkçesi de baskı da tertemiz ve özenli. Çocuklara da okıırlara da yakışıyor. Sahi bunca söz ettin de "masalcı anne" Aytül Akal ne yazmış, ona gelemedin, diyorsanız; o da anlattıklarımda gizli.. diyesim var. İlkin şunu sormaktan kendimi alamıyorum: Aytül Akal, işi tatlıya bağlamanın bir yolu olarak mı masallara sığınmış, yoksa masallarla işi tatlıya bağlamayı mı sınamış; vann onu da siz yanıtlayın. Sonrası mı? Onu da şöyle özetleyive levım sıze Masalın gizemli ve çekici dünyasıhepimizin imdadına yetişiyor. Bugünün ve yaşamakta olduğunuz ortamın güzelliğini yakalamak öylesine zor değil Her köşebaşında yana yak ıla ağlaşarak birbirimizi suçladığımız çevremizin güzelliği de elimizde. Hayal etmek, dü% kurmak gerçekleştirmenin ilk planlaması, biliyor musunuz?.. Ve kendinizolmanın.olabilmeningiizelliğini hiçbir şeye deği^emezsiniz. Aytül Akal'ın dağarcığından bunlar ulaşıyor okuma sevdaldanna, "Canı Sıkılan Çocuk"aracılığıyla... Tamam, söylevi kesiyorum. Işte geldiniz. Size kapıyı "Canı Sıkılan Çocuk" ile "Canı Sıkılan Aydede" açıyorlar. B<>ş kaldığı her anında boşlukta yuvarlananlanmızın kulakları çınlasm. Sonra, "Bu dünya bize atalarımızdan^ miras kalmadı, biz onları çocuklarımızdan ödünç aldık" diyenlere bin selam eden minicik masalların doyumsuz geçit resmi başlıyor; "Işıkları Dolaşın Çocuk", "Şımarık Fil", "Park Yiyen Robot", "Küçük Anne", "Cadı Burunlu Fabrika". Ardtndan, dostluğa çağrı, herke seyeter Dünya iletisivle "İki Kavgacı Ağaç" sokün ediyor. Masal Sındirella'sız olur mu?.. Bakalım"Sindirella Olmak İsteyen Çocuk"u sevecek misiniz? Ve düşlerde bir gezintiyle kapanan son sayfa: "Üç Uçan Çocuk." Neredeyse lıutun kiıabı anlattırdınız bana. Olsuıı, söylemediklerim de var daha. Hem öylesine güzel şeyler ki onlar... Onları size ancak kitabın kendisi söyler. Anneler, babalar, büyük büyük adamlar. Çok iyı bilmektesiniz ki çocııklarımızla ilişkilerimi/.in seyrini onlarla çatışmalarımız, çatışmadaki davranışımız belirliyor. Al gülüm ver gülüm anların ilişkimize kattığı pek bir şey yok. Çocuklanmız adamsanmak tdaşındalar. Yemeklerini yemeyecekler, odalarını toplamayacaklar, giysilerini kirletecekler, geç de yatacaklar işte... Dahası da var: Şımaracaklar, ne oluyor dedirtecekjer ara ara. Masallar varken, "Bir varmış bir yokmuş/Biriokumuşbiriuyumuş..." demenin güzelliği varken.. neden kavga edesiniz onlarla! Uzanm "Canı Sıkılan Çocuk"a; hem siz de yenı masallar yazın, hem de canınızı sıkmayın artık... Yoksa siz "Geceyi Sevmeyen Çocuk"tandamıhabersizsiniz!.. • Canı Sıkılan Çocuk Geceyi Sevmeyen Çoc uk lAytul A kal I Mavibulut Ya ymlan/64s. SAYFA •