Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Arkeoloji ve Sanat ^ lk sayısı 1978'de çıkan Arkeoloji ve Sanat DerI gisi, 1993 yılında 15. yayın yılını dolduruyor. I 1977 sonbaharında idealist bir anlayışla hazırlıklarına başjanan bu çaba, tüm zorluklara rağmen, düşünulenlmn aksine başarılı aşamalar geçirerek bııgüne ulaştı. Yayına haşlarken, arkeoloji alanında, araştirıldığında, insanlık tarihine her an yeni sentezler getırebilecck inatıılmaz bir zenginliği olan ülkemizde, bu tipte bir yayının gerekli olduğuna inaıııyordu yayıncıtarı Ancak derginin yaşayıp geli^nıesi, topîıımda <\A böylc bir yayina gereksinim duyulup duyulmadığına bağlıydı. 15 yıl önce her !}Cyi goze ala rak, bu yola kendini adamış bir kisj olarak Nezih Başgelen, tüm varlığını böyle bir yayının gerçekleşmesi için harcadı. Yayını oluştururken, evrensel değerlcrc ön planda yer verip, ilkelerini ona göre saptadı. Dergi, yurdumuz toprakları üzerinde, bilinen ilk yerleşmelerden günümüze, bugün tüm insanlığın malı olan kültür değerlerini kapsamakta. Bu niteliklerinden ötürü, yaym politikasını zaman ve mekan içinde, hiçbir devir ve kültür farkı gözetmeksizinsürdürdü. İçinde yaşadığımız ve bir parçası olduğumuz, bu topraklar üzerinde değişik bir senteze ulaşan kendi kültürümüzün değerlerine de gereken önemi verdi dergi. BunJarı ortaya koyarken etnik endişelerden uzak, dinamik bir yoruma ulaşmayı amaç edindi. Ele alınan konularda bilimsel ve kültürel değer On beş yaşında bir dergi AKKBJLOjl çıkan Arkeoloji ve VE SANAT Sanat Dergisi, 1993 yılında 15. yayın yilını dolduruyor. 1977 sonbaharında idealist bir anlayışla hazırlıklarına başlanan bu çaba, tüm zorluklara rağmen, düşünülenlerin aksine başarılı aşamalar geçirerek bugüne ulaştı. Derginin yayın böİümünün yayımladığı kitaplar da azımsanmayacak bir sayıya ulaştı. ,"•Nezih Başgelen İlk sayısı 1978'de lendirmeler esas alındı, sübjektir ve siyasi değerlendirilmelere yer verilmediği gibi, polemik konularından da uzak tutuldu. Özellikle ülkemizde pek yaygın bir alışkanlık olan ki^isel çekişmelere yayının da alet edilmesi ve bu amaçla etkilendirilerek, derginin bilimsel çizgisinden saptırılmasına izin verilmedi. Derginin içeriğinin topluma yonelik öğretici ve sürekli bir yapıda olmasına, konuların okunabilir ve anlaşılabilir bir düzeyde gerçekleştirilmesine ozen gösterildi. Uzmanların anlayabileceği esaslardan çok, herkesin anlayabileceği bir dille yazılması dü^ünüldü ve öyle yapıldı. Arkeoloji ve sanat tarihinin özü, çok değişken bir yapıya dayanmaktadır. Bu nedenle bu işe gönül verenler için büyvik sorumluluktur yazmak. Yoksa bir buluntu yerine daha sonra gelenler, eğer yazılı kaynaklarda yer almamışsa farkında bile olınazlar orada öyle bir cscrın bulunduğunun. Yazılma saydı, yeni yetişenlerden kim bilebilirdi Ilisarlık höyüğünün Troia olduğunu, hangi eserin, hangi höyüğün, hangi yapı katında, nasıl bulunduğunu, ya da bir heykelin, tesadüfen hangi evin temelinde çıktığını, bunlar ortaya çıkarılan eserin üzerinde yazmadığına göre, onu bulanın, ya da inceleyenin yazması gerek. Yazılıp yayımlanmadığında tarih önünde büyük bir sorumsuzluk ve suç olmuyor tnu? Bizde ise bu alanlarda yazı yazmak, bambaşka kriterler içinde gerçek değerinden soyutlanmıştır. Oysa arkeoloji ve sanat tarihinde yazmak, önenıli görevlerden birisidir. İster amatör, ister akademik bir anlayışla olsun. Arkeoloji ve Sanat Dergisi ve Yayınları, bu alanda ilk kurulduğu günden itibaren yazmanın ve yayımlamanın bir görev olduğunu bilerek, hiçbir ayırım gözetmeksizin kapısı herkese açık olarak işlevini sürdürmektedir. Bugüne değin, içinde bulunulan şartlar ne olursa olsun tüm güçle riyle derginin yaşaması ve her yeni eserinin en iyı bir şekilde gerçekleşmesi için çalışıyor yayıncıları. Derginin gittikçe gelişen yapısı da birçok sorunu birlikte getiriyordu başlangıçta. Yayın bir düzen içinde gelişjnezse, geliştiği ve geni^lediği oranda karmaşık bir yapı alınacaktı. Bunun sonucu olarak da bir noktada işin içinden çıkamaz duruma gelinebilirdi. Esaslı bir yapı kurulmadan bilgi ve iş birikimi yararlı değüdi. En kısa zamanda bu tipte bir dergiyi, kapsadığı konuların ve amaçlarının gerektirdiği sistemli bir yapıya kavuşturmak gerekiyordu. Bugün bu yapı kurulmuştur dergide. Kısacacı bütünüyle bir kaostu yayıncıların yaşadıkları. Bu şartlar altında her iştc olduğu gibi, önlerinde ikiytrl vardı. Yabuzorşartlarıaiip ilerigcçcrek,bu yayını sürdürecek, ya da engeller karşısında diğeı C U M H U R İ Y E T K İ T A P S A Y I 1 8 4 SAYFA 22