Katalog

SALÂH BİRSEL Salâh Bey'in tarihi 74 yıla sığdınlmış 30'un üzerinde kitap, son olarak "Varduman" ve. Önce şiirleri, ardından"1001Gece Denemeleri" . "Günlük"leri ve şıngır mıngır tarihiyle tanıdığımız Salâh Birsel yıllar önce "Bütün Şiirleri "ni yayımlayarak şiir perdesini kapattığını duyurmuştu okurlarına. Geçtiğimiz günlerde sürpriz yanı ağır basan bir yapıtla, "Bütün Şiirleri"ne girmemiş ilk şiirlerini ve son şiirlerini bir araya getiren " Varduman"la çıktı karşımıza. Bunu fırsat bilerek "Tarih sahibi" şair ve denemecimizin kendi özel tarihini öğrenmek istedik. İşte "Bir kitap daha çıkarabilirsem mutlu olacağım..." diyen Salâh Bey'in yanıtları. CEI\IK KOYUNCU r B ostancı'daki evinin kapısından içeri girince Salâh Bey'in tarihi ileçarpışıyorum... Duvarlarda resimler, fotoğraflar, şiirler, teşekkür belgeleri; kısa, geniş dolabtn üzerinde ödüller, ödüller ve tabii her yer kitap. Konuşmaya başlayınca neredeyse hiçbir şeyi unutmami} olduğunu görüyorum hayretler içinde. 74 yaşına rağmen hâlâ dinç, genç ve ayakta. Kn ince ayrıntıyı atlamadan anlatıyor, yaşadıklarından da, yaptıklarından da mutlu ve huzurlu. Kırk ciltlikkitabından sonra bile "Bir kitap dahn çıkarırsam mutlu olacağım..." diyor, bunu söylerkcn gözlerindeki ışıltıyı yakalayabiliyorum. "Şiir" diyor, "artık şiir yazıyorum." Tahir Alangu'nun Beyoğlu'ndaki odasını anlattığı Salah Birsel'in odast yazısındaki gerçeklerle bir kez daha yüzleşiyorum. Odası dolaşılmaz bir halde, her yer kitaplarla dolu. Türk yazınının kilometre taşlarından biri Salah Birsel. Bir kitap daha bekliyoruz Sayın Salah Bey... Sayın hocam, edebiyatımızın çeşıtlt yonlertnde urunler vertyorsunuz • 1947'deçıkan Dünyalşleri'nden Varduman'agelinceyckadargeçencvreyianlatabılır mıstmz? Nastl başladı }iır, nasıl gelışıp devam etti ? Ben aslında 8 yaşında (abartısız konuşuyorum, scn de bir şair oldugun içın şaırlcrın yalan söylemedigını bilıısin.) Ben 8 yajımda bir hikâye yazdım "Nezakettenmtf" adıyla. O zamanlar knnuklar eve gelir, giderler; kumşuya kahve değil de şerbet çıkartlırdı. Şerbeti getirirler herkes alır şerbeti içer ve şerbet bardağının dibinde birparmak şerbet bırakırlardı. tçmezlerdi, kimse içmezdi. Ben sordum: "Neden böyle yapıyorlar, beğenmiyorlar mı?" "Hayır" demişlerdi bana, "Nezakertendir bu, içilmez!" Ben debunu konu alarak bir hikaye yazdım... Elya/masıyla gazeteler çıkarırdım. Ben hazırlardım gazeteyi, yazısı çok güzel bir arkadaşun vardı o da edebiyata meraklıydı; o da gazeteyi yazardı, bu hikayeyi de orda yayımladım... 12 yaşımda romanlar yazdım. Bir tanesı "Seher Yıldızı" adını taşıyordu, neden Seher Yıldızı adını taşıyordu? Rejat Nurı Güntekın'ın Akşam Güneşi vardı, yani onların etkisinde kalınarak yazılmış. 436 sayfa yazdım bu romanı 12 yaşımda okul defterinc kıır şun kalcmle. Oaktiloya çeksen, defterin dört saytası belki bir sayfa tutar. Her gün 10 sayfa yazı yazardım bu romanda, kendimi mecburtutardım. Izmir'dcydim; lzmir sıcaktır, o sıcağa rağmen günde 10 sayfa yazardım. Bazen kendime hile yapardım 10 sayfayı doldurayım diye çok diyaloğa yer verirdim. Bir sözcükle hemen satırbaşı yapardım. O436sayfayı biryazvebiraz sonbaharda bitirdim. Sonra bunların hepsini yaktım, attım. Atmamın nedenidesuoldu: "Ben"dedim, "günün birinde ünlü bir yazar, iyi bir yazar olursam bunların hikâyesini anlatırım." Çünkü bunların zaten ukunacak durumu yok. Bugün onlar benım elimde olsaydı, ben onları yayımlamazdım. Sonra ikl roman dahn yaz dım. Bırı: "Mahkumun Piçi" 100 sayfa yazdım sonu gelmedi .. 100 sayfa "Kızılok'un lisrarı"nı yazdım, o da Abdullah Ziya Kozanoğlu diye tarihi romanlar yazan biri vardı biraz ona benziyordu. Fakat ben 100. sayfaya geldim Ktzdok'un Esran'nı daha kendim bilmiyorum onu da 100. sayfada C U M H U R İ Y E T K İ T A P SAYİ J SAYFA 12 2 0 1