Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Bilîm Tarihi Hilbert, Genel Görelilik Kuramını Einstein ile eşzamanlı olarak mı oluşturdu? Matematikçi Kerim Bey, Hilbert'e öncelik mi tanımıştı? Ostnan Bahadır* enel görelilik kuramını, iinlü Alman matematikçisi David Hilbert (18621943)'in Einstein ile aynı zamanda öne sürmüş olduğuna dair bir düşünceyi ilk kez, Kerim (Erim) Bey'in (18941952) blr makalesinde okumuştum. Ülkemizin ilk matematik doktoru ve Mühendis Mektebi'nde (bugünkü İTÜ) matematik müderrisi olan Kerim Bey, Fen Âlemi dergisinin Ocak 1925 tarihli 1. sayısında (s.79) yayınlanan "Einstein Nazariyesinin Esasatı İlmiyesi" yazısında şunları söylüyordu: "...Einstein gayet uzun bir yoldan cazibei umumiye (genel kütlesel çekim) kanununa vasıl olduğu (ulaştığı) halde, Hilbert tamamıyla başka bir yoldan cazibei umumiye kanununa vasıl olmuştur. Einstein umumi izafıyet nazariyesine ait tetkiklerini (incelemelerini) 11 ve 25 Teşrinisani (Kasım) 1915'de Berlin Akademisi'ne vermiştir. Hilbert 20 Teşrinisani 1915'de esasatı fızikiyeye (fiziğin temellerine) dair tetkiklerini Göttingen Akademisi'ne vermiştir ki, hemen iki alim de aynı zamanda cazibei umumiye kanununa varmış bulunuyorlar. Bulunan cazibei umu G miye kanunları, başka başka usulle istihrac olunduğu (çıkarıldığı) gibi, çıkan netayicin (sonuçların) da aynı olduğu yekden (ilk bakışta) görülmez." NEDEN YANILDI? Kerim Bey yazısında bu konuda daha fazla açıklama vermiyor. Ama bu söyledikle Hilbert Einstein ve Kerim (Erim) Bey rinden anlaşılan şey, farklı yol25 Kasım 1915'ten en azından 5 gün önlardan gitmesine ve bulduğu sonuçların ce tamamlamıştır. da aynı olduğunun hemen farkedilememeHilbert'in makalesi, 20 Kasım 1915 sine rağmen Hilbert'in, Genel Görelilik teslim tarihini taşımaktadır. Ancak HilKuramının Einstein ile birlikte eşdeğer ve bert'in makalesinin yayınlanması, 31 Mart eşzamanlı kurucusu olduğu yönündedir. 1916'da gerçekleşmiştir. Yayınlanan ma(Hatta Hilbert'e öncelik ve üstünlük tanıkale, temel olarak Einstein'ın makalesindığı da düşünülebilir. Çünkü Hilbert'in tedekilere eşdeğer nitelikteki alan denklemorisini hem Einstein'dan 5 gün önce sunlerini içeren, gravitasyonun genel bir koduğunu, hem de teorisine onunkine göre varyant teorisini sunmaktadır. daha kısa bir yoldan ulaşüğını söylüyor). Ancak arşiv malzemelerinin ayrıntılı Bu sorun gerek teorinin açıklandığı yapılmış bir analizi, Hilbert'in Einstedönemde, gerekse daha sonraki yıllarda in'dan önce sonuca ulaşamamış olduğunu tartışma ve araştırma konusu olmuştur. göstermiştir. Hilbert'in orijinal olarak Bugün genel olarak kabul edilmiş görüşe sunduğu ilk makalesinden elde edilen kagöre, David Hilbert Genel Görelilik Kuranıtlar, Hilbert'in teorisinin ilk biçimiyle, mını Albert Einstein'ın bu teori üzerine genel olarak kovaryant olmadığını ve gemakalesini akademiye sunduğu tarih olan nel göreliliğin alan denklemlerinin açık biçimlerini içermediğini göstermektedir. Bu nedenlerle, Kerim Bey'in büyük olasılıkla, Hilbert'in teorisinin 31 Mart 1916'da yayınlanan geliştirilmiş versiyonunu görerek yukardaki kanıya varmış olduğunu düşünebiliriz. (Leo Corry, Jürgen Renn ve John Stachel'in Science dergisinin 14 Kasım 1997 tarihli 5341. sayısında yayımlanan "Belated Decision in the HilbertEinstein Priority Dispute" başlıklı makalelerinde ve David E. Rovve'un Physics in Perspective dergisinin Kasım 2001 tarihli 4. sayısında (s.379424) yayımlanmış olan "Einstein Meets Hilbert At the Crossroads of Physics and Mathematics" başlıklı makalesinde bu konu aynntılı olarak incelenmektedir). * bahadirosman@hotmail.com &Pıre(H. Ökkeş Frekans Sıçraması Muhterem Ökkeş hocam: Size niye, ne niyetle yazdığımdan önce, izin verirseniz eğer kendimi tanıtayım. Ben profesyonel bir pirefesörüm Daha doğrusu emekli pirefesörüm. Emeklilikten önce dünyevi âlem için pek değerli işler yaptım. Çok sayıda öğrenci yetiştirdim. 0 öğrenciler büyüdü, adam oldu, iş hayatına atıldılar. Depremde yıkılan konutların mühendislerinin veya mimarlarının hep benim öğrencilerim olduğu iftirası kesinlikle yalandır hocam. Ben emekli oldum olmasına ama diğer emekliler gibi uslu uslu oturup kabuğuma çekilmedim. Tam tersine, emeklilik bana yaradı, daha aktif oldum, Hele zihnim! Zihnim çok açıldı. Zehir gibi oldu, zehir!.. Elbette, sağlam zihin sağlam ruhta olur. Ben de ruhumu hep temiz tuttum. Kalbim de çok temizdir. Dolayısıyla, benim vatana, millete ve hükümete hizmet etmeye devam etmekten başka seçeneğım olamazdı Nasıl hizmet verdiğimi merak ediyorsanız anlatayım: Ben bol bol rüyaya yatarım hocam. Rüyalarımda hep ülke sorunlarıyla ilgılenirim. Rüya deyip geçmeyinız, rüyalarımın içinden kimler gelip kimler geçiyor bir bilseniz! Ne şeyhler, ne şıhlar, ne evliyalar gördüm ben; onlar •L operasyonlar veya atılımlar yapılmıştır. Bendeniz çeşit çeşit camii bahçelerine gömülmüş şeyhlerle, şıhlarla ve evliyalarla sürekli irtibat halinde olduğumdan, onlar da benim daha doğrusu rüyam aracılığıyla bakanlara, bakmayanlara, başbakanlara filan sürekli mesaj gönderirler. Bunlar, gereğinin yapılması kaydıyla, örneğin MEB, YÖK, TÜBİTAK, TÜBA'ya iletilirler. *** Aziz hocam, geçenlerde yolladığım çok önemli bir mektup medyanın eline geçti, çarşaf çarşaf yayın yaptılar Bu durumda, bakanlar ve başbakanlar mektubumla ile ilgili yorumlar yaparak "ırgalanmadıklarım" söylemek zorunda kaldılar. Hocam, ben şimdi mesajlarımı iletimde güçlük la neler tartıştım rüyalarımda bir bilseniz.. Onlardan aldığım mesajları, rüyalarımdaki binbir tehlikeyi savuşturarak uyanıklar dünyasına ah ne cefalarla taşıdım. Uyanır uyanmaz, gusül aptestini takiben, yaptığım ilk iş, mesajları kâh mektup kâh faks ya da eposla ve hatta SSM raporları halinde yetkili mercilere tebliğ etmekti. Sağolsun, varolsunlar, yetkili merciler beni iyi tanırlar, rüyalarımın çapını çarpanını iyi bilirler ve konuyu ilgili icraatcı organlara hemen ulaştırırlar. işte bu organların girişimleriyle de ülkede çok önemli Yukarda olmasa da aşağıda müritleriniz tilan bulunuyordur. izin verirseniz eğer, mesajlarımı sizin üzerinden frekans sıçraması (frequency hopping) yaparak yollayabilir miyim? Son umudum, tek çarem sizsiniz hocam. Lütfen yardım ediniz. Bu mesajımı, elinize hızlı geçsin diye, size rüyamdan yolluyorum. Sağlık ve afiyet dilerim imza: Piref. Usulettin Rüyabaz çekiyorum. Sizin yukarlarda tanıdıklannız vardır. 978/16' SAfehk 2005