29 Nisan 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
11 TEMMUZ 2014 CUMA CUMHURİYET SAYFA EKONOMİ [email protected] 11 DİSK ve Türkİş, AB ile müzakereler kapsamında hükümetin imzalatmak istediği metni reddetti ‘Ortak metin’ krizi Hükümet, işçi ve işveren örgütlerine 19. Fasıl’la ilgili bir ortak metni imzalatmak istedi. Metinde, sendikal konularda hükümetçe atılan adımların “memnuniyetle karşılandığı” ve “desteklendiği” gibi ifadelere yer veriliyordu. İşçilerin demokratik taleplerinin TOMA ve gaz bombalarıyla engellendiğine dikkat çeken DİSK, bu metni imzalamayı reddetti. Türkİş de önce imzaladı sonra imzasını çekti. MUSTAFA ÇAKIR OECD uyardı ‘Türkiye’de büyüme hâlâ sıcak para ve iç tüketime bağımlı’ diyen OECD, yapısal reformların üretim için önemine dikkat çekti. Ekonomi Servisi Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD), Türkiye ekonomisinin önümüzdeki yıllarda büyümeye devam edeceğini ancak, ekonominin dış kaynak ile fonlanan iç tüketime aşırı bağımlılığının halen devam etmekte olduğunu belirtti. Kurumun internet sitesinde yer alan rapora göre Türkiye’nin, enflasyon, döviz kurları ve kredi hacmini sürdürülebilir seviyelerde tutacak para politikaları ve mali politikaları ile büyümeyi tekrar dengelemesi gerekiyor. Rapora göre, Türkiye’nin kısa vadeli ekonomik görünümünde küresel toparlanmanın etkisiyle iyileşme kaydedildiğine dikkat çekilirken, büyüme oranlarının iki yıl içinde hızlanacağı tahminine yer verildi. OECD’ye göre uzun vadeli seyir ise enflasyonla mücadele ve kamu finansmanının itibarının korunmasına, verimliliği artıracak ve rekabeti destekleyecek yapısal reformlardaki ilerlemelere bağlı olacak. OECD, Türkiye’nin bu yıl yüzde 3.3 büyüyeceği öngörürken, 2015’te büyümenin yüzde 4’e çıkmasını bekliyor. Kurumun bu yıl için enflasyon tahmini yüzde 8 gelecek yıl için yüzde 6.5. OECD cari açığın GSYH’ye oranının bu yıl yüzde 6.4, 2015’te ise yüzde 6.6 olacağını öngörüyor. ANKARA Türkİş, Hakİş, DİSK, TİSK ve TOBB temsilcilerinin, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik başkanlığında önceki gün gerçekleştirdiği Üçlü Danışma Kurulu toplantısında “ortak metin” krizi yaşandı. Hükümet, AB müzakereleri kapsamında 19. fasılla ilgili işçi ve işveren örgütlerine ortak metin imzalatmak istedi. DİSK reddetti. Türkİş önce imzaladı, ardından geri çekti. İşveren örgütleri TİSK ve TOBB yetkili kurullarında görüştükten sonra yanıt vereceğini bildirdi. Toplantıda AB’ye katılım müza kereleri kapsamında, “Sosyal Politika ve İstihdam” başlıklı 19. fasılda gelinen nokta görüşülürken bakanlık işçi ve işveren örgütlerine imzalamaları için “ortak niyet beyanı” sundu. Metinde faslın müzakerelerine başlanması için AB’nin iki açılış kriteri belirlediği, son iki yılda bunları karşılamaya yönelik önemli adımlar atıldığı şu ifadelerle belirtiliyordu: “(Türkiye ve AB yetkililerinin) ortak mutabakat anlayışı içerisinde, 1 Kademeli olarak yüzde 3’e çıkacak olan işkolu barajının yüzde 1’de sabitlenmesine, 2 Bu düzenlemeye rağmen sendikalarda yaşanacak yetki sorun larının çözümü için uyum süresi tanınmasına, 3 30’dan az işçi çalışan işletmelerde sendikal tazminat hakkıyla ilgili olarak Anayasa Mahkemesi’nin vereceği karara göre gerekli adımların atılmasına karar verilmiştir. Bu hususlarla ilgili adımların atılmasını memnuniyetle karşılıyor ve destekliyoruz. 19. faslın müzakerelerine başlanmasının yararlı olacağını beyan ederiz.” DİSK, “Sendikal hak ve özgürlüklerle ilgili görüşmelere bizi çağırıyorlar ancak işçilerin haklarıyla ilgili basın açıklaması yapmak istediğimizde TOMA’larla, gaz bombaları ile saldırıyorlar” görüşünü dile getirerek bu koşullar altında metni imzalamayı reddetti. Türkİş önce imzaladı, ancak metindeki 2. maddenin içeriğini netleştiren “SGK kayıtlarının esas alınması ve bazı işkollarının birleşmesi nedeniyle barajı aşamayan sendikalar için yeni bir geçişuyum süreci tanınması” şeklindeki talebi kabul edilmeyince imzasını geri çekti. TİSK ve TOBB ise metni yetkili kurullarında görüştükten sonra yanıt vereceklerini bildirdi. DİSK’in metni imzalamayacağını belirtmesinin ardından toplantıda sert tartışmalar yaşandı. Toplantı yapılan sert tartışmalarla sona erdi. milyon lira harcandı Anadolu Ajansı Geçen yıl Türkiye’de 128 milyon 442 bin liralık silah ve fişek satın alındı. AA’nın Makine Kimya Endüstrisi Kurumu (MKEK) verilerinden derlediği habere göre, yapılan bu harcamanın 17 bin 205’ini yerli, 11 bin 672’sini ithal tabanca satışı oluşturuyor. Yerli tabanca satışlarından 27 milyon 228 bin 427 lira, ithal tabanca satışlarından 30 milyon lira gelir elde edildi. MKEK’de Glock, Sig Sauer, Beretta, Smith&Wesson’un da aralarında bulunduğu 14’ü ithal, 9’u yerli toplam 23 marka tabanca satışı gerçekleşti. İthal tabancaların fiyatı bin dolar ile 4 bin 500 dolar, yerli tabancaların fiyatı ise 600 lira ile 4 bin 350 lira arasında değişiyor. MKEK’nin 2012’te elde ettiği gelir 117 milyon 922 bin lira iken 2013’te bu rakam 128 milyon 442 bin 416 liraya ulaştı. Silaha 128.4 ‘Lobiciniz benim’ Amerika’da temaslarda bulunan TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, ‘Ya Transatlantik Yatırım Ortaklığı’na bizi de katın ya da serbest ticaret anlaşması yapalım. Türkiye’ye gelin yatırım yapın, lobiciniz ben olayım’ dedi. UTKU ÇAKIRÖZER Ekonomi Servisi Türkiye Bankalar Birliği verilerine göre, 20022013 arasında Anadolu’da kredi kullanımı en fazla 2.35 puan artabildi. Kredi kullanımındaki payı en çok artan il ise turizm sektörünün etkisiyle Antalya oldu. Antalya’nın 2002’de kredilerden aldığı pay yüzde 1.17 iken 2013’te yüzde 3.52’ye yükseldi. Gaziantep, 2002 yılında kredilerden yüzde 0.8 pay alırken 2013’te 22 milyar lira kullanımla payı yüzde 2.32’ye yükseldi ve Antalya’yı takip etti. KOBİ’leri sayesinde ihracatını son 8 yılda 2.5 kat arttıran Konya, 2002’deki yüzde 0.34’lük payını 2013’te yüzde 1.65’e çıkartarak üçüncü oldu. İstanbul’un payı 2002’de yüzde 52.04’ten 2013’te yüzde 41.65’e geriledi. İstanbul’u 6.31 puanlık düşüşle Ankara takip etti. Ankara’nın payı yüzde 11.44’e geriledi. Anadolu kredileri kıpırdadı Son 11 yılda Anadolu’da kredi kullanımı sınırlı arttı. En fazla artış sadece 2.35 puanla Antalya’da yaşandı. Bu ili 1.34 puan artışla Gaziantep ve 1.31 puan artışla Konya izledi. WASHINGTON Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, ABD ile Avrupa Birliği arasında yürütülen “Transatlantik Ticaret ve Yatırım Ortaklığı” (TTIP) anlaşmasına Türkiye’nin de dahil olabilmesi için Washington’da bakanlıklar, düşünce kuruluşları, ABD Ticaret Odası ve ABD’li şirketlerle temaslarda bulundu. Hisarcıklıoğlu, ABD Ticaret Odası’nda yaptığı konuşmada, Türkiye ile ABD arasında askeri ve siyasi ilişkilerin zaman zaman iniş çıkışlar yaşansa da en üst düzeyde olduğuna ancak ilişkilerin ekonomi bacağının hep zayıf kaldığına işaret ederek, “Türkiye’de ABD’ye yönelik ilginin düşük olduğu biliniyor. Halka dokunacak en önemli husus ekonomik ilişkileri artırmaktır. Ekonomi güçlenirse diğer alanlarda da güçlü hale geliriz. Amerikan işadamları bunun farkında. Amerikan siyasetçilerinin de farkına varması lazım” dedi. Ekonomik ilişkilerin istenen seviyeye ulaşması için Türkiye’nin ABD yönetimine yönelik taleplerini anımsatan Hisarcıklıoğlu, “Ya Türkiye’yi de TTIP’in bir parçası yapın ya da ABD ile Türkiye arasında ikili serbest ticaret anlaşması (STA) imzalayalım. Bunun önünde artık hiçbir engel yok” diye konuştu. Önceliklerinin TTIP’in içinde yer almak olduğunu belirten Hisarcıklıoğlu, “Türkiye kesinlikle TTIP müzake Bankalara kötü haber (soldan sağa) TOBB Yönetim Kurulu Üyesi Şahin Bilgiç, ABD Ticaret Odası Başkanı Kıdemli Danışmanı Greg Lebedev, TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, TOBB Yönetim Kurulu üyesi Ebubekir Bal, ABD Ticaret Odası Türkiye, Ortadoğu ve Kuzey Afrika Başkan Yardımcısı Khush Choksy. ‘Ya TTIP ya da STA’ relerinin içinde yer almalı. Amerikan şirketlerinin bugün Türkiye’de yaşadıkları sıkıntıların farkındayız. Türkiye’nin dahil olduğu TTIP müzakerelerini de bu tip sıkıntıları giderebilmek için önemli bir fırsat olarak görüyoruz” dedi. Türkiye ekonomisindeki yapısal dönüşümü anlatan Hisarcıklıoğlu, üçüncü ülkelerde ortak yatırım çağrısında bulundu. Hisarcıklıoğlu, “Türkiye yalnızca 75 milyonluk canlı bir pazar olarak değil aynı zamanda üçüncü ülkelerde işbirliği yapılacak bir üretim üs sü olarak da önemli. Etrafındaki 1.5 milyar nüfustan oluşan pazara Türk şirketleriyle ortaklıklar kurarak erişmek daha kolay. Özellikle Arap Baharı, bölgenin istikrarını daha da bozduğu için Amerikalı ve Avrupalı şirketlerin bölge pazarlarında bir katalizöre ihtiyaç var” dedi. ABD’li şirketleri Türkiye’de yatırıma davet eden Hisarcıklıoğlu, “Türkiye’de yapacağınız yatırımlarda sorun yaşamanız halinde lobinizi yapmaya hazırım. Yeter ki yatırımınızı Türkiye’ye getirin” dedi. Ekonomi Servisi ABD merkezli Citigroup, Türkiye’de yüksek enflasyon ve cari açığa rağmen reel faizlerin tekrar negatife dönmesi nedeniyle oluşabilecek riskleri gerekçe gösterek büyük ölçekli bankalar için tavsiyesini düşürdü. ABD’de kısa vadeli faizlerin yakın bir gelecekte yükselmeye başlayacağına işaret eden Citi, “Bu durum Türkiye banka hisseleri üzerinde olumsuz etkiler yaratabilir” dedi. Citi; Garanti ve Yapı Kredi hisseleri için tavsiyesini “al”dan “sat”a, Halkbank, İş Bankası, Vakıfbank, Bank Asya için tavsiyesini de “tut”a indirdi. Fitch ise Anadolubank’ın finansal kapasite notunu “bb+”dan “bb”ye, Alternatifbank’ın “bb” olan notunu “b+”ya indirdi. Şekerbank’ın uzun dönem kredi görünümünü ve temerrüt derecelendirmesini “negatif”e çevirdi. Mandarin 72 metrekarelik deniz manzaralı odaları ve 145 metrekarelik Akdeniz suitleri ile öne çıkıyor. 93 ile 426 metrekare arasında değişen lüks daireler ile 550 ve 640 metrekarelik villalar da misafirlere farklı konaklama seçenekleri oluşturuyor. VEFAT Merhum Rıdvan Kutlu, Merhume Şadiye Kutlu’nun biricik oğlu, Merhume Güzin Tavas’ın sevgili yeğeni, Sumru Zaim ve Perihan Kutlu’nun ağabeyleri, Dündar Zaim Merhum Refik Özyörük’ün kayınbiraderleri, Osman ve Yvette Zaim, Feyza ve Nüsset Delfes’in dayıları, Nergis Zaim, Fulya Delfes’in büyük dayıları, Kutlu Erata’nın dedesi, Nuran Kutlu’nun çok sevgili eşi Bodrum’a 650 milyon Avro’luk otel DEMET YALÇIN BODRUM Asya’dan Avrupa’ya kadar 25 ülkede 44 otelle hizmet veren Uzakdoğulu lüks otel zinciri Mandarin Oriental, Türkiye’deki ilk otelini Bodrum Cennet Koyu’nda açtı. 650 milyon Avro’ya mal olan tesislerde bir gecelik konaklama fiyatı 80018 bin Avro arasında değişiyor. 109 odası, 10 restoranı olan otel 600 dönüm arazi üzerinde yer alıyor. Mandarin Oriental Hotel Group’un Başkan Yardımcısı Christoph Mares, “Mandarin Bodrum, Türkiye’de ilk otelimiz olmasının yanı sıra Avrupa’da da ilk resort otelimiz. Bu nedenle grubumuz için büyük değer taşıyor” dedi. Projeyi 650 milyon Avro’luk yatırımla hayata geçiren Astaş Holding Yönetim Kurulu Başkanı Vedat Aşcı, “Bodrum, doğası, eşsiz denizi, dokusu ve atmosferiyle dünyada ayrıcalıklı bir konuma sahip. Efsanevi hizmetleriyle ünlü, pres tijli bir otel markasının hizmet vermeye başlaması şüphesiz Bodrum’u uluslararası arenada hak ettiği yere taşıyacak. Mandarin Oriental, Akdeniz çanağında lüks tatil konseptini yeniden tanımlayacak” dedi.  Bu arada Kuruçeşme Arena’ya Astaş ile otel yatırımı yapmaya hazırlanan Mandarin, burada da dünya jet sosyetesinden iş dünyasına, devlet adamlarından sanatçılara kadar geniş bir müşteri ağırlayacak. İHSAN KUTLU vefat etmiştir. Cenazesi 11 Temmuz 2014 Cuma günü (bugün) Şakirin Camii’nde kılınacak ikindi namazını müteakip Karacaahmet Kabristanı’nda toprağa verilecektir. AİLESİ Not: Çelenk gönderilmemesi, arzu edenlerin TEMA Vakfı’na bağışta bulunmaları rica edilir.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle