Katalog

'Beyne, apışarasına kelepçe "12 Saatlik Sevgili", şiirleri daha önce Yeni Yaprak Dergisi'nde de yayımlanan Süheyla Taşçıer'in ilk kitabı. Taşçıer şiirleri için "Kadının hissettiği şeyler vardır ve bana göre çok güzeldir. Ben kadının dünyasını yazıyorum" diyor. Süheyla Taşçıer "12 Saatlik Sevgili"yi ve emtizmi anlattı g~ 5 eni Yaprak dergisinde yayımlanan şiirleriyle ilgi çeken Süheyla Tasçıer Ooğu kökenli. Tuncefili bir ailenin kızı olarak otuz iki vıl önce Ankara'da dünyaya gelmiş. Kendianden özgeçmijiyle ilgili bilgi istedığimoe, "Özgeçmiş insanlarda önemli değil aslında, önemli olan gelecek" dedi, ama yine de kırmadı beni: Osmanlı, nefis bir annem var, on bir çocuk dünyaya getirmiş. Tabii ben onu şu anda 'acı' abidesi olarak görüyorum. Babam ölünce, otuz yedi yaşında dul kalıyor ve yirmi yaşında bir kardeş yitiriyor siyasi olaylarda. Benim tüm yaşafrum Ankara'da geçti. On ıki yaşında yazı ile tanıştım. Delidolu kitap okumaya ağabeyimin kitaplığıyla başladım. İlk okuduklarım arasında Jack London'ı, Nâzım'ı, Neruda'yı sayabilirim. İlkokul sıralannda yerli malıyla ilgili bir yazım okul duvarlarını süsledi. Ortaokuldayken Türkçe hocamın çok büyük yardımlarını gördüm. Hiç çalışmazdım, tembelin biriydım. Türkiye'nin eğitim sistemine karşıydım. Matematiği hiç sevmezdim; bu vüzden kerrat cetvelinden öteye gidemedi matematik bilgim. Hem Türkiye'de matematiği bilmek o kadar da önemli değil. Yani, ekonomiye aklım eriyoı Türkiye'de. Çünkü, ekmck atlı, vatandas yaya. Bu, güzel bir hesap oldu benim için. On bej yaşında Ankara'd? gazeteciler sokağı olarak bilinen Rüzgarh Sokak'la tanıştım. Barış gazetesinde usta gazetecilerle iki yıl çalıştım. Şinasi Nahit Berker'in çok büyük katkıları oldu bende. Sonra da Hürriyet gazetesinde çalıştım sekiz yıl. Ergenlik dönemimi habcr nasıl çıkar, o gazcteciyi nasıl atlatınm telaşıyla geçiştirdiğim ve o pembe dünyayı sağlıklı bıçimde yaşayamadığım için yarîlış bir evlilik yapıp ayrıldım. Küçük yaşlarda başarısından yeteneklerini kendisi ortaya çıkarmı; bir insanım... Kendinizi yazı dünyasının 'alaylı'sı olarak tanımlıyorsunuz. Alaylı olmayanlara bakışıruz nasıl peki? Şimdi, şöyle; alaylı derken, eazetecilikte mektepliler alaylılar I vardır. Mektepliler tarafından yetiştirilmişimdir. Mekteplilere saygıtn sonsuzdur. Ama bu mektepliler de Y FATMA OMN alaylı gırmışlerdır buraya. Bütün gazetecileri arajtırırsanız, hepsi alaylı olarak 1516 yajlarında başlamışlardır, sonra yüksekokul sınavları gelir. Eh, otuz yaşında da gazeteciliğe başlanmaz herhalde... Erotizm öcü degil, diyorsunuz. Sizce erotizm, hatta erotizmle porno arasındaki sınır nedir? Hayır, ben bu soruyu kabul etmiyorum. Niye beni pornoya çekiyorlar, ben unu algılayamıyorum. Burada pornoluk yok ki yani. Ben kadının dünyasını yazıyorum. 70'li yılların Tak Fisi Bitir Işi'nı yazmıyorum. Burada kadının hissettikleri vardır ve bana göre çok güzeldir. Bunu okuyanlar herhalde porno, kendi soyutlarında olduğu için benim şiirimi öyle algıLyorlar. Yeni Yaprak dergisine lanse edilen şiirlerimden ortaya çıktı bunlar da. Yok efendim, erotik şairsiniz, cinsel sairsiniz ne demek yani? Benim yalnızca bu tür şiirlerim yok ki. Ben yaptıklarımı bilinçli yapıyorum. Her şeyden önce kadın değil, şairim. Benim bir Perihan diye kerhane şiirim vardır. Bunu sanki erkek yazmıştır. O tattadır. Önemli olan duymaktır, hissetmektir. Erkek nıcrae deyince oluyor da, kadın göt deyince mi....' Pardon, söz buraya gelmijken... Selimiye Kı;lası'n da sorgulanmanız size Kadın GeometrisiGöz/Gerdan/Göğu«/Göbek/Göt sürini kazandırdıgına göre, 'kadın'a bakışın üzerine konusalım, ne dersiniz? 81 yılında bir zam haberı yazmıştım, kolektif bir haberdi, Tekel zammıyla ilşiliydi. Aman iyi ki de gazeteci olarak Selimiye'ye gitmişım, bu çok önemliydi. Siyasi bir fraksiyondan gitmi; olsaydım, çok farklı olacaktı. Sizin göt ile sorgulamanın ilintisini sorduğunuz soruya aslında karşı çıkmıştım, ama sorgulamanın vücudun her hücresiyle ilintisi vardır, bunu az çok hepimiz biliyoruz. Ben de çok jeyler gördüm, yajadım. Kadın olduğum için G kurallarından gitmişti beni sorgulayan hâkimalbay. Işeme saatleri varnııj orada, biliyor musunuz, bu bana çok acı geldi. Bir kadının işeme saati. DevYol'lu kızlarla, Dev Sol'lu kızların işeme saati. Kahroldum. Yaşanılası dünya diyorsun, ama öyle çirkinleştiriliyor ki bu yaşanılası dünya. Azıcık güzelliği vakalıyoruz, birileri almaya çalışıvor elimizden. Bu ülkede beyne, bileklere, apışarasına kelepçe vurulursa biri de çıkar bunları yazar elbet. Göjterdiğimiz her tür sevgi, saygı, içtenlik, verilen akıllar, yazılan fikirler silletokat, küfür ve cop gibi hizmetlerle bize geri dönüyor, n'apalım?.. öyle de, bugün dünya kabuk değiştirdi, ozon bile delindi. Gökyüzü, her sey, her şey değisti. Demir Perde açıldı. Bizde ise hâlâ baska şeyler tartışılıvor. Hâlâ cekcak edebiyatı siyasilerin. İrtica da hortladı yetmezmiş gibi. Ankara'da bunlar kara çarjafları içersınde yürüyüş için toplaşmışlar, sokak başlarınadikilmışler. Önlerinden yurüyordum, biraz geriye gittım, güzelliğimi bozabilirier, kezzap dökerler diye kaçındım. Bakışlarından korktum. I M Süheyla Taşçıer "Bırılerıne göre bir şeyler yazmıyorum, kendı hıssettıklerimı yazıyorum. Yatak anlatmış diyecekler, aldırmıyorum " Ve bunlar kadındı... Kadınca bakmıyorlardı. Hele insanca hiç bakmıyorlardı. Kara çarjaflılar, 'Bizi soyunduramaz', diyorlar. 'Bizi anca soyarsa kocamız soyar. Yasal adanı soyar bizi.' İşte öylece dikilip protestolarını yapıyorlar. Polisler dağıtmaya yeltenmiyorlar bile. Ben beş arkadaşımla Kızılay'ın ortasında hayat pahalılığı, hava kirliliği için dikilsem ne yaparlar? Kızılay'ın ortasında örgüt kurdular, diye götürürler. Peki bunları kim götürecek? Allahım, nasıl çıldırıyorum, hiçbir şey yapamıyorunı. Kimse hiçbir şey yapamıyor. Bu güzelim memleketin kadını, türkü söyleyen, ağıt yakan kadını kaldırımlara düştü. Analarımızın kızları kaldırımlarda. Evet, erotik şiirler yazmak, içinde bulunduğunuz çevrede nasıl karşılandı? Kimilerine göre ayıp, kimilerine göre çok güzel. Ben birilerine göre bir şeyler yazmıyorum, kendi hissettiklerimi yazıyorum. Tabii yorumlar yapılacaktır, bunun da bilincindeyim. Manyak kadın diyecekler, yatak anlatmış diyecekler. Zaten kulağıma da geliyor. Hiçbir şeye aldırmıyorum. Sevgiye, güzelliğe selam diyorum, yüreğim elimde çıkıyorum yola. Şevismek üzerine çok siiriniz var. Ya sevişmenin şiirselliği? Uygar insanlarız da özgür insanlar değiliz biz. Belli kurallarımız var. Benim de var. Sevişmenin şiirselliği de insan özgürlüğüne bağlı. Bu yüzden sevıyorum kcdıleri. Kedilere saygı. D 12 Saatlik Sevgili / Süheyla Tasçıcr / Bebekus Kitankn 52 s. / 4.200 T1 H U M H U R İ Y E T K İ T A P SAYI 9 i Arzu ellerin keçilerin memelerinde kasıklanmda hafif sancı I Çıkartma Ben yatakta çıkartırım seni baştan sen de yatak sonrası yaşamından Çlzgiler anlattı ölgün gözlerı derin çizgileri anlattı ilkyazdan sonyaza nasıl geldiğini Çığlık düğmelerimi çözüyorsun sonra okşuyorum ağız dolusu öpüyorsun sonra göğüslerım avuçlarında uç veriyo sen soluk soluğa ben çığlık çığlığa... S A Y F A