Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
T ARTIŞM A TIP Bilimsel yayınlar komedisi Toksik şok sendromuna karşı yeni bir önleıtı Üniversitelerimizde yapılan çalışmalar, uluslararası değeri sıfır olan yerli dergilerde yayımlanıyor. Erdem Büyükbıngöl* uksek öğretım Kurulu Yasası'nın 1981 yılında ortaya koyduğu nıtelıklı kurallannın arasında, akademısyenlerın bilimsel çalışmalarının yayın halıne getırılmesının teşvıkı yer almaktadır Ooçençtlık ıçın tez yapma gıbı aıtık çağın gerısınde kalan bır yaklaşım yerıne ve aynı zamanda dığer akademık yukselmelerde ntelıklı bilimsel çalışmaların yapılması ve bunların uluslararası bılım platformunda yayınlanması, bu yasa ıle öngörulmuştur Dolayısıyla Turk bılım adamları yayın yapma konusunda bilimsel bır yanş içerısıne sokulmuşlardır Ancak bu yarışın, etık kurallar ıçerısınde ve durüstlukle yapılması, yasada Öngörulmemesıne karşın, Turk bıhmının yurtdışında vaıiığını kanıtlamaya yönelık bu yaklaşım, zaman ıçerısınde gıderek ve belkı de genlerımızden gelen bır alaturkahk ıle amacından sapmış ve dejenerasyona uğramıştır Bunun en guzel örneğını, özellıkle muhafazakar yapısını koruyan unıversıtelerı bazı fakultelerının bilimsel olarak nıtelendırılen dergılere sahıp olmasını göstermek suretıyle verebılırız Dunyanın hıçbır teknolojık gelışım sağlamış ulkesınde böyle bır sıstemı görmek mumkun değıldır Ayrıca ODTU gıbı Türkıye'dekı kısır döngulerden fazlasıyla etkılenmeyen ünıversıtelerde benzer yaklaşımlar dahı söz konusu olmamaktadır Y Bundan yıllar önce Amerıka'da karşılaşılan bır olayda, unıversıte kutüphanesine gönderılen bu fakulte dergılerın hıçbır değer taşımadığını, değıl alınıp okunması, çöpe atılması söz konusu olduğunu uzülerek öğrenmıştık O yıllarda çevremız buna benzer olaylan eleştıren, gündeme getırıp çözüm arayan ınsanlarla doluydu Şımdılerde ıse, bır zamanlardakı kendısını ınkar edecek şekılde ve bu çarkın ıçerısınde kendısını yenıleyememenın verdığı bılınçaltı ezılmışlıkle beraber yol alan ve gecekondu yayınlarla akademık ılerleyışın kuralsız ve bilimsel krıterden yoksun başıbozukluğundan yararlanmaya çalışan ınsanlann varlığı, Turk bılımı açısından gıttıkçe urkutücu bır tablo ortaya koymaktadır Fakulteler ya da dernekler tarafından yayınlanan ve bilimsel oldukları savunulan dergilerde yayın yapan akademık personelın bu yaklaşımları, kanımca dunyaya açılabılmemızı buyuk ölçude engellemektedır Bu dergılerın yayın kurullarında yer alan bazı akademısyenler ıse, sempatı djyduklan araştırıcılara kolaylıkla yayın olanağı tanırken, karşı taraf Içın duşmanlık derecesınde reddetme duyguları göstermektedırler Bu aynı zamanda hakem olarak seçılen kışılere de dırekt olarak yansımaktadır Bilimsel platformda sankı çok önemlıymış gıbı, bu kavga sureklı olarak tekrarlanmaktadır Bu arada mumkun olabıldığınce lyı nıyet ıle çalışan fakulte yayın organları ya da bilimsel derneklerın yayın organları da olabılmektedır Ancak bunlar da yıne benzer kısır döngulerın ıçınden çıkmakta oldukça zorianmaktadırlar TUBİTAK gıbı Türkıye'dekı en üst bilimsel bır kuruluşun bıle yayın organlarının henuz uluslararası üst duzey standartlar (Scıence cıtatıon index, Current Contets) ıçerısınde yer almaması, fakulte dergılen ıle yapılacak ve ne yazık kı kabullenmemız gereken bır kandırmacanın boyutları hakkında bıze fıkır vermektedır Bu toplumun bır ınsanı olarak ben de bu çark ıçerısınde sıkışıp kalmış olmanın rahatsızlığını taşıyorum Eleştırısını yaptığım konularda benım de bırçok yanlışım oldu, ama artık kendı kendımızı aldatmamızın sağlayacağı hıçbır yararın olmadığını görebılmelıyız Yalnızca bugunü kurtamak ıçın ucuz hesaplar yapmak ve geleneksel haması duygulardan vazgeçerek ne olduğumuzu nereye gıttığımızı kendı kendımıze ıtıraf etmemızın zamanı gelmıştır Bunu, teknolo|ik olarak gerılerde kaldığımız ve sureklı olarak bilimsel ırtıfa kaybettığımız bır ortamda dıle getırmek, benım gıbı bırçok akademısyen içın de huzursuzluk kaynağı olduğu kanısındayım Benım burada tartışmaya açmak ıstedığım konu hem bılım adamlannı hem de akademısyenlen dırekt olarak ılgılendırmektedır Türkıye'dekı bilimsel dergıler konusunda neler yapılabılır, çözum nedır? 1. Aynı bılım alanına yönelık yayın yapan fakulte dergılen ve bilimsel derneklerın dergılen bırleşmelıdır Hatta, bu dergıler TUBİTAK'ın aynı bılım alanına yönelık yayınlarına katılmalıdırlar Bu entegrasyon, guçlu bır yayın kurulu ıle de butunleşmelıdır Yayın Kurulu bır dergının bilimsel nıtelığının en önemlı faktörlennden brısı Bu nedenle, Yayın Kurullarında, Turkıye'nın bılıme pozıtıf gözle bakan bılım adamlanna (arkadaşlık, dostluk gıbı duygusallıkları bılıme karıştırmayan) ve uluslararası platformda söz sahıbı yabancı bılım adamlanna yer verılmelıdır özellıkle ılk 5 yıl ıçerısınde bu dergıde yayınlanabılecek tum yayınlar yabancı bılım adamlarının hakemlığıne sunulmalıdır 2. Yayın dılı, Ingılızce olmalıdır 3. Akademısyenler, akademık yukselme ıçın yayın sayısını şışırmede ucuz hesaplara pnm vermemelerıdır özellıkle bunu kendılerı ıçın bır zul saymalıdırlar ve onursuzluk olarak değerlendırmelıdııier Eğer gerçekten yaptıkları çalışmaların bilimsel ıçenklenne ınanıyoriarsa, bunu uluslararası standard olmuş dergılere yollama ve yayımlama cesaretını göstermelıdırler Eğer bunda başarılı olamıyorlarsa, çalışmalarını daha nıtelıklı bır hale getırmeye uğraşmalıdııiar Turkıye'de devletın unıversıtelere ve araştırıcılara verdığı önem bellıdır Bu, tartı şılabılır Ancak, bu olanaklaria hıçbır şey yapılamaz demek kadar, bu kudar olur demek de yanlıştır Belkı Türkıye'dekı gerçek bilimsel çalışmalar yapmak hıç de kolay değıldır Belkı, bellı zamanlarda bellı yerlerde bulunan ınsanlann bır makınayı, bır kıtabı ya da bır bılgıyı oyuncağını saklar gıbı dığer araştırıcılardan saklaması ya da o araştırıcının çalışmasına kendısını, alet karşılığı ortak etmek ıstemesı, Turkıye'nın bu alandakı en buyuk handıkaplarından bırını oluşturmaktadır Buna benzer başka olumsuz faktörlerı sayabılınz Burada yıne karşımıza ınsan faktöru çıkmaktadır Ancak, kendı kendımızı baltalamamızın ve bırbırımıze olan guvensızlığımızın sonuçlarını bilimsel ve teknolojık olarak gelışme gösterememekle ağır bır şekılde ödemekteyız Bu ağır fatura, daha ne kadar Türk bılımının sırtında yer alacaktır? * Ooç. Dr. Toksik şok sendromunda, enyık halde bulunan tumör nekroz faktöru (TNF) sağlıklı hücrelerı öldurur Bılım adamları TNF'yı salgılayan enzımi artık saptamış bulunuyor Enzımın yolunu kesmeye çalışan bılım adamları deneysel çalışmalarını henuz hayvanlar uzennde yürutuyor Toksik şoka deneysel saldırı 1) Tümör nekroz faktöru veya TNF bağışıklık sıstemının bır parçasıdır. Kuçuk mıktarlarda uretılen TNF, tumör ve enfeksıyonlarla savaşır. 2) Protaz enzımi tarafından hucre yuzeyınden koparılan TNF serbest kalır. TNF gereğınden fazla üretildiği zaman vücuttaki hücrelen öldurür. 3) TNF protein inhıbıtoru (TAPI) protaz enzımının TNF'yı serbest bırakmasını engeller, dolayısıyla hücre kıyımına son verilir. Toksik şok bir kan zehirlenmesi sendromudur. Genellikle tampon kullanımı sonucu ortaya çıkar ve stafilokok ve strep A bakterisi enfeksiyonları ile bağlantılıdır. ABD'nin Seattle Tıbbı Araştırmalar Merkezı'nde toksik şok sendromu tedavısınde yenı gelışmeler kaydedildı Yıllar suren araştırmalann sonucunda gelıştırılen yenl ılaç, hastalığın ılerlemesıyle ortaya çıkan ve ölüme yol açan protein bırıkiminı engelliyor Bu protein tumör nekroz faktöru (TNF) olarak tanınıyor Vucudun herhangı bır yerinde tumör oluştuğunda, normal olarak bağışıklık sıstemı devreye gırer Söz konusu protein (TNF) burada çok önemlı bır işlev yuklenır Ancak proteının yuksek dozlarda uretılmesı durumunda ortaya cıddl sorunlan çıkar Bu olgu toksik şok sendromunu doğurur TNF iki şekilde bulunur Birıncısı uzun şekıl, hucrenın ıçine bağlıdır ancak hucre zarının dışına taşar Ikıncısı kısa şekıl, enyık halıne gelebılır ve kanla bırlıkte vucutta dolaşır Erıyebıllr proteinln gereğınden fazla uretilmesı durumunda sorun çıkar lmmunex Araştırma ve Gelıştirme Merkezı'nde çalışan Dr. Roy A. Block ve ekıbı bulduklan yeni bir yöntem ıle erıyebılır tumör nekroz faktörunun kana karışmasını engelledı Bu sonuca ulaşmak için protaz enzımınin yolu kesıldi. Ingiltere'nln ciddı tıp dergısi Doğa, araştırmanın sonuçlarını yayımladı Araştırma bugune kadar yalnızca hayvanlar uzerınde denendl lmmunex yetkılıleri, klınık uygulamaya geçmeden önce hayvanlar uzerlnde daha fazla deneyin yapılması gerektığını ilerı suruyor lmmunex'in genel muduru Dr. Steven Gıllis, tümör nekroz faktörunun mafsal ıltıhabı (arterıt), multıpl skleroz, astım ve organ naklı reddı gıbı bağışıklık sıstemı hastalıklarıyla yakın ılgısı olduğunu Iddıa edıyor Son yıllarda bu konudakı çalışmalarını hızlandıran bıyoteknolojı laboratuvarlan, TNF'nun ışlevıni durdurma yarışına girmış bulunuyor Toksik şok bir kan zehirlenmesi sendromudur Genellikle tampon kullanımı sonucu ortaya çıkar ve stafilokok ve strep A bakterisi enfeksıyonlarıyla bağlantılıdır Ohio'da bulunan Cleveland Kliniği'nde araştırmalarını sürduren Dr. Charles J. Fisher Jr., bu yeni ilacın çok genış bır kullanım alanı bulacağını belirterek şöyle konuşuyor "Protaz inhlbitöru çok kuçük bır molekul Dolayısıyla ağız yoluyla kolaylıkla alınabılır Bugun ulkemızde yılda 100 bın kışı toksik şoktan ölüyor. Bır an önce bır önlem alınmaz ıse bu rakam büyuyebilir" 3887