05 Aralık 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aydınlık bir yüreğin sesi • Mj yaşamımızda unutulmaz izler bırakarak kayıp giden I Orhan Burian'ı tam kırk yıl önce yitirmişiz. Vedat Günyol hocamızın hazırladığı ve Orhan Burian'ın yazılarını bir araya getiren "Denemeler Eleştiriler"in çıkışını fırsat bilerek anmak istedik Burian'ı. ölümünün kırkıncı yıldönümünde Orhan Burian I. Wk B ,Kültür 1 MFHMHBASARAN nce çok ciddi bir tanıtma yazısı yazmayı düşündüm. Sonra "ciddi" sözcüğü beynimi tırmaladı. öyle ya, "ciddi" bir şey kaldı mı ülkemizde? Ne denli ciddi şeyler söylense, "gülünç" otarak algılanmayacak mı? însanı insan yapan tüm değerlerin "ti"ye alındığı bir toplumda ne söylense, dudaklarda gülücülder yaratarak boşa gitmeyecek mi? Sevgili Aziz Nesin, büyük gülmece ustatnız, bir toplantıda "Ben artık gülmeceyi" bıraktım, o işi ülkeyi yönetenler üsdendi" demiş. Haksız mı? O Ne demiştim: "Ciddi bir kitap tanıtması yazmaya niyetlendim ben ' "Hadi canım sen de!.." "hem kitap tanıtacaksın, hem de ciddi olacak. Yani sen yalvaç mısın? Hem kitaptan söz açacaksın, hem de ciddi olacak! Geç babam geç, tansık yaratma dönemi çoktan geçti" diyenlerin yüzlerini görür gibiyim. Adamlar haklı, Cumhurbas,kanlarının bile Pekos Bil okuduğu 60 milyonluk bir ülkede; bir kitabın 20003000 basıldığı ülkede "ciddi kitap tanıtımı!.. Son yıllarda halkın nabzını tutucu araştırmalar yapan kuruluşlar çoğaldı. Biri kalkıp yanılarak bir soru yöneltse insarumıza. "Orhan Burian kimdir?" dese,neyarutalır?.. S AY F A Oysa ben, Orhan Burian'ın ölümünün kırkıncı yılında dostu Vedat Günyol'un hazırladığı, o güzel insanımızın hemen hemen tüm yazılarını içeren, "Denemeler, Eleştiriler" adlı yapıtı tanıtmak niyetindeyim. Tüm köşe dönmeci ve de liberal çevrelerin hoşgörülerinesığınarak... Kim mi bu Orhan Burian? aydınlanmacı bir Türk aydını, bir bilim adamı. Atatürk'ü Doğu'nun Rönesans'ı sayıyor. Cambridge Üniversitesi İngiliz EdebiyatıBölümü'nübitirmiş. DilTarih Coğrafya FaküJtesi'nde öğretim üyesi olarak çalışmış. Pek çok yapıt çevirmiş tngilizce'den. Yazın ve tarih alanında bilimsel incelemeleri var. Türk düşün ve sanatına katkılar getiren denemeler, eleştiriler yazmış. Mütarekeden Sonrakiler adlı bir şiir seçkisi hazırlamış,.Yaşamı, ça lışmalarıyla örnek bir Türk aydını. 39 yaşında aramızdan ayrılmış. Yaşasaydı, seksen yaşında olacaktı bu gün. O öldüğünde A. Adnan Adıvar: "Orhan Burian'ın ölümüyle genç bilim ve genç erdem büyük bir yitime uğramıştır" diye yazmış. Böyle bir insanın yapıtını tanıtmaya kalkışmanın ne denli güç bir iş olduğunu anlıyorsunuz elbet. Liselerinden felsefe derslerini kaldırmış, yazın izlencelerini "Türkîslam sentezi"ne göre düzenlemiş bir ülkede "bilim"den, "erdem'den söz etmek!.. Bir yerde suç sayılması gereken bir girişim neredeyse... "Evrenin ya da olayların bir bölümünü konu olarak seçen, deneysel yöntemlere ve gerçekliğe dayanarak yasalar çıkarmaya çalışan düzenli bilgi" diye tanınılanıyor, "bilim" Türkçe sözlükte. Hani, Atatürk'ün her alanda tek yol gösterici saydığı güvenilir etkinlik. "Erdem"e gelince, "Ahlakın övdüğü iyilikçilik, alçakgönüllülük, yiğidik, doğruluk gibi niteliklerin genel adı" deniyor. Çağ atlama, köşe dönme döneminde her iki sözcük de anlamını yitirdiğine göre "Genç bilimin, genç mlemin" ürününe YÖK bilim yıırtlarındaki öğretim görevlileri burun kıvırırlar elbet. Şunca yıldır "Din ve âhlak" dersleriyle yetişenlerse... Her çeşit tehlikeyi göze alarak işjmi zi sürdürelim gene de: Bir yazımda "üç insan tanıdım yaşamımda, düşündüğü gibi yaşayan, yaşadığı gibi düşünen" demiştim: "Orhan Burian, Sabahattin Eyüboğlu, Vedat Günyol..." Düşünün benim yaşamımın yoksulluğunu!.. Bunca prof, bunca böyyük kişiler yetiştirmiş toplumumuzda üç adam... Bağışlanır bir yargı değil elbet. Ha işte onlardan Sabahat tin Eyüboğlu: "Iki insanın bile dost olamadığı yerde, uygarlıktan söz edilemez" diyor. Zararlı bir düşünce aslında "milli birlik veberaberlik" kampanyasını duymamış hiç. Hem "dostluk" ne sözcük!.. Herkesin birbirini kazıklamasının başarı sayıldığı yerde radyolarda, televiyonlarda yasaklanması gerekmez mi bu sözcüğün? Zaten televizyonda, radyolarda anıldıklarını, tanıtıldıklarını gördünüz duydunuz mu Sabahattin Eyüboğlu'nun, Orhan Burian'ın, Günyol'un? "Dost"lukta direnen Günyol'un hazırladığı Denemeler, Eleştiriler Can Yayınları arasında çıkmıştı daha önce. Ama aceleye gelmiş bir kitaptı. Şimdi Yücel, Yeni Ufuklar dergileri taranarak, çeşitli yerlerde yaptığı konuşmalar, bildiriler eklenerek Orhan Burian'ın kişiliğinin tüm boyudarıyla tanımamızı sağlayıcı yeni bir baskısmı hazırladı Denemeler, Eleştiriler'in Günyol. Cem Yayınları arasında çıkan yapıt, düşün ve sanatla ilgilenen herkese seslenici, ışık tutucu... Tüm değerlerin yozlaştırıldığı ortamda "dinozor" denip geçilmezse elbet. Yazının her türünde Üginç, özgün görüşler. Aydırıcı, doğruları buldurucu, yol açıcı düşünceler... Kişiliği, erdemleriyle pırd pırıl bir aydındı, insandıOrhan Burian. Fakülte duvarlarıyla sınırlamamıştı dersliğini. Öğrencileriyle bir öğrenciydi kendisi de; aldanma korkaklığı yerine, özgürce düşünmeyi yaygınlaştırıyordu. On beş yıl Yücel, daha sonra da kendisinin çıkardığı Ufuklar dergilerinde yazılı. Bilim adamı titizliğiyle düşün, sanat, toplum konularına eğildi. Yazınımızın gelişmesine, akıl gözüyle kenC U M H U R IY E T K İ T A P S A Y I 1 9 9
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle