Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Ateş, para ve güç için... Doğu Avrupa ve Sovyetler Birliği'nde yaşanan hızlı değişimlerle birlikte yeryüzüne "yıımuşama" egemen oluyor derken, Irak'ın Kuveyt'i işgali, dünyayı yeni bir savaşın eşiğine getirdi. Körfez krizi, aylardır dünya kamuoyunun gündeminde baş madde. Savaş, petrol çıkarları, Saddam, Suudi hanedanı, Amerika, Türkiye, Batı ve İslam. Birçok sorun bu maddede yumaklandı... Şiyasilerin görüşleri biliniyor. Peki yazın ve kültür adamları ne diyor? İsveç'te yayımlanan Expressen gazetesi kültür sayfası muhabiri Gabi Gleichmann dünyaca tanınmış bazı yazarlara, biz de ülkemiz yazarlarına sorduk: 1. Körfez'de savaş haklı bir gerekçeye dayandırılabilir mi? 2. Diktatörlüklerle savaşmak demokrasinin ödevi midir? 3. İslam ve Batı arasında büyük bir uzlajmazlık ile mi karşı karşıyayız? zeyiz: Bir tarafta İslam var, diğer tarafta Hıristiyanlık ve Musevilik. Sömürgeci güçler Fransa ile Britanya tarafından çizilmiş sınırlardan kaynaklanan bir siyasi uyuşmazlık söz konusudur. Durum çok tehlikelidır. Ortadoğu'daki pek çok rejimin Suudi Arabistan, Ürdün, Mısır vs silinip gitmesine yol açabilir. Belki de sonunda 3040 yıllık bir sürtüşmeden sonra bütün bölgenin sorunlarının çözümlenmesiyle de sonuçlanabilir. C rO Fimrtet (Meksıkalı yazar ve eski diplomat) al S Yerli ve yabancı yazarlar Körfez krizini değerlendiriyor Susan Sontag. "Sorun petrol sorunudur' Süngü ile demokrasi olmaz 1. Evet, kesinlikle. Koşullar böyle çünkü. Eğer Saddam Kuveyt'te soykırıma girişirse ona karşı girişilecek bir savaş da haklı olur. 2. Hayır, demokrasiler, mısyonerler, Haçlılar gibi hareket etmemelı diye düşünüyorum. Bir halka süngü ile demokrasiyi kabul ettiremezsiniz. Buna karşılık baskı rejimlerindeki demokratik hareketleri desteklemek zorundayız. 3. İlerıde büyük bir çatışma olabilir. Fakat böylesi bir çatışma kuzey ile güney arasında olacaktır. Bir yanda militan gruplarla bırlıktc hareket eden yoksul ve aç islam fanatikleri, diğer yanda varlıklı dünya. Batı dünyası kavramı tartışma dışı kalıyor, kullanılamaz. Kuzey ve Güney diye ayırmak daha doğru olur. AmOS Oz (Israıllı yazar vc " H e m e n Barış" hareketı uyesı) ABD, global iktidar peşinde 1. Soruyu yanıtlamak güç. Kişisel olarak tabii ki savaşa karşıyım. Soyut nedenlerden ötürü değil, savaşın korkunç ve beklenmedik sonuçlar getirecek olmasından ötürü. ABD'deki savaş yanlıları nasıl bir hengâmenin içine dalmakta olduklarının farkında değiller. Tarihsel bilgileri yok. Savaşı haklı göstermek için edilen lafların çoğu dürüstlükten uzak ve gerçek nedenleri maskeleme amacı taşıyor. ABD global iktidar peşinde; liderliğini bütün dünyaya göstermek istiyor. Eğer Varşova Paktı yıkılmasaydı ABD kesinlikle böyle davranamazdı. 2. Demokrasinin demokratik toplumu kurma dışında hi^bir ödevi yoktur. Her dıktatörlüğün yıkılışı sevindiriyor beni. Fakat despotizmin yıkılışı uzun bir iç gelışmeye bağlıdır, dışarıdan müdahalelere değil. ABD güçlerinin Körfez'deki varlığı Irak'ın bir diktatörlük olmasına bağlı değil ki! Kuveyt ile Suudi Arabistan da aynı biçimde yönetiliyor. Sorun petrol sorunudur. Demokrasi ve diktatörlüğün bunalımla hiçbir alakası yoktur. 3. İslam, 1920'lerin komünizmini çağnştıran bir dinamiğe sahip. Şeriatçılık güçlü bir iktidar mekanizması; pek çok insan için özgüvenını kazanmada mükemmel çözümler getiriyor. Beraberlik duygusu, sorulara basit yanıtlar veriyor. Çağdaşlaşma sorunsalı içinde bocalayan, ancak demokratiksiyasi yapılardan yoksun olan ülkelerde yayılıyor İslam. Yani savaş çağdaşlaşmaya, Batı teknolojisine, modern yaşam biçimlerine karşı veriliyor. Sttttl Stltai (Amerikalı yazar, elejtirmen, PEN eski sekreteri) Carlos Fuentes' "Uç dın arasındakı çatışma" Çözümü halk bulmalı 1. Dayandırılamaz, çünkü uyuşmazlığı çözmek için bütün diplomatik yöntemler kullanılmış değil. Bir yıl önce böyle bir durum düşünülemezdı. Eğer o zaman Saddam hem Kuveyt'i hem de Suudi Arabıstan'ı işgal etmiş olsaydı, Amerikalılar Sovyet korkusuyla Körfez'e asker göndermeye cesaret edemeyecekti. İlle de yeni bir soğuk savaş çıkarma peşinde olan Amerikalılar savaşın doğurabileceği bir felaketi göz ardı ediyorlar. Kendilerine binlerce ölü ve yaralı askerin sarılı olduğu plastik torbalar geri gelecek. 2. Kanımca diktatörlüklerle savaşmak demokrasinin ödevi değildir. Her halk kendi sorunlannı çözme ve bulanık demokrasi laflarının ardına saklanan yabancı güçler tarafından işgal edilmeme hakkına sahip olmalıdır. Çünkü yabancı güçler şunun peşinde: Petrol temeli üzerinde bir ekonomik düzeni korumak. 3. Üç tek tanrılı din arasında bir çatışma ile yüz yü Amaç, sömürüyü ayakta tutmak 1. Siyasi sorunların askeri yollardan çözümlenmesine karşıyım. Daima demokratik yöntemler kullanmak zorundayız. 2. Saldırıya karşı uluslararası anlaşmalar vardır. Ben Irak'ın Kuveyt'i, Israil'in Filistin'i işgaline karşıyım. Süper güçlerin gerçekleştirdiği işgallere de. rîer gün yeni Amos Oz. "Demokrasiler Haçlılar gıbı davranmamalı" S A Y F A 6 C U M H U R İ Y E T KİTAP SAYI 41