17 Haziran 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

www.iku.edu.tr BİLİM KÜLTÜR VE EĞİTİM Marmaris’te Saklı Bir Hazine: Cenani Güngördü ve Kütüphanesi 60’lı yılların siyasi hadiseleri ve işçi mücadelelerini hatırlayanlar, Avukat Cenani Güngördü adını elbette çok iyi biliyorlar. 1965 seçimleri Türkiye İşçi Partisi Balıkesir milletvekili adayı, Lastikİş Sendikası avukatı ve ünlü 1968 “Derby İşgali”nin efsane hukukçusu Cenani Güngördü, kendisi gibi bir hukukçu olan eşi Meliha Melek Hanımefendi ile birlikte 34 yıldır Marmaris’teki mütevazı evinde yaşamını sürdürüyor. Prof. Dr. Ömür Ceylan İstanbul Kültür Üniversitesi FenEdebiyat Fakültesi Dekanı İçmeler’de, yemyeşil bir bahçenin ortasına zarifçe kondurulmuş üç katlı, sevimli bir ev. Yüzü, bakımlı bahçeye dönük verandanın değişik köşelerinde, ev sahibesinden aldıkları izinle umarsızca uyuklayan birkaç kedi. Bahçeye girdiğinizde sizi karşılayan “huzur”; eve girince “tarih” ve “zarafet”ten bir kundakla sarmalıyor konuklarını. Salona girer girmez, Klasik Batı müziği tınılarıyla sarmaş dolaş olan egzotik bir pipo kokusu, bugünün sıradan bir gün olmadığını müjdeliyor adeta. Bir kısmı altları çizilerek okunmuş gazete sayfaları, kesilmiş ve yerlerine kaldırılmak üzere biriktirilmiş köşe yazıları, okunma sırasına girdikleri hemen fark edilen onlarca kitap; masanın üzerinde verimli ve çekici bir dağınıklık yaratıyor. Arkada; üst rafları kadehler ve biblolarla süslenmiş, alt katlarında ise kaset ve plaklar istiflenmiş bir vitrin. Hemen karşıdaki kanepede; beyaz saçları, keskin yüz hatları ve asaletle güzelliğin yaşlandıkça gizlenme ihtiyacı duymadığını ispatlayan çehresiyle bir hanımefendi bulmacasını çözüyor. Salon duvarlarından başlayarak merdiven boşluğu boyunca yükselen ve bir kitapseverin, üst katlardaki tüm odaları istila ettiğini kolaylıkla tahmin edebileceği muhteşem bir kütüphane, göz alabildiğine uzuyor. Salonla birleşik küçük mutfakta, kaynayan çayın buharı arasından, bir elinde okuma gözlüğü diğerinde fincan, dudaklarında tebessüm ve dilinde “ Efendiiiiim, hoş geldiniz” cümlesi; yaşına göre hayli dinç bir adam size doğru yaklaşıyor. Burası, Marmaris’in keşmekeşine inat, on yıllardır asude bir liman gibi korunan Güngördü Malikânesi. Çokdilli, çok alfabeli binlerce eserden oluşan zengin kütüphanesini, İstanbul Kültür Üniversitesi’ne bağışlayan Cenani Güngördü, son Osmanlı nesline mensup, eğitimli bir ailenin “kütüphaneli evinde” açmış dünyaya gözlerini. Çocukluğu I. Dünya Savaşı ve İstiklal Harbi’nin, gençliği ise II. Dünya Savaşı’nın yoksullukları arasında geçmiş. Sadri Maksudi Arsal’lı, Ebulula Mardin’li İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun olmuş ve Tunceli Nazımiye’ye hâkim olarak atanmış. Nazımiye’nin ellili yıllardaki genç “Reis Bey”i, orada geçen 5 yılını özlemle hatırlıyor. Âşıkların tellerinden dökülen deyişlerle ısıtılmış uzun kış geceleri, hafızasında hâlâ dipdiri. Aylarca kalkmayan karın üzerinde kızak kayarak eğlendiği çocuklardan birinin belki Kamer Genç, bir diğerininse belki de Kemal Kılıçdaroğlu olabileceğini gülümseyerek anlatıyor. Babasının telgrafla ulaşan vefat haberini, yollar kardan kapalı olduğu için katılamadığı cenazesini, hele de vefatından ancak iki hafta sonra ulaşan kendi el yazısıyla yazılmış mektubunu anımsarken ise gözleri buğulanıyor. İstanbul’a döndükten sonra yaşamını avukat olarak sürdürmeye karar veriyor; ama sıra dışı bir avukat tabii. Kendisini bildi bileli emeğin kutsallığına inanan Cenani Güngördü, prensip olarak işverenlerin davalarını asla kabul etmiyor; emekçilerin ve sendikaların davalarını ise çoğu kez ücretsiz üstleniyor. Bu tavrı onu hızla siyasete yaklaştırıyor. “Komünist misiniz” sorusuna bugün dahi, “Ne haddime! Komünizm, ulaşılması çok güç bir idealdir” cevabı veren Güngördü’nün siyasi duruşu da “emek” ve “emeğin hakça paylaşımı” üzerinde yükseliyor. 1965 seçimlerine Mehmet Ali Aybar liderliğinde giren Türkiye İşçi Partisi’nin Balıkesir milletvekili adayı oluyor. Balıkesir’le hiçbir bağlantısı olma masına karşın hemen kolları sıvıyor; kıt kanaat bütçesiyle bir arazi aracı tutarak köyleri dolaşmaya başlıyor. Sayıları o gün bile 300’ü geçen Balıkesir köylerinin birinden diğerine, durup dinlenmeden koşturuyor. O günlerde yaşadığı bir olay bugün dahi heyecanlandırıyor Cenani Güngördü’yü. Bir akşamüstü, köy kahvelerinde düzenlediği propaganda toplantılarından dönerken, yolda, at arabasıyla zeytin toplamaktan gelen bir grup köylü kadına ve birkaç erkeğe rastlıyor. Hemen arabacıyı durdurup onların yanına çıkıyor. Şaşkın bakışlar arasında kendisini tanıtıyor ve kadınlara dönerek sormaya başlıyor: “Bacılarım! Sizin çocuklarınız arasında doktor çıkan var mı? Mühendis çıkan var mı? Hâkim çıkan var mı? …” Her birine “Yok” cevabı aldıktan sonra da can alıcı soruyu sorup dikkatlerini çekmeyi başarıyor: “Peki, sizin çocuklarınızın alın yazılarında doktor olamaz, mühendis olamaz, hakim olamaz mı yazıyor?!” TİP adayı Cenani Güngördü, bir anda bir propaganda salonuna çevirdiği at arabasının üzerinde, eşitliğin ve hakça paylaşımın erdemlerine dair nutuk atarken, hemen yanı başındaki adam, karısının kulağına eğilerek Cenani Bey’in de duyabileceği bir sesle: “İşte bunlara Gomonist diyolar!” diyor. Köylü kadının cevabı, daha sonra Cenani Güngördü ile Mehmet Ali Aybar’ın sarılıp mutluluktan ağlamalarına sebep olacak kadar manidardır: “Olsun; Gomonistse bana Gomonist!” 1965 seçimlerinde TİP’in Ankara’ya gönderdiği 15 milletvekili arasında Cenani Güngördü adı yoktur ama başta “1968 Derby İşgali” olmak üzere seçim sonrası sendikal hareketlerde ismi hep ön saflardadır. Ta ki 1980’e dek. Siyasal faaliyetlerin yanı sıra tüm hak ve özgürlükleri de rafa kaldıran askeri darbeden sonra eşi Melek Hanım’la birlikte gönüllü bir emeklilik hayatını tercih edip Marmaris’e yerleşirler. Kaderin garip bir cilvesi; Kenan Evren de 9 yıl sonra yerleşmek için Marmaris’i tercih edecektir. Cenani Güngördü, çocuk yaşlarda edindiği okuma alışkanlığı ve edebiyat sevgisinden, bütün bu sıkıntılı yıllar boyunca vazgeçmez. Ailesinden kalan ve çoğu eski harfli eserlerden oluşan mütevazı kütüphane, yıllar içinde eklenen Latin harfli binlerce eserle zenginleşir. Üniversite yıllarındaki ders notlarını dahi özenle saklayan Cenani Güngördü’nün ilgi alanları gibi kütüphanesi de o oranda renklidir. Hukuk, edebiyat, tarih, felsefe ve sosyoloji disiplinlerine ait eskiyeni yüzlerce eser barındıran kütüphane, Tuhfei Vehbî’den TBMM Gizli Celse Zabıtları’na, Sadî’nin Gülistân’ından Ahmet Mumcu’nun Osmanlı Devletinde Rüşvet’ine, Sebilürreşad’dan Tercüme Dergisi’ne uzanan kapsamlı bir sosyal bilimler ihtisas kütüphanesidir. Kitapların artık ev dekorasyon aracı olmaya yüz tuttuğu günümüzde, böyle bir ev kütüphanesinin nasıl ve neden oluşturulduğunu anlamak içinse Cenani Güngördü’yü tanımak ve onunla sohbet etmek gerekli. Deneyimli bir hukukçu olan ve bugün yaşı doksana yaklaşan Cenani Güngördü’nün hafızasında binlerce şiir, Türk ve dünya edebiyatı ile Orta Asya’dan Anadolu’ya dek Türk siyasi tarihine dair uzmanlık düzeyinde bilgi hâlâ taptaze. Birkaç saatlik kısacık bir sohbete dahi Sosyalizm Ahilik ilişkisinden Sultan Galiyev’e, Fuzuli’den Aldous Huxley’ye, Karmatilik’ten Troçkizm’e, Magna Karta’dan Ebussud Efendi Fetvaları’na, Ömer Hayyam’dan Develili Seyrâni’ye uzanan gerçek bir beyin fırtınası sığdırıyor. Bilginin, kolayca ulaşıldığı ve aynı hızla kirletildiği günümüzde, itiraf etmeliyiz ki Cenani Güngördü ve onun nesli, gerçek bir “Cumhuriyet mucizesi”dir. Lise yıllarından arkadaşı ve kendisi gibi bir edebiyatsever olan İstanbul Kültür Üniversitesi Mütevelli Heyet Onursal Başkanı İnş. Yük. Müh. Fahamettin Akıngüç’le Cenani Güngördü, hemen her gün telefonla da olsa birbirlerini arayıp şiir sohbetleri yapıyorlarsa, kütüphanelerimiz ve eğitim sistemimiz üzerine şüphesiz düşünmemiz gerekiyor. Asırlık yaşam deneyimine sahip bu iki mucize insanın, kulak misafiri olduğum son sohbetlerinde geçen bir beyitle yazıyı tamamlıyor ve her ikisine de sevgili eşleriyle birlikte sağlıklar diliyorum. Kimdir bizi meneyleyecek dârı cinândan Mevrusı pederdir gireriz hâne bizimdir {Cennet evine girmemize kim engel olabilir ki?! Orası bizim Adem babamızdan miras kalan evimizdir, dilediğimiz gibi gireriz.} Endülüs Akşamları IşılManuel Dans Topluluğu Yeni Yıl Gösterisi AKINGÜÇ Oditoryum ve Sanat Merkezi 23 Aralık 2014 Saat: 19.00 Ataköy Yerleşkesi, 34156 Bakırköyİstanbul 0212 498 41 03 NÜ Resimleri Sergisi İstanbul Kültür Üniversitesi Resim Koleksiyonu 17 Aralık 2014 7 Ocak 2015
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle