01 Haziran 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Falih Köksal'ın bıldırcınları ve cinsel Köksal, bıldırcmlar üzerinde cinsel davranış sisteminin, diğer temel biyoloik sistemlerden farklı olduğunu gösterdi. Turgut Gürer,. , lkemızde yapüan beyin araştırmalan konusunu bu hafta, Bogaziçi Üniversitesi Psikoloji Bölümu'nde, Dr. Falih Köksal ve araştırma grubunun "bıldırcın" davranışları üzerine yaptıgı üginç çalışmaları gündeme getirerek sürdürüyoruz. Falih Köksal'ın önderliginde üç senedir sürdürülen araşürmanın esas konusu cinsel davranış sistemlerı. Burada yapüan çalışmalar, yalnızca davraruş düzeyinde sürdürülüyor. Falih Köksal, cinsel davranış sistemlerini, canlının hayatta kalmasını saglayan sistemlerden (su içmek, bes lenmek gibi) ayırmak gerektigini söylüyor. Bunun nede U ni, cinsel davranış sisteminin, "genlerın bır sonrakı nesle aktarılması" amacını taşıması. Oysa, beslenmek, su içmek veya düşmanlardan kaçmak ıçin geüşmış olan sıstemler, genlerın programladıgı organizmanın hayatta kalmasını saglayan (survival) unsurlar. Genler, hayatta kalabilmeleri içııı organizmaları çeşitli motivasyon mekanizmalarıyla donatıyor. Örnegın kandaki şeker oraru düştügunde, canh acıkıyor ve yıyecek bulmak zorunda kalıyor; dilin üzerinde bulunan reseptörler, orgarüzmanm hayatta kalması ıçın gerekli olan şekeri bulmasına yardımcı oluyor. (Belki de tatlıya olan duşkunlügümüzün temelinde, bu yatıyordu.) Agzımıza attıgımız bır şeyi, acı olarak algılamamız yine bu tür reseptörlerin mar ıfetıdu ki aslında, bunun nedenı doğadakı zehirlı mad delerin genellikle "acı" olmasından kaynaklanır; bir tür savunma mekanizması. Bazı hayvanlarda ise (örnegin kuşlarda) düşmanlarını tanıyıp onlardan kaçabilmek içm doguştan sahip oldugu bazı ozel programlar bulunuyor. Bu tur hazır programlarla ılgılı Wolfgang Schleidt'in yaptıgı, trajık şekü de sonuçlanan deney oldukça ilgı çekıcidir. Schleıdt, tavugun, yumurtadan yenı çıkan kendi civcivini tanıması ıçin gerekli uyarının yalnızca onun sesi olduğunu keşfetmiştı. Tavuk, bu sesı duydugunda cıvcivlerı koruması altına alıyor ve kumese yaklaşan dıger canhlarasertgagadarbelenylekarşılıkveriyordu. Schleidt, tavugun kulaklarını bantladı ve yavrusunun sesini duymasını engelledi. Bundan sonrası trajik bir oykü: tavuk, kümese yaklaşan kendi yavrusunu bır gaga darbesiyle öldürdü. Oysa araştırmacı, içi doldurulmuş cansız bır gelincigin üzerine cıvcıv sesı veren bır hoparlör yerleştirdıginde; tavuk, baş düşmanını kumese buyur edıvermıştı. (1) Köksal ve arkadaşlarımn çalışmalannın esas amacı ise hayatta kalmayı saCflayan bu tür davranış sistemleri ile gen aktarımına ilişkin davranış sıstemlerirun birbırlerinden farklı çahştıgını gösterebılmek. Köksal, ögrenme teorısıyle ılgılı bugüne kadar bırçok çalışma yapıldıgından söz edıyor; koşullanma ile ogrenme de bu konuda surdurülen çalışmaların bır turu. Araştırmacı, şimdiye dek koşullanmaya yonelik yapüan araştırmaların hiçbuinde, bu iki tip davranış sistemi farkhbgının dikkate alınmadıgını söylüyor. Köksal şu soruyu soruyor: Koşullanma ilkeleri, acaba cinsel davranış sıstemı ıçın de geçerlı mı9 Klasık koşullanmanın tüm aşamalan, laboratuvar ortamında gerçekleştırüıyor. Büdırcınların bulundugu bolmelerde ani ışık veren ozel aydınlatma sistemlerı var. Oncelıkle hayvanlara, ışık pulsları ve hemen ardından yemek veriliyor. Belli bır sure bu işlem tekrarlandıgında, "ışık uyarısı" hayvan ıçın' 'yemek'' anlamı taşımaya başlıyor. Işık yandıgı zaman yemek ve' rılmese de, hayvan ışıga dogru yaklaşmaya devam ed:yor. Ancak ışık uyarısı uzun bır süre tek başma verıldıgınde; başka deyış, le, ışık, yemek "bügısmı" ^ yıtırdıgınde, uyarı da işlevirıi yitınyor. Bu sonuçtan da anlaşılacagı gibi hayatta kalmayı saglayan davranış sistemlerinde, beyın düzeyinde geri besleme (feed back) ve düzeltme (correction) alt sistemleri bulunuyor. Işık uyansı, tek başına yemek anlamını taşımıyorsa, organizmanın hayatta kalmasına hiçbir katkıda bulunmuyor; dolayısıyla hayvan ışıga ilgi gostermiyor, Ayra işlemler yeniden tekrarlandıgında (ışık uyansı ve yemek bir arada verildiginde) ise ögrenme süreci çok daha hızhgerçekleşıyor. r Cinsel davranış sistemi Kontrol amacını taşıyan bu derıeylerin ardından; bu defa cmsel davranış sistemi üzerine koşullanma deneyleri yapılıyor. Kuşlara, öncelikle anlamsız (kuşlan; dişi kuş gösterilmeden, tek başına cinsel davranışa yöneltmeyen) bir maket gösteriliyor; yaklaşık ofuz sanıye sonra kafesın içinde bir kapak açılarak dişi kuş dışan çıkıyor Belli bır süre (yaklaşık bır ay boyunca) aynı ışlem tekrarlandıktan sonra hayvan, bu maketin "dişi kuş" anlamına geldigini ögrenerek, "yaklaşma" davraruşı; hattabazılandogrudan bu maketin kendine cinsel davranış gösteriyor. Falih Köksal ve bıldırcmlar üzerinde deneyler yaptıgı laboratuvan. 572/8
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle