05 Aralık 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

K Ü L T Ü R VE S A N A T 9 yıldıp yayımlanıyor Kt'mMVKSANAr YILUf,| IV92 YILLIĞI Türkiye Kültür vc Sanat Yıllığı, 1992 / Yayınlayan ve yöneten: D. Mehmet Doğan, Türkiye Yazarlar Birliği Yayını Türkiye Yazarlar Birliği 9 yıldır sanat Yıllığı yayımlıyor. Mehmet Doğan'ın yönetiminde, koordinatörlüğünü M. Ccnıal Çiftçigüzeli'nin yaptığı 1992 yılhğı ana başjıklar altında yıltn önemli olaylarını vermeyi amaçlıyor. Ekonomi, toplumsal hayat, dilimiz, şiir, hikaye, roman, seyirlik sanatlar, çocuk edebiyatı, mizah, sinema, basın, dergiler, yayın hayatı, spor, olaylar, kuruluşlar, ödüller kayıplar bölümlerinden oluşan yıllığın başında yazılardaki görüşlerin Türkiye Yazarlar Birliği'ne mal edilemeyeceği belirtiliyor. rak gelişmeye başlayan "PostMarksizm" ekolü içinde değerlendirilebilir. Ayrıca, bu akıının dünyadaki önderlerindcn Ernesto Laclau'nun tersinc Marx'ı vc Marksizmi doğrudan tartışmaktan kaçınan Belge, daha çok yıkılan sosyalist ülkelerin pratiğinden yola çıkarak geliştirdiği eleştiriyle, yeni bir sosyalizm tarifinc ulaşmaya çalışıyor. Her şeye karşın Marksizm içinde kalmaya çalışan yazar, Marx'ın hayatının sona erdiği yıllarda Marksizmin "insan aklının en üstün doruklardan" biri olduğunu söylüyor. Belge şöyle devam ediyor: "Ama bundan sonra çok paradoksal bir süreç başladı: Genel olarak insan düşüncesi, Marx'ın ona kattıklarını değerlendirmeye ve bunlardan yararlanmaya başlarken, kendini 'Marksist' olarak tanımayanlar, her geçen gün h u düşünceyi dondurdular." Belge, bugün dünya tarihçiliğinin bir anlamda Marksist olmayanının bulunmadığını, bu durumun sosyoloji ve başka insan bilimleri için de geçerli olduğunu çok doğru olarak saptıyor. Reel sosyalizmin tarihsel ve teorik bir tartışmasını ve çöküşün nedenlerini bu çerçevede irdelemek yerine, daha çok yaşanmış olanları sorgulayan yazar, Lenin'i ve "Leninizm"i adeta adıyor. Döneme ilişkin değerlendirmelerinde sadece Stalin'i anıyor. Belge, sosyalizmin Marksist kolunun "reel sosyalizm" adıyla yaşanan uygulamasının başarısızlığa uğradığını söylerken, Sovyet Devriminin önderini bu değerlendirmede nereye koyduğunu açıkta bırakıCUMHURİYETKİTAPS*VM23 yor. Oysadönemin tartışmalarına geri dönmek, örneğin Rosa Luxemburg'a ilginç olabilirdi. Yazar konuya ilişkin olarak sadece şunları söylüyor: "Marx'ın dediği gibi ileri ülkelerde dcğil de, hcnüz kapitalizmi bile tam olarak kuramamış ve bir siyasi demokrasi geliştirememis toplumlarda 'sosyalist iktidarlar'ın kurulmasının sonuçları bu bağlamda sık sık tartışılmıştır. Bu şuphesiz çok şeyi açıklar.." Belge kitabında (yeryeretik birbakış açısıyla) oldukça başarılı bir kapitalizm eleştirisine girişiyor. Aynı başarıyı Tür kiye ve Türk insamna ilişkin bölümlerdedcsürdürüyor. Marx'ınyaşadığı dönem.de tahmin edilenin aksine kapitalizmin yüksek bir direnç yeteneğine sahip olduğunu gören yazar, bu olguyıı çözümlemeye çalışıyor. Kapitali/ıııin, kendisine yönelen eleşürilerin ve kitlc t>d başkaldın hareketlerinin önemli taleplerini kendine mal ederek direndiğini belirten Belge, devamla şöyle diyor: "Yani (kapitaKzm) toplumda varolaııı ıeddotmek, görme/den gelmek, bastırmak yerine, kendini ona uyarlama yolunu seçti. Bu esneklik, ona, temel yapısını çok fazla değiştirmeksizin, zamana ve olaylara ııyabilme ve üstte kalma imkânını kazandırdı. Bugün varolan kapitalizmin (ileri kapitalist toplumları kastediyorum) bu derece yaşanabilir bir düzen olmasının başta gelen nedeni, sol muhalefetin gündeme getirdiği birçok talebi, sisteme bir biçimde eklemleyebilmesidir. Bugün varolan 'burjuva' demokrasilerinde, bütün demokratik kurumların, sosyal adaletin temelinde kapitalizmin egemen sınıflarından çok, kapitalizme başkaldıran sınıfların pay ı, emeği, alınteri var." Kapitalizmin bu esnekliği gösterirken, Marksist dünyanın, Marx'ın eleştirisel, bilimsel düşüncesinden "kaskatı bir öğreti" yarattığını savunan Belge, sosyalist ülkelerde toplumda varolan bir eğilimin bağımsız bir odak oluşturnıasına izin verilmediğini ve bu nedenle Marx'ın kapitalizme ilişkin "kehanetlerinin" daha çok sosyalizm uygulamaları için geçerli olduğunu söylüyor. Yani, şu ünlü, üretim ilişkilerinin üretici güçlerin gelişiminin önünü tıkayarak gericibirengel oluşturması durumu, Reel sosyalizmin özellikle Stalin döneminde "olağanüstü boyutlara varan antidemokratik uygulamaları"nın, esas olarak "insan zihnini dondurmasıyla" en büyük açmazını yarattığını savunan yazar, bürokratik parti yönetiminde insan ve düşüncesinin "standarize" edildiğini belirtiyor. Yazar, bu durumun var olan sosyalizmde üretim ilişkilerinin taşlaşmasının nihai nedenini oluşturduğunu söylüyor ve oldukça önemli olan şu değerlendirmeyi yapı yor: "Bütün temel bozukluğuna rağmen, olağanüstü çabalar göstererek kapitalizmle rekabet eden sosyalist sistem, özellikle elektroniğe geçişle çöktü. Çünkü bu yeni durum, zihnen üretken bireyin varlığını gerektiriyordu ve sosyalist sistemin standartlaşmış insanlarıyla en büyük eksiği bııydu." "Varolan sosyalizmin" zaman geçtikçe "varolması gereken sosyalizmi" engellemeye başladığını da savunan Belge, mevcut modelin, sosyalist olmamış toplumlardaki insanları, sosyalizm için mücadeleye ikna etmeyi güçleştirdiğini söylüyor. Yazar sonuç olarak, geçmişte varolan sosyalizmin bir "yalan", çökmesinin de yararlı olduğunu belirtiyor. Yazarın burada Sovyetler Birliği'nde ve diğer ülkelerde gerçekleşen devrim lerin erken doğum nedeniyle kendisine mi, yoksa devrim sonrası uygulamalarına mı karşı olduğu pek anlaşılmıyor. Bence bu devrimlerin kendisine "kötü olmuştur" demek mümkün değildir. Bana, esas olarak bu durumun kabul edilince tartışmanın ayakları yere basacak ve verimli olacak gibi görünüyor. "Reddi miras" ederek varılacak bir yer olduğu çok kuşkuludur. Çünkü yıkılan duvarların altında kalmayan bir sosyalizm sektörünün bulunduğunu savunmak mümkün görünmüyor. Kitaptan, yazarın karşı çıktığı sosyalizm tarzının ne olduğunu anlıyoruz. Ancak, "demokratik" olması dışında başlı başına bu da çok önemlidir nasıl olması gerektiğine dair net bir şey öğrenemiyoruz. Yazar, kapitalizmin yaşadığı değişimi incelemeye çalıştığı bölümlerde çoğu yeni olmamakla birlikte ilginç saptartvılar yapıyor. Marx'ın öngörülerinin aksine, gittikçe daralan sermaye kesimleriyle, genel mülksüzleşme sonuru ço ğalan proletarya arasındaki kaçınılmaz nihai çatışmanın olmadığını söyleyen Belge, üretimdeki kol emeğinin payı nın niceliksel ve niteliksel olarak azaldı ğını belirtiyor. Bugün işçi smıfının cn azından ileri kapitalist ülkelerde giderek niteliksel bir değişime uğradığını söylemek abartma olmayacaktır. Kaba işçiliğin payı üretimde düşerken hizmet sektörü giderek gelişti. Bilimselteknolojik devrimin (Kapitalizmin sürekli endüstriyel devrim yapma yeteneğinin) bir sonucıı olan bu durum, bir yandan mavi yakalı işçilerin sayısını ve etkinliğini azaltırken, bir yandan da onları dönüştürmeye başladı. Toplumda, eğitim görmüş beyaz yakalı işçilerin sayı ve etkinliği ise artmaya başladı. Ort a ya çıkan yeni durum klasik işçi sınıfı ta nımına sığmayınca, sosyologlar yeni ta nımlar üretmeye başladılar ve bu kavra mı bir hayli esnettiler. Artık bir üretim aracına sahip olmayan ve emeğini satarak yaşayan mühendisler, teknisyenler, büroçahşanlarıvb. de işçi sınıfı katago risi içinde değerlendirilmeye başlandı. Bugün Ingiltere'de üye sayısı bir milyonu aşan "Beyaz Yakalı İşçi Sendikalan" bulunuyor. Kapitalizmin, insanla ofıun mutluluğu arasında hâlâ büyük bir engel oluş turduğunu söyleyen yazar, sosyalist sistemin de "hezimete" uğratılmasından sonra kapitalizmin, "Çoğu insanda temel bir eğilim olan, başkaları yokluk ve sıkıntı içindeyken zengin olmak ve lüks içinde yaşamaktan ileri gelen utanma duygusunu (bile) yenilgiye uğraltığını" belirtiyor. Klasik anlamda sermaycdarın önemini yitirmeye başladığını ve görece sermayenin yaygınlaştığı saptamasını da yapan yazar, bir işi yürütmenin bilgilerinin sürekli artışı, teknikleş mesi ve karmaşıklaşması nedeniyle, bu işlevleri yerine getiren yeni bir "topS A Y F A 9
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle