02 Haziran 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Eyjafjallajokull patladı: Yeraltı yeryüzü ile buluştu Yerkabuğunun hareketliliği açısından 2010 yılı oldukça hızlı başladı. Haiti, Şili ve Çin’de büyük can kayıplarına yol açan deprem kervanına en son 14 Nisan tarihinde İzlanda’daki Eyjafjallajokull’un patlaması ile yanardağlar da katıldı. Başta Vezüv olmak üzere dünya üzerindeki 1500 yanardağ da çevrelerinde yaşayan insanlar için çok büyük tehlike arz ediyor. Cincinnati Üniversitesi Jeokimya ve Petroloji Fakültesi’nden Prof. Dr. Attila Kılınç, Eyjafjallajokull’ün yarattığı tehlikenin devam edip etmeyeceği ve diğer yanardağların yakın gelecekte faaliyete geçip geçmeyeceği konusunda dergimizin sorularını yanıtladı. Ayrıca İstanbul Teknik Üniversitesi Uçak ve Uzay Bilimleri Fakültesi Meteoroloji Mühendisliği Bölüm Başkanı ve İTÜ Afet Yönetim Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr.Mikdat Kadıoğlu da, atmosferdeki jet akımlarından hem kıtalararası uçuşlarda pilotların, hem de yanardağ küllerinin aynı anda yararlanmasının yol açtığı tehlikelere değiniyor. Reyhan Oksay Beleşci uçak ve volkan külleri tarafından paylaşılamayan jet akımları Prof. Dr. Mikdat Kadıoğlu İTÜ Meteoroloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi [email protected] A İZLANDA’NIN JEOLOJİSİ İzlanda jeolojik olarak OrtaAtlantik Sırtı’nın bir parçasıdır. Okyanus kabuğu bu sırt boyunca uzanır ve yeni bir okyanus kabuğu oluşturur. Ayrıca, ortaokyanus sırtının bu parçası, bir manto sorgucunun (sıcak nokta) tam üzerindedir.. İzlanda Avrasya Levhası ile Kuzey Amerika Levhası arasındaki sınırı belirler. İzlanda’da nüfus çok sayıda fiyordun dantel gibi işlediği 4.970 km uzunluğundaki kıyı bölgesini tercih ediyor, zira adanın iç kısımları dağlık ve çok soğuktur. Kısaca yerleşime uygun değildir. Deniz kıyısındaki en önemli yerleşim bölgesi ise başkent Reykjavik’tir. 1 4 Nisan 2010 tarihinde İzlanda’daki Eyjafjallajokull Yanardağı’nın (İzlandaca Eyja = ada, fjalla= dağ, jökull= buzul anlamına geliyor) patlamasının yarattığı tahribat, yanardağın çevresinde yaşayan en az 800 kişinin evini terk etmesiyle sınırlı kalmadı. Kuzey ve Batı Avrupa’ya giden ve buradan kalkan uçaklar havalanamadı. Volkanik küller 6.000 ile 11.000 metre yüksekliğe çıktı. Bu yükseklikte ticari uçaklar seyrettiği için volkanik küllerin jet mo Volkanik ısı 200 metre kalınlığındaki buzulu erittiği için nehir seviyelerinin ortalamanın en az 3 metre üzerine yükselmesi sel ve heyelanlara yol açtı. 190 YIL SONRA UYANAN YANARDAĞ JEOLOJİK FAALİYETLERİ Jeolojik olarak genç bir kara parçası olan İzlanda, OrtaAtlantik Sırtı’nın üzerinde yer aldığı için son derece aktif bir kara parçasıdır. Dolayısıyla adada çok sayıda yanardağ bulunur. Bunların başında Hekla, Eldgja, Heroubreid ve Eldfell gelir. İzlanda’da ortalama her beş yılda bir yanardağ patlaması yaşanır, Laki Yanardağı’nın 17831784 yıllarındaki patlamasının yol açtığı kıtlık, ada nüfusunun dörtte birinin ölümüne yol açmış ve ayrıca toz bulutları ve sis Avrupa’nın büyük bir kısmını, Asya ve Afrika’nın bazı bölgelerini etkisi altına almış. İzlanda’da ayrıca çok sayıda gayzer bulunur. Bunların arasında gayzer sözcüğünün türetildiği Geysir ve Strokkur önemlidir. Uzun yıllar faaliyetine son vermiş olan Geysir bir dizi depremin ardından 2000 yılında yeniden faaliyete geçmiş durumda. Jeotermal enerjinin bolluğuna ve çok sayıdaki akarsuların üzerinde kurulan hidroelektrik santrallerine bağlı olarak yerli halk ısınma ve sıcak su ihtiyacını son derece ucuza sağlıyor. Adanın temel yapıtaşı bazalttır. Bazalt siyah renkte ve kesif yığınlar halindedir. Başlıca özelliklerinden birisi, altıgen prizmalar biçiminde, büyük sütunlar meydana getirmesidir. Bu sütunlar, mağma akıntılarının soğuyup büzülmesinden ileri gelir. Sert ve dayanıklı bir taş olduğundan kaldırım, yapı taşı, demiryolu, köprü malzemesi olarak kullanılır. Dünyanın en genç adası olan Surtsey, İzlanda’ya bağlıdır. Bu ada 8 Kasım 1963 ile 5 Haziran 1968 arasındaki bir dizi volkanik patlama sonucu denizin üzerinde yükselmiş. Ada bu arada turizme kapalı; ancak yeni yaşam şekillerini araştıran bilim insanlarının ziyaretine açık. CBT 1206/10 30 Nisan 2010 CBT 1206/11 30 Nisan 2010 Eyjafjallajökull en son 1821 yılında patladı ve bu faaliyet 1823 yılına kadar sürdü. Volkanistlere göre 190 yıl sonra meydana gelen bu son patlamanın büyüklüğü ve ne kadar sürebileceği ile ilgili bir tahminde bu 1500 tane yanardağ var ve çok azında ölçüm yapıla kiyor. Bazı yanardağlar insanlar için büyük tehlike yalunmak zor. biliyor. Dolayısıyla bunların ne zaman patlayacağını ratıyor. Kılınç bunların içinde Vezüv (Vesuvius) Prof. Attila Kılınç, Eyjafjallajokull’ün patlamadan bilemiyoruz.” Yanardağı’nın yarattığı tehlikeyi şöyle anlatıyor:”Vezüv önce herhangi bir belirti gösterip göstermediği ile ilMS 79. yüzyılda patladığı zaman Pompei ve gili sorumuzu şöyle yanıtlıyor: “Eyjafjallajokull şu an DÜNYADA TEHLİKE YARATAN Herkulenium yakınlarında az sayıda bir nüfus yaşıyordu. da aktif. 1999 yılı TemmuzAralık ayları arasındaki dö DİĞER YANARDAĞLAR Bugün Napoli’nin nüfusu yaklaşık bir milyon. Vezüv, nemde sismik aktivite ve dağda kabarma olduğu beProf.Kılınç, dünyada 500 milyon insanın yanar buhar fışkırtma gibi bazı patlama belirtileri gösteriyor. lirlendi. Şimdiki patlama görsel olarak 14 Nisan’daki dağların tehlike sınırları içinde yaşadığına dikkat çe Sorun şu. Eğer biz bilim insanları yanardağın patlapatlama bulutlarının buzulun 8 km. yukarısına yükyacağını önceden tespit edebilirsek, Napoli’yi kim, neselmesi ile tespit edildi. Eyjafjallajokull, Aralık 1821 reye ve nasıl boşaltacak. Benzer şekilde Mexico ile Ocak 1823 arasında dönemdeki en son patlamaCity’ye 80 km uzaklıktaki Popocatapetl adındaki yasında, silisik volkanik kül üretmişti. Şimdi gelecekteki nardağ patlama belirtileri gösterirse 23 milyon nüfuslu patlamalar ile ilgili bir tahminde bulunmak zor, anMexico City’yi kim tahliye edecek? Biz bu insanları cak daha fazla veri toplayabilirsek en azından bir uyanasıl kurtaracağız? rı yapabiliriz.” Bunların içinde insan kaybı açısından en büyük Kılınç’ın verdiği bilgiye göre şu anda Eyjafjallajokull tahribatı hangi yanardağın yapacağı sorumuzu Kılınç İzlandalı yanardağ uzmanları tarafından çok sıkı bir şe“Vezüv” olarak yanıtlıyor: “Bu yanardağ Napoli’de yakilde izleniyor. Dağın ne zaman patlamasına son veşayan insanlar için çok büyük bir tehlike arz ediyor.” receği, daha düşük düzeyde faaliyetine devam edip etProfesör Kılınç’ın Montserrat Yanardağı kraterinin içinde meyeceği veya tam tersi patlamaların daha da yoçekilmiş bir resmi. Görüldüğü gibi arkada yanardağdan gaz PATLAMA RİSKİ OLAN YANARDAĞ ve kül çıkıyor. Böyle yerlere yalnızca helikopterle uçuluyor. ğunlaşıp yoğunlaşmayacağı konusunda kimse kesin bir AÇISINDAN TÜRKİYE Yanardağ her an büyük bir patlama yapabileceği için en faz şey söyleyemiyor. Yanardağ üzerindeki ölçümlerden ediKılınç Türkiye’de faaliyete geçme riski taşıyan yala 20 dakika içinde geri dönülmesi gerekiyor. nilen bilgiye göre uzmanların gerekli uyarıları yapanardağ oluğ olmadığı sorumuzu şöyle yanıtlıyor: cağı düşünülüyor. “Türkiye’deki volkanlar herhangi bir patlama emaresi torlarına zarar verme riski taşıması hava trafiğinin uzun Prof. Kılınç bilimsel olarak volkanik bir patlamayı göstermiyor. Ne var ki bir yanardağın tehlike yaratsüre kapanmasına neden oldu. Yaklaşık 100 bin uçuş önceden tahmin etmenin zorlukları ile ilgili şu bilgiması için patlaması gerekmiyor. Örneğin Orta iptal oldu. Krizin havacılığa maliyeti 1.7 milyar doları leri veriyor: “Hawaii, İtalya ve Karayipler’deki Anadolu’daki volkanik küller “erionite” adlı bir mibuldu. Zararın etkilerinin havacılık sektöründe en az (Monserrat Yanardağı) gibi yanardağlar sismometre, neral içeriyor ve bu da akciğer kanserine yol açıyor.” üç yıl sürmesi bekleniyor. tiltmetre (yanardağ yamaçlarının eğimindeki değişikliği tespit eden ölçü aleti), GPS gibi cihazlar yardımı ile sürekli olaeak Katla İzlanda’nın en büyük buzulu olan ve 500 metre son üç patlaması kontrol edilir. Ben ilim insanları İzlanda’daki Eyjafjallajokull’ün tüm dün kalınlığındaki Myrdalsjokull’un altında yer alıyor. Bu da Katla’yı da tetiklemiş. Karayipler’deki yada yarattığı kaosun bir başlangıç olmasından kay Eyjafjallajokull’ün patlaması sonucu eriyen buzulun iki misKatla tipik olarak Monserrat ve gı duyuyor. Kaygılarının nedeni patlamanın yarattığı line yakın bir buzun havaya püskürtülmesi anlamına geli her 80 yılda bir uyanıHawaii’deki Kilauea sarsıntıların yakınlarda bulunan bir diğer yanardağın –Katla yor ki, bu da uçakların daha uzun bir süre yerde kalmasını yor. En son 1918 yıyanardağlarını sü patlamasını tetikleme olasılığı. Bu da havayolları şirketle gerektirecek bir durum yaratabilir. lında patladığı için yeni bir patlama zamanını çoktan aşrekli olarak izledim. ri ve uçak yolcuları için en kötü senaryo anlamına geliyor. Katla’yı sismik monitörlerle kontrol eden bilim insan mış olduğu düşünülüyor. Bu da yakınlardaki köylerde yaÜzerinde bu kadar Kaldı ki Katla’nın patlaması Eyjafjallajokull’ünkünden ları, Katla’nın şu anda herhangi bir faaliyet göstermediği şayan köylüleri korkutuyor. Çünkü patlama olduğu zaman yoğun ölçüm yapı 10 misli daha kuvvetli olabilir; dumanlar ve küller daha ni belirtmekle birlikte yine de endişeli. Çünkü bir yanar Katla’nın yamaçlarından akan lav selinden kaçmak için böllan yanardağların yükseklere çıkabilir. dağ patlamasının yakınlardaki başka yanardağların da ha geyi çok hızlı bir şekilde terk etmeleri gerekecek. ne zaman faaliyete Bu iki yanardağ İzlanda’nın güneyinde yan yana bu rekete geçmesini tetikleme olasılığının çok yüksek olduğunu Eyjafjallajokull’ün geçen haftalardaki patlamasında Vezüv Yanardağı (Vesuvius). Görüldüğü gibi bölge insanları yavaş yavaş geçebileceğini söy lunuyor. Aralarında 20 kilometre var. Ancak bu ikisinin biliyorlar. Kaldı ki Katla ve Eyjafjallajokull’ün geçmişte bir ev boyutlarında erimiş buzul ve su kütleleri havaya saçılnerdeyse volkanın kraterine kadar inşaat yapmışlar. Bu nedenle yanardağ lemek mümkün. Ne mağma kanalları ile birbirine bağlı olduğu düşünülüyor. biri ardına patladığı biliniyor. Örneğin Eyjafjallajokull’ün dı. Vik adlı kıyı kasabasının belediye başkanı, Svenn patlarsa büyük bir felaket olması kaçınılmaz. yazık ki dünyada tmosferde yükselince genellikle sıcaklık sürekli olarak düşer, rüzgar hızı ise artmaya devam eder ve 11 km civarında rüzgâr hızı maksimum bir değere ulaşır. Bu kuvvetli rüzgâr akımlarına “jet akımı” denir. Okyanus ve kıtalararası uçuşlarda pilotlar, jet akımlarından yararlanarak hem zaman hem de yakıt tasarufu yaparlar. Bu nedenle, atmosferdeki jet akımları uçmak için havayolu pilotları tarafından tercih edilirler. Aynı zamanda volkanik kül hüzmelerinin atmosferde ençok etkilediği şey de jet akımlarıdır. Bu durumda jet akımlarına ulaşmış olan volkanik küller, hem uçuş güvenliğini hem de ekenomisini tehlikeye atan büyük bir problemdir. Diğer bir deyişle, İzlanda örneğinde olduğu gibi uçaklar ya volkanik kül hüzmeleriyle etkilenen jet akımlarında tehlikeli bir şekilde uçacak ya da uçuşları iptal olacaktır. Görüldüğü gibi uçaklar ve küller jet akımlarını, jet akımları da volkanik külleri tercih eder. Volkanoloji ve Jeotermal Araştırmaları’nda 2009 yılında Bursik ve arkadaşları tarafından yayımlanan bir çalışmaya göre jet akımları volkanik kül huzmelerinin atmosferde daha yükseklere çıkmasını engeller. Jet akımlarına yakalanan hüzmeler atmosferin belli bir seviyesinde yatay olarak ve çok hızlı bir şekilde taşınmaya başlar. Bu durumda yapılması gereken şey volkanların oluşturduğu kül bulutlarının ne zaman ve nerede olaçağını belirlemektir. Fakat hiç kimse bügün ya da yarın volkanın ne kadar ve hangi yüksekliğe kül atacağını bilemiyor. Bu durumda meteoroloji mühendisleri de “haftaya uçağım kalkar mı?” gibi sorulara yanıt veremez. Jet akımı, çok değil yaklaşık 50 yıl önce hiç kimsenin bilmediği bir şeydi. Fakat bu günlerde, özellikle Amerika’da her akşam TV‘de hava durumu programlarının en önemli unsuru haline geldi. Çünkü jet akımları günlük hava durumunu belirleyen en önemli faktörlerden biridir. Meteorologlar 200300 mb basınç seviyelerine baktığı zaman ilk düşündüğü jet akımlarıdır. Sıcak hava baloncuları da jet akımlarına binip dünyayı beleşine gezmeyi denedi ama başarısız oldular. Çünkü bu havanın akımı devamlı değil. Jet akımlarının içine gizlenen daha yüksek hızda jet çizgileridir. Jet çizgileri jet akımları içinde daha kuvvetli rüzgâr hızlarının. 300 mb’da hava yoğunluğu yüzey yakınında daha küçüktür. 200/300 mb seviyelerinde 100 knot’lık rüzgâr yüzeyde 100 knot’lık rüzgar kadar kuvvetli hissetmez. Yoğunluk daha küçük olmasına rağmen, bu hava akımları fırtına sistemlerinin hareketini sürdürme gücüne sahip oluk ve sırtları oluşturur. Jet akımları sıcaklığın tahmini için yararlıdır. Jet akımları, kuzeydeki daha soğuk havayı, güneydeki daha sıcak havadan ayırır. Sıcaklıklar arasında Jet’in her iki yanındaki bu geçişler çok anidir. Coriolis Kuvvet rüzgâr akımının hareket çizgisini sağa doğru değiştirip yılan gibi kıvrılmasına neden olur. Onlar, hava şartlarıyla birlikte uçakların uçuş süresini ve yüksekliğini de belirler. Günümüzde uçaklar, rutin olarak ya jet akımlarında rüzgârla birlikte uçmak ya da jet akımlarına karşı uçmamak için uçuş yüksekliklerini ayarlar. Çünkü havacılık açısından özellikle bu akımın içerisinde hava akımıyla aynı yönde uçuş düzenlemek uçuş süresini kısaltarak yakıt tüketimini düşüreceği gibi tersi bir durumda uçak için yakıt kritiği gibi istenmeyen durumlar oluşturabilir. Böylece, yolcu uçaklarının batıdan doğuya doğru olan uzun mesafeli uçuşlarında zaman, jet akımları yüzünden çabuk geçer. Bu nedenle, İstanbulNew York seferi 11 saat sürerken dönüş yolculuğu yaklaşık 9 saattir. Sözün özeti; bu günlerde İzlanda’daki Eyjafjallajökull (Eyvahkülbastı!) Volkanı 190 yıl sonra 20 Mart 2010’da aktif hale geçti ama bir ay sonra küllerini jet akımlarının seviyesine kadar püskürtüp beleş bir şekilde dünyayı dolaşmak isteyince bu seviyede yıllardır beleşine uçan uçakları ve binlerce hava yolu yolcusunu yerde sabitledi. Bütün olay budur! Sırada komşu yanardağ (Katla) mı var? B Palsson, tahliye planlarının her an uygulanacak şekilde hazır tutulduğunu söylüyor. 300 kişilik nüfusu ile Vik kasabası şu anda 3 mm kalınlığında kül tabakası ile örtülü durumda . Ancak esas korktukları Katla. Katla’nın patlaması durumunda kasaba sakinlerinin iki veya üç saat içinde güvenli bir bölgeye kaçmaları gerekiyor. Palsson, bugüne dek yapılan tahliye tatbikatlarında kasabayı 30 dakika içinde boşalttıklarına dikkat çekiyor. “Geçmişte bu iki yanardağın birbiri ardına patlamış olduğu gerçeği gelecekte de aynı şeyin yaşanmasına yol açabilir mi?” sorusunu Kılınç şöyle yanıtlıyor: “Eyjafjallajokull’e en yakın yanardağ Katla. Geçmişte bu iki yanardağın birbiri ardına patladığı biliniyor. Şimdiye dek Katla’nın faaliyete geçeceğine ilişkin en ufak bir işaret yok. Eğer Katla’da da sismik faaliyetler tespit edersek durum değişebilir.”
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle