17 Haziran 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

3. Çevre Hekimliği Kongresi Hindistan’da 1984 yılında meydana gelen ve dünyanın en büyük sanayi kazalarından olan 15 bin ölü ve 600 bin kişinin sağlık sorunları yaşadığı Bhopal faciası ile ilgili dava 26 yıl sonra sonuçlandı. Sadece 7 kişi 2’şer yıl hapis cezası alırken tarım ilacı fabrikası “Union Carbide” de 500 bin rupi’lik ceza aldı. Bakalım BP’nin cennet köşesi Meksika Körfezi’ndeki petrol kirliliği nasıl sonuçlanacak? Prof.Dr.Erdal Beşer, ADÜ Halk Sağlığı Anabilim Dalı Başkanı, ADÜ Sürekli Eğitim Merkezi MüdürüAydın, Kongre Düzenleme Kurulu Adına Ü lkemizde ormanları tahrip edecek madencilik yasası bir gecede çıktı. Böylesine geleceğimizi olumsuz etkileyen ve etkileyecek olan olumsuz haberlerin gölgesinde başlayan 3. Çevre Hekimliği Kongresi 200 kadar bilim adamı ve karar verici düzeyde bürokratın katılımı ile gerçekleşti. Kongre, Adnan Menderes Üniversitesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı ev sahipliğinde, Hacettepe Üniversitesi ve Gülhane Askeri Tıp Akademisi Halk Sağlığı Anabilim Dallarının desteği ile 2325 Haziran 2010 tarihleri arasında Adnan Menderes Üniversitesi Didim Sosyal Tesisleri ve Uygulama Alanı’nda gerçekleştirildi. Kongre’de çevresağlıktoplum ve hekim ilişkileri ele alındı. Kongre kapsamında “Çevre Sağlığında Araştırma Yöntemleri Kursu”, “Çevre Sağlığı Çalıştayı” yapıldı. Kongre’de çevre hekimliği kavramı ve uygulamaları, genetiği değiştirilmiş organizmalar (GDO), su ve sağlık, kronik hastalıkların çevre ile ilişkisi, çevrenin çocuk sağlığı üzerine etkisi, küresel ısınma ve yarattığı çevre sorunları, metal ve altın madenciliğinin sağlık üzerine etkisi, kentlerde haşere mücadelesi gibi pek çok konuda çevrenin sağlık ile ilişkisi kapsamlı bir şekilde ele alındı. Tütün kontrolü ile ilgili yasal düzenlemeler “Sigara Özel Oturumu”nda tartışıldı. Ayrıca üç yabancı davetli konuşmacı “Yapı Malzemelerindeki Doğal Radyoaktivite Yoğunluğunun İncelenmesi”, “Kordon Kanındaki ladı. Güler, çevre öyküsü alınmasının önemine değindi. Güler halk sağlığı alanında en yaygın yararlanılan kitapların başında gelen M. John Last’ın kitabından “Endüstriyel ya da ticari gelişme, bir nükleer santral, bir petrol rafinerisi, açık kömür madeni veya diğer çevreye zarar veren etkinliklerin olası çevresel zararı ile ilgili kuşku bulunduğunda, ihtiyatlılık ilkesi gereği, giderek artan oranda, en çok etkilenecek kişi ve toplumların lehine davranılmalıdır. Bu, kuşkusuz zarar vermeme etik ilkesine çok benzemektedir” alıntısını aktardı ve Çevre Hekimliği için tüm tarafların bir araya acilen gelip güçlerini ortaya koymalarının önemine değindi. Kongre Başkanı Prof.Dr. Erdal Beşer, kısaca: “Çevre Hekimliği (Environmental Medicine), multidisipliner bir yaklaşım olup, birey ve çevresi üzerine odaklanmakta, tanı, tedavi, koruma gibi klasik hekimlik uygulamaları yanında etken saptama üzerinde özellikle durmaktadır. Dünya çevre felaketinin eşiğindedir. Çevre kirliliğinin %50’si son 35 yılda meydana geldi. Çevre kirliliği özünde insan kirliliğidir. Plansız endüstrileşme, sağlıksız kentleşme, nükleer denemeler, bölgesel savaşlar, tarımda kimyasalların bilinçsizce kullanımı, sağlıksız nüfus artışı vb. çevre tahribatının en önemli nedenleri arasındadır. Çevre tahribatı nereniyle yılda 11 milyon çocuk hava kirliliğinden ölüyor, 1 milyardan fazla kişi temiz içme suyundan yok İnme kolesterol ilişkisi: Beklenti ve paradoks Doç. Dr. Doğan Yücel İ nme en çok beyni ve kafatasındaki diğer merkez sinir sistemi organlarını besleyen atardamarlarda tıkanma veya kanama ile ortaya çıkan bir durum. Batı ülkelerinde, erişkinde ölüm nedenleri arasında üçüncü sırada. Japonya ve Çin’de ise başta gelen ölüm nedeni. Sağ kalanlarda inmenin izleri uzun bir dönem süregidiyor veya üstüne yeni inme olayları biniyor. Dolayısıyla önemli bir halk sağlığı sorunu. İnme genel olarak bir yaşlılık hastalığı. Yetmiş yaşın üzerinde görülme sıklığı katlanarak artıyor. Ancak daha küçük yaşlarda da görülüyor. Aslında, inme görülen her dört kişiden biri, 65 yaşın altında. Diğer başlıca risk oluşturan nedenler arasında sigara kullanımı, yüksek tansiyon, şeker hastalığı, şişmanlık, koroner kalp hastalığı (damar sertliği) ve atrial fibrilasyon (Kalbin kulakçıklarının normalin çok üstünde ve düzensiz kasılması sonucu ortaya çıkan ritim bozukluğu.) yer alıyor. Bunlardan sigara, yüksek tansiyon, şeker hastalığı, şişmanlık gibi nedenler aynı zamanda koroner kalp hastalığının da nedenleri. Bu yüzden, koroner kalp hastalığı için başta gelen risklerden olan kan yağlarındaki anormallikler, özellikle de kolesterol yüksekliği acaba inmede de rol oynuyor mu, sorusu yersiz değil. CBT 1219/ 18 30 Temmuz 2010 PAHDNA Kalıntılarının Fetal Gelişim Üzerine Etkisi” ve “Ülke sağlık politikalarında çevre sağlığı konusuSırbistan örneği” konularında kapsamlı bilgi vererek, deneyimlerini ve yaptıkları çalışmaları paylaşdılar. Balkan Çevre Birliği (B.EN.A) toplantıya katılarak bilimsel destek verdi. İlk kez bu kongrede çevre hekimliği kavramının halk sağlığı uzmanları, aile hekimleri ve tüm klinisyen hekimler ile birlikte tartışıldığı bir platform yaratıldı. Kongrenin ana çıktısı “çevre, çevre sağlığı, çevre hekimliği” kavramlarının tam olarak yerine oturtulması ve müfredatların bu doğrultuda geliştirilmesi için ortak kararlılık oldu. Sağlık ve çevre sektörü ile sağlık alanında tüm uzmanların ortak bir dil ihtiyacı olduğu ortaya çıktı. Alınan kararlardan bazıları: Çevre sağlığı ve hekimliğinin kapsamının çok geniş olması nedeniyle en az iki yılda bir, tüm tarafların ve risk gruplarının da katılımıyla kongre yapılması, Çevre sağlık ilişkisini ortaya koyacak çalışmalara gereksinim, İllerin çevre sağlığı sorunları ve çözüm önerilerinin tartışılacağı ortamlar yaratılması, Klinik hekimlerinin daha fazla katılımını sağlayacak koşulların yaratılması, Yeni çevresel kirliliğinin yaratılmaması için çaba harcanması, Kadın, çocuk ve yaşlı etkilenimlerini dikkat alarak, günümüzde konulan sınır değerlerin yeniden düzenlenmesi, Çevresel şiddet ve sosyal çevreden etkilenim ve müdahaleler çevre sorunudur ve toplumun bunlardan korunması. Kongre Onursal Başkanı Prof. Dr. Çağatay Güler: “Çevresel etkilenimde etkinin gecikerek ortaya çıktığını, çok etmenli olduğunu ve etkilenime karşı önemli duyarlılık farklılıkları olduğunu” vurgu sun, her gün 5 bin kişi kirli sudan ölüyor. İklim değişikliği ve beraberinde getireceği sağlık sorunları: Vektör kökenli hastalıklar (Kırım Kongo hastalığı vb ), ishalli hastalıklar, kuş gribi, kolera gibi salgın hastalıklar, malnütrisyon, yaşlı ve çocuk ölümleri vb artacak. Çevre şu anda üst düzeyde tahrip olmuş durumda. Belki en fazla 510 yıl içinde tüm dünya düzeyinde etkin önlemler alınırsa çevre felaketi geri döndürülmeye başlanabilir. Yoksa geriye dönüşü olmayan bir evreye girilmek üzere. 2050’de nüfusumuzun 95100 milyon olacağı öngörüldüğüne göre, kişi başına düşecek su yeterli olmayacak.” Çevreyi aşırı tahrip etmiş/eden ülkelerin hızla çevre tahribine son vermeleri, temiz enerjilere büyük yatırımlar yapmaları, gelişmekte olan ülkelere de karşılıksız temiz enerji yatırımları yapmaları ve çevreyi daha fazla korumaya odaklanmaları gerekir. Prof. Dr. Ali Osman Karababa: “İşletilen altın madenleri büyük ve geri dönülemez çevre ve sağlık tahribatları yaratıyor, çıkarılan altının ancak %2’sinin ülkemize kalıyor. Bu konu daha ayrıntılı ele alınmalı.” Prof. Dr. Gürhan Fişek, “Çocuk işçiliği ve çevre sağığı” sunusunda “Çalışan çocukların bayram olarak 23 Nisanı değil de 1 Mayısı kutlamaları gerektiğini” belirterek, büyüme yaşındaki körpe bedenlerin maruz kaldığı olumsuz koşulları ortaya koydu. Sigara Özel oturumunda konuşan Prof.Dr. Nazmi Bilir, “Ülkemizde kapalı yerlerde sigara içimini engelleyen yasanın yararlarını, sigara içme prevalansının hızla azaldığını, ancak yasayı delme çabalarının tütün tekelleri tarafından desteklendiğini, uyanık olunması ve sağlam bir duruş sergilenmesi gerektiğini” vurguladı. KAN YAĞLARI VE DAMAR SERTLİĞİ Kan yağlarındaki yüksekliğin koroner kalp hastalığının başlıca nedenlerinden olduğu iyi biliniyor. Kan yağları içinde risk faktörü olarak en iyi bilineni kolesterol yüksekliği. Kolesterol, gerek orta yaşta, gerekse yaşlılıkta damar sertliğini arttırıyor. Kolesterolde 100 mililitre kanda her 40 miligramlık azalma damar sertliğine bağlı ölümleri 40 – 50 yaş arasında yarı yarıya, 50 – 60 yaş arasında üçte bir oranında, 60 – 70 yaş arasında ise altıda bir oranında azaltıyor. Elbette bunun istisnaları da olur. Çünkü kolesterol yüksekliği tek başına etken değil. Yukarıda da değindiğimiz gibi sigara, şişmanlık, yüksek tansiyon, şeker hastalığı, soyaçekim vb. başka etkenler de var. Ayrıca kolesterolün tümünden çok, fraksiyonları önemli. Artık çok iyi bilindiği gibi, damar sertliğine yol açan “Kötü Kolesterol” (LDL kolesterol) ve buna karşı koruyucu “İyi Kolesterol” (HDL kolesterol) var. Bunların tümü birden değerlendirilmeli. Hatta son dönemlerde total kolesterol / iyi kolesterol oranının önemine dikkat çekiliyor. Bunun yanı sıra, küçük ve yoğun LDL olarak adlandırılan kötü kolesterol fraksiyonu, çok daha tehlikeli, ki bu kolesterol frak
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle