Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
TARTISMA P S İ K O L O J İ Dolunay yanılsaması2 N.Ekrem Duzen ODTU Psikoioji Böiümü Fiziksel veriler, psikolojik süreçler Buna Ponzo Yanılsaması adı verılmektedır ve değışık çeşıtlemelerı vardır Soldakl şekilde, usttekı çızgı alttakı çizgıden daha uzun olarak, sağdaki şekilde ıse çızgılerın arasındakı fıgur ağzı genış dıbı dar bır bardak gıbı algılanır Oysa gerçekte, soldakı şekilde çlzgllerln uzunluğu eşlttlr ve sağdaki şekilde bardak gıbı görulen fıgur tam bir dikdörtgendlr. Ustelık bunlara bakan kışı kendısını ne kadar zorlarsa zorlasın, çızgılerı eşıt olarak ya da bardağı tam dıkdortgen gıbı goremez Bu, algı sıstemının bılınç dışı (nonconscıous) çalıştığının bır göstergesıdır Burada oluşan yanılsama ıle dolunay yanılsamasının algımantığı aynıdır Sağdaki şekilde perspektıf ıpuçlan daha çok ve yoğun olduğu ıçın (tıpkı ufuktaki dolunay ıçın söz konusu olan coğrafya parçası gıbı) yanılsama daha guçludur Bu ıse şuna ışaret eder Eğer Ay zirve konumundayken bız ona bır gökdelenın dıbınden baksaydık ve o sırada Ay gökdelenın en ust çızgısıne teğet olsaydı, yanılsama yıne oluşurdu Buna koşut olarak, puruzsuz bir yuzeye teğet olan Ay (örneğın çarşaf gıbı bır denız), puruzlu bır yuzeye teğet olan Ay'dan (orneğın çalkantılı bır denız) daha kuçuk görunecektır Çunku ılk durumda, uzaklık bılgısı taşıyan ıpuçlan ıkıncı duruma gore daha az ve zayıftır Aşağıdaki şekilde olduğu gıbı ma sırasındaki Ay kadar büyuk olmayacaktı Aradakı fark, fiziksel kırınımla açıklana mayacak kadar buyuk bır farktır Bu ve benzer yanılsamaların yukarıda da gosterıldığı gıbı yapay olarak yaratılabılmesı ve yanılsamaların etkılerının azaltılıp çoğaltılabılmesj (manıpule edılebılmesı) bunun en açık kanıtıdır Dıkkat edılmesı gereken nokta, yanılsamanın yalnızca dolunaya ozgu olmayıp bırçok şeyde ve olayda doğal ya da yapay olarak ortaya çıkabılmesıdır Dolunay yanılsaması da dığer dogal ya da yapay yanılsamalarla aynı algımantığının urunudur Kuşkusuz yanılsamalar, fiziksel verılerden kaynaklanmakta ve etkılerı dolunay yanılsamasında olduğu gıbı abartılı olabıl mektedır Ne var kı psıkolojık sureçlerde oluşan bır fenomen, yıne ancak psikolojik süreçlerle açıklanabılır Şu halde hiçbir psikolog, fiziksel bır olayı psikolojik olarak açıklamaya çalışmamalıdır Bu, tum araştırma alanları ıçın geçerlı ve zorunludur NOT Dr Gultekin Caymaz bır oncekı yazıma da ır ' Kendısı hayalı bırtakım varsayımlarla yanılmıştır demektedır Her şeyden önce yazdık larım benım kışısel goruşlerım ya da hayalı varsa yımlarım olmaklan çok uzaktır Yazdıklarım sade ce devasa algı (perceptıon) lıteraturunde bana ula şan ve benım ulaşabıldığım bırkaç bılgı kırıntısının derlenmesınden ıbarettır D olunay yanılsaması uzerıne 6 Ocak 1990 tarıhınde yayımlanan yazımla ılgılı olarak 10 Mart 1990 tarıhınde Dr. Gultekin Caymaz'a ve Bülent Uyanıker'e aıt ıkı yazı yayımlandı Bu yazılara (teşekkur ettıkten sonra) ek olarak bazı açıklamalar yapmak ısterım Dr. Gultekin Caymaz, Ay'ın ufukta buyuk görunmesının nedenı olarak atmosferın mercek gıbı davranmasını gösterıyor Bu doğrudur Ancak aşağıda açıklamaya çalışacağım gıbı, bu verı tek başına alındığında Ay'ın ufukta daha buyuk görunmesını açıklayabılır, ama yanılsamayı açıklayamaz Çunku yanılsama, sadece Ay'ın ufukta büyuk görünmesınden ıbaret değıldır Öte yandan Ay'dan Dunya'ya bakılması halınde Ounya'nın Ay'dan küçük görulmesının konuyla bır ılgısı yok Söz konusu edılmesı gereken şudur Ay'dan bakıldığında Dunya'nın ayın ufkundakı ve zırvesındekı konumları arasında görunur buyukluğe daır bır fark var mıdır? Ayrıca, Dr Caymaz'ın sozunu ettığı fotoğraflardan ben de yaklaşık bır duzıne kadar gördum Dığer yandan, Bülent Uyanıker, Ay'ın çapının değışmesındekı fiziksel nedenler uzerınde durmakta, atmosferdekı ışık kırınımlarından, nem durumundan ve açısal farklılıklardan söz ederek konuya açıklık getırmektedır Uyanıker'ın yazdıkları da doğrudur, fakat yetersizdir. Ayrıca Uyanıker de Ay'dan bakıldığında Dunya'nın nasıl goruleceğınden söz etmektedır Oysa, belırttığım gıbı, sorun Dunya'nın Ay'dan buyuk ya da kuçuk gorulmesı değıl, Ay'dakı bır referans noktasına göre ıkı konumu arasındakı buyukluk farkıdır Şu halde, dolunay yanılsamasına daır bıraz daha psikolojik bılgıye ıhtıyaç var gıbı gorunuyor Sorunu çözmek ıçın yöneltılecek en lyı soru şu olurdu sanırım Acaba atmosfer olmasaydı ufuktaki Ay'ı zlrvedeki Ay'la aynı buyuklukte mi görurduk? Fızık buna (Dunya'nın basıklığından ve Ay'ın yörungesınden kaynaklanan kuçuk bır kesır dışında) evet dıyecektır Oysa psikolojl, bu durumda da ufuktaki Ay'ın daha buyuk göruneceğını soyler En iyl çözum, Ay'a gıderek aynı noktadan Dunya'nın ufuk ve zırve konumlarına bakmak olurdu Ancak şu an bunu yapamayacağımızdan, daha dunyevi blr çözume başvurabılırız O halde aşağıdakı şekle bakalım 'Dolunay yanılsaması'na eleştiriler yetersiz Kaptan GündUz Aybay D Bu, Ponzo Yanılsaması'nın bır çeşıtlemesıdır Burada, soldaki siyah dlkdörtgen sağdakıne göre yalnızca boydan değıl enden de buyuk gorunur Sıyah dıkdortgen sağdan sola geçtığı.ıde şışmıştır sankı Uçak pilotları, uçak ınışe geçtığı sırada ufka teğet olan Ay'ın, uçak pıste (yanı yere) yaklaştıkça sankı bır balonmuş gıbı şiştlğini rapor etmışlerdır Yanı göz ıle Ay arasına gıren coğrafya parçasının mıktarı ve yoğunluğu arttıkça yanılsamanın da etkısı artmaktadır O halde ışık kırınımları açıklaması tamamen geçersız mıdır' Dolunay yanılsa masının etkısını şu şekilde formulleştırebılırız Atmosferın ufuktaki Ay'ı buyutmesı yanılsamaya neden olmaz Eğer algı sıstemı yanılsamaya uğramayan bır sıstem olsaydı, ufuktaki Ay'ı belkı yıne buyuk görecektık, ama bu Ay hıçbır zaman yanılsa enızcıler oteden berı göksel olaylara ılgı duymuşlardır, gök cısımlerınden navıgasyon (yolalım, seyır) ıçın yarar lanmaya başladıktan sonra bu ılgı artmıştır Gece köpruustunde görev yapan guverte zabıtlerı ve kaptanlar ıçın, goksel olaylar uzerınde "fıkır yurutmek" adeta kaçınılmaz bır ış olmuştur Aslında Ay'ın hılal ya da yarımay durumunda da olan, ama dolunay halınde daha belırgınleşen yanılsama, denizcılere kuresel navıgasyon derslerınde anlatılır Sonra, guverte zabıtlerı bu olayı köpruustüne gelen konuklarına anlatıriar, uzerınde sonuca varılamayacak tatlı tartışmalar yapmaya elverışlı bır konudur bu Bay N E Duzen'ın yazısı, bana, bu konuda daha önce okuduğum ya da dınledığım bana hep doyurucu olmaktan uzak gözuken açıklamalardan daha anlamlı ve ınandırıcı geldı Bu nedenle yazıyı kesıp sakladım Bay Caymaz ve Bayan Uyanıker'ın yazıları bu bakımdan benı heyecanlandırdı ama umduğumu bulamadım Bu nedenle aşağıdakı eleştırılerımı sunmak ıstedım Dr. G.Caymaz, anılan yazısında, dosdoğru ve apaçık N.E.Duzen'in "dolunay yanılsaması "nı psikolojik nedenlerle açıklamasını "fiziksel gerçeklere aykırı" saydığını söyluyor Sonra da, *avakurenın (atmosferın) bır yakınsak r rcek, bır buyuteç gıbı ışlev yaptığını, bu yuzden Ay ve Guneş'ln çevrene yakınken buyuk, başucuna (Z) yakınken kuçuk görulduğünu belırtıyor Bu açıklama, Bay N E Duzen'ın fotoğraf makınesı ıle Ay'ın yüksek ve alçakken (ırtıfası yuksek ve alçakken) çekılen fotoğraflarının aynı buyuklukte olduğuna ılışkın kanıtı karşısında anlamsız kalmaktadır Sayın Caymaz'ın "Dunya Ay'dan daha buyuk olduğu halde, Ay'dan Dunya'ya bakarak çekılen bır fotoğrafta Dunya bızım Ay'ı görduğumuzden daha kuçuk görunmektedır (Bu fotoğrafı ben gördum)" bıçımındekı açıklaması, kanımızca çok buyuk bır yanılmayı yansıtıyor Dunya'nın Aydan görunen çapı Ay'ın Dunya'dan gorunen çapının dört katıdır Sayın Uyanıker'ın yazısı "Dolunay yanılsaması psikolojik mi?" başlığını taşıdığı halde konuya hıçbır katkı getırmıyor Yazar, açıklamaları ve krokılerıyle, çevrene (ufka) yakınken Guneş'ın ve Ay'ın yuvarlaklığını (daıre bıçımının) nıçın bozulduğunu ve yayvanlaştığını ayrıntılı sayılacak şekilde açıklıyor da, "dolunay yanılsaması ' olayına gelınce sondan bır oncekı paragraf bırkaç satırla yetınıyor "Bu buyume havakureden kaynaklanmalıdır Yanı havakure olmasaydı Ay'ı daha kuçuk gorecektık ancak bunun tersı doğru değildır" demek konuya bır açıklık getırmıyor, Bay N E Duzen'ın açıklamalarına bır yanıt da oluşturmuyor Ayrıca Bay Caymaz'ın " Güneşın gözden yıtmesı ıçın ıkı dakıka daha gereklıdır dıye bağladıgı bırkaç cumle, konuya aşına olmayanları yanıltacak yuzelsel bır açıklamadır Turkıye'de ve denız duzeyınde bulunan bır gozlemcı ıçın, yaklaşık olarak doğru sayılan bu bılgının genel bır doğru gıbı verılmesı yanlıştır Çunku, Guneş kımı yerde kenarı gorunur çevren (ufuk) uzerınde olduğu andan 5 dakıka, 10 dakıka sonra da batar ("Hıç batmadığı da olur" dersek, belkı Sayın Uyanıker'ın açıklamasının sakıncasını göstermış oluruz ) Bu konuyu gundeme getırmesı ve ılgınç açıklamaları dolayısıyla Bay N E Duzen'e teşekkur etmek ısterım U