Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
DENİZ MEMELİLERİ FoklarıDenizlerin olağanüstü yaratıkları Dört sesll hoparlör sistemi işitme düzeni lle.sesln yönünü kolayca saptayabiliyor.karanlıkta görebiliyor.radar sistemiyle balık avlıyor. Derleyenler: Hakan Durmuş / Yusuf Kumlutaş akın zamana kadar Karadeniz'de Marmara Denizi'nde, Istanbul B o ğazında bile yaşayan ve Ege Denizi'nde sayılacak kadar çok az kaldıkları bilinen foklar üzerinde bilimsel çalışmalar sürüyor. Gerçek fok türlerinin sayısı 18'dir En küçük fok türü, Sovyetler Birliği'nde Baykal Gölü'nde yaşayan tatlı su foku, en büyükleri ise Güney Kutbu'nda yaşayan fil fokudur. Foklar genellikle soğuk sularda yayılış gösterirler . Yaşamlarının diğer bir parçası ise karadır. Bu yazıda Atlantik ve Pasifik okyanuslarının kuzey sahillerinde yayılış gösteren Liman Foku "Phoca vitulina" üzerinde yapılan araştırmaların ilginç sonuçlarını okuyacaksınız. Yaz başlangıcında gelgltlerin azalıp, denizin çekildiği zaman foklar, büyük bir lagünun merkezindeki kumsallarda gruplar oluşturur. Dişiler 11 aylık hamilelikten sonra doğurmuşlar, yavruları sütten kesilene kadar onlarla ilgilenmeye başlamışlardır Araştırıcılar Phoca vitulina'da kontrollü bir doğum gözledller. Dişi çevre şartlarına göre yavru erteleyebilmekte veya hemen haşlatabilmektedir. Doğumun son safhasında, dişi, herhangi bir nedenden rahatsız edildiğinde, yavrunun doğan başını tekrar doğum kanalına geri çekebilir Rahatsız olduğu durum geçtikten sonra doğumun gerçekleştiği görülmüştür. Y 4 sesli hoparlör sistemi Foklar ürkek bir karaktere sahip hayvanlardır. Yavru denize girdiğinde eğer görüş alanı sınırlı ve akıntı güçlü ise yavrunun kaybolma olasılığı çok yüksektir. Bazı kolonilerde henüz sütten kesilmiş yavruların her yıl % 10'u annelerinden ayrıldıkları zaman ölüme mahkum olurlar. Anne foklar ile yavru foklar arasındaki iletişim acaba nasıl sağlanmaktadır? Burada şefkat ve sorumluluk olduğu görülür. Dünyaya gözlerini açan yavru fok birkaç dakikalık şaşkınlıktan sonra annesini tanır ve onu izlemeye başlar llişki karşılıklıdır. Anne fok da yavrusunun hareketlerini en ince ayrıntısına kadar hem göz hem de ses yoluyla izler. Yavru fok hem havada hem suda yayılabilen bir ses çıkarır. Bu ses sayesinde anne yavrusunu kolaylıkla izler. Hatta anne fok denizde ters saltolar atarken yavrusunu izlemekten geri kalmaz. Yavru sütten kesilir kesilmez bu ses yavrunun repertuarından kaybolur. Yeni doğan yavruların sesleri, kaydedilip sonofragik olarak ayrıldığında, her bir yavrunun tek frekanslı bir ses modeline sahip olduğu ve bu farklılık sayesinde anne fokların yavrularını kolaylıkla buldukları anlaşılmıştır Foklar kalabalık sürü içinde gürültülü bir ortamda yaşamaktadır. Bu yaklaşık ağır bir şehrin trafik gürültüsüne eşdeğerdir. 80 desibellik ortamda yavrunun çıkardıgı sesi anne kolaylıkla duyabilmektedir. Hatta gürültü arttıkça işitme eşiğinin arttığı görülmüştür. Dişi foklar 8 metrelik bir yarıçap içerisinde yavrularının yerlnl tayin etmede ustadırlar. Fokların, sesin geldiği yönü saptamasına imkân veren böyle yetenek, ancak eşsiz bir quadrifonik yani dört sesli hoparlör sistemi işitme düzeni ile sağlanabilmektedir. Anne fokun kulağı hem karada hem suda algılayabilecek bir hassasiyete sahiptir Başı kısmen su içinde olsa bile sesin alıcılara ulaşması zamanı arasında büyük bir fark yoktur. Anne, sesin sadece havadan ya da sudan geldiğinı saptadıktan sonra daha dikkatli bir şekilde yönünü belirler Çünkü hem kulak kanalı, hem de kulağın altında uzanan özel bir dikey doku bandı sayesinde ses iç kulağa iletilebilmektedir. Hangi özel duyu reseptörlerının fokun karanlık sularda yolunu bulmasına yardım ettiği, bilim adamlarının her zaman ilgisini çekmiştir. Foklar, hem karada hem suda en iyi şekilde görebilen gözlere sahiptir. Göz mercekleri, geniş, kü• resel ve şekil olarak su altında net görmeye uygundur Gözün büyüklüğü ve şekli, suyun kırma indisine, korneanın kırma indisinin eşit olmasını sağlamaktadır Bunun sonucunda su içerısinde fokun gözüne giren ışık dalgaları kornedış kulak açımı Karanlık sularda görüyorlar Ses dalgala sese duyarlı barrt prensip olarak temelde radar sistemine a yoluyla geçer. Bu geçlş esnasında kıbenzemektedir» Liman foklarının da aynı rılma ya da yön değiştirme olmaz. Fasistemi kullandığı bulunmuştur. Foklar, kat daha sonra bu dalgalar, mercek tasert ve aralıklı sesler çıkarırlar. Bunlar rafından kırılarak merceğin arkasında geniş frekanslı sesler olup, çok hızlı yaodak noktasına ve retinaya ulaşırlar. yılırlar Ultrasonik dereceBu durum insan gözünde aydeki bu seslerin pek çoğu nı değildir. Insanlarda göz hassas cihazla banda kayfonksiyonu karada iyidir. Suda dedilebilmektedir. Bu sesnet bir görme olmaz. Bunun ler 20 kilohertzin üzerindenedeni karada, kornea tabakadir. Fokların gece avlanma sı kırıcıdır. Suda ise ışık, konesırasında bu seslerin dereanın yardımı olmaksızın mercesini daha da arttırarak cek tarafından kırılır. Bu balık sürülerinin yerini konedenle görüntü retinada uzun layca buldukları belirlensüre oluşamadığı için bulanık miştir. görme olur. Foklarda ise göAcaba av yakalamalarınrüntü tam odakta retina üzerinda başka bir faktör rol oyde oluşur. nuyor mu? Hemen hemen Havada fokun korneası astüm memeli hayvanlarda tigmatiktir. Korneanın eğriligi Fokların bıyıklanmn çok özellikle gözün yatay düzlemı duyarlı olduğu anlaş'ıMı var olan btyıklar. foklar ve deniz aslanlarında çok iyi doğrultusunda değiştirilir ve şekilde gelişmiştir. Bu konuda yapılan ışık dalgaları gözü geçtiklerinde, bu eğdeneylerdebıyıkların harekete karşı rilikten etkilenirler. Bu olay yani astighayli duyarlı olduklarını göstermiştir ve matizm, suda önemli değildir. Çünkü bu duyarlılık beslenmede rol oynamaksuda ışık, korneadan geçtiğl zaman kıtadır. Bunun için fokun bıyığına araştırırılma olmaz. Foklar karada stenopaic cılar küçük bir titreşim çubuğu dokunduyani dikine kasılabilen bir göz bebegine ruyor. Bu arada çubuktaki tıtreşımlerin, sahiptir Bu göz bebeği astigmatizme sıklık dereceleri ve frekansı değiştiriliuyum sağlar ve fokun havadaki görüş yor. Sonuçta, fok bıyığının yaklaşık 2,5 keskinliği, sudaki ile aynı seviyeye ulakHz. gibi yüksek frekanslara duyarlı olşır. duğu buljnuyor Liman foklarının gözü su içerisinde, KaynalcSdMİtfflk Amarican Nltan çok az ışıkta bile son derece duyarlıdır 1989 NaUıoıul Q*ograOc Niaan 1967. Araştırıcılar yaptıkları bir incelemede, fokun gece ay ışığı ile aydınlanmış temiz bir suda 466 metre derinlikte hareket eden bir objeyi belirleyebildiğini tesbit etmiştir. Ses: Ultrasonik Dlşl foklar, okyanusta yavrularını özel bir Isttme yapısı saym>ındo kolayca bulablllrler. Genellikle gece beslenen liman foku, görüş mesafesinin sıfıra yakın olduğu, karanlık sularda, nasıl olur da hergün kendisine yetecek kadar balığı bulup yakalayabilmektedir. llk defa yarasalarda, yunus balıklarında, kuşlarda tanımlanan bu olayın esası Fok babğının gözü, karada ve suyun İçinde azami duyarlığa sahip görünuyor. 22024