Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
şilköy'deki Halit Zıya'nın toplantılarını kitaptan ^ıkardım, doğrııdan edebiyat kahvelerini anlatmayabaşladım... Onun uzerine Kahveler Kitabı çık Evet Kahveler Kitabı, Ah Beyoğlu Vah Beyoğlu'ndan önce Kahveler Kitabı dedim. Ashnda bunu tek bir kitap olarak yazmıştım, Kahveler Kıtabı'nda daha ziyade kahvenin tarihçesi üzerinde duruyordum, nereden geliyor nereye gidıyorr' diye. Birde İstanbul yakasında Şehzadebaşı'ndaki kahveler vardı, oraya gelenler gidenler bizden önceki kuşak... tstanbul yakasındaki kahveleri bitirince Beyoğlu'na geçtim. 1940'da İstanbul'a döndüğümde İş Bankası'nda çalışıyordum, akşamları da Beyoğlu'ndaydım ve 1 yd boyunca Beyoğlu'nda pansiyonda kaldım. Orada Nisuaz pastanesi vardı aslında kahvehaneydi, ayrıca Petrograd kahvesi vardı, her akşam oralarda ve öteki kahvelerdeydik. Asmalımescit'te olan Elit kahvesine 1947'de devam etmeye başladık... Yazdıklarımda kendi hayatımda kahvelerin aldıkları yeri anlatıyordum, kendi hayatım derken çevremdeki bütün edebiyatçılar giriyordu ve başrol Sait Faik 'teydi. Daha önce de dediğim gibi Kahveler Kitabı ile Ah Beyoğlu Vah Beyoğlu'nu tek kitap olarak hazırlamıştım. Kitap 500 daktilo sayfası olmuş, hiçbir yayıncı yayımlamak istemedi, ben de ikiye böldüm kitabı. Ah Beyoğlu Vah Beyoğlu'nun sonunda Boğaziçi'ne açılırım ve Yahya Kemal'i, Bebek'teki, Emirgân'daki kahveleri anlatırım yani böylelikle Ah Beyoğlu Vah Beyoğlu'nun sonunda Boğaziçi'ne gelmiş oldum ve Boğaziçi Şıngır Mıngır'\ yazmaya başladım. Bu kitap da uzadı, uzadı Serpize&H, Np«o Bey ve Elmas Boğaziçi diye onun ikinci ldini yazdım. Boğaziçi'ni bitirmek için Büyükdere'ye kadar ilerledim iakat Büyükdere'de anlatacağım fazla şey yoktu bu sefer Paris'e gittim, o zaman htanhul Parü'l yazdım. Çünkü 18991900'de bir Türk güreşçisi Paris'e gitmiş ve dünya şampiyonu olmuştu, ayrıca dönemin padişahların dan biri de bir sergi dolayısıyla Paris'e gitmiş, onları anlattım Onları anlatırken Londra'ya kaçtım, orada da etemine, feminist kadınları anlattım, feminist kadınları anlatırken 1908'den sonra Turkiye'de varolan kadıncılığı savunan feminist kadın yazarları anlattım, ondan sonra da bıraktım; "bir yerde durmak gerek" dedımvcdurdıım. Tt 'zgâhta nelcr var hocam? Masa başında bekleyen, bu sene tamamladığım Gece Mavisi diye bir deneme kitabım var. Gece Mavisi hem C U M H U R İ Y E T K İ T A P S A Y I 2 0 1 yeni denemeleri alıyor hem de bir takım anılarımı alıyor 1992 yılının günlüğünü de Yanlış Parmak adı altında topladım. Denemeyi kestım, daha çok şiireyöneldim, arada bir de günliiğe birşeyler yazıyorum; son yıllarda yılda bir günlük çıkardım ama artık böyle olmayacak, (.ıkarba 34 yıldan önce günlük de çıkarmıs olamam. Kalan 3 4 yıl da ben yaşar mıyım yaşamaz mıyım ?... • Huzurlu musunuz hocam? • Tamamen huzurluyum. 75 yaşıma geldim, 40 cilt kitap yazmışım, yazacağımı yazmışım yani. Onun için denemeyi kestim. Denemede de, günlükte de yapacağımı fazlasıyla yaptım. Bir de romanım var Dört Köşeli Üçgen onun da üzerinde pek durmadılar, o da benim önemli yanlarımdan biri... Herşeyin öncülüğünü yapmışımdır, örneğin günlüğün, poetikanın öncüsü olmuşum, şiire ironiyi getirmişim, denemenin ufkunu genişletmişimdir. Romanım da Türkiye'deki ilk düşünce romanıdır. Tamamen huzurluyum, bundan sonra şiir yazacağım. Çok teşekkur edertm hocam. • Ricaederim.H VARDUMAN Yeni yüzülmüş koyun postu Seviler sımsıcak başa geç irilmiş Ben orada alapınar îlkyazda ve sony azda Kukumavken uzun idim OrdabirLeyla Bir sevi kılıcı taçlarla uzat ılmış Dinlegidimli dünya Kirli sarı kanlı mavi Geçmişlerdeapta] idim , Ayrılır seviler sevilerden Nasılolsaellergöğüsüstü Naralanmışbirateş Varduman eğri çizgi Yıllarcakulunidim 1992 RUHİSU RuhiSusavaşagidiyor Canımyelelelcanımyele Fransız türküsündeki Malbrug gibi Dönmeyecek artık geri Geldi durdu balkonunun ortasına Günegüneşebaktı Kavaklara söğütlere Ricek kab uğu detıize bakt ı El ett i kırlangıçlara serçelere Masasıyela baş sallaştı Sesini tınlatan yıllarca Odalarapataçaktı YeleMlelli Vardıöptüsazını İndırıp sonra da 73 yılı omzundah Tüfekgibiduvaraastı Ruhi Su savaşa gidiyor Dürdü büktü her şey i Amadosttanvefalı Anılan torbasına attı Canım lilel canım lilel Eş akraba konu komşu Yüreklerinebasıptopunun Ruhi Su merdivenlerden indi Ülüme durmak içinbile ölunecek ^ehre değıl Ya^anacak şehre gidiyordu 1985 SAYF A 75 CAMLAR Bir yenilmez istek içimdedüğümlenir Camlarda ağlasam camlarda gülüversem Ne akşam olacak nesabah olur denir Camlarda ağlasam camlarda gülüversem Kapanabümekiçincamlardangökyüzüne Bırakıngıdeyimrüzgârınarkasından Bir müneccimin ben tuttuğum yıldızlara Bakıyomm sessiz camların arkasmdan Uzay an ahıdır bu içli bıı çocuğıın Gönlune dağ gibi yaşadıklan vurur Neyapayımbilmenn;ıktığımyolculuğun İslı tren camları alnıma değer durur