22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

BİLİM DÜNYASINDAN K I S A İSPANYOL GRİBİ NASIL ÖLÜMCÜL HALE GELDİ? İnflüenza A virüsü, Birinci Dünya Savaşı sırasında ölenlerden daha fazla kişinin yaşamını almıştı. İspanyol gribini neyin ölümcül hale getirdiğini öğrenmek isteyen Kanadalı ve Japon bilim insanları, virüsü insansı maymunlara aşıladı. Hayvanları ağır hasta eden virüs, akciğer dokusunun doğal savunmasını bozarak bağışıklık sisteminde aşırı reaksiyona neden oldu, deniyor Nature dergisinde. Araştırma ilk kez niçin özellikle de genç yetişkinlerin İspanyol gribine yakalandığını açıklamakta. Virüs, özellikle de solunum yollarında ve akciğerde yayılmış. Bağışıklık sistemi hastalık etkeniyle savaşırken sadece virüse değil, akciğer dokusuna da "saldırmış". Genç insanların bağışıklık sistemi daha kuvvetli olduğu için de virüs genç insanları daha fazla etkilemişti. "Genç insanların bağışıklık sistemleri, akciğer dokusuna, çocukların veya bağışıklık sistemleri zayıf olan hasta insanlarınkine göre çok daha fazla hasar vermiş" diye açıklıyor Kanada Ulusal Mikrobiyoloji Laboratuvarı’ndan Darwyn Kobasa. Araştırma ekibi deney hayvanlarına günümüzde tehlike saçan H1N1 grip virüsünü de aşılayınca, bağışıklık sisteminin o kadar şiddetli bir reaksiyon göstermediğini saptamış. İspanyol gribi 1918 ila 1920 yılları arasında, dünya nüfusunun üçte birine bulaşmış ve diğer grip salgınlarına kıyasla 25 misli kurban almıştı. Bilim insanları benzer bir salgının yaşanmaması için, İspanyol gribi virüsünün etkisini araştırıyorlardı. Günümüzde özellikle de kuşlar ve kümes hayvanları arasında hızla yayılan H5N1 grip virüsü araştırmacıları endişelendirmekte. Virüsü, taşıyan hayvanların yüzde 80100’ü birkaç gün içinde ölüyor. Ayrıca virüs ender de olsa insanlara da bulaşmakta. Dünya Sağlık Organizasyonu’nun (WHO) verilerine göre H5N1 virüsü, 2003 yılından bu yana 265 kişiye bulaştı ve bunlardan 159’u yaşamını yitirdi. H A B E R L E R Sciences dergisindeki yazıda kafatasının rekonstrüksiyonu hakkında bilgiler verilmekte. Oase 2 olarak adlandırılan kafatası, Homo sapiens’in Avrupa’da bulunan en eski kalıntısı olarak bilinmekte. Araştırmacılar kafatasına ait parçaları mağara ayılarının iskeletleri arasında bulmuşlar. Pestera cu Oase (Kemikli Mağara) mağarasında gerçekleştirilen kazılarda daha önceleri de insana ait bir altçene kemiği bulunmuştu. Radyokarbon tarihlendirme yöntemine göre kalıntılar en az 35.000 yıllık olarak tahmin edilmişti. Kafatası kalıntısı, Homo sapiens’in Avrupa’ya göç ettiği döneme ait. Kafatasının yapısı gerçi modern insanınkine benziyor ama yassı alın biçimi, güçlü yanak kemikleri ve büyük azıdişleri Neandertal özellikleri de taşımakta. Bu gen alışverişi paleontologlar arasında tartışmalıdır. Kısa bir süre önce Science dergisinde yayımlanan bir çalışmada New York StonyBrook Ünivers i t e si’nde Frederick E. Grine ile birlikte çalışan araştırmacılar "Out of Africa" teorisini tartışmışlardı. Söz konusu teoriye göre modern insanın kökleri doğrudan doğruya Afrika’ya uzanmakta, Neandertal insanının etkisi bulunmuyor. Araştırmacılar Güney Afrika’da bulunan ve yaklaşık olarak 36 bin yıllık olduğu tahmin edilen kafatasını Avrupa ve Asya’da bulunan kalıntılarla karşılaştırmışlar. Bu inceleme sonucunda modern insan ve Neandertal insanı arasında bir gen alışverişinin bulunmadığını gördük diyor araştırmacılar Science dergisinde. Trinkhaus’a göre ise Oase 2 kafatası en azından insan evriminin 35 bin yıl içinde ne kadar geliştiğini açıkça göstermekte. mini taşıyıcıların gelecekte nanoteknolojideki yeni moleküler makinelerin üretiminde yararlı olabileceği gibi gelecekte tıp alanında da işe yarayabilir. Anthrachinon olarak adlandırılan molekülün yürüme yetisi bir yıl önce keşfedilmişti. Molekül art arda sıralanmış üç halkadan oluşmakta. Ortadaki halkanın iki yanında bir oksijen atomu bulunmakta. Bu tür bir molekül temiz bir bakır yüzeye bırakıldığında, düz bir çizgi üzerinde öne doğru hareket ediyor. Bu süreç sırasında yanlardaki oksijen atomları, yüzeyle dönüşümlü olarak temas ederek molekülü öne doğru iten ayaklar gibi görünmekte. Araştırmacılar, nano yayanın yürüyüşünü bu şekilde tarif ediyorlar. Son araştırmada "nano yayanın" yürüyüş sırasında yük alıp bırakabileceği de anlaşıldı. Anthrachinon parçacıklarından biri yol üzerinde karbondioksit moleküllerine rastladığında, bunlar nano yayanın yanlarına yapışıyor ve yüzeyin sıcaklığı artana dek burada kalıyorlar. Tıpkı ağır bir yük taşıyan insan gibi mini yayalar da yük görüntüleme teknolojisi ANNE KARNINDA İZDİHAM Bazı solaklar ikizlerden geriye kalan kardeşler mi? Yumurta ve sperm hücresinin kaynaşmasıyla fötal gelişim başlıyor. Bu uzun ve zorlu süreç tek bebekte bile her zaman sorunsuz tamamlanmaz. Peki ana rahminde birden fazla embriyo bulunduğunda neler oluyor? National Geographic bu soruyu bilgisayar rekonstrüksiyonlarıyla desteklenen en modern ultrason teknikleriyle alınan görüntülerle yanıtlıyor. Belgesel için üç kadının ana rahmindeki gelişmeler hamileliğin başlangıcından doğuma kadar takip edilmiş. Ultrason ölçümleri sayesinde henüz anlaşılmamış fenomenlerin izi bile bulunabiliyor. Mesela "Vanishing Twin Syndrome" (Kaybolan İkiz Sendromu) olarak bilinen hatalı gelişmede, ikizlerden ya da üçüzlerden biri hamileliğin ilk haftalarında ölüyor ve Uterus tarafından atılıyor. Bazı araştırmacılar, söz konusu sendromun sanılandan daha fazla yaşandığını ve bazı solakların ikizlerden geriye kalan kardeşler olabileceğini düşünüyorlar. Sizin için seçtiğimiz görüntülerde ana rahmindeki "izdiham" net bir şekilde görülmekte. Konuyla ilgili belgesel National Geographic kanalında 14 Şubat’ta yayımlanacak. YÜK TAŞIYAN MOLEKÜLER YAYA Kaliforniya Üniversitesi’nde K.L. Wong ile birlikte çalışan araştırmacılar tarafından üretilen molekül, bakır yüzeyde düz bir çizgi üzerinde "gezinirken" iki tarafında da Nano yaya "Acen", iki tara yük taşıyafında da yük (CO2) taşıyabi biliyor. liyor. Bu tür CBT1038/4 9 Şubat 2007 İLK AVRUPALININ KAFATASI Washington Üniversitesi’nde Erik Trinkhaus yönetiminde çalışan ekip, Romanya’daki kazılar sırasında insan kalıntıları ortaya çıkardı. Proceedings of the National Academy of
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle