Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
S A Ğ L I K POLİTİ K A S I Toplum, hekimine sahip çıkmalı Hekimler, halka, sağlık hizmetlerinin berbatlığından tek sorumlu olarak gösteriliyor. Prof. Dr. Türkân Saylan urk toplumunda hekimler yalnızca Insanların sağlığı ıçın değıl ulkelerının geleceğı ıçın de canla başla çalışmış bir meslek keslmını oluştururlar Osmanlıda aydınlanma ve çağdaşlaşma hareketının önculerı olan Jön Turkler'ın çoğunun Tıbbıyeyı Şahane'den çıktığını herkes bılir Cumhurlyet dönemınde de hekimler, kendılerı içın hıçbır ayrıcalık tanınmadığı halde, Anadolu'nun en uzak köy ve kasabalarında yıllar yılı özverıyle hem sağlık hızmetı vermışler hem de bırçok yerde yerel yönetıcılıklerı ııstlenmışlerdır Gerek Cumhurıyet dönemınde gerekse daha öncelerı hekimler, şair, yazar, müzlkçl, ressam, slyaaetçl vb olarak da toplumun kulturel ve sosyal duzeyının gelışıp yukselmesıne katkıda bulunmuşlardır Böylesıne etkın ve saygın bır meslek kesımının bugun getırılmış olduğu nokta ıse ne yazık kı tam anlamıyla bır darboğazdır Son yıllarda toplumumuzun her alanında yaşanan yazlasma, kuşkusuz sağlık alanına da yansımıştır Resmı kuruluşlarda ıdeolojık kadrolaşma ve adam kayırmalar, bakanların bırkaç ayda bır değışmesı ve konunun uzmanı olmayışları, ana konular yerıne gunluk ayrıntılara boğulmaları, kalıcı bır sağlık polıtıkasının oluşturulmasını önlemıştır Gereklılığı ıncelenmeden, ınsan gucu ve lınansman kaynakları planlanmadan, hıçbır alt ve ustyapı bırıkımı olmadan sırf polıtık çıkarlar uğruna çok sayıda tıp fakultesı kurulmuştur Buralarda, olmayan fakat var glbı gösterılen eğıtım kadrosuyla, yetıştırılmeden öğrenımını tamamlayıp görkemlı dıploma törenlerıyle mezun edılen, kendıne guvensız ve geleceğınden umıtsız bır hekım kıtlesı yaratılmıştır. T lıkların tek sorumlusu ilan edılmışler ve hızmet verdıklerı toplumun boy hedefı halıne gelmışlerdır Aslında hem halk hem de hekimler, bu bozuk duzenın sorumlusu değıl, olsa olsa kurbanı olabılırler ve sağlık hızmetlerindekı bu karanlık durumun oluşmasında hıçbır suçları yoktur Doktorluktan vazgeçenler Mesleklerını kazanmak ıçın uzun eğıtım yılları harcayan hekimler, her şeye karşın hızmet etme ve yararlı olma arzusuyla doludurlar, ancak çok kısa surede karşılarına çıkan engeller nedenıyle bu mesleğı seçtıklerıne bın pışman olmaktadırlar Son zamanlarda, mezun olduktan hemen sonra hekımhk yapmaktan vazgeçıp başka dallara kayanların sayısı gıderek artmaktadır Yetkılılerse son yıllarda hekımlerı yıldırmak ıçın ellerınden gelenı belkı de ışın nereye varacağını fazla duşunmeden yaparak halka hoş görunmek, boylece bozuk duzenı örtbas etmek gıbı bır gırışım ıçındedırler Hekimler, yeterlı sağlık hızmetı göremeyen halkımıza ne acıdır kı yoksunlukların tek suçlusu ve sorumlusu olarak gosterılmektedır Oysa hekımın de, yeterlı sağlık hızmetı alamayan halkın da sorunu ortaktır, aynıdır Her Ikisi de geçlm zorluğu ve gelecek guvensizllği içindedlr, kendını gelıştırme ve çocuklarını dıledığınce yetıştırme, çağdaş bır ınsan gıbı beslenme, rahat bır konutta oturma, duzgun bır ışyerınde çalışma, dinlenme ve eğlenme olanaklarından yoksundur Durum bdyle olunca ınsanımızın, kendısının bır parçası olan hekimine sahıp çıkması, hekımın de toplumuyla butunleşerek ınsanca yaşama kavuşma savaşını bırlıkte vermesı gerekır Hekımlığın ana amacı renk, dıl, dın, zengın, fakır ayırımı yapmadan herkese eşıt nıtelıkte hızmet vermektır Bunun ıçın de sosyal ve ekonomik açıdan yeterlı ve bağımsız olması ve uzun surelı bır "devlet polıtıkası" olarak belırlenecek sağlık örgutlenmesı ıçınde çalışma ortamı kazanması gerekır Hekımlerın hak ettıklerı statuye ve saygınlıklarına yenıden kavuşmaları ıçın, aralarındakı fıkır ayrılıklarını bır yana bırakıp çok geç olmadan yasal örgutler çerçevesınde el ele vermelerı ve hukuksal mucadeleye gırışmelerı tek çözumdür Geleceğın Turkıyesınde ınsan onuruna yakışır ve çağdaş bır sağlık hızmetı ıstıyorsak gerek basın ve yonetıcıler, gerekse halk olarak hekımlerımızı suçlayacağımıza, tum toplum ve tek tek bıreyler olarak sağlıkla ılgılı yasaların, sıstemlerın ve uygulamaların ulkemızın yapısına uygun ve çağdaş boyutlar kazanmasını sağlamalıyız Bırgun bırılerınm bızler ıçın bırşeyler yapacağını duşlemek yerıne, bılgı bırıkımlerımızı bırleştırerek ulkemızın ve ınsanlarımızın yararına olacak bır çağdaş sağlık orgutlenmesını gerçekleştırmek tek çözumdür ve bu da hepimizin ortak ödevi olmalıdır. G adece yeni bir yıla değil, yeni bir on yıla daha başlıyoruz. Böylesine yıldönümleri, yaşanılan zaman dilimleriyle hesaplaşmayı da genellikle zorunlu kılıyor. Tabii basın yayın organlannda, bu bir hesaplaşmadan ziyade, bir derleme toparlama, kısa tarihi özetleme biçimiyle gerçekleşiyor. Son on yılın olayı nedir? Kişisi kimdir? Bu yıllarda neler oldu bitti? tletişim araçları, bütün bunlann dökümünü yapıyor ve bellekleri tazeliyor. Geçmişe bakıp, gelecek için kendine çekidüzen vermek de kişilerin, kurumlann, örgütlerin görevi. Bir Bilim Teknik Dergisi olarak, bize düşen görevin kendi ilgi alanlarımızda olan bitenleri derleyip toparlamak olduğunu düşundük. Insanlığı, dahav gezegenimizin yaşammı inceden inceye, ama temelden biçımlendiren bılım ve teknik alanlarında neler olmuş, nerelere gelinmişti? Hangi îeknolojik yenilikler toplumları zenginleştirmiş ve bunlar hangi temel bilimsel çalışmaların ürünleriydi? Temel araştırmalara ağırlığını koyan fizik, tıp, kimya, biyolojide neler olmuştu? Bu sayımızda önceliği teknolojiye verdik ve teknolojik yenilikleri ana noktalarıyla özetlemeye çalıştık. önümüzdeki sayılarda, 10 yıl ıçinde dığer bılim dallarında kaydedilen gelişmeleri yayımlayacağız. Yazarımız Asimov ise yılın son yazısında geçmişe değil, geleceğe bakıyor ve doksanlı on yıllardan neler bekleyebileceğimizi öngormeye çalışıyor. Biz, Cumhurıyet Bilim Teknik Dergisi olarak bir yayın yılını daha geride bırakmanın, bir yıl boyunca 1200'e yakın gelişmeyi, araştırmayı, düşünceyi sizlere aktarabilmiş olmanın mutluluğunu duyuyoruz. • ••Dergimize emeği geçenler adına, okurlarımıza sağlıklı, mutlu ve irili ufaklı seyinçlerle dolu 1990 ve 199O'lı yıllar diliyoruz. Yeni yılın ilk cumartesisinde buluşmak umuduyla hoşçakalın... s HAFTANIN GÜNDEMİ O K U R D A N B İ Z E Küçük değişiklikler Akıp gıden yaşamdan koparılmak, yalıtılmak, ınsana verilen böyük bir cezadır. Ve eğer ki bir ınsan sadece "düşündüğü" için böylesı bir yaşama mahkum oluyorsa bu bir insanlık ayıbıdır. Cezaevınde duyarlılık alabildiğine artıyor, duygular daha yoğun bir hale geliyor. Monotonluğa dönüşen cezaevi günlerine, ufaak değışıklıkler, ayrıntılar bile renk katabiliyor Değişiklikler ufak gibi görünür ama, aranan değişikliğe karşılık verir. "Bılim Teknik" Dergisi ve "Düsun Bul" köşesı de benım içın öylesi değişıklıklerden. "Düsön Bul" köşesıne abone oldum arfık. Zaman sorunu pek olmadığı için ıslemlerin uzunluğu pes ettırmiyor benı. Alı KANAT E Tıpı Cezaevı/KONYA bulmaca nedenıyle kaleme aldım, ancak bu sırada düsündüklerimı yazayım dedim. Tıp yazılarına yeteri kadar yer veriyorsunuz, ancak ben psıkiyatripsıkoloii ile ılgili yaırılan dergımde daha fazla görmek istiyorum. Tuğrul AYDEMİRITRABZON Doktorlar sinirli ve huzursuz Sağlık ocaklarında Insanlarımıza hasta olmamaları ıçın gereken önlemlerı almalarını bır turlu kavratamamış, buna karşın hastalanınca hastane kapılarında kuyruk olmalarını önleyememış durumdayız Bugün heklmlerin pekçoğu gerçekten yapması gerekenı değıl, göruntuyu kurtarmak ıçın gundelık işlerı yapar durumda ve bunun huzursuzluğu ve sınırlılığı ıçındedir Bundan onlarca yıl öncesınde bıle, Sağlık Bakanlığı yetkılılerı, genç hekımlerın Anadolu'ya atamalarını yaparken "Orası oldukça uzaktır ama, ınsanlarının gelırı tyldır, bol para kazanırsın" dıyerek mesleğın gerçek karşılığının devletten değıl halktan alınacağını taze beyınlere aşılamakta blr sakınca görmemekteydıler Yeterlı eğıtım görmedığı ıçın pratısyen hekim olarak çalışmaktan huzursuz, aılesını geçındırecek ucretı alamadığı ıçın ezik ve mutsuz çok sayıda hekımın ıçıne duştuğu çıkmaza, gunluk gıdasını bıle yeterınce bulamayan halkın buyuk bır kesımının sağlık hızmetını satın alacak gucunun olmayışı da eklenmistir. Ne acıdır kl hekimler, butün bu aksak Ribozom değil, ribozyme Bilim ve Teknik yazılış hatalannı sürdürmektedir. Sayi: 145, sayfa 5, sütun 3'te, katalizör RNA molekülleri "ribozomlar" olarak adlandırıldı diye yazılmısfır. Doğrusu "ribozyme" olacakh. Ribozyme, ribonükleık asit ve enzim (enzyme) sözcöklerinin birlestırılmesınden turetılmıstir ve rıbozomla tamamen farklı şeylerdır. Ribozom: RNA'dan protein sentezi yapan nbonufc/eoprofeindir. İ.Ü. isfanbul Tıp Fakultesı Int. Dr. NAVID DILMAGHANIAN Cumhurlyct Blllm T«knlk • Sahıbi Cumhurıyet Matbaacılık ve Gazetecılık Türk Anonım Şırketı adına Nadlr Nadl • Genel Yayın Muduru Hasan O m a l • Muessese Muduru Emlne Uşaklıgil • Yazı işleri Müdürü. Okay Oönensln • Yayın Yönetmenl. Orhan Buraah • Grafik Yönetm«n: TDtes HMdcmir • Tıp yazılarına ağırlık verilmeli Tıp fakultesı son sınıf öğrencisiyim. Cumhuriyet Bilim Teknık'ı çıktığından beri izliyorum. Özenle seçtiğiniz konular için tüm çalısanlarını kutlarım. Bu mektubu bu hafta "DüşünBul" köfetind* yayımlanan