24 Aralık 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

AYLAK BİLGİ Tahir M. Ceylan tmceylan@superonline.com çekleştirildi Ayşe Cörüt’ün yüksek lisans tezi kapsamında, doktora öğrencisi Sibel Aylin Uğur’un da katkısıyla. Başka hastalıklarla da çalışıyor musunuz? AT: Yirmiden fazla hastalıkta genetik inceleme yapmaktayız. Bunların yedisi yayımlandı, ikisini tamamlamak üzereyiz, diğerlerinde ise ya gen yerini belirledik ve kendini aramaya başladık, ya da hâlâ genin yerini aramaktayız. PAM genini bulmamız yıllar aldı, ama artık araştırmalarımız çok daha hızlı ilerliyor. Çalışmalarınız için maddi desteği kim veriyor? AT: En büyük desteği Devlet Planlama Teşkilatı verdi, o destek olmasaydı, çalışmalarımızı yapamazdık. Ama maalesef DPT artık araştırma desteği sağlamıyor. TÜBİTAK’tan iki öğrenci için bir yıllık burs desteği aldık, ama araştırma desteği henüz alamadık. Türkiye Bilimler Akademisi, üyesi olmam nedeniyle, destek veriyor. Biraz da üniversitenin araştırma fonu geçmişte destek vermişti. Batı ülkelerinde olduğu gibi, keşke özel kuruluş ve kişiler bilimsel araştırmaları desteklese... Bir de yabancı bir kuruluş desteği var ki, çok önemli. Son üç yılda çalıştığımız ailelerde, bizim ‘kaba genom taraması’ dediğimiz ilk genetik incelemeleri yapılıp, bulgular bize verildi. Bu incelemeler genetik araştırmalarımıza destek olarak ya"Çalışmalarımız haspıldı; karşılığında sadece yayımlanan talığın genetik açımakalelerde desteği belirtmemiz istedan bildiğimiz kalıtniyor. Bu incelemeler bize çok önemli bir destek sağladı, ama masal hastalıklardan alesef Marshfield Genetik Enstitüsü hiç farklı olmadığını bu hizmeti artık vermeyecek. Bu negösterdi. Akraba evdenle, artık çok daha fazla parasal liliğinin sıklığı nededesteğe ihtiyacımız var. “Bir erkeği yakalamak sanat, elde tutmaksa görevdir ”demişti S. de Beauvoir. Erkekler öyle görünüyor ki, kadınlar için elde tutulması ve yüksekteki hedeflere doğrultulması gereken birer silahtır ve her kadının elinde bu silahtan bir tane olmalıdır. Erkek Silahlar O silah bazen bu, bazen şu kadın tarafından sırayla kullanıldığı gibi, eşzamanlı olarak da taşınabilir. Oğul/koca söz konusu olduğunda aynı silahı kullanmak konusunda iki kadın (kayınvalidegelin) çoğu zaman ölümcül bir yarışa girerler. Taht söz konusu olduğunda da mesela Osmanlı sarayında kadınlar, doğurdukları erkek çocuğu hükümdar yapmak için birbirleriyle yarışırlardı. Bu yüzden hatta şehzadelere çocuk doğuramayacak yaşlı cariyeler tahsis edilirdi ki tahta talip olmasınlar. Bezelyenin erkek organı orak, lahananınki ise Kalaşnikof bir tüfek gibidir. Genellikle çanak biçimli yapılara sahip dişiler, aralarındaki azgın yarışta erkeği hafifçe pörsüdüğünde (özgüven düşüklüğü) derhal en dibe düşerek un ufak olurlar, bunun için her dişi daima diri bir erkek sahibi olmak ister. Ölügömen böceklerle akrep dişileri leş bulduğunda bir de diri bir eş bulurlar. Onun sayesinde rakiplerini leşin çevresinden uzaklaştırır, onu toprağa gömer, yumurtlar ve her iş bittikten sonra erkeği besine ortak olmasın diye kovar. Anneler, ailede iktidar sahibi olmak için erkek çocuğun üzerine erken yaşta abanarak, onları beklentileri yönünde şekillendirip, zor günde bir silah olarak kullanır. Erkeklerin bir kadının karnından çıktığı kadar, elinden de çıktığı pek bellidir. Erkek çocuk, yaşlı koca, hasta adam, âşık delikanlı hep bir kadına muhtaçtır, kadın olmadan erkek anlamsızdır. Kadınsa bir değil, birden fazla erkeğe ihtiyaç duyar, yaşamda çünkü silahlar eskir! Doğada hep en süslü canlılar, eş değiştirme arzusu en kuvvetli olanlar olmuştur. Üzerinde renkli tek tüy taşımayan güvercinler, kazlar, kunduz ve çakallar, uzun kollu maymunlar monogramdırlar ve insanın kaşını, gözünü, yanağını boyayan dişisine göre daha sadedirler! Türk toplumunda Batı’daki hemcinslerine göre erkeğin özgüveni düşük, kadınınki yüksektir. Halide Edip mesela, 1919’da Sultanahmet Meydanında kalabalığın önüne müthiş bir özgüvenle peçesiz çıkarak, İzmir’in işgaline boyun eğmemeleri için binlerce sarıklı erkeğe yemin ettirmişti. Türk ailesini de genellikle kadının yönettiğini iyi biliyoruz. Türk erkeğindeki düşük özgüvenin bir nedeni, anneleri tarafından kullanılmak üzere eğitilmeleri olsa da, ikinci nedeni sünnet, üçüncü nedense cinsel yasaklar yüzünden erkeklerin ilk cinsel deneyimi genelevdeki hoyrat kadınların elinde geçirmek zorunda olmalarıdır. Cinsel güçsüzlüğün birinci nedeni korkudur. Başaramayacağım korkusu ilk cinsel deneyimde başaramamayı getirir. Yüzlerce erkeğin altından kalkmış ve cinsel birleşmeden nefret eder hale gelmiş bir kadının on yedi yaşındaki bir erkeğe verebileceği tek şey korkudur. Cinsel yasaklar ve cinselliği iş olarak yapan kadınlar genç erkeğin özgüvenini dağıtmakta, çocukluk, gençlik yıllarında başlayan korkuya dayanmak için korkunun objesine, kadına karşı onun saldırganlığı artmaktadır. Erkeğin kadın dövmesi sonuçta hoyratlıktan değil, korkudandır. Psikanalitik teori, doyurucu bir orgazm tadamayanların, derin bir aşk yaşayamayacağını söyler (Fenichel, Nevrozların Psikanalitik Teorisi). Yasaklı bir toplumda kişiler arasında doygunluk ve sevgi yerine nefretin gelişme nedeni burada gizlidir. Erkekler böyleyken kadınların durumu da iç açıcı değildir buralarda. Onlar da küçük yaşta evlendirilmekten cinselliği dengeli ve haz duyarak yaşamaktan uzaktırlar. Padişah İbrahim’in kızı Gevher Sultan üç, Beyhan Sultan iki yaşında nikâhlanmıştır. İsmihan Sultan, Sokollu Mehmet Paşa’ya üste onbeş bin florin verilerek satıldığında Sokollu evliydi ve hükümdarca iki karısını boşaması emredilmişti, yoksa penisinden önce başı kesilirdi. Aynı devirde yaşasaydık, tehdidin derin bir korku yarattığı Sokollu’ya şunu hatırlatmak isterdim: Erkekte kadınsılık, kastrasyona karşı güvencedir, penisin kesilmesini engelleyen en garantili yol, penisi yokmuş gibi davranmaktır. Bulgular Türk toplumunda erkek çocuklar için en etkili tehdidin "Çükünü keserim" olduğunu gösteriyor. Bunun güçlü olduğu yerde homoseksüalitenin yaygın, girişimciliğin zayıf olduğu görülmektedir. Korku varsa başka hiçbir duygu yoktur. niyle Türkiye’de sık görüldüğünü de ortaya koyduk. Gen bir fosfat taşıyıcısı kodluyor, bozulduğunda fosfat birikerek, kalsiyum fosfat taşçıkları oluşuyor." Üniversiteden başka şekilde destek alıyor musunuz? AT: Bir laboratuvarım var, 44 metrekare. Bu miktar ülke standartlarının çok altında. Eleman sıkıntısı da ayrı. Halbuki PAM hastalığında genetik tanı için uluslararası merkez olabiliriz ve önemli miktarda gelir sağlayabiliriz. Biraz dertli görünüyorsunuz.. AT: Üniversitelerdeki genel sorunlardan çoğumuz nasibimizi alıyoruz. İki yıl önce uluslararası bir toplantıya gitmek için bir günlük izin alamamıştım. “Akademik gelişimin önünün kesilmesi ve "mobilite" denilen ‘akademik gereklilik için seyahat edebilme hakkının” engellenmesinin örnekleri ülkemizde yaygın. Bu araştırmalarınızın yararlarından bahseder misiniz.. AT: Ailelere genetik tanı hizmeti verebiliyoruz. Ailede riskli gebeliklerde, embriyo henüz on haftalıkken, kesesinin dışından alınan çok ufak bir doku örneğinden, embriyonun genin bozuk kopyalarını taşıyıp taşımadığını belirleyebiliyoruz. Bunu aileye hizmet olarak yapıyoruz, araştırmaya katılmalarının karşılığı olarak. Araştırmalarımızda aileyle aramızda ne para almak ne de vermek var. Hastalığın geninin belli olması tedavi yöntemleri geliştirilmesine katkıda bulunabilir. Gen tedavisi de geliştirilebilir, ama bildiğiniz gibi, bu yıllar alıyor. Çalışmaların bilimsel katkısına gelince, bence ülkemizde genç genetikçilerin yetişmeleri ve yöntemlerin laboratuvarımızda uygulanması önemlisi. Ama bulgular bilimsel olarak da önemli ki iyi dergilerde yayına kabul ediliyorlar.. Ülkemizde başka genetikçiler de yeni insan genleri bulmak için çalışıyor. Umarım çok emek isteyen bu çalışmalarımızdan iyi sonuçlar alır ve genetikte ülkemizin adını çokça duyururuz. Konumuzda ülkemizde özgün çalışmalar yapmak mümkün, çünkü toplumumuzda çok çeşitli nadir hastalıklar görülüyor. Bir de, toplumu geliştirdiği için, ülkemizde bilimin önemsenmesini diliyorum. (cbt) CBT 1023/9 27 Ekim 2006
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle