29 Nisan 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Fransız yazar ve düşünür Michel Butor'un denemeleri Türkçe'de Yasamın romamndan. 163.008 ; Y A L O V A ' D A .. Michel Butor / Roman Üstüne Denemeler Çev.: Mehmet Rifat, Sema Rifat / Düzlem Yayınları./ 12.000 TL. / CKK Kod No: mlchel butor ramıtn UfttUnc FERİT EOGÜ 1960'lara doğru Fransa'da ortaya çıkan Yeni Roman, aralarında pek az bcnzerlik olan, Beckett, Nathalie Sarraute, AlainRobbe Grillet, Claudc Simon, Michel Butor, Margııerite Duras, Robcrt Pinget gibi romancıları bir çatı altında topluyordu. Doğrusu, bu çatı, biraz da Minuit Yayınevi'nin çatısıydı. Bu romancılann, belki de tck ortak yanı, roman sanatını ve yazma eylcmini sorgulamalarıydı. Savaş öncesi Marksçı, savaş sonrası Varoluşçu rotnana karşı bir tepki: Dadacıtık ve Gerçeküstücülük gibi sanat ve diişün dünyasını temelden tepeye bir sorgulama dcğil, roman sanatını sorgulama vc yeni bir roman yaratına. Dolayısıyla, Yeni Roman, Gerçeküstücüliik gibi bir sanat akımı olmadı. Yeni bir roman anlayışı olarak belirdi. Yazın dünyasından attıkları, temizledikleri de bu dünyaya gctirdiği ycnilikler de roman sanatının sınırları içinde kaldı. Politikaya "sıçramadı." Felsefeyle olan ilişkileri, felsefcnin sanatla olan ilişkileri kadar derin olmadı. Sinema sanatına olan uzantıları ise ilginç örnekler olmanın ötesine geçemedi. Ycni Roman bize bir şey gösterdi: Yaşam, ne derece ilginç olursa olsun, nc mene serüvenlerlc dolu olursa olsun, roman değildir. "Hayatım roman" deyişi romanın Fransa da Mınuıt Yayınevı catısı altında toplanan Yeni Roman cılar arasında Marguerlte Duras da vardı ne olduğunu bilmeyen kişilerin ağzından çıkan sözcüklcrdir. Buna karşılık her romanın kcndinc özgü bir yaşamı, bir dünyası vardır ki bclki de gcrçek yaşam, gerçck dünya budur. Hiç kuşkusuz, Yeni Romancılardan önee de birçok romancı (hatta her büyük romancı) roman sanatı üzerine düşünmüş ve birçoğu (Tolstoy, Dostoyevski, Balzac, Flaubert, Proust, Woolf, Joyce) bu düşüncelcrini dile getirmişlerdir. Unutmamak gerekir ki hcr yazarın düşünceleri, hatta sanat kuramları kcndisi için doğrudur. Bu görüşlerini, roman, şiir ya da resim sanatı üzerinde genelleştirmelcrini, bu sanatların mutlak doğruları olarak değil, yazarın doğruları olarak okumak gerektir. Ama bizler, yazarın bu görüşlcrini okurken gerekli dersleri (varsa eğer) çıkarabiliriz. Michel Butor'un, Mehmet Rifat ve Sema Rifat tarafından çeşitli kitaplarından seçilip dilimizc çevrilen Roman Üstüne Denemeler kitabını da böyle okumamız gerekiyor. Butor, Yeni Roman'ın, hcm romancı hem düşünür olarak önde gelen kişilerinden biri. Yazarın hiçbir romanını okumamış olabilirsiniz (1973 yılında Değişme adıyla dilimizc bir roınanı çevrildi / E Yayınları). Bu, roman sanatı üzerine yazdıklarını da okuyup anlamamanız için bir ncden değil. Eğer roman sanatı üzerine düşünmek, bu sanatı oluşturan dil, biçim, içcrik, yapı, üslup, kurgu gibi öğeler üzerinde düşündüyseniz ya da düşünmek istiyorsanız. Hemen söyleyeyim ki klasik, gclenekçi 19. yüzyıl romancılığına (çağdaş Türk romancılığının öncnıli bir bölümüne) bir hayli aykırı düşüncelcrdir bunlar. Örneğin, "Içerik ile biçim arasında özel bir bağ bulunduğu doğruysa (...) romancı biçim üstüne düsünürken ayrıcalıklı bir saldırı aracı, gerçeği ortaya çıkarmaya zorlayacak bir yol ve kendi etkinliğini sürdürecek bir yöntem bulmıış olur" diyor Butor. Bir başka yerde: "Yazar kendi kendini oluşturmaya, yaşamına bir bütünlmük, varlığına bir anlam kazandırmaya çalışır. Bu anlamı da kuşkusuz tek başına kazandıramaz; bu anlam roman sorununun insanlar arasında yavaş yavaş bulduğu yanıtın ta kendisidir." Romancı bu yanıtı nasıl bulabilir? Kuşkusuz ortaya attığı sorularla ve bu sorulara, yaratı düzeyinde verdiği karşılıklarla. Okurdan (burda okur sözcüğünün içinde, incc elcyip sık dokııyan, başta yazarlar ve eleştirmenler olmak üzere, herkcs dahildir), beklediği bu soruların ve onlara verdiği karşılıkların geçcrliliğinin tartışılmasıdır. Örneğin ben, eski vc dikkatli bir okuru olarak, Butor'un birçok görüşüne katılmıyorum. Bir romanın biçimi vc içcriği diye iki ayrı kavramın varolduğuna, yazarken de düsünürken dc inanmıyorum. Yeni Roman'ın baş niteliği olan betimlemclcr konusunda da Andre Breton gibi düşünüyorum: "Peki ya betinılemeler! 1 liçbirşey bunların değersizliğiyle karşılaştırılamaz." Ama gene de ister yanında ycr alayım, ister karşısında, Butor'un roman sanalı üzerine düşünceleri bana bir şcylcr öğretiyor: Yalnız nasıl yazılacağını dcğil, daha da önemlisi bir romanın nasıl okunacağını. Daha açık bir dcyişlc, ve hiçbir komplekse kapılmadan diycbilirim ki Butor'un bu denemclcrini okuduktan sonra, Balzac'ı, Proust'u, Faulkner'ı, Tolstoy'u (tüm büyükleri saymam gerekiyor mu?) onun gozuyle yeniden okuyabilirim. Ve gene biliyorum ki böylesi bir okumayı gerçckleştirdiğimde, sanki bu yazarları ilk kez okuyornıuş gibi olacağım. Bir yazardan, bir okura bundan daha değcrli bir armağan olamaz. Bir romanda hcr şeyin gerçek olduğunu, Bulor'un Roman Üstüne Denemeler'ini Türkçedc okurken bir kez daha gördüm, inandım. Romandaki düşlerin, yalanların, uydurmaların, saptırmaların bile gcrçek olduğuna. Çünkü hu denemeler toplamının sonucunda, roma Al götüp, oku getin K İ T A P B A N K Yedi yıl öncc piyasadan okunmuş kitaplan toplayıp "Kitapbank" adı altında, kitap kiralayarak geçimini sağlayan Orhan önal, şimdi zengin bir kütüphaneye sahip. Piyasadan okunmuş kitaplan toplayarak Yalova'da Kitapbank'ı kuran Orhan önal, "Al götür, oku getir" sloganı ile kitap kiralıyor. 1984 yılında 15 bini aşkın okunmuş kitap ve dergi toplayarak bu işe atıldığını bclirten önal, Kitapbank'ın kapasitesinin bu yıl 30 bini aştığını söylüyor. Kitap bedelinin yüzdc on tutartnın alınması karşıhğında kitaplarını kiraya vererek geçimini sağlayan önal, ayrıca okunmuş kitaplan Kitapbank'a getiren yurttaşlara da kiradan kar payı dağıtıyor. Önal, "Bu da yaptığım işin bankacılık yanı" diyor. Kitapbank'ı kurarken öncelikle alım gücü olmayan ve okuyamamanın eztkliğini tasıyan kitapseverlere hizmct etmeyi ön plana aldığını bclirten Önal, Kitapbank'ın kuruluşunu şöyle anlattı: Yalcva'da "Kıtapbank'ı kuran Orhan önal "Okumayı çok seviyorum, okuduğunı her şeyi evimde muhafaza ediyordum. Bir gün çocukların kitaplarıma zarar vcrdiğini görünce, kütüphancmi mobilyacı dükkânıma taşıdım. Bu sefer de işycrimc gelen müşteriler kitaplarımı okumak için istckte bulundular. Baktım talep fazla, dükkânımda bu işi yapmaya başladım. Çünkü herkes dilediği kitabı sattn alamıyor, ama benden kiralayabiliyor." Kitapbank'ta çok çeşitli kitapların bulunduğunu vurgulayan önal, işini tck bir müşterisi kalıncaya kadar sürdüreceğini söylüyor. Farak Kırtal nın kendi içinde bir dünya olduğunu ve bu dünya içinde ycr alan hcr şeyin, kişilerin, ncsnelcrin, uzamın, seslerin, romanın varoluşu oranında gcrçek olduğunu bir kez daha algıladım. "Ya/ar" diyor Butor dcnemclcrinin bir yerinde, "okurıın acısını dindirecek bir düş yaratmakla kalmaz, okura, bu düşle, bu düşiin gerçekleşmesi arasındaki ıı/aklığı duyurmak ister." Roman sanatına içerden bakan. onun surtıliirmı irdelcyen, sorular soran ve yanıtlar arnyan bir yayarııı dcnemclcrinden oluşuyor bu kitap. Butor'un romancı ve de düşünür olarak dünyasını ve çağdaş yaztnın sorunlarını bilen kişilcrcc çevrildiği için de dupduru bir Turkçcylc, apaçık bir anlatımla hiçbir kavram kargaşasınu düşülmcdcn dilimizc kazandırılmış. Mehmet ve Sema Rifat'ı gcnel olarak yalnız dil bilgileri ve titizlikleri için değil, aynı zarnanda ve özclliklc roman sanatının sorunsalı üzerinde düşündüklcri için dc kutlamak gcrck. Çünkü bu sonuncusu olmasaydı, climizdc Butor'un anlaşılır bir mctni olmazdı. D S A YF A 4 CUMHURİYET KİTAP SAYI S 9
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle