Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
bılımle ügüı bılgüerın yetersız oldugunu üerı suruyorlar Büıncın yalnızca sınır hucrelerının kımı bıyolojık (dırımsel) durumlarından kaynaklanmakla kalmayıp, bu dırımsel durumların ta kendısı oldugunu gostpren somut nedenler var 1953 yılında DNA'nın molekuler yapısını bulan Francis Crick'ın belırttıgı gıbı, "Sevmçlerınız, arzulannız, hşıselhmhğınızle ılgıh duygulannız ve ozgur ıradenız, gerçekte, sınır hucrelerının ve onlarla ıhntılı molekullenn oluşturduğu enguı bır dızgenın urunudur" Buna, bır de, beynın henuz bılınmeyen bır etkınlığını eklemek de gerekebılır Büınç konusundakı araştırmalarda temel büınç, ya da 'ayırdında olmak ıle oz büınç' arasında bır ayırım yapmak yararlı olabılır Her üası de usun ıçsel yapısına ozgu durumlardır, ama ayırdında olrna ve bılınç kendüıgınden oluşur, bıreym ıstegıne gore gerçekleştırümelerı ya da onune geçümelen olanaksızdır Ayırdında olma, bır canlınm duşuncelerını oluşturan ıçerıgın kendıne ozgu oldugunu duyumsamasına ve davranışlarını buna gore bıçımlendırmesıne olanak verır Kuşkusuz her ınsan ayırdına varma yetısıne sahıptır, ancak, çekmcelı olsa bıle, hayvanlarm da aynı yetıye sahıp olduklan soylenebüır Öz billnç, carüının yalnızca şımdıkı duşuncelerını degü, geçmış ve beklenen gelecektekı duşuncelerını de ıçıne ahr Yme de, oz büıncın yerıne getırdığı ışlev, ayırdında olmanm çok daha dar kapsamlı olarak yerme getırdığı ışlevın aynısıdır Zekâda yer alan malzerneyı bıreysel bır goruş açısma gore yerleştırır, ve sahıbmde bunlara gore davranabüe cegı duygusunu yaratır Büıncın kokenme ınme ve onu ta nımlama surecınde yaşanan sorurüara karşın, bu konuyla ügüı araştırmalarda epey yol alındı Soz konusu araştırmalarda temel bır yaklaşım, ayırdında olmanın ardmdata duzenekle ügüı büınmeyen sı nırsel sureçlenn kavranmaya çalışüması dır Garıp ama, büıncın ardındakı duzenek büınç dışıdır Beyınle ügüı başka gorungulerde oldugu gıbı, bılıncı oluşturan sınırsel sıstemın de ayırdında degüız Büdıgımız yalnızca bu sureçler sonucunda ortaya çıkanlardır Ornegın, bellı bır nesneyı belırtmek ıçın bellı bır sozcuk seçtıgımızde, beynımız bu sozcugun seçümesme dek geçen karmaşık surecın dogrudan ayırdında olmamıza olanak tanımaz Arama ve seçme surecının suresı konusunda da bır bügımız yoktur Büıncın ardında yatan duzenek de bundan farklı degüdır Bılıncın oluşum sureci dogrudan gozlenememekle bırlıkte, dolaylı olarak ortaya çıkartüabüır Bunu ortaya çıkartmak ıçın çarpıcı bır olanak, ergınhk donemınde beyınlerınde sınırsel bır bozukluk meydana ge len ve bu nedenle ayırdında olma sureci kısmen ışleyen hastalar uzerınde deneysel araşürmalar yapmaktır Körgörü adı verılen bu hastalıga yakalanarüar goruş alanları ıçınde kendı lerıne sunulan durtulere dogru tepküer vermekle bırLkte, bu durtulerın ayırdında olmazlar Ornegın, sol goruş alanına bır ışık verüdıgınde hasta ışıgın yerını dogru olarak ışaret eder, ama ışıgı gormedıgını de yadsımaz Aynı ışık sağ goruş alanına tutuldugunda, hasta hem ışıgın yerını dogru olarak gostenr hem de onu gor dugunu belırtır Bu durumların ıncelenmesı ayırdında olmak üe büınç arasındakı farkı yaratan duzenegın kavranması açısmdan son derece yararhdır Pozıtron yayüırrüı tomogıafı ve manyetık tıtreşımlı gorun tuleme yontemlerıyle hastanın neden durtuye tepkı verdıgı ama onun ayırdında olmadıgı arüaşüabüır Umıt verıcı bır başka yaklaşım da, büıncın aydınlıga kavuşmasmın temelın de yatan nedenler uzerınde odaklanır Beyın bıreye ozgu bır duyguyu nasıl 9 oluşturur Bunun büme surecıyle nasü bır 9 baglantısı vardır Antonio R. Damasio nun bu konu uzermdekı araştırması, benlık duy gusunun, sureklı guncel tutıüan bedensel sımgelerle oluştugunu ortaya koyuyor Buna karşüık büme edımı bılıncıne vardıgımız şeylere tepkı olarak bedenımızde meydana gelen degışımlere baglıdır Çevrerrazde gordugumuzde, ya da bel legımızde anımsadıgımız bır nesneyı duyumsamak, bedenımızde bırtakım tepküere neden olur Bu tepküer yalnızca fızıksel degü aynı zamanda algılanan nesnenın bızde oluşturduğu duygusal degen yansıtan tepkılerdır Damasio ya gore büıncın ardındakı duzenek yaşamı denetleyen duzenegın, yaşamm dırımsel sureçlermın ayrümaz bır parçasıdır Bu pek geleneksel bır goruş sayılmasa da büıncın, canlıların dırımsel bır denge ıçınde olma yetısı olan "homeostatık" degere baglı oldugunu savunan dırımbıhmcı Gerald Edelman'ın da katddıgı bır goruştur Gerçekten zorlu olmasına kaj^ın büıncı kavrama duşu gıderek gerçege donuşecek Bu belkı ansızın olmdyacak ama daha şımdıden, en azından büdüclerımızı nasıl büdıgımız konusunda çok daha fazla şey büıyoruz Rıta Urgan Kaynak TımeWınter 97 98 Belleği güçlendirme ve zekâ Çevresel uyaranlar, zekânın gelişmesinde önemli rol oynayan ve beyinde yapısal değişiklikler oluşturur. Dr. Korkut Yaltkaya (*) eçen yazımızda, bellegın turlu çeşıtb oldugunu kabaca kısa ve uzun surelı bellek olarak üaye ayrüabüecegıra uzun surelı bellegın de büınçlı ve büınçsız (ortulu) olarak tekrar üaye ayrüabılecegmı soylemıştü< Bu sınıflandırma belkı de en az kargaşaya yol açan bır sınıflandırmddır Ancak yme de tam degüdır Nedenlerm başında bellegın bırbırmden ayn ozeüücte uçdort belkı de daha fazla çeşıtlı olmasıdır Ornegın "emosyonel' (heyecanî, coşkusal, yogun duygusal) bellek bunlardan bırıdır Duygusal bellek konusuna tekrar donmek uzere kısa ve uzun surelı bellegın nasü olup da oluştugunu, bügüenn burada hangı duzeneklerle depolandıgını anlatmaya çalışalım G Ote yandan Penrose'u eleştırenler, ıılıncın ardında yatan sınırsel duzenegın <avranabılmesı ıçın daha fazla bır fızık oügısıne gerek olmadıgını derı surerler 4er üa taraf da farklı şeylerden soz ettıkerınden Penrose usu bır butun olarak île aldıgından, onu eleştırenler ıse bılın:ın farklı yonlerınden soz ettıklermden ler ıkısı de haklı olabüır Penrose'a karşı çıkanlar büıncın sı ıırsel duzenegını kavramanın hıç de oklaksız olmadıgını, ancak elımızdekı sınır Surtunmenın olmadıgı bır ortamda bırbırını devındıren bırçok dışlıçarkın bır çember boyunca dızüdıgıru ve son dışlı çarkın ılk dışlı çarka etküfcaıgını varsayalım Con Ahmet'ııı makmesıne benzeyen boyle bır duzenekle dışlı çaıklaıdan bırını çevırdıgımızde tum çarklar donmeye başlar ve bu durum surer gıder Sınır sıstemınde de benzer sınır devrelerı vaniır Bunlara yansımalı devreler denır Ancak bu devrelerde devınım yoktur, elektrik akıztu dolaşır Sınır devresını oluşturan yuzlerce no rondan (sınır hucresı) bırmde elektrıksel aküvıte başlayınca bu elektrücsel boşalım komşu norona geçer ve bu boylece surer gıder Bu noronlar çemberının son hucresı de elektrücsel aktıvıtenın başladıgı noronu tekrar aktıve eder elektrü< dkımının çember boyunca dolaşıp durmasım saglar Yansımalı devrelerde bazen aktıvıtenın sonmeden 1418 saate kadar surdugu büınır Bu devrede dolaşıp duran akım, bu sınyal, belırb bır ozellıgın oluşturduğu anıyı temsü eder Boyle bırçok yansımalı devre bır araya gehp aıular dizisini belırlı bır sure canlı tutabüır Öğrenmenin temeli Uzun surelı bellegın oluşmasında temeldekı olay ' uzun surelı potansıasyondur' (akım artrnası) Bu olay sonucu daha sonrakı elektrücsel akımların kolayhkla geçecegı sınır yollan açüır Uzun surelı potansıasyon, oluştugu yol uzermdekı sınır yapüan 568/13