Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
T A R T I Ş M A E D İ T Ö R E M E K T U P Hani konut fonu alınmayacaktı Sayın Bursalı, C BT'ın, bılımsel etkınlıklere katılan bılım ınsanlarımızdan yurtdışına çıkışta konut fonu alınmaması ıçın oluşturduğu kamuoyu sonrası, 1994 Eylul'unde Bakanlar Kurulu'nun Resmı Gazete'te yayımlanan kararı ile ılgılı yasaya bır "I bendı eklendığını bılıyorum Bu karar ıle konut fonu yukunden kurtulmuş olarak yurt dışına gereklı belgeyı göstererek çıkabılecektık 'Çıkabılecektık' dıyorum çunku ben çıkamadım Yasanın kapsamını doğrusu şımdı harfıyen anımsamıyorum ama anlatacağım olay sırasında pek garıp bır yasa olduğunu duşunduğumu behrtmelıyım Garıp olarak algılamamda gorevlı gumruk memurunun ne kadar payı olduğuna olayı okuduktan sonra sız karar verın 1 Eylul 1995 Cuma gunu, TUBİTAK burslusu olarak Utrecht Unıversıtesı'ndekı araştırmama başlamak uzere Hollanda'ya gıtmek ıçın, Ataturk Havaalanı'ndaydım Bınış kartımı elıme aldığımda uçağın kalkmasına onbeş dakıka vardı Uzun ve karmaşık bınış kartı kuyruğundan uçağı kaçırmadan çıkabılmenın mutluluğuyla, pasaport kontrolunu geçtıkten sonra, konut fonu belgelerını damgalayan gumruk gorevlısının karşısına geldım Bınış kartımı ve Ege Unıversıtesı Rektorluğu'nce verılen gorevlendırılmem ve konut fonundan muaf tutulmam ıle ılgılı yazıyı uzattım memura Memur belgeyı şoyle bır gozucuyla okuduktan sonra "Konut fonu odemen gereklı Bu geçersız" dedı Bır an ne dıyeceğımı bılemedım Sonra eklenen bendın varlığından haberdar olmadığını duşunerek, gorevlıye anımsatma gereğını duydum "I bendı" dedım Yuzunde hıçbır empatı belırtısı olmadan "O, yurtdışı gorevlendırmelerı kapsamıyor Gıt aşağıda Iş Bankası var konut fonunu yatır da gel" dedı Arkadaşlarım aynı belgeyle ıkı ay once ABD'ye konut fonu odemeden gıttığını soyledım Hıç dınlemedığı bellı "Bu geçersız Iş Bankası'na parayı yatır da gel" dedı "Bakın araştırma gorevlısıyım ben ve bu belge konut fonu alınmaması ıçın verıldı Uçağım da az sonra kalkacak" dedığımde ıse, "Benı ılgılendırmez Sadece unıversıtedekı oğretım uyelerıne yurtdışı gorevlendırmelerınde bu belge geçerlı Doçent olcan, profesor olcan oyle Bınış kartın bende Konut fonunu yatırmadan, uçağa bınemezsın" dıye yanıtladı benı Gozucuyla saatıme baktım Uçağın kalkmasına on dakıkak almıştı ve adamın 'Peygamber' demeye hıç nıyetı yoktu Amırı ıle goruşmek ıstedıgımı soyledım Odasını gosterdı ve arkamdan "O da bırşey yapamaz" dedığını duydum Eteklerımde zıl seslerı, başımda ofke gumruk amırını arıyordum soylenen tum olası yerlerde, çunku odası boştu Bulamadım Uçağın kalkmasına beş dakıka kaldığını gorup aramaktan vazgeçtım Kaçırmam halınde olabılecekler ve tum planların altust olacağı kafamda netleştı bırden ve Iş Bankası'na yöneldım Banka muduru çok anlayışlıydı Hemen bır çalışana ışımın acılıyetını bıldırdı Bır dakıka ıçınde, ne ıçın olduğunu bıle soramadığım dort dolar dahıl, yuzdort doları yatırdım Elımde makbuz gumruk gorevlısının onundeydım yenıden Tabıı nefes nefese Hıç acelesız, makbuzun uzerıne bırşeyler yazdı, damgaladı Yuz ıfadesıne bıle bakmaya zaman kalmamıştı Ama emınım "Bak nasıl yola geldın" gıbısınden bır yuz kalmıştı arkamda Şansımdan ıkı uç yolcu daha, başka nedenlerle gecıkmıştı Son bır otobus bekletılmekteydı Sadece planların altust olmayışına sevınerek kafamda ofke ve tesellı dolu onlarca duşunceyle uçağın koltuğuna bıraktım bedenımı Sayın Bursalı, yaşadıklarımı dığer araştırma gorevlısı arkadaşlarımın yaşamasını ıstemem doğrusu Bu oykuyu yayımlamanız halınde ılgılı ınsanların da bılgısı olmuş olur dıye duşunerek sıze yazıyorum Doğrusu pek ummuyorum ama eğer "ı" bendının sadece yurtdışında gorevlendırılen oğretım uyelerını değıl, araştırma gorevlılerını de kapsadığının belırgınleşmesı halınde Maliye ve Gumruk Bakanlığı yetkılılerının hatasını kabul ederek, aşağıdakı banka hesabıma yuzdort doları yatırması benı mutlu edecek ABN AMRO Bank N V Bunnık Şubesı HesapNo 615453 856 Dr M. Türkay Yalnız GDL, afd Nefrologıe Kamer 190 Mentor kavramı üzerine Mentor, yonlendıncı, akıl hocası, destekleyıcı, yol gosterıcı ve danışman anlamlarını ıçeren bır kavramdır Aşağıda, mentor uzenne Linda Higgins tarafından yazılmış "Mentonng Moves Mountaın" ısımlı makaleden yapılan bır derlemeyı okuyacaksınız. merıka Bırleşık Devletlerı, tıpta yarışın en acımasız olduğu, kadınların bu alanda oldukça az yer edınebıldığı (tenur pozısyonundakı kadın oranı 1992'de % 5 0) bır ulkedır Bu alandakı kadınlann çok tyı konumlar ıçın uğraş vermesı, mentoru (yonlendıncısı) olmadan hemen hemen olanaksızdır Dr Marry Polan'a gore nasıl aıle olmadan başanlı bır anababa olunamazsa, mentoru olmadan da tıpta başanlı olunamaz Dr Polan, bır kadın olarak tıpta sıstemın nasıl çalıştığını oğrenmenın uzun zaman alacağını, oysa sıstemın ıçınde olan erkeklenn bunu daha kolay oğrendıklerını soylemektedır Fakultelere gınşte, cınsıyet ayırımını dıkkatla sorgulayan formlar, kadınların bu pozısyonlara gırışlerını sınırlamaktadır Bazı oğretım uyelerı umut ışığı gorduklen erkeklerı, aynı durumdakı kadınlara göre daha fazla tercıh etmektedırler Phıllıs Gardner'e gore, toplumda hâlâ erkeklerın, kadınlardan daha başanlı olduklanna daır bır ıma| vardır Karıyerdekı hızlı ılerlemeye bır engel de kadının ış dışındakı farklı yuklerıdır Gelışımsel Bıyolojı Bolumu Başkanı Prof Lucy Shapıro, toplumun kadınlara bırçok ışı empoze ettığını, mesleğının yanı sıra ev ışlen ve çocuk bakımı gıbı sorumlulukları da kadınlara yukledıklerını belırtmektedır Norolojı profesoru Frances Conley, kadınların kendılerını başarıya goturen bılgıyı hıç de kolay elde edemedıklennı ve bunun ıçın çok çalışmalan gerektığını soylemektedır Stanford Tıp Fakultesı'nde yapılan bır çalışmada, kadınlann erkeklerden daha fazla yalnızlık duygusuna kapıldıkları, daha yoğun yonlendırmeye gereksınım duydukları belırlenmıştır Mıkrobıyolojı ve Immunolojı profesoru olan Lucy Thompson, mentorun meslek yaşamının kapılarını açtığını belırtmektedır Prof Thompson 1970'lerde Standford'da tıp eğıtımı sırasında ayırımcılığa uğradığını ve ızole edıldığını duşunen bırısı olarak, aynı fakultede oğretım uyesı olarak kalmayı başardı Bu başarıyı mentorunun kendısıne verdığı duygusal destek yoluyla kazandı Prof Thompson'a gore mentor, engellerle başa çıkmada kadınlara yardım etmelıdır Bu yardımlar arasında "pro|e ve önerı mektupları nasıl yazılır", "toplantılarda nasıl konuşulur", "komıtelerde nasıl çalışılır", "bır çalışmacı dığerıne nasıl takdım edılır" gıbı konular vardır ve butun bunlar kışının kendısıne olan guvenını arttırır VVestern Journal of Medıcıne'ın Nısan 1991 sayısındakı bır makalede, mento A ra sahıp kadınların, bılımsel dergılerde daha fazla yaytnlarının olduğu ve bılımsel çalışmalara daha fazla zaman ayırdıkları belırtılmektedır Mentoru olmayan kadınlar mentoru olanlara gore daha yavaz ılerlemektedır Mentor, rol modelı olarak alınan bır başka kadın olmalı (Bu kadın yaşamıyla da kışıye ornek olmalıdır, ıkı çocuklu başanlı bır fakulte uyesı olmak gıbı) ve farklı bır departmanda çalışmahdır (Aynı bolumden bır mentor, bolum ıçı yanşlarda taraf olabılır ve mentoryonlendınlen ılışkısı bu durumdan etkılenebıhr) Polan, kanyennde 4 erkeğın de kendısıne çok yardımcı olduğunu belırtmektedır Cıaranello ıse guçlu pozısyonlardakı erkeklenn kadınların mentoru olmada daha ısteklı olduklarını soylemektedır Cıaranello, kadınlar ıçın lyı bır mentor olmanın, erkeklerden daha lyı oğretmek anlamına geldığın1 duşunmektedır Ona göre mentor, kadınlan akademık kanyer konusunda desteklemelı, gereksınımlennı değerlendırmelı ve yonlendırmelıdır Bunlar gerçekleştığınde de, tıp fakultelenndekı geleneksel yapıların değışeceğını duşunmektedır Conley, mentorluğun, her ıkı taraf ıçın de dınamızm ıçeren mukemmel bır ılışkı olduğunu, her ıkı tarafın da bu ılışkıyı sağlayana kadar uğraşmasını onermektedır Başarıyı yakalamış kadın grubu, bulunduğu yere hangı zorluklarla ve nasıl geldığını unutmamalıdır Bu yere ulaşmak ıçın hepımızın yardıma gereksınımı vardır Bu amaçla mentorluk, sıstemın ıçıne yerleştırılmeye başlanmıştır Stanford Unıversıtesı Tıp Fakultesı'nde, Marıan Knox, ust duzey görevlılerden gonullulerie oluşturulan ve kadınlar ıçın yarariı olabılecek hedefler, ılerlemede krıterler gıbı konulan ıçeren semınerler duzenledı Bır dığer program Amerıcan College of Physıcıans ıle bırlıkte oluşturulan, yıne kadınlara yonelık ılerleme ve fakulte pozısyonlarına gırışı destekleyen bır programdır Bu programın başarılı olacağı tahmın edılmektedır Yine benzer bır program, bır psıkıyatn klınığınde Wong tarafından başlatıldı Bu programda, psıkıyatr kadınlar meslekı ve kışısel deneyımlennı genç uyelere aktardılar Yapılan çalışmalar, kadınlara rehberlık yapıldığında, lıder olabıleceklerı pozısyonları daha fazla oranda elde edebıldıklerını gostermektedır Desteklenen kadın, kendı potansıyelını farkeder (ozellıkle tıp alanında), daha yeterlı olur Polan'ın dedığı gıbı, "Bu bınlerının bıze verdığı akademık geleneğı taşımak, ulaşabıldığınız her dıleğı bır kuşaktan dığenne geçırmektır" Mentorluğun (yonlendırmenın) anlamı budur ve dağların yerınden oynaması ancak bu şekılde gerçekleşır "Mentorıng moves mountaın" Stanford Medıcıne, Sprıng 1994 Derieyen: Dr Tulay Çakıner Istanbul Lepra Araştırma ve Uygulama Merkezı 4454