24 Aralık 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

TARTIŞMAEDİTÖRE MEKTUP Uluslararası Ekonomi Konferansı Türkiye Ekonomi Kurumu (TEK), 1113 Eylül 2006 tarihleri arasında Ankara’da "Uluslararası Ekonomi Konferansı" (UEK) düzenledi. TEK, Amerika’dan Asya’ya ve Avrupa’dan Afrika’ya kadar dünyanın dört bir tarafından gelen iktisatçıları ülkemizde buluşturmayı başardı... Dr. İrfan Kalaycı, İnönü Üniversitesi İktisat Bölümü, ikalayci@inonu.edu.tr onferans’ın açılış konuşmasını Cumhurbaşkanımız Sn. Sezer yaptı. İktisadın yaşamımızdaki önemi ve TEK’in tarihsel serüveni üzerine kurguladığı konuşması oldukça uzun ve anlamlıydı. Açılış bildirisini (keynote) ise, Uluslararası Ekonomi Birliği’nin (UEB) Başkanı ve Maryland University Profesörü G. Calvo sundu. Onu Birleşmiş Miller Genel Sekreter Yardımcısı J.A. "UEKTEK 2006" için Ocampo ile IMF’den E.Mendoza izledi. Bu önemli subeş önemli tema numların yapıldığı ilk saatlerde yaklaşık 650 kişinin katılseçilmişti: mış olması, kayde değer bir 1 Sürdürülebilir gelişmedir. kalkınma, TEK kuruluş amacına paralel olarak, bu konferansta 2 Finansal Türkiye’deki iktisatçılarla yaistikrar, bancı iktisatçıları buluştur3 Enerji mayı ve onların teorik ve deneysel çalışmalarının aynı ekonomisi, platformda sunulup tartışıl4 Avrupa Birliği masını sağlamayı planlamıştı. ekonomisi, Konferans süresince bu planının başarılı bir şekilde uygu5 Suç ve terör landığına tanık olduk. Bunda ekonomisi. kuşkusuz, TEK Başkanı Prof. Ercan Uygur başta olmak üzere düzenlemedanışma kurullarında görevli hocalarımızın da büyük katkısı oldu. Şimdiye kadar TEK, Türkiye’deki iktisatçıları temsil eden bir kuruluş olarak, başka ulusal kuruluşlar gibi sürekli yurtdışında bilimsel toplantılara katılmaktaydı. Ancak bu kez, Başkan Uygur’un deyimiyle, bu konferans aracılığıyla uluslararası ölçekte bir inisiyatif alınmış oldu. Ayrıca, TEK, Türkiye’nin, komşu ülkelere bilimsel toplantılar K için de bir terminatör olduğunu ya da olabileceğini göstermesi açısından oldukça prestijli bir işlevi ve sorumluluğu yerine getirmekteydi. KONFERANSIN KAPSAMI "UEKTEK 2006" için beş önemli tema seçilmişti: 1 Sürdürülebilir kalkınma, 2 Finansal istikrar, 3 Enerji ekonomisi, 4 Avrupa Birliği ekonomisi, 5 Suç ve terör ekonomisi. Bu alanlarda, üç gün süren (bir bölümü panel ve seminer biçiminde) oturumlarda İngilizce ve Türkçe olmak üzere özel davetli ve seçilmiş, 250’yi aşkın bildiri sunuldu. Konferans, Türkiye’nin kamu ve özel sektöründen "kalburüstü" diyebileceğimiz birçok kurum ve kuruluşu (TC Merkez Bankası ve Hazine Müsteşarlığı, Türkiye Bankalar Birliği, İş Yatırım, ve TÜBİTAK, vb.) tarafından desteklendi. TEK, kabul edilen bildirilerin özetini bir kitap olarak yayımlarken, tam metinleri ise bir CD’de topladı ve tüm katılımcılarına dağıttı. Dikkatle incelendiğinde görülecektir ki, makale CD’si bir yana, özet kitabı bile, araştırmacılara ve iktisadi gelişmeleri merak eden herkese yararlı bir rehberkaynak niteliğini taşımaktadır. UEB ve TEK başkanlarının vardıkları mutabakata göre, konferansta sunulan bazı bildirilerin bir ya da iki kitapta yayımlanmasıyla önemli bir uluslararası yayın faaliyeti de yapılmış olacaktır. TEK’İN KİMLİĞİ Konferansı düzenleyen TEK, ilk olarak, 12 Aralık 1929’da Atatürk’ün telkinleriyle "Milli İktisat ve Tasarruf Cemiyeti" adıyla kurulmuştur. Kurucuları arasında Celal Bayar ve Hasan Saka gibi önemli isimler bulunmaktadır. Cemiyet’in kuruluş amacı, 1929 Dünya İktisadi Krizi’nin yıkıcı etkilerini enazlamak, israfla mücadele ederek tasarrufu ve yerli mal kullanımını özendirmek, ayrı ca ulusal iktisadi sorunları teşhis edip çözümü için hükümeti uyarmak idi. 10 yıl sonra Cemiyet’in kimliği "Ulusal Ekonomi ve Artırma Kurumu" olarak değiştirildi. Bu arada, "Türk İktisat Cemiyeti" adıyla 1931’de İstanbul’da kurulan bir başka "kardeş" kuruluş vardı. Bu iki kuruluş 18 Ocak 1955’te "Türkiye Ekonomi Kurumu" çatısı altında birleşti. Değişen ve gelişen misyonu içerisinde, TEK halen, ülkemizde iktisat bilincinin yerleşmesine katkıda bulunmak amacıyla yayınlar yapmakta, seminer ve sempozyum gibi bilimsel toplantılar düzenlemekte, başarılı iktisat öğrencilerine burs vermekte ve Türkiye ekonomisi üzerine tez yazan genç iktisatçılar arasında ödüllü yarışmalar gerçekleştirmektedir. TEK 1977’den beri Uluslararası Ekonomi Birliği’nin üyesi olmasına karşın ilk kez uluslararası çapta bir konferans düzenlemiş oldu. Ancak diğer başarılı ulusal düzeydeki bilimsel toplantıları ve yayınları da referans alındığında, TEK’in tarihsel misyonu ile küresel vizyonunun daha nice etkin toplantıları düzenlemeye elverişli olduğu kolayca anlaşılacaktır. Nitekim, bu görüşümüzü doğrularcasına, Prof. Calvo UEB adına, Prof. Uygur’a, konferansın henüz ikinci gününün sonunda şu çarpıcı öneriyi yaptı: "UEB’nin 15. Dünya Kongresi’ni Türkiye’de sizin başkanlığını yaptığınız TEK’in düzenlemesini istiyoruz. Bu Kongre’nin, boyutlarını dikkate alarak, İstanbul’da yapılmasını tercih ederiz. Bu Kongre’yi İspanya ve Singapur düzenlemek istediklerini bildirdiler, fakat biz öneriyi önce size getiriyoruz." Elbette iktisatçılar olarak, olası bir Dünya Ekonomi Kongresi sayesinde Türkiye’nin bilim turizminden oldukça kazançlı çıkacağına inandığımız için TEK’ten olumlu bir karar vermesini bekliyoruz. Prof. Dr. Ümit Serdaroğlu’na saygı duruşu... Prof. Dr. Sümer Gürel (E M.S.Ü.) Ü CBT1021/20 13 Ekim 2006 mit Serdaroğlu’nu yitirdiğimiz (23.9. 2005) günlerde dostluğumuzun 40. yılını idrak etmek üzereydik. Ben vefat haberini 24.9.2005 sabahı Atatürk Hava Limanı’nda Karaçi’ye (Pakistan) hareket etmeden önce Cumhuriyet’te birinci sayfadan okuyarak öğrendim. Kadirşinaslık örneği idi bu haber. 196465 ders yılı itibarıyla Danimarka’dan dönüşteODTÜ, Mimarlık Fakültesi kadrosuna katıldığımda o da DTCF’nin, Arkeoloji kürsüsünde idi (rahmetli Ord. Prof. Ekrem Akurgal’ın yanında). Zaman zaman kız kardeşi ile birlikte yürüttükleri Gü zel İstanbul Matbaası’nda, bazen de sınıf arkadaşı, ortak dostumuz Prof. Dr. Cevat Ender ile yine aynı sınıftan ODTÜ Müze Müdiresi (rahmetli) Sevim Buluç ile buluşmaya geldiğinde görüşürdük. Dostluğumuzun tam gelişmeye başladığı yıllarda ben (197175 arası) yurtdışına çıktım. Böylece yaklaşık beş yıllık bir ayrılıktan sonra 1975’te (yine bir Danimarka dönüşümde) bu kez İzmir’de Ege Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi’nde buluştuk. Ben, Dekanımız ve benim kadim dostumProf. Rauf Bayrı’nın davetine uyarak, yeni kurulmakta olan G.S.F.’de Şehir ve Bölge Planlama Bölümü başkanı olarak görev almıştım. Ümit Serdaroğlu da "Tarihsel Çevre Araştırma ve Koruma Bölümü"ne kurum başkanı olarak Ankara’dan gelmişti. Bu ikinci buluşmamız da 89 yıl sürdü ve ben 1984’te bu kez (köyüme dönmek) İstanbul’a gelip, büro açarak biraz pratik yapmayı denedim; hoş pek başaramadım ya!.. İşte o yıllarda (1987 ya da 1988) Ümit Taç Vakfı Genel Sekreteri olarak çalışıyordu ve Bizans Surları Restorasyon Projesi’ni yönetiyordu. Benden "kentsel tasarım" konusunda yardım talep edince haftanın üç yarım günü danışman olarak birlikte çalıştık. İşte ilk kez o idealist Ümit Serdaroğlu’nu çok yakından tanıdım ve hayran oldum. Zira evi hâlâ İzmir’de idi ve eşi Suna ile oğulları Buğra ve Burak’ı yıllarca! İzmir’de bırakarak tüm haftayı İstanbul’da TAÇ’ta geçiriyordu. Sadece hafta sonu görebiliyordu ailesini o yıllarda. Kuşku
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle