24 Aralık 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

6 Son Araştırmalardan CBT 1448/19 Aralık 2014 “Yeni Ufuklar”, 9 yıl sonunda Plüton’da Uzay sondası “New Horizons” (Yeni Ufuklar), 2005 yılında Plüton’a doğru yola çıkmıştı. Şimdi dört milyar kilometreyi geri de bırakarak iyi bir durumda hedefe ulaştı. Fakat esas iş bundan sonra başlıyor. Neredeyse dokuz yıllık bir yolculuğun ardından geçen cumartesi Plüton’a ulaşan Yeni Ufuklar batarya tasarrufu için yapılan uyku ayarından çıkarıldı, diyor projeyi yöneten Alice Bowman. Plüton’un 280 milyon kilometredeki asıl araştırması ocak ayında başlayacak. Sonda Temmuz ayında da Plüton’a en yakın mesafede bulunacak. Yeni Ufuklar’ın Plüton’un oluşumu ve en büyük uydusu olan Charon hakkında bilgi toplaması bekleniyor. Plüton, Ay’dan üçte bir oranında daha küçük. Uzun bir süre için güneş sistemimizin dokuz gezeninden en küçüğü olarak kabul edilmişti. Plüton 2006 yılında yeniden tanımlanarak, Cüce gezegen olarak sınıflandırıldı. Plüton’un beş uydusu var. Uydu 1873 günlük yolculuğu sırasında enerji tasarrufu için “uyku durumunda” bulunuyordu. Bilim insanları birkaç ayda bir uyduyu etkinleştirerek tüm sistemlerin çalışıp çalışmadığını kontrol ettiler. Sonda haftada bir dünyaya haber gönderdi. Gelecek temmuz ayında sona erecek Plüton misyonundan sonra Yeni Ufuklar, dondurucu Kuiper Kuşağındaki diğer cisimleri de inceleyecek. milyon yıl önce yaşıyordu ve bugüne dek sadece Amerika’nın güneybatısından biliniyordu. Fakat yeni keşfedilen hayvan güneydeki akrabalarından farklı olduğu için Longrich yeni dinozora Pentaceratops aquilonius adını verdi. Aquilonius, Latincede “kuzey” anlamına geliyor. Bugüne kadar yedi yüz kadar dinozor türü biliniyor. Fakat birçok müze arşivleri hâlâ araştırılmamış buluntularla dolu. New York sokaklarını böcekler temizliyor İster hamburger, ister tatlı açma ya da sosis olsun, New York sokakları birçok hayvan için adeta açık büfe gibi. New York’ta her yıl yüzlerce ton yiyecek artığı böcekler tarafından yeniyor. Bunun en iyi tarafı, farelere geriye pek bir şey kalmaması. Böcekler ve benzer hayvanlar sokak temizliğinde önemli bir rol oynuyorlar. Sadece Broadway’in ana caddesinde ve New York City’nin Batı Caddesi’nde böcekler her yıl 60.000 sosise denk gelen yemek artığını silip süpürüyorlar (Global Change Biology). Böcekler ne kadar çok atık yerlerse, fareler ve güvercinlere daha az yiyecek kalıyor ki bu açıdan bakıldığında böcekler gi tür eklembacaklıların yaşadıklarını araştırırken, yeşil alanların sıcaklığını ve nemini, ayrıca dökülen yaprak tabakasının kalınlığını da ölçmüş. Daha sonra ise asıl araştırma başlamış; yeşil alanlarda seçilmiş bölgelere cips, bisküvi ve sosis artıkları bırakmışlar. Yiyecekler hem açığa hem de içine sadece böceklerin girebildiği kafeslere bırakılmış. Bu deney bir defa büyük yemek artıklarıyla, bir defa da küçük artıklarla yapılmış. Yirmi dört saat sonra ise geriye ne kadar yemek artığının kaldığı kontrol edilmiş. Eklembacaklılar küçük yemek artıklarını bir gün içinde tamamen temizlemelerine rağmen büyük parçaları bitirememiş. Böcekler Broadway’in ana caddelerinde ve Batı Cadde’de yılda 950 kilodan fazla yemek artığı yiyor. İşin ilginç yanıysa şu: Böcekler ana caddelerde, parklara kıyasla çok daha fazla yiyecek tüketiyor. Bilim insanları bunu kaldırım karıncasının (Tetramorium) geniş bir alana yayılmış olmasına bağlıyorlar. Bu türün bulunduğu her yerde 23 misli yiyecek artığı temizleniyor. Ayrıca sıcak ve kurak bölgelerde böcekler atıkları daha iyi temizliyor. Eklembacaklıların türleri ve yaşam alanının özellikleri, atıkların ortadan kaldırılmasında böcek çeşitliliğine kıyasla çok daha önemli bir rol oynamakta Fare, kuş ve rakun gibi omurgalılar da yiyecek artıklarına ulaşabildikleri zaman, daha fazla atık temizleniyor sokaklardan. Hawking artık daha hızlı konuşuyor “zararlılarla” da mücadele etmiş oluyor diyor North Carolina Eyalet Üniversitesi Elsa Youngsteadt. Youngstead ve ekibi önce parklarda ve Manhattan sokaklarında han Ünlü astrofizikçi Stephen Hawking ALS hastası. LouGehring Sendromu olarak da bilinen bu hastalık onu tekerlekli sandalyeye mahkum etti ve konuşma yeteneğini aldı. Hawking bir konuşma bilgisayarıyla iletişim kuruyor. Fizikçi yeni bir yazılım programıyla artık hem daha hızlı hem de daha kolay Alkol tüketimi on milyon yıl önce başlamış iletişim kurmaya başladı. Bu teknik gelişme, tüm dünyadaki engellilerin yaşamını değiştirecek bir potansiyele sahip diye konuştu Hawking Londra’da. “Bana her gün sevdiğin şeyleri yapmama olanak veriyor.” Sistem Hawking’in gözlüğünde bulunan bir kızılötesi sensora dayanıyor. Fizikçi yüz kaslarını hareket ettirerek, bilgisayar komutları verebiliyor. Intel, sistemi ocak ayında Open Source olarak ücretsiz erişilebilir hale getirmek istiyor. Engelli birçok insan bundan yararlanabilir diyor mühendis Lama Nachan. Yazılım üreticisi Hawking ile birlikte yeni sistemi geliştirmek için üç yıl çalıştı. Stephen’ın konuşma hızını ikiye katladık diyor Lama Nachan. Ancak fizikçinin bilgisayar sesi değişmedi. Ayrıca bilgisayar dosyalarını açmak gibi diğer uygulamaları Hawking on beş misli hızlı çalıştırabiliyor. Avrupa yeni bir taşıyıcı roket üzerinde çalışıyor Esa’nın Avrupa devletleri yeni bir taşıyıcı roketin geliştirilmesi için 6 milyar Avro konusunda anlaştı. Güncel model gerçi başarılıydı ama ardılı Ariane 6 daha esnek olacak. İlk kez 2020 yılında uzaya gönderilecek olan Ariane 6, beş ila on tonluk yük taşıyacak uzaya. Katılımcı Avrupa devletleri ayrıca Ariane roketi için Kourou uzay istasyonunda (Fransız Guyana’sı) yeni Kanada’da yeni dinozor türü İngiltere’de eğitim veren bir Amerikalı bir paleontolog, bir Kanada müzesinin arşivinde bugüne dek bilinmeyen bir dinozor türü keşfetti. Anladığımız üzere, dinozorlar bölgelere göre günümüzdeki hayvanlara kıyasla daha fazla farklılık gösteriyorlardı diyor Nick Longrich, Cretaceous Research dergisinde. Boğa büyüklüğündeki otçul Pentaceratops’lar yaklaşık olarak 75 Amerikalılara göre atalarımız en az on milyon yıl önce alkol tüketmeye başladı (PNAS). Alkolü sindirme yetisi, insanın atalarına, yerde yeni bir yaşama uyum sağlamak zorunda kaldıklarında önemli bir evrimsel avantaj sunmuş. Oysa birçok araştırmacı insanın alkolü sadece 9000 yıldır tükettiğini sanıyordu. Homo sapiens o tarihlerde yiyecekleri depolamaya ve fermantasyon sürecini bilinçli olarak alkol üretiminde kullanmaya başlamıştı. Buradan yola çıkan araştırmacılar, alkolizmin modern insanda tamamlanmamış bir kalıtım uyumunun ifadesi olduğunu düşünmüştü. İnsanoğlu göreceli olarak henüz kısa bir süredir etanol aldığı için bedeni alkolü henüz sindirilebilir bir şekilde indirgeyecek durumda değildir. Santa Fe Koleji’nde biyolog Matthew Carrigan ve ekibi, alkolün indirgenmesinde katkısı bulunan ADH4 (Alkol dehidrogenaz 4) enzimini analiz etti. Aralarında on yedi primatın da bulunduğu yirmi sekiz memelinin genleriyle araştırmacılar enzimin 70 milyon yıllık evrim tarihini yeniden oluşturdu. Çalışma, atalarımızdaki tek bir genetik mutasyonun en az on milyon yıl önce (bu tarihte insan, şempanze ve gorilin son ortak atası halen varlığını sürdürüyordu) alkolü sindirecek duruma getirdiğini gösteriyor. Bu yeti bir olasılıkla evrimsel bir avantaj sağlamıştı. Nitekim dünyamız o zamanlar dramatik bir iklimsel değişim geçiriyordu. Yaklaşık olarak on milyon yıl önce yaşanan bu iklim değişimi sonucunda Doğu Afrika’daki ormanlar savanlara dönüştü. Bunun sonucunda atalarımız yerdeki yaşama ayak uydurmak zorunda kaldı. Ve daha fazla ağaçtan düşmüş meyve bulmaya başladı ki, bunlar, dalından yeni kopmuş meyveye göre daha yüksek oranda etanol içerir. Bu yemişleri sindirme yetisi besin kıtlığında önemli bir yarar sağladı. İnsanın etanolla olan karmaşık tıbbi etkileşimi açıklığa kavuşturuluyor. Buna göre alkol, insanların daha yüksek etanol içerikli içecek üretmeye yarayan yöntemleri geliştirmesiyle birlikte sağlık açısından sorunlu hale gelmiş. Biyologların incelemeleri, insanın beslenmesiyle ilgili güncel tartışmalarla da örtüşüyor. Araştırmacılar, birçok uygarlık hastalıklarının nedenini, insanoğlunun atalarının beslenme alışkanlıklarından çok fazla uzaklaşmış olmasına bağlıyorlar. Örneğin diyabet, şişmanlık ve yüksek kan basıncı gibi hastalıklar Homo sapiens’ın genetik olarak günümüzdeki şeker içerikli yiyeceklere uyum sağlayacak zamanı olmamasına bağlanıyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle