Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Politikbilim Aykut Göker Ulusal İnovasyon Sistemi (III) Daha gelişkin ya da yeni bir ürün ortaya koymak o ürünün içerdiği teknolojiyi geliştirebilmeye ya da yeni bir teknoloji ortaya koyabilmeye bağlıdır. Ürettiği ürünü geliştirmek, pazara yeni bir üriin sürmek isteyen bir üretici fınva, bu teknoloji geliştirme, yeni bir teknoloji üretme işini ya kendi yapacak ya da bir başka kuruluşun geliştirdiği teknolojiyi alıp kullanacaktır. Biıind durumda firma, kendi AR&GE birimini kurmak ve kendisi araştırma yapmak zorundadır. Bunun için araştınvacıya ve paraya ihtiyaa vardır. AR&GE faaliyeti, buna yatkın, yetenekli elemanların çalıştırılmasını ve genellikle, tek bir fırmanın üstesinden gelemeyeceği, büyük harcamalan gerektirir. Üstelik firma, AR&GE gibi, sonucunda ne çıkacağı pek belli olmayan; belli olsa bile, getirisini bütünüyle kendisine mal etmesinin oldukça güç olduğu (fikri mülkiyet haklarındaki ilerlemelere rağmen, geliştirilen ürün başka firmalarca, nispeten az bir yatınm maliyetiyle taklit edilebilir) riskli bir alana yatırım yapacaktır. Firmaların buna kolay kolay yanaşmadıklan biliniyor. Ikinci durumda firma, ürününü geliştirmek için gereksindiği teknolojiyi, üretimi için gerekli hammaddeyi alır gibi, kendi dışından sağlayacaktır. Diyelim sağladı, ama bu yetmez; hammadde alımından farklı olarak, bir tür bilgi demek olan o teknolojiyi, amaçladığı gelişkin ürünü elde etmekte kullanabilmek için, öğrenip özümsemek zorundadır. Hem bu özümseme hem de özümsediği bilgiyi sonuçta somut, pazarlanabilir bir ürüne dönüştürebilmek için, firmanın, yine de, rutin üretim faaliyetlerinin gerektirdiği beceri düzeyinin üzerinde becerileri olan elemanlara; bu elemanlar eliyle yürüteceği bir dizi ürün geliştirme faaliyeti için paraya iht'tyact vardır, Firmaların, bu ikinci durumda bile, tek başlarına başa çıkamayacakları güçlüklerle karşılaştıkları biliniyor. Gereksindikleri teknolojiyi geliştirme yeteneği, diyelim, bir üniversitede var; ama firmaların, o yeteneğe sahip bilim insanlanyla kolay diyalog kuramadıklan; onların dilini bilimin dilini anlamakta güçlük çektikleri bir gerçek. (Derseniz ki, bir yol daha var; yeni ürün mü üretmek istiyorsun; bastınr parayı, o ürünü geliştirmiş olah fırmadan alırsın lisansı, sen de üretirsin. Tabii bu da mümkün. Ama burada anlatmak istediğimiz, yaşadığımız gezegen üzerinde kendileri için bir gelecek tanımlayan ülkelerce tutulan yol; elbette tercih size ait.) Bu nedenlerledir ki, firmalarının, yeni ürünler geliştirme yeteneğine sahip olmalarını ekonomik ve toplumsal bir gereklilik olarak gören ülkeler, sayılan güçlüklerin aşılmasında yardımcı olacak kurum ve mekanizmalarm oluşmasını ve bunların birbirlerini tamamlayacak biçimde çalışmalarmı sağlayıcı düzenlemelere gidiyorlar; 'ulusal inovasyon sistemi' denen sistemi kurmaya, varsa geliştirmeye çalışıyorlar. Firmalann bilim ve teknolojideki gelişmeleri izleyebilmeleri ve bunlan anlayabilmeleri için üniversitelerle kendileri arasında araalık [çevirmenlik] yapacak danışman kuruluşlar; firmaların üniversitelerle ve araştırma kurumlanyla daha kolay temas kurabilecekleri, belki de ortak bir dil geliştirebilecekleri teknoparklar; bilgiye erişimlerini kolaylaştıracak / hızlandıracak ağyapılar (şebekeler); hepsinden önemlisi, fırmaları, AR&GE ve yeni ürün geliştirme faaliyetlerinin risklerine karşın, yine de bu yöne yönlendirecek fınansal destek mekanizmaları olmadan bir ülke fırmalannın yeni ürünler geliştirmeleri yenilikçi olmalan beklenemez. Bunun içindir ki, ulusal inovasyon sistemleri, araştırmaaları yetiştiren, bilim ve teknolojinin üretilmesine kaynaklık eden üniversiteler ve araştırma kurumları kadar, bilim ve teknolojiyi gelişkin, yeni bir ürüne (ekonomik ve toplumsal bir faydaya) dönüştürme sürecinde rol oynayan diğer kurumları da içerirler. Yeni teknolojiden yeni ürüne giden düz bir yol yoktur. Yeni ürün pek çok kişi, kurum ve çevresel faktörün kendi aralarındaki karmaşık ilişkilerin, etkileşimlerin, sistemik bir işleyişin sonunda ortaya çıkar. Sistemik işleyiş için uygun ortam ve iklimi yaratmak; gerekli düzenlemeleri yapmak; orkestrasyonu sağlamak hükümetlerin/devletin görevidir. Bu nedenle, ulusal inovasyon sistemlerinin kilit taşı hükümetlerdir/devlettir. Henüz inovasyon sistemlerini kurmamış ülkeler için devletin rolü daha da önemlidir. agoker@ttgv.org.tr 729/« Modada etklleflmll kumaflar vücut lle çevre arasında etklleflm sağlıyor. Modada teknolojik şıklık Celeceğin moda dünyasmda akıllı giysiler egemen olacak. Bu giysiler o kadar akıllı olacak ki, yaşantımızı düzene sokacak, vücudumuza masaj yapacak, hatta aşk yaşantımızı bile düzenleyecek. Ş u anda moda dunyasında kımyacı, fizikçı, stilist ve hatta elektrik muhendislerinden oluşan bir ekip, geleceğın yuksek teknoloji içeren "haute coutu re" tasanmlan üzerinde çalışıyor. Bu ekibin ongorulennde haklı çıkması durumunda yannın giysileri sizleri sıcak veya serin tutmaktan, mahrem bolgelerınizi örtmekten başka misyonlar daha yüklenecek. Kısaca yannın giysileri akıllı olacak ve ne denli akıllı olduklannı sesli olarak ifade edecekler. "Giysüeriniz yaşanünızı butunuyle duzene sokacak" dıye konuşan Massachusetts Institute of Technology'nin (M.I.T) yan kuruluslanndan Sensory Design Laboratuvan şefi Jenny Tillotson, gelecegin modasının alacagı şekil hakkında şunlan soyluyor: "Bu giysileri yıkamanız gerekmeyecek, çunku bunlar kendi kendilerini temizleyecek ve onaracak. Giysiler sizin en yakın arkadaşınız ve sırdaşınız olacak. Gunluk ılaç ve vitamin ihüyacınızı karşılayarak sağlıgınızı da koruyacak. Ev ve araba anahtarlannızı nerede bıraktıgınızı hatırlatacak. Hatta çiçekli bir giysinin üzerine ekose ceket giydiginiz zaman zevksizligınız konusunda sizi uyaracak." Akıllı gıysi projesi uzerine ilk ciddi çalısma, aralık 1999 tarihinde Brukseldeki Starlab adı verilen ozel sektore ait bir araştırma merkezınde gerçekleştirildi. Starlab'ın teknoloji şefi Walter van de Velde, "Intelligent VVearakülı giysi" sozcüklerinin kısalulmış şekli olan"iWear" projesini yönlendiriyor. Van de Velde'ye gore P r 0 İ e n i n h e d e f i <**"** ü e haberleşen giysı uretmek. Ünlu Levi's hazır giysi ureti cisi şimdiden cep telefonu veya MP3 çalıosı ile yakaya ilişurilmiş mikrofon veya kulakhk arasında baglantı kuran özel ceketleri piyasaya çıkarttı. Elektronıgın gıysıye ustaca yerleştirilip gorunmez hale geurilecegini soyleyen van de Velde, vucut sıcakLgını veya hareketini elektrik enerjisine donuşturen iletken liflerden dokunmus kumaşlann kullanım ve estetık açıdan modacüann gözdesi olacagını tahmin ediyor. Aynca dügme ve fermuarlara bilgi toplayan sensorlar yerleştırüecek. Ornegin nikah masasında "evet" dedigi sırada gelinin kalp atslannı kaydeden bir gelinlik tum genç kızlann hayallerini susleyebilir.'Ieknolojik şıklık yeni bir kavram degil. MTT'nin Media Laboratuvan'nda 1970 yılından bu yana "giyilebilir elektronik" üzerinde çalısmalar surüyor. Şimdiden birkaç şirket gıyinmeye hazırbilgisayarlann saoşma başladı. Bunlann fiyatlan 2.000 dolardan 10.000 dolar arasında degişiyor. Işlemci çipleri ve baglı olduklan devreler kuçuk bir kitap boyutlannda olan bu bilgisayarlann pilleri kemere, klavye kol saatine, kulakhk ve ekran ise gozlüklere monte ediliyor. Media Lab'ın sorumlusu Alex Pentland, giyilebilir bilgisayarlann artık modası geçmiş bir kavram olduguna dikkat çekerek, bilgisayar ve giysinin programlanması fikrinin öncelikle terk edilmesi gerekngine dikkat çekiyor. Pentland'a göre işlevsel bir zekâya sahip olan akıllı giysiler, programlanmadan, otomatik olarak ne yapmalan gerektigini bilecekler. Hâlihazırda bu konuda onemli adımlar atılıyor. Gore1tex ve Spandex gibi sentetik dokumalar yaygınlaşü. Dunyanın dört bir yanındaki tekstil fabrikalan gumüş, bakır veya paslanmaz çelikten dokunmuş kumaşlan geliştirmeye çalışıyor. Bu metallerin bakterileri öldürüp, kokuyu önledigi ileri surulüyor. Kaldı ki uzmanlara gore metal iç çamaşırlannın daha saghklı. Internet'ten işlem yapan bazı şirketler son gunlerde, kansere neden oldugu duşunulen yuksek &ekans elektromanyetik radyasyonunu kesen metal elbise, gomlek, şapka, sutyen ve iç çamaşın satışına başladı. Ne yazık ki bunlann şıklıkla bir ilgisi yok; çogu folyo kâgıdı gorunumü veriyor. Gelecegin giysilerinin en önemli özelligi etkile Folyo kâğ.d, görtinü münde kumaslara pek çokglzll mhyoa yüklinlyor.