02 Haziran 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

SON ARAŞTIRMALAR Panama kanalında 21 milyon yıllık fosiller geçiş evresinde olduğu belirlenebiliyor. Deneyler demirin örneğin 2,2 milyon atmosferlik basınç ve 4800 derecelik sıcaklıkta eridiğini göstermiş. Bilim insanları, 3,3 milyon atmosferlik basınçta yani demirin katı durumdan sıvıya geçişteki sıcaklığı hesaplamışlar. Buna göre sıcaklık yaklaşık 6000 derece. Analizdeki hata payı artı/eksi 500 derece. David Keays ve ekibi geçen yıl, kuş gagasındaki demir zengini hücrelerin aranan manyetik alan sensorları değil sadece kan hücreleri olduğunu kanıtlamıştı. Şimdi keşifte ise mıknatıs duyusunu anlamak için daha birçok araştırmanın yapılması gerekiyor. Bu demir küreciklerinin tam olarak ne şekilde işlediği henüz bilinmiyor. releri, yetişkinlerde de beyaz yağ dokusunda yeniden oluşabiliyor. Bu soğuk havaya uyum sağlama esnasında gerçekleşir ve doku bej rengine bürünür. Oysa sıcakta bu kahverengi yağ hücrelerinden daha az bulunur. Fakat kahverengi yağ hücrelerinin sadece özel kök hücreleri tarafından mı üretildikleri, yoksa beyaz yağ hücrelerinin kahverengi yağ hücrelerine mi dönüştüğü bilinmiyordu. ETH Zürich bilim insanları ikinci hipotezi ilk kez bir organizmada kanıtladı. Chirstian Wolfrum ve ekibi farelerdeki yağ hücrelerini genetik olarak işaretlemişler. Fareler ilk önce bir hafta boyu soğuk bir ortamda (sekiz derece), birkaç hafta süre de oda sıcaklığında tutulmuş. İşte bu şekilde soğuk ortamda farelerin kahverengi yağ hücreleri ürettikleri ve beyaz yağ dokularının bej rengine dönüştüğü görülmüş. Genetik işaretleme ile, beyaz yağ hücrelerinin sıcaklığa bağlı olarak kahverengi yağ hücrelerine dönüştüklerini ya da tam tersi bir sürecin işlediği kanıtlandı. Bu sürecin insanda da benzer bir şekilde işlediği düşünülüyor. Yeni tedavi olanakları geliştirebilmek için beyaz yağ hücrelerini kahverengi yağ hücrelerine dönüştürmeyi öğrenmeliyiz diyor Wolfrum. Hedef, daha az enerji alımına değil daha fazla enerjinin yakılması (Nature Cell Biology). Panama kanalındaki uzatma çalışmaları sırasında ilkel develere ait fosiller bulundu. Smithsonian Enstitüsü’nde çalışan Kolombiyalı Carlos Jaramilo’ya göre fosiller 21 milyon yıllık. Kazılarda bugüne dek bilinmeyen toplam altı tür bulunmuş: Cüce develer dışında, gergedan, ayı, timsah ve maymun kalıntıları.. Maymun kalıntıları bölgede şimdiye dek bulunan en eski memeli örnekleri. Buluntular Kuzey ve Güney Amerika arasındaki denizin on milyon yıl önce kapandığını gösteriyor. Oysa bugüne kadar panama şeridinin üç milyon yıl önce denizden yükseldiği sanılıyordu. Yeni bulunan kalıntılar, Kuzey ve Güney Amerika kıtası arasındaki eski türlerin göç hareketleri hakkında bilgi verecek. Ayrıca ağaç kütüklerinden eski iklimin durumu da öğrenilebilecek. Kuşların yön bulmak için her şeyden önce manyetik alandan yararlandıkları bilinir. Ama hayvanların bu manyetik bilgiyi ne şekilde algıladıkları açıklanamamıştı. Avusturyalılar kuşların iç kulaklarında demir içerikli kürecikler saptadı. Bunlar uzun süredir aranan mıknatıs reseptörleri olabilir. Viya Yağları dönüştürerek Kuşlarda yön bulmada ayıflamak mümkün z yardımcı demir mü? kürecikler Yakın bir gelecekte belki de yepyeni bir zayıflama yöntemiyle fazla kilolardan kurtulabileceğiz. İsviçreliler farelerle deneylerde, beyaz yağ hücrelerini, fazla enerjiyi depolamak yerine hemen yakan kahverengi yağ hücrelerine dönüştürmeye başardı (Nature Cell Biology). Bu yöntem, şişman insanlar için yepyeni tedavi olanakları doğurabilir. Memelilerde iki tür yağ hücresi var: Beyaz yağ hücreleri her şeyden önce enerji deposu görevini görür. Beden yeterli miktarda besin aldığında, bu yağ hücreleri çoğalır ve enerjiyi “kötü zamanlar” için yağ damlacıkları olarak depolar. Oysa kahverengi yağ hücreleri enerji santralleridir ve hazırdaki enerjiyi yakmakla görevliler. Bu süreçte ise beden sıcaklığı oluşur. Özellikle de yenidoğanlarda bol miktarda kahverengi yağ hücresi var ve bunlarla beden sıcaklığı ayarlanır. Araştırmacılar, şişmanlarda çok fazla beyaz yağ hücresi yerine daha fazla kahverengi hücrenin üretilmesine yardımcı olabilmeyi umuyor. Beden, yağları bu şekilde enerjiye dönüştürür ve kilo kaybedebilir. Bilindiği kadarıyla kahverengi yağ hüc Dünyamızın çekirdeği bilinenden yaklaşık 1000 derece daha sıcakmış. Fransız fizikçileri göre bu sıcaklık 6000 derece kadar. Avrupa Sinkroton Işınımı Laboratuarı (ESRF) ve Arpajon Atom Araştırmaları Organizasyonu (CEA) çalışanları bu bilgiye ulaşıt (Science). Dünyanın çekirdeği her şeyden önce okyanuslardaki su gibi sıvı ve 4000 derece sıcak Dünyamızın çekirdeği bilinenden sıcakmış na Moleküler Patoloji Araştırma Enstitüsü’nden (IMP) David Keays ve ekibi, demir içerikli kürecikleri kıl hücrelerinde saptamış. İçkulağın duyu organlarından olan bu kıl hücreleri duymada olduğu kadar yerçekiminin algılanmasında da önemli bir rol oynamakta. Her kıl hücresi bu tür bir demir küreciğine sahip ve her hücre doğrudan doğruya duyu kıllarının altında bulunuyor. Bu demir kürecikleri güvercinden, devekuşuna kadar incelenen tüm hayvanlarda saptanmış. Konu üzerinde on yıllardan bu yana araştırılmasına rağmen bu demir içerikli oluşumlar kimsenin dikkatini çekmemişti. Kaplumbağaların kalıtımı iki sürpriz sonuç verdi. Bazı kaplumbağalar çok iyi koku alabiliyor ve evrim sürecinde diğer omurgalılardan kuşlar veya timsahlara kıyasla çok Birçok memeliden daha iyi koku alıyor EINSTEİN BİR KEZ DAHA HAKLI ÇIKTI Bugüne kadarki en yoğun kitleli nötron yıldızını bulan uluslararası bir araştırma ekibi Albert Einstein’ın görelilik kuramı test etti. Sonuç: Einstein haklı. Nötron yıldızları, patlamış olan dev yıldızların sönmüş kalıntılarıdır. Kendi kütle çekimlerinin etkisiyle içlerine çöküyorlar. Bunların birçoğunda radyo dalga alanında düzenli kozmik bir fener gibi parlayan atımlı sinyaller saptanabiliyor. Bu tür nötron yıldızlarına astronomlar “titreşen yıldız” (pulsar) diyor. Son incelenen PSR J0348+0432 katalog numaralı pulsarın çapı 20 kilometre fakat buna karşın tam bir “ağır sıklet” diyor MaxPlanck Radyo Astronomi Enstitüsü’nden John Antoniadis: “Güneşimizin iki misli ağırlığına sahip olan bu yıldız, en yoğun kütleli nötron yıldızıdır.” PSR J034810432’nin bir kesme şeker kadarki hacminde bir milyar tonu aşkın madde bulunuyor. Nötron yıldızına bir Beyaz Cüce eşlik ediyor. Beyaz Cüceler atmosferlerini uzaya savurmuş olan sönmüş güneşlerdir. Bu iki yıldız birbirlerinin etrafında yaklaşık olarak 800.000 km mesafede dönüyorlar ki bu Dünya ve Ay’ın arasındaki mesafenin iki katı. Yakın mesafe nedeniyle bir dönüş sadece iki buçuk saat sürüyor. Görelilik kuramına göre bu tür bir sistem kütle çekim dalgaları yayar ve bu nedenle enerji kaybeder. Bu durum ise dönme süresindeki değişimle anlaşılır. Sistem düzenli olarak radyoteleskoplar ve optik enstrümanlarla gözlemlenerek, dönme süresinde gerçekten de her yıl için saniyenin sekiz milyonda biri kadar bir değişim ölçüldü. “Bu tam tamamına Einstein’ın teorisiyle tahmin edilendir” diyor Paulo Freire. Görelilik kuramı şimdiye dek bu kadar kesin bir şekilde test edilmemişti. Tahminleri, ölçümlerle uyuşmayan alternatif teorileri artık dikkate almamız gerekmiyor, diyor bilimciler. CBT 1364/ 6 10 Mayıs 2013 lığında kalın bir demir tabakasından oluşur. Fakat çekirdeğin içindeki sıcaklık ve basınç daha yüksek olduğu için demir katıdır. Tabakaların kalınlığı ve basınçlar ESRF’ye göre depremlerle ortaya çıkan sismik dalgaların eski analizleriyle belirlenebiliyorsa da, sıcaklık saptanamıyor. Simone Anzellini ve ekibi, Avrupa Sinkroton Işınımı Laboratuvarı’nda demirin üzerine yoğun bir röntgen ışını göndermiş. Bu şekilde saniyeden daha kısa sürede hangi basınçta demirin sıvı veya katı durumda ya da
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle