06 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

MUZAFFR UVGUNtR uazzez Menemencioğlu'nun ilk kitabı 1963 yılında yayımIanmıştı. Demek aradan otuz yıl geçmiş. Bu nedenle, onun otuzuncu sanat yılı bu arada kutlandı. Bilindiği gibi, Menemencioğlu, şiirler yazmış, çeşitli kişilerle konuşmalar yapmış ve bunları çeşitli yayın organlarında yayımlamıştır. Yalnızca şürlerini kitap olarak derleyip yayımlamış, bir de çocuk kitabı çıkarmıştır. Şiir kitapları Emi (1963), Sen Kraldın Taçsız (1970), Davullar Vurur (1978) ve Gözlerimde Atlar Koşuyor (1992) adları ile yayımlanmış olup ilk üçü ikinci baskılarını da yapmıştır. ABeCe Ya M 30. sanat yılında Muazzez Menemencioğlu İnsancıl bir sevginin ozanı HUU2E2 UehEHENOOOLU OOZLIRIMOl ATIA» KO$UY<M Muazzez Menemencioğlu ilk kitabını 1963 yılında yayımlamış, o günden bu yana da yedi kitaba imzasını atmış. Menemencioğlu'nu otuzuncu sanat yılı nedeniyle kutluyor, kitaplarının artmasını diliyoruz van edebiyatının mübalâğası, Halk edebiyatının yalınlığı var/ ../ Makineleşmiş çağımızda, biraz fazlaca şişirilmiş hayal gücü, yaJanların cirit artığı dünyamızda birer yalınlık" demiştir. Şiirlerine baktığımızda yalınlığı görüyoruz. Bu yalınlık daha sonraki kitaplarında yer alan şiirlerinde de görülmektedir. Ona göre, Divan edebiyatının ana ilkesi sevi şiirleri yazmak olduğundan yazdığı sevi şiirleri bakımından kendini bu şiirin yakınında görmektedir; yoksa dil ve ölçü bakımından, uyak yönünden böyle bir yakınlığı sözkonusu değildir. "Ozanın şiiriyle yaşanıası arasındaki ilişki genellikle, ozanın başından geçen anıların misralara yansıması şeklinde yorumlanır. Bir çeşit günlük tutmak ya da mektuplar yazmak gibi." Bu anlayış içinde olan ozanın şiirlerine baktığımızda, yaşamı boyunca karşılaştığı dururnları şiirlerine konu aldığını görürüz. İşçilerle ilgili şiirleri de vardır ve bunlar daha çok Gözlerimde Atlar Koşuyor'da görülür: Davullar Vurur adlı kitabında da "Eylenı Koyalım", "Görece Güzel" adlı şiirleri bu konuya dönüktür. Toplumsal şiirleri ise gene aynı kitaplarında çoğunluktadır. Davullar Vurur'da toplumumuzun belirli bir sürecinde, 1970 darbesi öncesindeki olaylara ve kişilere dönük şiirlerinin bulunduğunu saptıyoruz. Bunlar da toplumsal nitelikli şiirler olarak değerlendirilmelidir diyorum. Emi adlı kitabı yayımlandığında şiirlerinde dişisel bir özellik bulunduğuna değinmiş, yukarıda da böyle bir noktaya yer vermiştim. Bu kitapta aşk şiirleri oldukça fazlaydr. "Sesleniş", "İçkilerle", "Ölürüm", "Ünlediğim" ve "Kuşku". Davullar Vurur'da iki şiiri bu kümeye konulabilir. Bunların yanında cinselliğe dönük şiirleri de vardır. Bu tür şürlerini daha çok Sen Kraldın Taçsız adlı kitabında buluyoruz. Sözgelimi, "Ben Gidiyorum Artık", "Gözlerde Güzel Olan" ve "Ağır Basar Alış kanlık" anılabilir. öbür kitaplarında da bu tür bir iki şiiri vardır. Şiirlerinde kadınların başka dururnlarına değinenleri de vardır elbette. İş arayan kadınlar, umarsızlıklar içinde çırpınanlar, savaşlarda erkeklerinde yanında yer alanlar bu tür şiirlerindendir. Davullar Vurur'da "Ümuda Durmak", ödül de alan "Kadın Yılı", Sen Kraldın Taçsız'da "Savaştan Arta Kalanlar", "Kadınlarız Saçları Uzıın" ve "Bavulumu Alıp Yoluna" ile Gözlerimde Atlar Koşuyor'daki ödüllü "İş Arayan Kadın" bu arada anılabilir. Ana, baba, kardeş ve koca ile ilgili aile şiirleri de var. Gözlerimde Atlar Koşuyor'daki "Görmedim Sevginin Böylesini" adlı uzun şiiri bu bakımdan ilginç ve başarılıdır. Aynı kitaptaki "Gerçeği Yansıtma" ise ödül de almıştır. Bir iki kadar da doğa üzerine şiiri saptanmıştır. Böylece, onun şiirindeki anakonulara değinmiş oldum. Genellikle insancıl bir sevgiyi buluyoruz şiirlerinde. Bu sevginin ana ve habadan geldiğini seziyoruz. Bir şiirinin sonundaki "Ne gezer kin, garez/fışkırıyor içimden/ dostluk, sevgi, barış" dizeleri sevgisi nin derinliğini ve genişliğini göstermektedir. lnsanlar arasında dosıluk, barış ve sevgi olmasını ister. Bunun için de bu "çakd dikenli yolu" yılgınlık duymadan "tırmanmak/tırmanmak gereklidir". Bir şiirinin adını da "Barış Ekeceğiz" koymuştur; ama, ekmek başka yeşertmek gene başka bir olay, bir olgudur. Onun şiirlerinde insanlara düşmanca davranışlardan, dostlukları kötüye kullananlardan duyulan tiksinti ve nefret de dizeleşerek yansıtümıştır. Menemencioğlu, şiirlerinde an ve yadırganmayan bir dil kullanmış; şiirlerinin özüne uygun biçimler kurmuştur.Sözcükleri çeşitli anlamlarda kullanmaktan ve böylece söz sanatı yapmaktan genellikle kaçınmış, söyleyeceğini olduğu gibi söyleme yolunda yürümüştür. Cinselliğe dönük şiirlerinde kapalı bir gitmiştir. ölçü ve uyak endişesinden uzak, dizelerde harflerin yarattığı bir ritme ve müzikaliteye önem vermiştir. Ödül kazanmış ve basılmış oyunundaki kurgunun ve konuşmaların da başarılı olduğunu söyleyebiliriz. Muazzez Menemencioğlu'nun otuzuncu sanat yılını kudar, kendisine de sağlıklıuzunömürdilerim. • C U M H U R İ Y E T K İ T A P S A Y I 1 9 9 yınlan arasında çıkan çocuk kitabı ise Dünya Çocukların Olacak'tır (1979). Bu arada oyunlar çevirmiş ve bunlardan Savunma adlı oyun Ankara Sanat Kurunıu Çeviri ödülü'nü kazanmıştır. Salihli Belediyesi'nin Oyun Yazma Yarışması'nda ise Pembe Gözlüklüler adlı oyunu mansiyon kazanmış ve bu oyun adı geçen belediye tarafından da yayımlanmıştır. Emi adlı kitabı yayımlandığında oldukça geniş yankı uyandırmıştı. Bu ilk kitabında daha çok kişisel duygularını şiirleştirmiş, toplumsal konulara dolaylı olarak yer vermişti. Kişinin sıkıntıları, korkuları, ayrılıkları, yalnızlıkları, sevgileri, beklentileri yer almıştı bu kitabında. Bu ilk kitabındaki şiirlerinde an bir dil kullanmış ve şiirlerinin özüne uygun bir söyleyişe yer vermişti. Bu söyleyiş, biçim ve öz ile değişik sorunlarayönelmiştir. Sözcükoyunlarından kaçınmıştır. Şiirimize dişisel (kadınsal) ve böylece kişisel bir ses de getirmişti. Yalnızlık duygulannın ağır SAYFA 16 bastığı şiirlerinde önemli bir başarı çizgisine ulaşmıştı. Mübeccel İzmirli ile yaptığı konuşmasında, "..kadın ozan da bir kadın yumuşaklığı, sığınma isteği, ana sevgisi, bağlılığı (ana sadakati), çocuğuyla kocası arasındaki aracılığı yansıtmalı şiirinde" demiştir (Varlık, 5 Ocak 1964). Gene aynı konuşmasında, ölçü ve uyak konusunda da şunları belirtmişti: "Ölçülerin, uyakların (vezinkafiye) şiire bir kolaylık getirdiği makul bir düşünce. Şiir yaratımında müzik ve ritm önemli bir faktördür. Ancak kullanıla kullanıla eskimiş, alışılmış ölçü ve uyaklardan yararlanmadan da bunlar sağlanabilir.' Kamyonlar kavun taşır ve ben' mısraında olduğu gibi yalnız N harfinden faydalanıp ahenkli mısralar yazmak da mümkün, uyakla yazmak da. Biri kolay, biri zor; aradaki fark bu! tçinde müzikle ritm olan her mısra şiir olamayacağı gibi uyaklarla düzyazılar da yazılabilir". Bu konuşmasında Divan ve Halk şiirimizi okuduğuna değinmiş, "şiirlerimde Di
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle