05 Aralık 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

ZÜMRÜTTEN AKİSLER A. M. Celal Şengör Ölümsüz medüz, neyin habercisi? İnanılmaz gibi, ama gerçek. Denizlerde ölüme meydan okuyan bir canlı yaşıyor. Gerçi o da tüm canlılar gibi yaşlanıyor ama diğerlerinin sahip olmadığı bir özelliğe var. Şanslı medüz, hücrelerini yenileyerek gençleşiyor ve yeni bir yaşama başlıyor O konuşmalara ve o muameleye uygun cevabı vermek istemekte Tayyip Bey yerden göğe haklıdır. Ama bunun yolu külhanbeylik, mahalle çocuğu tavırları değildir Bilgi ve Görgünün Yararları Demokrasinin Zararları Başbakan Erdoğan’ın İsrail Cumhurbaşkanı’na hitap şeklini ve Davos’tan panel yöneticisine kızarak hışımla ayrılmasını televizyon haberlerinde dehşet içerisinde seyrettim. Dehşetimin sebebi bu hareketin ülkeme bugünlerde vereceği zarar falan değildi. O zararın çok ciddî olacağı muhakkaktır. Beni dehşete düşüren bu hareketin ülkemin yöneticilerinin bilgi ve görgü seviyesi ve dolayısıyla milletim hakkında dünyaya verdiği feci mesajdı. Ne demişti başbakan bir üniversitemizde yaptığı bir konuşmasında: Okuyan arkadaşlarımın hepsi şimdi aç geziyor! Şimdi birisi dönüp ona dese: Okumamış, görgüsü kıt devlet yöneticileri ülkelerini rezil edip başına dert açıyor. Kimse Sayın Başbakanın karşısındakinin konuşma içeriğini ve tonunu, vücut dilini sineye çekmesini bekleyemez. O konuşmalara ve o muameleye uygun cevabı vermek istemekte Tayyip Bey yerden göğe haklıdır. Ama bunun yolu külhanbeylik, mahalle çocuğu tavırları değildir. İşte bu noktada bilgi ve görgünün yararları devreye girer. Tayyip Bey biraz mürekkep yalamış olsaydı veya herhangi bir yabancı dil bilseydi mesela şu örneklerden hareket edebilirdi: Sultan Abdülaziz Üçüncü Napolyon’u ziyaret ederken, İmparator, Sultan’ın gelişinden duyduğu rahatsızlığı yanındaki bir Fransız devlet adamına anlatırkan, Padişah hakkında terbiyesizce sözler kullanır. Hemen akabinde arkasına bir döner ki, ne görsün! Osmanlı dışişleri bakanı hemen arkasındadır ve tüm söylenenleri duymuştur. Zor durumda kalan İmparator, Keçecizade Mehmed Fuad Paşa’nın kolundan tutup kendisine usulca, duyduklarının aralarında kalmasını istirham ettiğini söyler. Fuad Paşa cevabı yapıştırır: «Majeste hiç endişe duymamalıdırlar. Haşmetmeabın onun hakkında söylediklerini ben hiç Majesteye arzettim mi?» Bu söz tek bir hakaret, tek bir fevri hareket içermediği halde İmparator’a hakaretini iade eden korkunç bir ders niteliğindedir ve onun da büyük saygısını kazanmıştır. İkinci Dünya Savaşını neredeyse tek başına kazanmış olan İngiliz Başbakanı Churchill’in hasımlarına ve parlamentodaki muhataplarına verdiği cevaplar meşhurdur. Bir keresinde Churchill tuvaletteyken pek sevmediği maliye bakanı kendisiyle görüşmeye gelir. Sekreteri kibarca başbakanın meşgul olduğunu söyler. Bakan ısrarla başbakanla derhal görüşmek istediğini bildirir. Sekreter içeri giderek durumu Churchill’e dışarıdan anlatır. Churchill bakanın beklemesini rica eder. Sekreter durumu bakana (tuvaletten bahsetmeden) naklederse de bakan ısrarcıdır. Sekreter çaresiz tekrar Churchill’e döner. Churchill’in müthiş cevabı ne yazık ki Türkçe’ye tercüme edilemez, zira İngilizce bir kelime oyununa dayanmaktadır: «Please tell the Chancellor of the Exchequer, I can only take one shit at a time». Bu aslında bir seferinde bir kere tuvalete gidebilirim demektir. Ama aynı zamanda «bir seferinde ancak bir bokla uğraşabilirim» anlamında da alınabilir. Bir Parlamento tartışmasında İngiliz tarihinin ilk kadın parlamenteri meşhur Lady Nancy Astor Churchill’e dönerek «Winston, kocam olsaydın, çayını zehirlerdim» diye hakaret eder. Churchill hemen dönüp, «Nancy eşim olsaydı o çayı zevkle içerdim» diye cevap vermiştir. Bu cevap hem iltifat içeren ama hem de hakareti iade eden inanılmaz zekice bir cevaptır. İşte bilgi ve görgü insana bu tür davranma refleksleri kazandırır. Tayyip Bey’in dışişlerinin tecrübeli kişilerine «emekli büyükelçiler, hele monşerler» diye hakaret etmesi, Türk dışişlerini yıllardır başarıyla yönetenlere karşı onların bilgi ve görgü düzeylerine erişemeyen ve onların yıllardır inşa ettikleri başarılı yapıyı cahilce ve görgüsüzce bir tekmeyle yıkan birinin onlara duyduğu hıncın ifadesidir. Böyle bir insanın bir ülkeyi yönetmesi bir felâkettir. Ama kendisini Atatürk hava limanında karşılayan kalabalıkları ve ellerindeki pankartları görünce demokrasinin, oy verenlerin bilgi ve görgü düzeyleri belli bir değerin üzerinde olmadığı takdirde neler yapabileceğini de gördüm. Her çoğunluk mutlaka doğru karar alacaktır, düşüncesinin ne kadar yanlış olduğu Yeşilköy’de geçen akşam vücut bulmuştu. Ö lümsüzlük tüm canlılar için bir hayal. Ama hydrozoa sınıfından olan Turritopsis nutricula medüzü için sonsuza dek hayatta kalmak hiç de olanaksız değil. Hydrozoa sınıfındaki medüzlerin yaşam döngüsü normalde şöyle: Medüzler yumurta ve sperm bıraktıktan sonra döllenmiş yumurtalar midede ve şemsiyeyle oluşan boşlukta planula larvaları olarak olgunlaşır. Deniz diplerine tutunarak koloni oluşturan bu larvalardan iki gün sonra eşeysiz olarak, yeni medüzler dünyaya getiren polipler gelişir. Bunlar birkaç hafta sonra serbest dolaşan ve üreme yetisine sahip medüzler haline gelir. Medüzler normalde üredikten sonra ölürler. Çapı ve boyu 45mm olan çan biçimindeki Turrutopsis nutricula medüzü de böyle yaşar ama diğerlerinden bir farkı var: Polipin “tomurcuklarından”, özgür dolaşan medüzler gelişiyor. Bunlar yaşlandıkları zaman uzantılarını ters çevirip dibe tutunduktan sonra hücrelerini yeniliyor ve polipe dönüşüyorlar. Yani aynı canlı gençleşiyor, yaşlanıyor ve yeniden gençleşiyor. Bu inanılmaz yeteneği sayesinde Turrutopsis nutricula, düşmanları tarafından yenilmediği sürece sonsuza dek yaşayabiliyor. Gençleşme sayesinde örneğin sinir ve mukoza hücreleri medüzün çok erken çocukluk dönemindeki duruma dönüşüyorlar. Bu genç hücrelerden ise canlı için gerekli olan beden hücreleri gelişmekte. Diğer kelimelerle, Turrutopsis nutricula yaşlanmayı geriye dönüştüren bir hücre programına sahip. Genelde tropikal sularda yaşayan Turrutopsis nutricula artık dünyanın birçok yerinde görülmekte. Bilim insanları medüzün, gemilerin limanlara girmeden önce attıkları safra sularıyla denizlere yayıldığını düşünüyorlar. Ölümsüz medüzün geri dönüşüm süreci şimdi deniz biyologları ve genetikçilerin en gözde araştırma konusu haline geldi. Nitekim hücrelerin yapısındaki değişimler normalde sadece yenilenen organlardan bilinir. Oysa anlaşıldığı gibi Turritopsis nutricula medüzünün yaşam döngüsünde bu değişim gayet olağan bu süreç. Bilim insanları medüzün geri dönüşüm mekanizmasını çözebilirlerse insanlar için daha uzun yaşama şansı doğabilir. Ama kim bilir belki de bilim gelecekte ölümsüzlüğü bile yakalayabilir ve insanlar sonsuza dek yaşayabilirler, tabii eğer düşNilgün Özbaşaran Dede manları tarafından öldürülmezlerse... Militarizm ve Milliyetçilik Ba taraf 2. sayfada Osmanlı Bankası’nın Osmanlılığı kadardır’ demişti. Bugün bütün devletlerin ‘ulusçu’ olduğunu bimezlikten gelir, Osmanlı’nın yok olma sürecini unutur, dünya tarihini görmezden gelir, bir yandan da yorum formüllerini yabancıdan aktarmakta devam ederseniz, bu sadece havayı tütsülemek ve cahilleri serseme çevirmek amacına yardım eder. Kuşkusuz uluslar üstü doktrinler insanlık için daha birleştiricidir. Dinler uluslardan daha evrenseldir. Ne var ki bir tane yerine birkaç tane din, din içinde mezhepler olunca durum yine ayni oluyor. Kaldı ki dinin etkili olması için insana anladığı dille hitap etmesi gerekiyor. Protestanlık öyle güçlendi. Yunan kurtuluşunda kilisenin rolü bilinen bir olgu. Milliyetçiliği doğuran şey dildir. Konuşarak anlaştığın adam, anlaşamadığın kadar ‘öteki’ değildir. Suudi Arabistan, Kazakistan, Özbekistan gibi Müslüman ülkelerde çalışan Türk işçileri biliyorum. Mekke’de Gaziantepli ve Arapça bilen bir Türk işçisiyle konuşmuştum. Arapları hiç sevmiyordu. Suriye’de Kasr elHayr elŞarki kazılarında çalışırken Arap işçiler İskenderun’u alacaklarını söyleyip bize laf atarlardı. Bizim tuhaf dü ünürlerimiz kendi sözlerinin şehvetinde kaybolup, Slovakların Çeklerden yeni ayrıldığını, İrlandalılar, Bask’lar ve Tamil’leri anımsamıyorlar. CBT 1142/ 5 6 Şubat 2009
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle