02 Haziran 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

10 Sosyoloji CBT 1439/17 Ekim 2014 11 SOSYAL ÇEŞİTLİLİK TOPLUMLARA NE KAZANDIRIR? Irk, etnisite ve cinsiyet çeşitliliğinden herkes kazançlı çıkıyor Sosyal çeşitlilik üzerine yapılan araştırmalara göre ırk, etnisite, cinsiyet ve cinsel tercih açısından farklı bireylerden oluşan grupların, homojen gruplara göre daha yaratıcı, daha akıllı ve daha çalışkan olduğu görülüyor. Şimdi bilim insanları çeşitliliğin yarattığı bu olumlu koşulların nasıl korunacağını araştırıyor B ireysel deneyimleri farklı insanlardan oluşan grupların, karmaşık problemleri çözmede, homojen gruplardan daha becerikli olduğu uzun zamandır biliniyor. Ancak bunun nedeni farklı çevrelerden gelen insanların ortaya attığı yeni ve farklı bilgiler değildir. Esas neden, farklı insanlarla ilişkide bulunan grup üyelerinin, alternatif görüşlere daha büyük bir hoşgörü ile yaklaşmaları ve ortak bir karar almak için çaba sarf etmeleri gerektiğini anlamalarıdır. Çeşitlilik, zorlayıcıdır: Çeşitlilik ile ilgili kabul etmemiz gereken ilk şey, zor olmasıdır. Bazı toplumlarda yalnızca “çeşitlilik” sözcüğü bile endişe ve çatışma yaratmaya yetebilir. Hukukçular bile çeşitliliğin yararları konusunda fikir birliğine varmakta zorlanıyor. Ama ekonomik sürdürülebilirlik için çeşitlilik gerekli; şirketler içeride ve ler arası anlaşmazlıklarda şiddete yönelme gibi sorunlarla karşılaşma olasılığının da arttığını gösteriyor. Bunlar olumsuz yönleri. Peki ya yararları? İnovasyon kapasitesi yüksek bir ekip veya örgüt oluşturmak istiyorsanız tek ihtiyacınız olan şey çeşitliliktir. Çeşitlilik yaratıcılığı körükler; insanlara yeni bilgilere erişim ve farklı perspektifler kazanma olanağı sağlar. Sonuçta problemlerin çözümünü kolaylaştırır, daha iyi kararların alınmasını sağlar. Çeşitlilik, şirketlerin genel bakış açısını düzeltir, yeniliklere ve keşiflere kapı açar. Yalnızca çeşitliliğe maruz kalmak bile düşünce şeklinizin değişmesi için yeterlidir. Çeşitliliğin pozitif etkisini anlamak için anahtar kavram, bilgi çeşitliliğidir. İnsanlar grup içinde bir sorunu çözmek için bir araya geldiklerinde farklı bilgiler, fikirler ve perspektifler ortaya atılır. Bir üretim süreci söz konusu olduğunda bu bir tercih değil, gerekliliktir. Ancak aynı şey sosyal çeşitlilik için de geçerlidir. Bir diğerinden ırk, cinsiyet veya diğer boyutlarda farklı olan kişiler, eldeki işin tamamlanması için özgün bilgi ve deneyimlerini ortaya koyarlar. Bir kadın ve erkek mühendisin bakış açısı, bir mühendis ile fizikçinin bakış açıları arasındaki fark kadar büyük olabilir. Bu da iyi bir şeydir. İNOVASYON İÇİN ÇEŞİTLİLİK ile mali performans arasındaki bağlantı araştırıldı. Tahmin edildiği gibi yönetim kademesinde bir veya daha fazla sayıda kadının bulunması durumunda kârlılığın arttığı görüldü Irk çeşitliliği de benzer yararlar sağlar. 2003 yılında Texas Üniversitesi’nden Orlando Richards ve ekibinin yürüttüğü bir araştırmada, ABD’deki 177 bankanın yöneticileri mercek altına alındı ve bu bankaların mali durumları karşılaştırıldı. Irksal çeşitliliğin daha fazla olduğu kurumlarda mali performansın daha yüksek olduğu anlaşıldı. Büyük verilere dayanan araştırmaların göze çarpan en önemli eksikliği, çeşitlilik ile performans arasındaki bağlantıyı ortaya çıkartması, ancak çeşitliliğin daha iyi bir performansa niçin yol açtığı hakkında bilgi vermemesidir. Ancak ırk çeşitliliği üzerine yürütülen dar kapsamlı çalışmalarda nedensonuç bağlantısını görmek mümkün. Burada da inovasyona öncelik tanıyan şirketlerde çeşitliliğin olumlu sonuçlar yarattığı söylenebilir. 2004 yılında Stanford Graduate School of Education’dan Anthony Lising ve Los Angeles’teki Kaliforniya Üniversitesi’nden ÇEŞİTLİLİK DÜŞÜNCEYİ NASIL TETİKLİYOR? beş meslektaşının, küçük gruplarda ırk ve fikir farklılığının etkileri konusunda yürüttükleri bir çalışmadan elde edilen sonuç şöyle: İnsanlar kendilerine benzemeyen bir yabancının yaptığı muhalefetten, kendisine benzer bir insandan duyduğu muhalefete oranda daha büyük bir rahatsızlık duyar. Bu eleştiriyi ciddiye almamıza, eleştirinin içeriği ile ilgili kendimizi sorgulamamıza yol açar. Eleştiri sosyal açıdan farklı bir kişiden geldiği zaman kendimizi savunurken daha büyük bir çaba harcarız; savunmaya hazırlanmaya daha fazla zaman ayırırız. Bu nedenle çeşitliliğin bilimsel araştırmalarda kaliteyi yükseltici bir rol oynadığı söylenebilir. Harvard Üniversitesi’nden Ekonomi Profesörü Richard Freeman, Thomson Reuter’s’ın Web of Science’daki veri tabanından yararlanarak 1985 ile 2008 arası yazılmış 1.5 milyon bilimsel makalenin yazarlarının etnik kimliklerini inceledi. Çeşitlilik içeren grupların yazdığı makalelerin, aynı etnik gruptan gelenlerin yazdığı makalelere göre daha fazla atıf aldığı ortaya çıktı. ÖNGÖRÜNÜN GÜCÜ Çeşitlilik yalnızca ortaya farklı pers pektiflerin sunulmasından ibaret değildir. Bir gruba yalnızca sosyal çeşitlilik kazandırmak bile, perspektif farklılığının varolduğu inancının yerleşmesine yol açar. Bir tek bu inanç bile insanların davranışlarını değiştirmesine yetebilir. Oysa homojen bir grubun üyeleri birbirleriyle uyum içinde olduklarını bilir. Başka bir deyişle bir diğerinin bakış açısını ve inançlarını anlayışla karşılar. Görüş birliğine varmaları kolaydır. Fakat birbirlerinden sosyal açıdan farklı olduklarını bilirlerse beklentilerini değiştirirler. Ayrıca ortak bir görüşe varmaları için daha fazla çaba sarf etmeleri gerektiğinin bilincindedirler. Kaldı ki çeşitliliğin bulunduğu ortamlarda insanlar B Bilimi, Batılıların Egemenliğinden Kurtarmak ilim tarihinin son yüzyılları, beyaz Amerikalı ve Avrupalı erkeklerin keşif ve icatlarının bir dökümü gibidir. Oysa dünya genelinde bilimin çözmesi gereken pek çok sorun, bilim insanlarının bireysel deneyimlerinin Batılı yaşam tarzı ile sınırlı olmasına bağlı olarak, ya önemsenmemiş ya da göz ardı edilmiştir. Oysa her kişinin sorunlara bakış açısı yaşadıklarına koşut olarak değişir. Skidmore College’dan antropoloji profesörü Robin Nelson biyolojik antropoloji konusunda araştırma tasarımları ile ilgili fikirlerin değiştiğini söylüyor. Bunun nedeni, bilimin şekillendirilmesinde kişisel deneyimlerin öneminin anlaşılmasıdır. edinmiş. Bu konuda şöyle konuşuyor: “Eğitim hayatımda öğrendiğim en önemli şey şu oldu: Hayata nasıl baktığınızı, sorunlara nasıl yaklaştığınızı sosyal kimliğiniz belirliyor. Böylece geleneksel Amerikan Yerlilerinin bakış açısı, yalnızca bilimsel açıdan değil, kültürel açıdan da önemlidir. Bilimde problemlere bu perspektiften yaklaşan insanlara ihtiyaç var.” Çevreciler son yıllarda kentsel çevre sorunlarına öncelik veriyor. Ancak bu sorunlara yoksul mahallelerde yaşayan siyahiler yabancı değil. Illinois Üniversitesi’nde kensel çevre sorunları konusunda araştırmalar yapan Chicago’lu bir zenci olan Kellen A. MarshallGillespie, otomobillerin ve sanayiinin yol açtığı hava kirliliğinin, bölgede solunum yolu hastalıklarına yol açtığını düşünüyor. Hava kirliliğine yol açan partiküllerin bahçelerde yetiştirilen sebzelerin büyümesini olumsuz etkilediğini de gözlüyor. Ecological Society of America isimli çevre dergisinde gö zihinsel ve sosyal olarak daha fazla çalışmak zorundadır. Daha fazla çalışmak hoşlarına gitmeyebilir, ama daha iyi sonuç aldıklarını fark edince, bu çabalarını sürdürmeyi tercih ederler. Derleyen: Reyhan Oksay, Scientific American Ekim 2014 dışarıda çeşitliliği sağlamak ve yönetmek amacıyla milyarlarca lira harcıyor. Bütün bunlara karşın iş dünyasında liderlik hâlâ beyazların ve erkeklerin egemenliğinde. Çeşitlilik nasıl yarar sağlıyor? Uzmanlıkta çeşitliliğin yararları tartışılmaz. Örneğin otomobil üretiminde mühendislerin, tasarımcıların, kalite kontrolcülerin katkıları olmadan sürecin tamamlanması olanaksızdır. Sıra sosyal çeşitliliğe gelince tartışma farklı bir nitelik kazanır. Irk, etnisite, cinsiyet ve cinsel tercih çeşitliliği insanlara ne sağlar? Bazı araştırmalar, grup içinde çeşitliliğin artması durumunda huzursuzluk, ilişkilerde sertleşme eğilimi, güvensizlik, iletişimde kopukluk, saygıda eksilme, kişi Standart&Poor’s’un büyük kurumsal şirketlerdeki cinsiyet farklılığı üzerinde yürüttüğü çalışmada şirketlerin mali performanslarını inceledi. Ortalama baz alındığında çıkan sonuç şöyleydi: “Kadınların üst yönetim kadrolarındaki temsil gücü arttıkça şirketlerin değerinde 43 milyon dolarlık bir artış olasılığı doğuyor.” Daha sonra şirketlerin “inovasyon yoğunluğu” incelendi. Burada da inovasyona öncelik veren şirketlerin, kadınları liderlik koltuğunda oturttukları takdirde, gelirlerinde belirgin artışların olduğu gözlendi. Credit Suisse Araştırma Enstitüsü’ndeki bir araştırma ekibinin 2012’de 2.360 şirket üzerinde yaptığı bir araştırmada ise yönetim kadrolarındaki cinsiyet çeşitliliği CİNSİYET VE IRK ÇEŞİTLİLİĞİ Yoksul ve ihmal edilmiş topluluklardan gelen bilim insanları genellikle bir misyon üstlenir. Columbia Üniversitesi’nden psikoloji ve psikiyatri profesörü Carl Hart 1980’li yıllarda uyuşturucu ile mücadelenin tüm şiddetiyle sürdüğü Miami’de yetişmiş. Arkadaşlarının ve komşularını uyuşturucu kaynaklı şiddet olaylarına karıştığını, pek çoğunun psikolojik sorunlar yaşadığına tanık olan Hart, uyuşturucunun insanları nasıl etkiledi1 2 ğini daha iyi anlamak için uyuşturucunun insan beyni üzerindeki fizyolojik etkilerini araştırmış. Huffington Post ile yaptığı bir söyleşide, “Bizim gibi farklı kesimlerden gelenlerin bakış açıları da farklıdır. Dolayısıyla tipik bilim insanı havuzunda ortalamaya karışamazsınız. Bazı konuların üzerine çoğunluğa göre daha büyük bir 3 4 cesaretle gidersiniz. Zira yakınlarınızın o sorunlardan nasıl etkilendiğine 1 İsaac Newton 2 Galileo Galilei 3 Max Planck 4Nikola Tesla birebir tanık olmuşsunuzdur” diyor. Belirleyici unsur sosyal kimliğiniz Amerikan Jeolojik Araştırma Merkezi’nden Margareth Hiza Redsteer, Na rüşlerini şöyle anlatıyor: “Çevresel eşitsizlikler vajo Halkı’nın yaşadığı bölgede, iklim de ve ırkçılık, ekosistem hizmetlerinin sürdürüleğişikliğinin su ve toprak üzerindeki etkisini bilmesini derinden etkiliyor. Bu nedenle ekoaraştırıyor. Kendisi de yerli halklara ayrılmış sistem hizmetlerindeki ayırımcılık konusunda rezevasyonlarda yaşayan Redsteer, suların atılacak pozitif adımların çok büyük sosyal kirli ve yetersiz olmasının halkını nasıl etkile yararlar sağlayacağına inanıyorum.” Bilim kapsayıcı olduğu zaman herkes kadiğini biliyor. zanır. Küresel sorunlara çözüm arayan bilim 28 yaşında üniversiteye başladığı zaman insanları, bugüne dek göz ardı edilmiş toplujeoloji ve hidrolojiye merak salmış, çünkü lukların sesine kulak verdikleri takdirde çözübağlı olduğu halkların su ve toprak konusunda me ne kadar yaklaştıklarını göreceklerdir. yaşadığı sıkıntıları gidermeyi kendine misyon Bireysel deneyimlerin önemi
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle