24 Aralık 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

POLİTİK BİLİM Aykut Göker (kalp, karaciğer, böbrek) ve de tüp bebek sonrasında yerleştirilen embriyoların başarılı bir şekilde tutunmalarında da HLAG antijenlerinin rol aldığını ortaya koymuştur. HLAG desidua adı verilen rahmin embriyo yerleşmesi için hazırlanmış bölgesinde bağışıklık sistemini baskılayarak embryonun reddini engeller. HLAG embriyo tarafından salgılanır ve rahim içinde embryo reddinden sorumlu olan doğal öldürücü hücrelere bağlanarak bunların etkinliğini azaltır. Bu mantıktan hareket edildiğinde daha fazla HLAG salgılayan embriyoların rahim içinde yerleşme olasılıklarının daha fazla olduğu söylenebilir. http://www.ınovasyon.org Türkiye'nin bilim ve teknolojideki çıkmaz sokaklarından biri: kurumlar arası eşgüdüm yokluğu... Bilim ve Teknoloji Politikası ve Uygulamadaki Karmaşa Türkiye'de ulusal düzeyde izlenecek bilim ve teknoloji politikasını hangi kurum belirler? Belirlenen politikayı uygulama sorumluluğu hangi kuruma aittir; uygulamada eşgüdümü kim sağlar? Yanıt, eğer yürürlükteki mevzuata bakarsanız, BTYK kısa adıyla bilinen Bilim ve Teknoloji Yüksek Kurulu'dur. Kurulun, artık her altı ayda bir, Başbakan'ın başkanlığında, neredeyse bütün bakan ve üst düzey bürokratların; sanayi ve üniversite çevrelerinden çok sayıda temsilcinin katılımıyla toplandığından haberdarsınızdır. BTYK'nın kurulmasına ilişkin 1983 tarih, 77 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin (KHK) 1. Maddesine göre, BTYK'nin kurulmasındaki amaç [daha önce de yazmıştım] "Bilim ve teknoloji alanındaki araştırma ve geliştirme politikalarının ekonomik kalkınma, sosyal gelişme ve milli güvenlik hedefleri doğrultusunda tespit edilmesi, yönlendirilmesi ve koordinasyonun sağlanmasıdır." KHK böyle diyor da, uygulamada bu gerçekleşiyor mu? 31.01.2000 tarihini taşıyan, VIII. Beş Yıllık Plân Hazırlık Çalışmaları Bilim ve Teknoloji Özel İhtisas Komisyonu Raporu'nun I sayılı ekinde önceki Plân’ın bilim ve teknoloji konuları ile ilgili öngörüleri inceleniyor ve pek çoğunun hayata geçirilemediği tespiti yapılıyordu. Uygulamadaki başarısızlığın sayılan nedenleri arasında şu ikisi son derece çarpıcıydı: • "Türkiye’nin BTYK tarafından belirlenmiş bir bilim ve teknoloji politikası ve uygulama kararları varken [BTYK'nın 3 Şubat 1993 ve 25 Ağustos 1997 tarihli toplantılarında kabul olunan temel politika dokümanları ve alınan uygulama kararları kastediliyor] bunun Plân’da ve Yıllık Programlar’da (2000 Yılı Programı hariç) yeterince dikkate alınmaması." • "DPT ve TÜBİTAK arasında yeterli bir diyalog ortamının yaratılamamış olması; BTYK’nin de, genellikle, 'Bilim ve teknoloji alanındaki araştırma ve geliştirme politikalarının ekonomik kalkınma, sosyal gelişme ve milli güvenlik hedefleri doğrultusunda tespit edilmesi ve koordinasyonun sağlanması'ndan sorumlu ve bu konuda karar almaya yetkili bir organ olarak görülmemesi ya da BTYK’nin kuruluşuna ilişkin 77 sayılı KHK’nın devlet sistemimizde 'yetki ihlâline' neden olan bir düzenleme olarak görülmesi." 2000 yılından bu yana altı yıl geçti; VIII. Plân ömrünü doldurdu; IX.'su 2007'de yürürlüğe girmek üzere 28 Haziran'da TBMM tarafından onaylandı. Ne var ki, tespit edilen bu durum değişmedi. Geçen altı yılı bir tarafa bırakalım; şimdi elimizde yeni bir plân var ve bu plân 18 Kasım 2002'den bu yana süregelen bir "tek parti iktidarı" döneminde hazırlandı. Bakın bakalım, BTYK'nın bu döneme rastlayan, uzun vâdeli hangi kararları IX. Plân'a yansımış... Ya da IX. Plân'ın öngörüleriyle, bu plânın TBMM'ce onaylanmasından yaklaşık 4 ay sonra, 12 Eylül'de toplanan BTYK'nin aldığı kararlar arasında, rastlantısal örtüşmelerin ötesinde, sistemsel bir bütünlük bulabilecek misiniz? İlginç olan şudur: İlgili mevzuata göre, "... kalkınma plânları ile yıllık programlar, Bakanlar Kuruluna sunulmadan önce, belirlenen amaçlara uygunluk ve yeterlilik bakımından Yüksek Plânlama Kurulu'nda (YPK) incelenir." Sekretarya hizmetleri DPT tarafından yürütülen YPK'ya başkanlık yapan Başbakan, sekretarya hizmetlerini TÜBİTAK'ın yürüttüğü BTYK'nın da başkanıdır. Demek ki Başbakan, YPK'de inceleyerek uygun bulduğu bilim ve teknoloji ile ilgili öngörülerle örtüşmeyen ya da bu öngörüleri yok sayan bir kararı, kısa bir süre sonra, BTYK başkanı olarak, onaylayabilmektedir. Diğer ekonomik ve toplumsal faaliyet alanlarına ilişkin politikalarla sistemsel bir bütünlük içinde ele alınması gereken bilim ve teknoloji politikalarının belirlenmesi ve uygulanmasında eşgüdümün sağlanması diğer ülkelerde de önemli bir sorundur. Ama, onlarda sorun eşgüdümü daha iyi bir düzeye taşıyabilmektir. Bizde ise sorun, bırakın eşgüdümü bir yana, konuyla ilgili kamu otoritelerinin birbirlerini yok saymalarında düğümlenmektedir. Bu, Türkiye'nin bilim ve teknolojideki çıkmaz sokaklarından biridir. 4 EMBRİYO GLUE NEDİR? Embriyoyapıştırıcı" yeni kullanıma girecek olan özel bir kültür ortamının ticari adıdır. Bu kültür ortamı embriyoların rahim içerisine transferi sırasında, embriyoların kateterde içerisinde barındıkları ve rahim içerisine transfer sırasında embriyoları taşıyan sıvıdır. Bu sıvının özelliği içerisinde bulunan "hyaluronan" adlı maddedir. Yeni kullanıma girecek olan transfer kültür ortamı, embriyoların laboratuvarda büyütüldükleri kültür sıvısından farklı bazı özellikler içermektedir. En önemli farklılığı, sıvının içerisinde yer alan hyaluronan maddesidir. Hyaluronan bu güne kadar tıbbın pek çok diğer branşında önemi kanıtlanan, hücreler arası bağlantılar ve dokuların kendine has farklı özelliklerini belirlemede rol oynayan bir maddedir. Bu maddenin embriyoendometrium arasındaki ilişkide ne şekilde bir rol oynadığı net olarak bilinmemektedir. Araştırmalar bu maddenin eklenmesinin embriyoların rahim içerisine tutunma şansını arttırdığıdır. 5 LAZER DESTEKLİ YUVALAMA NEDİR? Yardımcı üreme tekniklerine başvuran çiftlerin yarısından fazlasında cenin (embryo) gelişmesine rağmen gebelik olmamaktadır. Döllenme olmasına rağmen gebelik oluşmamasının kaynağı muhtemelen bu embriyonun rahme yerleşme safhasındadır: Embryonun rahim içine yerleştirilmesini takiben değişik olaylar oluşmaktadır. İlk olarak hücreler bölünmeye Bütün bu masraflı devam ederken belli bir boya erişince kendisini ve güç tedavi çevreleyen zarı (zona pellusida) yırtarak endo tekniklerinin yanı metrium olarak adlandırılan rahim içindeki dosıra insanlarımız kunun derinliklerine yerleşerek gelişimine buevlat edinmenin rada devam etmektedir. Bu olay hatching olade bir alternatif rak isimlendirilir. Uzmanların görüşüne göre, gebeliğin oluşmamasının en önemli nedenini olduğunu embriyonun bu zarı yırtarak dışarıya çıkamamaunutmamalı... sı ve dolayısı ile rahim duvarına yerleşememesidir. Bu problemi çözmek için embryoyu, çevreleyen bu zarda transferi işlemi öncesi kimyasal veya mekanik yöntemlerle küçük bir delik açılarak embriyonun bu zarı yırtması ve rahim duvarına yerleşmesi sağlanmaktadır. İstanbul Amerikan Hastanesi Tüp Bebek Merkezi'nde bu teknik uygulanarak yüzde 60 civarında gebelik oranlarına ulaşılmaktadır. Merkezde bu teknik kısaca şu şekilde uygulanmaktadır: İlk olarak embriyo mikroskopik bir tüp yardımı ile duvarından emilerek sabitleştirilmekte, daha sonra yine mikroskobik bir iğne ile embriyo duvarından teğet geçilerek iki noktada delik açılmaktadır. Embriyo rahim içinde büyümesine devam ederken zayıf olan bu noktalarda zarını delebilmektedir. 6 MIKNATIS YÖNTEMİ İnsan yumurtası çevresinde bulunan hücre kompleksinin temel içeriğini “hyaluronan” adı verilen yüksek molekül ağırlıklı bir madde oluşturur. Yapılan bilimsel çalışmalar hyaluronanın yumurtanın döllenmesi esnasında sağlıklı spermin seçiminde katkıda bulunduğunu göstermiştir. Olgun ve hareketli spermin hyaluronana tutunabilmesi için üzerinde bazı algıyacıların bulunması gereklidir. Bu işlem için baba adayından alınan meni örneğinden hyaluronan molekülüne tutunabilen, dolayısıyla yumurtayı dölleme kabiliyeti daha yüksek olan sperm oranı tespit edilir. Meni örneklerindeki ağır şekil anomalilerinin yüksek düzeyde olması aynı zamanda bu örneklerden elde edilen spermlerde kromozomal bozukluk oranlarının da yüksek olduğunun göstergesidir. Dolayısıyla HBA testi erkek kısırlığı vakalarında spermin olgunluğu, şekil ve kromozom anomalisi riski hakkında bizlere bilgi verebilecek tanısal bir test olarak kullanılabilir. CBT1024/9 3 Kasım 2006
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle