Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
18 Tartışma CBT 1448/19 Aralık 2014 Antalya’da bir coğrafyacı: yamalak kalmaya mahkumdur… bu iş elbette .. fedakârlık isteyecektir. Bunu başkalarının değil, mutlaka bizim yap Hüseyin Saraçoğlu mamız gerekmektedir. … İnsan bir işe kendisini vermedikçe onu sevmedikçe, gönülden benimsemedikçe iyi ve değerli bir eser meyda na getiremez. İşte Türkiye coğrafyası da bizim için öyle Galip Büyükyıldırım İnş. Yük. Müh. galipbm@hotmail.com oldu: 20 senedir kafamız hep onunla meşgul oldu, onu o kadar benimsedik ve tetkik ettik ki bugün Türkiye’de etüdümüzden geçmedik köşeler ve meseleler adeta kal AmmkbKçÜyddFfmkovbdbmgl1dnatlaeaaeüeereinuıeeiauçöa9nraıeapnanr,krlnrşı,lrğlrti5ysiuümsınelidn.eeblvgdmlCHTenlabiiııyeml8elseşksisnFutüöiaarayliraoaenüoaiesidl,rrlanaerksaesdneiyasdlslaşşdğ’nğökiantlelısobşyirbealııaıeaunkienterdtğıvilkitekrHyaaaleiynlıararhzarrldğmsearaoerrkagıe,ısimlbıüıâmofneılryeinrkuz“ridıylatebşşksindm’gıctakltsanaiLllacamâıtnıaseaseliuıuüibni;aööşakcamCia,ınodnyllrlıddföe,LianrnlaıbanppyuadlkırniieiukygasnıizunnedSsnrmirıstekrereeblolmraüslşeğl;ueam.,lbgıaeevekinlrıınıilSavins,nd”iğulhnılsrreilSerrmtkıdıreuigaryükialaiiktmçıkiud’,ndoellkgnnertmenatOiimirdlorlçibr.aacaşmarvgönakdaümıiipoeikaiumcii1neyünAnçsrneDnzr,eçln,Amnkğaonilmıezi9oergedan,mcnnöibköuiCkaçlğktndlAağmll6ouöeaincıc,zsimluzeia’trkletkldaboağrnıanan1agekbşadeukvoyhdTitaağkkiinlirnlrşaneoneif’emıırniyan6aüaanydalöctalkrtildlldlhlauidreğaagFaaa7fbedşaa,urrsyKiıiıela’adtsrtih.ün,ifüsyrnreraıyriıdü.kkayüor.d.,rlnıy’e,nailııpersatnuiıadalçnnlndedacııçÇpileKeüikelcreçüaCsvyralkiayibLubk,baeaoknaıasrkbebooiinaknoğooliioioiunrğus’rrsbuurkpibAyakdllınldğrilkındtgiıaşnuauuglnihuaalminnyıonearaillliidğrmrfniuanrieiatsdyşrbzntamap,ançenbuıaaıdiarafyeaniabkkmbrllneyiouiöbolumaak1ıirt,yükmüiladuklmoçılv…onleiralydna9lalTLaınlaasnııaaltaineznıkyirmaeiüşi’3nürşmruonzçFn,lmdddnuaaoayrıaiigL6iiaaalnmklkgrşaçaairaknnnnekikkri..biöno,ieebreuyanknindlkddmçBbAbİbaeiçşekoniiuyöbnmrrekiirariluiodnvkgmatbe,necueışsasbkleunrneikısırğık,skicdakz’çaaKfşaunriiuiaıylfçeklaeıdlekmEseiesırşneelkıaştşığünlndaıitşenanızneadınrebnaıekeıtşdair,gazrÇadaök2iirnmaeasgs0dylutriârebıe,klnliareibşmlı8rmgntuyı5içodaivmvmm,n.emneel0şÖidrukkbaeoiliinzenamtraüüabhmeerehiksai.dcçnrgvruehtikmbeikönıetrmsaeaaaö.ziruseÇdmebaeiBbystıadksaass,duudnorşayşerneetfttredsaneevadeaidteböaanmasfsbüvğgğmdnnaisijzkiosüyieroleidseaeiışrilelnirstdıazdyrldbklküfiiadnmeaideyurğrvtlrdeuaa,eiüeal.kerieerrkfmdmıçadrdğ,ndançiekiıhernıroHitneaıni.iedledçelrntaiaeGubehaltkşrg.inruam,knitaeebrğllKaikşuribsuuşerkiçaHnabntıelymerklkaimakitrae.ğblkliaıteesmnrleaabaniirelzseaiiıiıtpişınklBvla,drnehetdedieryekçdeekiaçiiiagGnfngpbsınudduzkp,öııupbeyhıiırkrşzinynegöeiaeçdalb.yukenayibrgatnnrdltdninayederıdibdlsopiakusargeıiueaekanerrrinarçbktdmsye.rvuolbuatğeNçerkeuiaetkrdy;beadgitçaaAdMıdnihaednrnnadihuiğlrr,aierrabad.ial2rnatAüoüAv0tldyıfğbkaevhyiakeaktdıdaıanrğdlsdsmzteıtuıilneıeelkaldndükaıyün’rrladliiaiıilirnnnnketzraraz.iobılru,rüpevi.szilğ…adatgulaaeüninyaCa“mhdlnrk…çintreklkvmkrriemasuı’ııAeaüaadmviıei…rdualbninmmeienrdmazsçşdrdmağttzhüisişaealuı,ürzlnşFnlaaüakğundnkhubeçHıad,ltafkie.Dieeröuanserruınıaryoukreennhi,ehrrmlarrfeıe,sylkodoçrcdebanaasdeuyatovk,aüyooihzellaeinsatm,egyldereytalymsezeieğrfusviiuyeSönratnuiürtıalTrhutvvinreenraqGdazyliatcindlğzküaazruaayihgraoahlufecSnıcıekrlauealuybfrçrlşei,ıeraakşiviaiuuıınknloarntiurrarnneıç’ıedsnıgorrikilgkairskgapzannileccayıumLçİaeeılğüirnoe,ş.kra,ndrlaapdni’etmırmrnanmlonidiçenkdreado’yyeaennezoieeiiipıaabnuukı.raaaarnrnnnnnneeeeklşr,.i sonuçları uzman ku KISA YAŞAMÖYKÜSÜ rumların belgeliklerinde ulaşılması zor rapor, proje ya da tezler 1903 yılında Uşak, Ulubey kazası, Dutluca köyünde doğdu. Uşak’ta medrese ve rüştiye öğrenimlerinden sonra İstanbul Erkek Lisesi’ne yatılı okudu ve öğretmen yetiştirmek amacıyla devletçe açılan sınavı kazanarak Avrupa’ya gönderildi. Fransa’nın Lyon Üniversitesi’nde eğitiminin ardından tarih, coğrafya, felsefe ve estetik diplomaları alarak 1936’da Türkiye’ye döndü ve An olarak kal Soldan Sağa: Hüseyin Sadi Saraçoğlu, İs m a k t a d ı r . met İnönü, Sıtkı Tekeli Bunları bir bütünsellik içerinde ele alıp değerlendirerek, toplumun yararlanma sına sunacak olan coğrafya çalışmalarının eksikliği günü müzde de duyulmaktadır. Hüseyin Saraçoğlu bu durumu talya Lisesi’nde öğretmenliğe başladı. 1937’de Misistireli ailesine mensup Esma Tüzken ile evlendi. 1958’de Ankara’da Milli Kütüphane’de görevlendirildi. 1965’te emekliliğine değin burada araştırma ve kitap yazım çalışmalarını yürüttü. Emeklilik yıllarını Yalova’da geçiren Saraçoğlu 1992’de yaşamdan ayrıldı. Antalya Lisesi’nde öğretmenlik yaparken coğrafya o yıllarda saptadı, coğrafyanın önemini yapıtlarında vurgulayıp anlattı. Aşağıda bunlardan bazı alıntılar ve kitaplarından haritalar, çizimler sunulmakta. Çizim işlerini Orhan Kili’nin yaptığı yazarın ailesince belirtildi. Bizde coğrafyanın manası ve şümulü, gayesi tam olarak anlaşılmış değildir. Sistematik coğrafya dendiği zaman bunu kaç kişi anlar?... araştırmalarını da sürdürdü; Akdeniz Bölgesi’nin yanı sıra tüm ülkeyi kendi olanak ve çabalarıyla gezip inceledi. Bu süreçte kendi yörelerini çok iyi tanıyan kişilerden edindiği yerel pratik bilgiyle, geliştirdiği kendine özgü sistematiği birleştirdi. Milli Eğitim Bakanlığı’nca basılan kitapları: • Doğu Anadolu Bölgesi (1956) • Bitki Örtüsü, Akar Fransa’yı, İngiltere’yi Orta Avrupa’yı anlatan yabancı coğrafya kitaplarını gördükten sonra memleketimizdeki karşılaştığımız gerçekler insana çok acı geliyor. … üzerinde oturduğumuz şu yurdu, her türlü varlığını en ayrıntılı şekilde yazamazsak, her alanda girişeceğimiz, yapacağımız işlerin bir tarafı mutlaka eksik yarım sular ve Göller (1956) • Akdeniz Bölgesi (1968) Kitaplarının yanı sıra; Yeraltı Mağaraları, Göçmen Kuşların Türkiye Florasına Yaptığı Faydalar ve daha çok çeşitli konularda makaleleri Cumhuriyet ve Yeni Tanin gazetelerinde yayımlandı. (Oğlu Tuğan Saraçoğlu ve torunu Ahmet Saraçoğlu’nun yazdıklarından derlendi. Teşekkürlerimle GB.) Eğitim, Bilim ve Kültür Çalıştayı Bildirgesi Yeni Kuşak Köy Enstitülüler Derneği (YKKED) 22 Kasım 2014 tarihinde Pamukkale Sevgi Otelde 500 izleyicinin katıldığı çalıştayda ortaya çıkan görüşlerin bir sonuç bildirgesi yayımlandı.. Biraz özetleyerek sunuyoruz.. • Cumhuriyet ve Mustafa Kemal 1923 Cumhuriyet Devriminde “Aklı Hür, Vicdanı Hür, İrfanı Hür Kuşaklar” yetiştirmeyi temel aldı. Devrimci Cumhuriyet, 19231946 arası enerjisinin büyük bir kısmını eğitime, öğretmen yetiştirmeye, kültüre ve aydınlanma hareketine vererek ülkenin ortaçağdan çağdaş uygarlığa aydınlık yürüyüşünü başlattı. Cumhuriyetin birçok kazanımı yok edildi. Ancak, aydınlanmaya ve Cumhuriyete gönül vermiş olanlar her geçen gün bilinçlerini ve umutlarını çoğaltmakta, karanlığa karşı savaşımlarını sürdürmektedir. • Köy Enstitüleri, bu aydınlık yürüyüşün çok önemli kilometre taşıdır. Köy Enstitüleri “Biz varız, biz yaparız, biz üretiriz, biz başarırız” diyen bir özgüven destanıdır. Anadolu topraklarında insana dair umutların, yaratıcılığın, direnişin öyküsüdür. Köy Enstitüleri, geleceğimizi şekillendirirken Türkiye’nin geleceği için aydınlık bir esin kaynağı ve bilgi birikimi olmaya devam devam etmektedir. • Türkiye çok ağır eğitimkültür sorunları yaşamakta. Eğitimin dinselleştirilmesi ve piyasalaştırılması ülkenin önünü tıkamakta ve geleceğini karartmakta. Laik, demokratik, bilimsel, karma eğitim değerlerinden kopan bir Türkiye asla çağdaş uygarlığa ulaşamaz. • Eğitimin piyasalaştırılması ve kamu okullarının çökertilmesini önlemek için tüm aydınların, yurtseverlerin kamu okullarına, öğretmenlerine sahip çıkması, eğitimin demokratikleşmesi anlamında çok önemli çabalar olacaktır. • Türkiye, “Nitelikli Öğretmen” yetiştirme konusunda çok ciddi sorunlar yaşıyor. Siyasal iktidar kontrolüne giren ve özerkliğini, özgürlüğünü kaybeden üniversiteler, eğitim fakülteleri nitelikli öğretmen yetiştirme konusunu gündemlerine almıyor, ülkenin özgün öğretmen yetiştirme deneyimlerini günümüze taşıyamıyor ve toplumsal sorumluluklarını yerine getirmiyor. • Haziran 2014’te 299 Anadolu Öğretmen Lisesi siyasal bir öç alma adına, öngörüsüzlükler adına, ülkenin geleneklerini yok etme adına kapatıldı. Yargıya götürülen bu yanlış karardan bir an önce vazgeçilmesini talep ediyoruz. Bu kararla öğretmen yetiştirmenin ortaöğretimle bağı kopartılırken, orta ve alt gelir gruplarından gelen çocuklarımızın parasızyatılı okullarda öğretmen olma hakları gasp edilmiştir. Öğretmen yetiştirme bir iklim sorunudur. Anadolu Öğretmen Liselerinin kapatılmasıyla Köy Enstitüleriİlköğretmen OkullarıAnadolu Öğretmen Liseleri geleneğine darbe vurulmuştur. Bu politikaların sonunda Türkiye nitelikli öğretmen yetiştirme kavgasında daha da geri noktalara düşecek ve kaybeden Türkiye olacaktır. “Pedagoji Üniversitesi” önerisini tartışmalıdır. • Türkiye, kültür ve sanat alanında hızla ortaçağa doğru yuvarlanıyor. Sanat her zaman yaratıcıdır ve muhaliftir ve muhalif olmazsa, sanat değildir. Sanat ve kültürü, siyasal iktidar istemleri doğrultusunda şekillendiremez. Sanatçının ve kültür adamlarının özgür olmadığı bir toplum demokratik toplum değildir. Türkiye, Cumhuriyetle birlikte yakaladığı özgürlükçü sanat ve kültür ikliminden hızla uzaklaşıyor. Bu durum, ülkenin aydınlık geleceği adına umut kırıcı bir durumdur. Toplum sanat ve kültür ikliminden uzaklaştırılarak yavan bir cahilleştirme, niteliksizleştirme sürecine sokuluyor. • Doğanın ve çevrenin korunması insan olmanın önkoşuludur. Vahşi kapitalizmin çıkarları adına Soma Yırca köyünde altı bin zeytin ağacının kesilmesi siyasal iktidarın yarattığı iklimin bir sonucudur. Çalıştaya katılanlar Yırca köylüleri ile dayanışmaktadır. • Çalıştay katılımcıları olarak kadına yönelik şiddet eylemlerini büyük bir acıyla ve kızgınlıkla izlemekteyiz. Kadın ve erkek doğanın birbirinden ayrılamayan eşit iki cinsidir. Kadının özgür olmadığı, yaşama katılmadığı bir toplum asla özgür ve demokratik bir toplum olamaz. Çözüm; doğadan, insandan, emekten, kadından, özgürlükten yana olan aydınlık insanlarımızın dayanışmasında, beraberliğindedir. Türkiye’nin çağdaş, demokratik bir hukuk devleti olması adına başlatılan aydınlık yürüyüşündedir.