Katalog

16 OCAK 2015 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 maz... Düşünceyi ifade özgürlüğünü, yargının bağımsızlığını, demokratik hakları savunmak suç sayılmaz demokrasilerde. Kin ve nefret tohumlarını toplumun hayat bahçesine atmak, sanatçının, aydının, yazarın görevleri arasında değildir... Bir paylaşım güdüsü vardır sanatçının, yazarın, çizerin... Nedir o? Yarattığını insanlarla paylaşmak, yaşamı türkülü, çiçekli dallarda çoğaltmaktır... Ben bu tümceyi çok sık kullanırım! Eğer insanlar siyasetçilerden etkilenirse, o ülkenin toprakları yaşanmaz hale gelir... Güneş ışınlarıyla yağmur damlaları birlikte toprağa inerken gökkuşağı oluşur... Bu öyle bir andır ki güzelliğini insan kardeşlerimizle paylaşmak için gökkuşağının ya resmini yapmak ya fotoğrafını çekmek ya da yazısını yazmak gerekir! Sanat bu yolda oluşur, evren böyle güzelleşir, kardeşlik, mutluluğun paylaşımı burada oluşur. HHH Halkların kardeşliğini istemek, İslam coğrafyasında yaşanan katliamları algılamak için şu sloganı atarım hep: “Paylaşım, mutluluğun bereketidir!” İşte o zaman savaşlar olmayacak, barış ve kardeşlik türküleri söylenecek, çocuklarımız ölmeyecek. Din, dil, ırk, inanç, mezhep ayrımcılığı yapılmayacak... Dünya halkları özgür olacak, emperyalist güçler İslam coğrafyasını yeniden belirleyemeyecek... Onun için laiklik temelinde demokrasiye temel tüm özgürlükler hayata geçmeli, düşünceye kelepçe vurulmamalı, silahlı terör eylemleri nereden gelirse gelsin lanetlenmeli, bahane bulunmamalı... HHH Cizre’de olaylar bitmiyor... Kim kışkırtıyor bu olayları? 12 yaşında Nihat öldürüldü... İçinizde bir acı var mı? 26 Aralık’tan bugüne beş kişi öldü Cizre’de... Kimse provokasyona gelmesin, tuzağa düşmesin, Türkiye’de, tüm dünyada terör bitsin... Yeter artık, yeter! Sürpriz liste hazırlığı İlk kez parti olarak seçime girmeye hazırlanan HDP, toplumsal olaylarda hayatını kaybedenlerin yakınlarını da milletvekili adayı göstermeyi planlıyor MAHMUT LICALI ANKARA Türkiyelileşme projesi kapsamında yeni bir çatı altında örgütlenen HDP, siyasi tarihinde ilk kez parti olarak katılmayı hedeflediği 2015 genel seçimlerinde kamuoyunu şaşırtacak bir liste hazırlamayı hedefliyor. Gezi ve Uludere’de hayatını kaybeden gençlerin yakınları, tanınan akademisyen ve aydınlara milletvekili adaylığı teklifi götürülmesi tartışılırken 550 aday arasında Ermeni, Süryani, Roman, Arap kökenli kişilerin yanı sıra İslami ve Alevi kesiminde sevilen isimlerin de yer alması bekleniyor. Parti bünyesinde oluşturulan seçim koordinasyon kurulu, HDP’nin milletvekilli adaylarıyla ilgili değerlendirmeler yaptı. Seçim koordinasyon kurulunun parti yöneticileriyle birlikte yapacağı toplantıla İnsanın Özgürlüğü Suç mu? Bu ölümler, acılar, hüzünler neden!.. Neden “ölü çocuklar” ülkesi oluyoruz; kin, nefret, öç alma duygularının sarmalında yaşıyoruz? Hoşgörü, sevgi yok içimizde... Düşmanlık var, düşmanlık! Bırakın insanların dinlerini, inançlarını, mezheplerini, ırklarını... Ayrımcılık yapmamak, bu coğrafyada insanca yaşamak hepimizin hakkı... Ölü çocuklarımız, gençlerimiz, 30 yıldır içinde bulunduğumuz terör belası... Bir esintiyi duymak, özgürce yaşamak hakkımız... Teröre destek vermek, özgürlükleri kısıtlamak... Kuşaklar gelip geçiyor, aynı düşmanlık sürüyor... Toplumsal ve bireysel özgürlükleri savunmak, Celâl Üster’in yazdığı gibi, “İnsan ruhunun en derinlerinde yatan gizlerini özgürce düşleyebilmek için” yazarın da, düşünürün de, aydının da gerçek anlamda bağımsız olması gerekmez mi! Celâl, dün benim düşündüklerimi yazmış Jean Paul Sartre’dan yola çıkarak... Sartre, yazar, düşünür ve aydın kimliğiyle sokak gösterilerine, eylemlere katılmış, solcu yayınlar üstünde bulunan baskıyı kaldırmak için... Uzun uzun yaptığı eylemleri, Fransa’nın Cezayir’deki barbarlığını anlatmama gerek yok, Cumhuriyet okuru bilir... Bir aydın, bir yazar, düşünür, baskıya, şiddete, teröre karşı çıkar, ideolojisi ne olursa olsun. Bunun tam tersini Türkiye bildim bileli yaşıyor, iktidarlar gelip geçse de... Üstelik o baskı giderek artıyor, insanların dinleri ve inançları üzerinde yapılıyor bu baskılar! HHH Bir sanatçı, yazar, düşünür, aydın, gazeteci salt kendisi için üretmez, kendi özgürlüğü için dalkavukluk yapmaz, hiçbir siyasal iktidarın tetikçiliğine soyunmaz, toplumu kışkırt HER KESİMDEN ADAY Hrant Dink’in eşi Rakel Dink veya oğlu Arat Dink’e adaylık teklifinde bulunabileceği belirtiliyor. Rakel Dink 2011 yılında BDP’nin teklifini reddetmişti. Gezi Direnişi’nde hayatını kaybeden Ethem Sarısülük, Ali İsmail Korkmaz ve Berkin Elvan’ın ailelerinden isimlere de adaylık teklifi yapılması konusunda eğilim öne çıktı. Ayrıca Uludere’de hayatını kaybeden ailelerden Encü ailesine adaylık teklifi yapılabileceği belirtiliyor. Seçim sürecinde HDP, Kürt siyasetinde önemli yeri olan kişiler ve gruplarla kapsamlı görüşmeler yapmayı da planlıyor. temasının öne çıkarılması öngörülüyor. HDP’nin milletvekili adaylarının yarısının kadınlardan oluşması yönünde de çalışmalar yürütülüyor. Rakel Dink rın ardından milletvekili adaylarının isimlerinin netleştirileceği ifade ediliyor. Genel seçimlerde “yeni yaşam” Parti tüzüğünde düzenlenen karar alma mekanizmalarında kadınlar lehine en az eşit temsilin esas alınacağı hükmü kapsamında kadın adayların seçilebilecek bölgelere dağılımına da dikkat edileceği ifade ediliyor. Ayrıca yine tüzükte düzenlenen genç ve engellilerin temsili kapsamında da aday listesinde önem verileceği belirtiliyor. Parlamentoda toplam 27 sandalyeye sahip olan HDP’deki iki dönem kuralının parti lideri Selahattin Demirtaş ve İmralı heyetinde yer alan HDP Grup Başkanvekili Pervin Buldan için esnetilmesi beklenirken söz konusu iki isim dışında yer alan ve iki dönemdir milletvekili olan Ayla Akat Ata, Bengi Yıldız, Sebahat Tuncel, İbrahim Binici, Hasip Kaplan, Özdal Üçer ve bağımsız milletvekili Aysel Tuğluk için de parti içinde değerlendirme yapılacağı ifade ediliyor. l Meclis’te MHP ve HDP’li vekiller birbirinin üzerine yürüdü ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) TBMM Genel Kurulu’nda Milli Mayın Merkezi Yasa Tasarısı’nın görüşmeleri sırasında HDP’li Hüsamettin Zenderlioğlu’nun konuşması sırasında “Kürdistan” ifadesini kullanması tartışmalara neden oldu. MHP ve HDP’li milletvekilleri birbirinin üzerine yürüdü. HDP’li Zenderlioğlu, Türkiye’de toprağa 1 milyondan fazla mayın döşendiğini belirterek “Kürdistan bölgesinde bulunan güvenlik tesislerinin etrafına 39 bin mayın döşenmiştir” ifadesini kullandı. Bu sırada MHP Grup Başkanvekili Yusuf Halaçoğlu, birleşimi yöneten Başkanvekili Meral Akşener’in yanına giderek bir süre konuştu. Akşener, Zenderlioğlu’nun konuşmasını tamamlamasının ardından, Genel Kurul’da söz alan her milletvekilinin yemin ettiği anayasanın 81. maddesine sadakat sorumluluğunu anımsattı. l Kılıçdaroğlu Alevi temsilcileriyle buluştu Alevilerden CHP’ye ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Alevi derneklerinin başkan ve temsilcileriyle bazı cemevi yöneticilerini kabul etti. Alevi temsilcileri, sorunlarının çözümüne dönük önerilerin, CHP’nin seçim bildirgesine girmesini istedi. CHP Genel Merkezi’ndeki kabule, Alevi Federasyonu Genel Başkanı Remzi Akbulut, Alevi Bektaşi Federasyonu Genel Başkanı Fevzi Gümüş, Alevi Dernekleri Federasyonu Genel Başkanı Rıza Eroğlu, Alevi Vakıfları Federasyonu İkinci Başkanı Kartal Cemevi Başkanı İsmail Saçlı, Alevi Dernekleri Federasyonu Başkan Yardımcısı Nurtepe Cemevi Başkanı Zeynel Şahan, Alevi Dernekleri federasyonu yöneticisi Garipdede Dergâh Başkanı Celal Fırat, Alevi Bektaşi Federasyonu Başkan Yardımcısı Baki Düzgün, Nurtepe Cemevi Yöneticisi Ahmet Teber, Alevi Bektaşi Federasyonu Genel Sekreteri Fadime Türkyılmaz seçim bildirgesi için çağrı ve Pir Sultan Abdal Dernekleri Genel Başkanı Müslüm Doğan yer aldı. Kılıçdaroğlu ile Alevi derneklerinin başkan ve temsilcilerinin, bazı cemevi yöneticilerinin görüşmesinde CHP genel başkan yardımcıları Veli Ağbaba ile Sezgin Tanrıkulu da hazır bulundu. Görüşmede Alevi temsilcileri, yaklaşan genel seçimler öncesinde Alevilerin siyasi partilerden beklentilerini sıralarken taleplerinin seçim bildirgesine girmesini istedi. Dernekler ayrıca 8 Şubat’ta İstanbul’da eğitim sendikaları ile birlikte “Eğitimde Gericiliğe Karşı Birlik Mitingi” düzenleneceğini belirterek CHP’den de destek istedi. Kılıçdaroğlu ise parti olarak Alevilerin talepleri konusunda bugüne kadar birçok çalışmada yer aldıklarını, bundan sonra da çalışmalarının süreceğini belirtirken “CHP bu ülkede laikliğin ve inanç özgürlüğünün güvencesidir” dedi. Alevi örgütlerinin önceki gün de HDP’yi ziyaret ettiği öğrenildi. Halaçoğlu, Zenderlioğlu’nun kullandığı ifadenin tutanaklara girmesini kabul edemeyeceklerini söyledi. Zenderlioğlu ise “Bir coğrafyanın adını illa senin istediğine göre mi kullanacağız? Bu coğrafyanın adı bu. Bunu Atatürk de kullanmıştır; İran sınırına gelirken diyor ki ‘Burası neresi?” Diyorlar ki ‘Burası Kürdistan’” dedi. Akşener de bunun üzerine, “Ben de başta olmak üzere TBMM’nin her bir üyesi, üzerine yemin ettiğimiz anayasaya uymak zorundayız” uyarısında bulundu. MHP’li Lütfü Türkkan’ın “Buna sessiz kalan güruhu da lanetliyorum. Bu lanet olası tavrı lanetliyorum” demesi üzerine MHP ve HDP’liler arasında sert tartışmalar yaşandı. Türkkan ile HDP Grup Başkanvekili İdris Baluken birbirinin üzerine yürürken oturuma ara verildi. Araya giren CHP ve AKP’li milletvekilleri olası bir kavgayı önledi. Söz düellosu bir süre daha devam etti. Halaçoğlu: Tutanağa girmesin Fotoğraf: DHA ‘Kürdistan’ tartışması Kavgayı önlediler l TBMM KİT Komisyonu’nda tartışma Askeri yargıyı dizayn l Bayoz davası dosyasına girdi İstanbul Haber Servisi Anayasa Mahkemesi’nin ihlal kararının ardından yeniden görülen Balyoz davasında, dosyadaki en önemli delil olan 11 No’lu CD’nin değiştirildiği yönündeki iddiaları destekleyen yeni belgeler mahkemeye ulaştı. Oluşturulma tarihi 5 Mart 2003 olan CD’de yer alan hastane ve dernek isimleri, CD’nin oluşturulduğu tarihten çok sonra konulmuş. Anadolu 4. Ağır Ceza Mahkemesi, avukat Hüseyin Ersöz’ün isteği üzerine çok sayıda kuruma yazılar yazarak isimlerle ilgili iddiayı sordu. İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü, CD içindeki “İSTANBULDA BULUNAN ÖZEL HASTANELER.doc” isimli dijital dosyadaki hastane isimlerine ilişkin şu yanıtı verdi: “Söz konusu isimlerin çoğu 2003 yılından sonra, 2004, 2005 2008 yılında değiştirildi. Sultangazi’de bulunan Özel Sultan Hastanesi’nin adı 26 Mayıs 2008 tarihinde Özel Medical Park Sultangazi Hastanesi olarak; Gaziosmanpaşa’da bulunan Özel Şafak Hastanesi’nin adı 11.05.2005 yılında Özel Avrupa Şafak Hastanesi olarak; Bahçelievler’de faaliyet gösteren Özel Hayrunnisa Hastanesi’nin adı 31 Aralık 2004 tarihinde Özel Nisa Hastanesi olarak değişti.” İstanbul Valiliği’nin yazısına göre, kapatılacak dernekler olarak gösterilen eski adı Hür Demokratlar Derneği olan “Liberal Avrupa Derneği”nin ismi de 8 Nisan 2006’da değiştirilmiş. TÜBİTAK raporuna göre CD’deki “GÜVENİLİR EMNİYET PERSONELİ.doc” isimli dijital dosya içinde “İstanbul İlinde Güvenilir Emniyet Personeli” başlıklı belgenin son değişiklik tarihi 14 Şubat 2003. Listede adı geçen emniyet müdürleri Ogün Toprak, Salih Kara ve Selim Kutkan’ın da 2003 yılının Temmuz ayında, yani 4 ay sonra İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü’nde göreve başladığı bildirildi. Cezaevinde IŞİD’le Sahtecilik iddialarını destekleyen yeni deliller konuşabiliyorduk Haber Merkezi Musul’da rehin tutulan 49 konsolosluk personeli karşılığında Türkiye tarafından serbest bırakıldığı iddia edilen IŞİD militanlarından birisi İngiliz Times gazetesine konuştu. BBC Türkçe’de yer alan habere göre, 19 yaşındaki İngiltere vatandaşı Shabazz Suleman rehine takasında yer aldığını iddia ederek, değiş tokuşu Milli İstihbarat Teşkilatı’nın (MİT) yürüttüğünü, yaklaşık bir ay bekledikten sonra kendilerine dışarıda onları bekleyen bir otobüs olduğunun söylendiğini anlattı. Suriye’nin Rakka kentinden Times muhabirleri ile konuşan Suleman, yaklaşık 200 IŞİD üyesinin 49 konsolosluk çalışanı karşılığında takas edildiğini söylüyor. Suleman, “Bize özgür olduğumuzu söylediler. Sınırda değiş tokuş oldu. (Sonra) IŞİD’e doğru gittik” dedi. Suleman Şanlıurfa’da açık alanda bir “hapishanede” çoğunluğu Çeçen olan 35 başka IŞİD üyesi ile beraber tutulduklarını söylüyor. Haberin muhabirlerinden John Simpson, BBC Türkçe’ye verdiği bilgide Suleman’ın kendilerine, “hapishanenin” polis tarafından idare edildiğini, zaman zaman MİT’in gelip ziyarette bulunduğunu aktardığını anlattı. Suleman “polisler dostaneydi” derken, hapiste internet bağlantıları olduğunu, IŞİD’le konuştuklarını, IŞİD videosu izlediklerini aktarıyor. Polislerin neden Suriye’de savaşmak istediklerini anladığını söyleyen Suleman, “Esad’dan, İsrail’den vb. nefret ediyorlar. Müslüman Kardeşlerin ideolojisindeler” diyor. Kendisine IŞİD’le bağlantısı kurulmadan sınır dışı edilme ya da takasın bir parçası olma seçeneklerinin sunulduğunu söyleyen Suleman, ailesi kendisi hakkında İngiltere polisine ve Türk makamlarına kayıp bildiriminde bulunduktan sonra MİT tarafından iki kez ziyaret edildiğini de iddia etti. Hapishane günlerini “iyi” olarak tanımlayan Suleman, hapishanede pizza yediklerini de söyledi. Sınırdan geçmeye çalışırken yanlış yöne giderek “doğrudan Türklerin eline” gittiğini söyleyen Suleman, önce biraz dövüldüğünü ama bunun çok olmadığını daha sonra hastaneye götürüldüğünü ve askeri istihbarat tarafından sorgulandığını anlatıyor. Suleman kendisine para cezası kesildiğini, yetkilileri yardım görevlisi olduğuna ikna ettiğini ve kendisine sınır dışı edileceğinin aktarıldığını anlatıyor. Times’A konuşan IŞİD üyesİ, Türkiye İlgİlİ önemlİ açıklamalar yaptı: tasarısı kabul edildi EMİNE KAPLAN ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) – Emniyet Genel Müdürlüğü; Ergenekon, Balyoz, Devrimci Karargâh, Zirve Yayınevi, KCK, Erzincan ve Turgut Özal’ın ölümü gibi davalarda yüzlerce kişinin tutuklanarak yargılanmasına yol açan “gizli tanık”lar hakkında soruşturma başlattı. Emniyet müfettişleri, arasında “Osmanım” lakaplı Osman Yıldırım’ın da bulunduğu 105 kişinin nasıl gizli tanık olduklarını ve bağlantılarını araştıracak. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı da, TSK’ye kumpas ve sahte delillerle dava açılmasına yönelik iddiaları araştırıyor. Hürriyet Gazetesi’nin haberine göre, kritik görevdeki müdür ve amirlerin bağlantı Gizli tanıklara soruşturma larını da mercek altına alan müfettişler, soruşturma sonucunda suç unsuruna rastlamaları durumunda dosyaları cumhuriyet savcılıklarına iletecekler. Ergenekon davasındaki “kumpas” iddialarını soruşturan savcı tarafından ifadesi alınmak istenen ancak Tanık Koruma Yasası, sayesinde izini kaybettiren Yıldırım’ın izine ulaşılamayor. Tanık Koruma Yasası kapsamında, 105 tanık, 168 tanık yakını olmak üzere 273 kişi hakkında koruma tedbiri uygulanıyor. Koruma kapsamında, 12 gizli tanığa estetik uygulandı, 68 gizli tanığın adres bilgileri değiştirilerek farklı bir ile nakledildi. ANKARA TBMM Adalet Alt Komisyonu’nda, askeri hâkim ve savcıları atamak için Askeri Hâkimler Kurulu oluşturulması, TSK mensuplarıyla ilgili soruşturma yapılmasının izne tabi tutulmasını öngören yasa tasarısı, Genelkurmay, Askeri Yargıtay ve Askeri Yüksek İdare Mahkemesi’nin itirazlarına karşın bazı değişiklikler yapılarak kabul edildi. Alt komisyonun çalışmalarına Milli Savunma Bakanlığı, Genelkurmay Başkanlığı, Askeri Yargıtay ve Askeri Yüksek İdare Mahkemesi ile kuvvet komutanlıklarının temsilcileri de katıldı. Muhalefet milletvekilleri, Askeri Hâkimler Kurulu oluşturmasına itiraz ederek hükümetin HSYK’nin ardından askeri yargıyı da kendi güdümündeki kurul aracılığıyla dizayn edeceğine dikkat çekti. Görüşmeler sırasında tasarıya Milli Savunma Bakanlığı dışında TSK temsilcilerinden itiraz geldiği öğrenildi. Yapılan itirazlarda, Askeri Hâkimler Kurulu düzenlemsiyle binbaşı rütbesindeki birinin daha üst rütbedeki askeri hâkimle ilgili karar verebilmesinin önünün açıldığı, askeri mahkemelerin komutanlık teşkilatından çıkartılmasının sıkıntı yaratacağı dile getirildi. Ancak Milli Savunma Bakanlığı temsilcilerinin ısrarı üzerine tasarı küçük değişiklikler dışında korundu. Tasarıda yapılan değişiklik le ise uyuşturucu kullanmaktan haklarında tedavi ve denetimli serbestlik kararı verilen yükümlülerin askere sevkleri, bu kararın uygulanmasının bitimine kadar ertelenecek. Bu tedbirin verildiği silah altındaki yükümlüler ise geçici terhis belgesi düzenlenerek terhis edilecek, tedavinin ardından ise yeniden silah altına alınacak. Askeri Hâkimler Kurulu tarafından askeri hâkimlere verilecek disiplin cezalarını düzenleyen maddede de değişikliğe gidildi. Buna göre, meslekten men cezası için bazı suçlardan “hükmün açıklanmasının geri bırakılması” kararı verilenler için bu ceza uygulanmayacak, ceza için kesin hüküm giyme koşulu aranacak. eçiş süresi düzenlendi Yapılan bir başka değişiklikle yeni kurulacak askeri mahkemelerin ve askeri başsavcılıkların göreve başlamalarıyla ilgili geçiş süresi yeniden düzenlendi. Buna göre, daha önce kurulmuş askeri mahkemeler ile askeri savcılıkların görev ve yetkileri, yeni kurulacak mahkeme ve başsavcılıkların göreve başladıkları tarihte kendiliğinden sona erecek. Bu askeri mahkeme ve savcılıklarda bulunan soruşturma ve kovuşturma dosyaları, görevsizlik ve yetkisizlik kararı verilmeksizin ve kendiliğinden yeni askeri mahkeme ve başsavcılıklara geçecek. G C M Y B