Katalog

SAYFA CUMHURİYET kultur@cumhuriyet.com.tr 28 EKİM 2014 SALI 18 KÜLTÜR ALİN TAŞÇIYAN, SİYAD BAŞKANLIĞI GÖREVİNDEN AYRILDI Sansür krizi istifa getirdi Kültür Servisi Sinema Yazarları Derniği SİYAD’ın başkanı Alin Taşçıyan, 51. Antalya Altın Portakal Film Festivali’nde yaşanan sansür krizinin ardından görevinden istifa etti. Altın Portakal’ın festival komitesinde yer alan Taşçıyan ve asil üye Elif Tunca 24 Ekim 2014 tarihli dernek yönetim kurulu üyeliğinden istifa ettiklerini bildiren dilekçelerini yönetim kuruluna sundular. Yönetim kurulunda kabul edilen istifaların ardından boşalan iki üyeliğe yedek yönetim kurulu listesinden Şenay Aydemir ve Janet Barış’ın girdiği açıklandı. SİYAD’ın 10. dönem yeni yönetim kurulu gerçekleştirdiği ilk toplantıda, ikinci başkanlık görevinde bulunan Melis Behlil başkanlığa, yönetim kurulu üyesi Uğur Vardan da ikinci başkanlığa atandı. Melis Behlil ve Uğur Vardan’ın yeni görevleriyle birlikte SİYAD yönetim kurulunun asil üyeleri Deniz Yavuz, Şenay Aydemir ve Janet Barış’tan oluşuyor. İç hesaplaşmanın oyunu ‘Satıcının Ölümü’nün yeni yapımı Ankara Devlet Tiyatrosu’nda AB’nin önde gelen oyun yalerin buluştuğu) bir anlazarlarından Arthur Miller’in tım oluşturmuştur. Bu anbaşyapıtlarından sayılan “Salatımdaki zorlukların ışık, tıcının Ölümü” (1948), Angiysi ve dekor kullanıkara Devlet Tiyatrosu’nun yemındaki inceliklerle aşılni dönem yapımları arasınması gerekir. da yer alıyor. Oyun Orhan Ne ki, Savaş Burian’ın Türkçesiyle ve Zafer Karaokay’ın Çevirel’in dekor tasarımı, görselliğin estetik borejisiyle sunuluyor. yutunu tümüyle gündem dışı bırakmış. İşlev“Satıcının Ölümü” Miller’ın çoğu oyunları gi sel bir yetkinlik de taşımıyor. Fonda New York bi, “aile bağları”na odaklanan bir metindir. Bagökdelenlerinin fotoğraflarının yansıdığı sahneba Willy Loman “satıcı”dır. Yeterince gayretli nin ön kısmı, bahçe duvarı niyetine oluşturulve yetenekli olan bireyin ABD Başkanı bile olamuş grikahve paravanların çepeçevre sardığı bir bileceği yalanını kurumlaştıran “Ameriev iskeletine ayrılkan düşü” peşinde, bir kentten ötekine domış. Oyuncuların da u “Satıcının Ölümü” laşarak bavullarla taşıdığı malları pazarlahareketlerini iğretima işine yaşamını vermiş bir küçük adam. leştiren bu şematik/ Miller’ın çoğu oyunları gibi, Güler yüz ve tatlı dille her kapıyı açabilehantal yapının nere“aile bağları”na odaklanan ceğine inanan Willy, büyük oğlu Biff’i de sinde ne var pek anbir metin. Oyun Orhan aynı “yükselme düşü”ne laşılamıyor. Dahayazgılamıştır. Biff geleBurian’ın Türkçesiyle ve Zafer sı biçem birliği de cekte “futbol yıldızı” olaKaraokay’ın rejisiyle sunuluyor. görülmüyor. Ebecaktır. veyn yatağı gerçekçi Oysa “düş”ün parlakbir görüntü verirken, lığı, “gerçek”leri, içeroğullar iki dar sedire diği tehlikeyi görünsıkıştırılmış. Orta alanın mez kılmaktadır. Çünkü mutfak olduğu, yandan Willy’nin konumu, günügörünen buzdolabının kamüzde kredi kartı/özel sipağı açıldıkça anlaşılıyor. gorta pazarlaması yap“Ev”de geçmeyen sahnesın diye işe alınan, becelere ise öne çekilen pararikli çıkmayınca da kapıvanalar fon oluyor. Çenın önüne konuveren gütin Akay’ın ışık tasarımı venceden yoksun insanlasahneyi daha da karanlık rınkinden farksızdır. Oyun kılıyor. “Şimdi”de yaşaWilly ile Biff’in, “düş”ün nanlar soluk “sarı”, “geçyıkılış aşamasında yaşamiş an”lar donuk “bedıkları babaoğul çatışmayaz” ışıkla anlatılırken, sıyla ateşlenir. dekor ve ışıktaki ölgün Miller’ın “modern tragörselliğe karşın, Sevjedi” yazma çabası bu gi Türkay’ın giysileri pıoyunda belirgin biçimrıl pırıl ve cıvıl cıvıl. Çede görülür. Willy’nin lişkiler de var. Anne gece “kendi kendine konuşma” biçiminde yansısabahlık giyerken, oğlanlar yatağa ayakkabılarıyyan “kafa sesi” ve bilincinin “şimdi”den uzakla giriyorlar. Yırtık çorapları yamayan Anne’nin laşarak “geçmiş”e dönüş yapması yoluyla, yoyepyeni giysisi ve ayakkabıları var. Neyse ki ğun bir “iç hesaplaşma” gerçekleşir. Oyunda yer “geçmiş” ve “şimdi” arasındaki sahnelerin ayrıalan 48 saatlik iç ve dış hesaplaşma süreci içinmını Türkay’ın değişen modayı biraz abartılı da de, Willy’nin kendisini ve ailesini yıllarca inanolsayansıtan giysilerinden anlıyoruz. dırdığı “kahraman” konumundan “kurban” koKısacası, oyun ortak bir mantığı olmayan numuna düşüşü izlenir. Son nokta ise Willie’nin, bir dekorışıkgiysi çalışması içinde yer alıyor. oğullarının gözünde bir kez daha “kahraman” Willy’de Erdal Küçükkömürcü, çoğunlukla yaolma çabasının buruk yansımasıdır. Sıradan kürı karanlıkta, ağır çekim görüntüsü veren bir tarçük adam Willy Loman, trajik boyutlara ulaşatımla ve acılı bir ses tonuyla sunuyor yorumunu. maz. Ama bir “insan”dır. Miller’ın deyişiyle, her Kimi zaman da çok bağırıyor. Neyse ki bağırma insan gibi “önemsenme”yi hak etmektedir. konusunda Biff’i oynayan Buğra Koçtepe’yle Miller, bu yapıtıyla da çağımızın gerçeklerine yarışamıyor. Ayrıca tüm erkek oyuncular, Ameışık tutar. Oyun, kapitalist düzenin etinden sütün rikan jest ve mimikleriyle Türkçe konuşuyorlar. den alabildiğine yararlanarak tükettiği, sonra da Bu da oyunculuğu grotesk kılıyor ve tekdüzeleşbir kenara fırlatıverdiği bireyin, yalnız ailesinin tiriyor. Bir tek Anne’yi (Linda) oynayan Gülçin karnını doyurmak için değil, insanlık onurunu Yaşaroğlu’nu her söylediğini kavrayarak izleyeayakta tutmak için de var olduğunu gösterir. bildiğimi söyleyebilirim. Yönetmen Zafer KaMiller “gerçekçi” biçemi, geçmişin anımsanraokay nasıl bir sahne metni tasarlamış ve gerdığı sahnelerle donatarak eklektik (çeşitli biçemçekleştirmiş, anlamak olası değil. UYKUSUZLUK Mine SÖĞÜT minesogut@gmail.com Dinsiz, Dinli, Ecinni İktidardan güç alan akılsızlar tarafından on yıldır tedrici olarak kültürel bir karartmayla tehdit ediliyoruz. Her ışık söndüğünde zihinlerde bir cinayet. Dün kadınların o güzel saçları öldürüldü... Bugün tutku dolu tango sizlere ömür... Yarın romantik balenin canı cehenneme. Şimdilerde elli yaşlarında olan bir arkadaşım, küçükken annesine sormuş: “Anne seks nedir?” Annesi bu son derece net soru karşısında klasik ebeveyn telaşına kapılmış. “Bir giyim tarzı yavrum” diye geçiştirivermiş küçük oğlunun büyük merakını. Adana’daki Tango Festivali için başlatılan o cahil ve cüretkâr kampanyayı duyduğumda aklıma bu hikâye geldi hemen. “Anne tango nedir?” “Bir zina tarzı yavrum.” Ülkeyi öyle bir iktidara emanet ettik ki, böylesine gülünç bir durumu bile devletin resmi kültür politikası olarak bünyesinde göğsünü kabarta kabarta taşımaya dünden hazır. Şimdi iktidardan biri çıkıp şöyle dese hiçbirimiz şaşırmayacağız: “Kadınların onun bunun kucağına yatıp kalkması, affedersiniz bacaklarını elin adamının bacaklarının arasına sokması... Buna göz yumamayız.” İşte o an biz bile döner tangoya bir daha bakarız. Bu iş baleye kadar gider ki daha önce o cenaha yapılmış ciddi hamleler var zaten. Her şey laikliği savunanlara küstahça “dinsiz”, laikliğe saldıranlara da yine küstahça “dinli” etiketinin yapıştırılmasıyla başladı. Bu etiket işi o kadar saçmaladı ki, gerçekten dinsiz olanlar bile laikliğe kötü gözle bakmazlarsa zinhar faşist sayılmaktan korkar hale geldiler. Ardından ülkeyi doğal olarak ecinniler bastı. Bu ecinnilere göre: Gezi’dekiler zaten kafadan dinsiz imansızdı. Çocuklarının kızlı erkekli gezmesine göz yuman ebeveynler edepsiz. Kurban Bayramı’nda kesilen hayvanlara üzülenler zındık. Kanunlara aykırı yapılaşma için direnenler mescit düşmanı. Tango festivali düzenleyenler zina meraklısı. Bu ecinniler istiyorlar ki: Dini, bir inanç değil felsefe olarak görmeye ve hakkında sorular sormaya kimse kat’a cüret edemesin. Herkes cümlesini kurarken artık kimin dini duygularını incitebileceğini bin kere düşünsün. İnançları uğruna kelle kesebilenlerin nefesi enselerinde olsun. Ülkenin neredeyse on yıldır farkında olamamakta ısrar ettiği o meşum tehlike buydu işte. Ve artık kapımızda değil, bayağı evin içinde. Tehlike, içeriye girmesine rağmen hâlâ tam olarak gerçekleşmemiş gibi duruyor diye kendimizi belki bir süre daha oyalayabiliriz. Ama bir süre. İnsanları dinsizdinli diye ayıran bir dil belasına fena bulaştık. Bu belayı başımıza açanlar cahil ve tehlikeli ve cüretkârlar. O yüzden artık bu ülke dinsizlere ya da dinlilere değil; külliyen ecinnilere emanet. n Kültür Servisi 85 yaşındaki ünlü ses sanatçısı Behiye Aksoy rahatsızlanması sonucu Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı. Tedavi altına alınan Behiye Aksoy’la ilgili yeğeni SErhan Korhan yaptığı açıklamada Aksoy’un durumunun iyi olduğunu söyledi. Sağlık durumunun kötüye gittiğiyle ilgili haberlerin yanlış olduğunu belirten Korhan, kronik bronşit hastası Aksoy’un ateşinin düştüğünü, 34 gün içinde taburcu edileceğini düşündüklerini söyledi. Sanatçı Behiye Aksoy hastaneye kaldırıldı “Biz hürriyetleri için ilk Milli Kurtuluş Savaşı’nı yapan bir ulusun çocukları olarak, anayasal hak ve özgürlüklerimizi sonuna kadar savunacak, koruyacak, geliştireceğiz.” Rıza KUAS 19261981 Konfederasyonumuz DİSK’in kurucularından, Lastikİş Sendikası’nın ölümsüz Genel Başkanı CUMHURİYETİN 91. YILDÖNÜMÜ NEDENİYLE “TÜRK GENÇLİĞİNE HİZMET VAKFI” BİLDİRİSİDİR: VARLIĞI sona ermiş sanılan büyük bir ulusun yüzyıllardır çektiği acıların yarattığı uyanıklıkla Yurdunun her köşesini sulayan kanları dökerek kazandığı Kurtuluşun doğal sonucu olarak kurduğu, Devletin karakteri ilân edilen Cumhuriyetin 91. yıldönümünü başta Mustafa Kemal Atatürk’ü ve arkadaşlarını derin saygıyla ve özlemle anarak yürekten kutluyoruz. Kurtuluşun ve kuruluşun felsefesi, yaşam nedenimiz Atatürk İlkelerinin temelini oluşturduğu Türk Devrimi’nin en büyüğü Cumhuriyet, demokrasinin yönetimindeki adı olarak bizi yarınlara taşıyacak en yüce değerimizdir. Tekil devlet, ulusal yapı, kanla çizilmiş sınırlar bizim varlık ve yaşam nedenimizdir. Ümmetten Ulus durumuna gelen toplumumuzu bölüp parçalayarak yeniden karanlığa gömmek isteyen iç ve dış odakların her kötülüğü yapmaya kalkıştıkları günümüzde Tam Bağımsızlık, Özgürlük, Ulusal Egemenlik ve Çağdaşlık ekseninde yükselen Laik Cumhuriyetimizi sonsuza değin bağımsız yaşatarak güçlendirmek andımızı yineliyor, Karşıtlarını bir kez daha uyarıyoruz. Saygılarımızla, Prof. Dr. Güngör ŞATIROĞLU Türk Gençliğine Hizmet Vakfı Başkanı T.C. ŞABANÖZÜ İCRA DAİRESİ TAŞINMAZIN AÇIK ARTIRMA İLANI 2014/36 TLMT. Satılmasına karar verilen taşınmazın cinsi, niteliği, kıymeti, adedi, önemli özellikleri: TAŞIN MAZIN (Maden İşletme Ruhsatının) Özellikleri : Çankırı ili Şabanözü ilçesi Kamiş köyü Avşar Pınarı mevkiinde Veysel Gülhan adına kayıtlı olan 20062844 sicil numaralı II (b) Grubu andezit (mermer) işletme ruhsatı Ruhsat Numarası: 20062844 Ruhsat Sahibi: Veysel GülhanT.C. NO: 16672024176 Erişim Numarası: 3100309 Ruhsat Safhası: İşletme Maden Türü: IIB. Grubu Maden Cinsi: Andezit Yürürlük Tarihi: 17/10/2006 Süre Bitiş Tarihi: 17/10/2016 Paftalar: g30c4 İşletmenin kuruluş yeri Avşar Pınarı Mevkii’dir. Ocak alanına ulaşım mevcut yol kullanılarak gerçekleştirilmektedir. Arazi ulaşım yolu ocak alanı yakınından geçmektedir. Ocak alanında elektriğe ihtiyaç duyulmamaktadır. Ocak alanında su ihtiyacı içmekullanma amaçlıdır. İhtiyaç duyulan su damacanalarla taşınmaktadır. Ruhsat sahası ve işletme izin alanında oldukça masif, az çatlaklı, grisimsigülkurusu değişken renklerde, yer yer biyotit mineralleri gözlenen andezitik kayaç oluşumları mevcuttur. Üst zonlarında parçalı bir yapı göstermekle birlikte, yarmalarda, yaklaşık 1,5 m. tabanda bloklaşma göstermektedir. Formasyonda tektonizmaya bağlı olarak kınk sistemleri gelişmiştir. Kınklar 1,52 m. mesafelidir ve üretimde istenilen ebatta blok almaya elverişli niteliktedir. Sahaya ait hazırlanan işletme projesinde; alanda gerçekleştirilen prospeksiyonlar ve açılan yarmalar neticesinde formasyonun yatay veya yataya yakın tabakalandığı ve açılan yarmalardan formasyonun görünür kalınlığının 10 m. civarında olduğu ve sahanın tamamında yüzeylendiği, bu kapsamda, işletme izin talepli alan dahilinde tespit edilen görünür rezerv miktarı, 570 m. x 175 m. x 10 m. = 997.500 m3 olarak belirlendiği, sahada işletme izin talepli alan dışında kalan alanlar formasyonun yüzeylenmiş olması nedeniyle muhtemel rezerv alanı olarak belirlendiği ve hedeflenen yıllık üretim miktarı : 4 000 m3 / yıl olduğu belirtilmiştir. Ruhsat sahasının rayiç değeri, sahada mevcut görünür rezerv miktarı, işletme ruhsatı süresi ve teknolojik olarak uygun olan kapasite ile üretimi koşulları göz önüne alınarak hesaplanmıştır. S:20062844 sayılı IIB grubu (andezit) işletme ruhsat sahası 17/10/2006 tarihinde yürürlüğe girmiş olup arama ruhsat süresi 17/10/2016 tarihinde sonlanmaktadır. Ruhsat hukukunun sonlandığı tarih olan 17/10/2016 tarihinde saha için hazırlanabilecek işletme projesi ile 10 yıl ruhsat süresi alınabileceği dikkate alınarak, S: 20062844 sayılı saha için 10 yıl süreli işletme projesi üzerinden güncel hesaplara göre değerlendirme yapılmıştır. Maden Kanununun 7. maddesi kapsamında alınması gerekli izinler mevcuttur. 20062844 nolu İşletme Ruhsat Sahasının rayiç değeri hakkında yapılan inceleme, araştırma ve tespitlerimiz sonucunda; Görünür rezervin açılmış MİGEM tarafından onaylanmış proje değerleri üzerinden 997.500 m3 işletilebilir andezit rezervi olabileceği kabul edilmiştir. Ruhsat sahasında halihazırda mevcut olan görünür rezervin yıllık 4.000 m3 üretim ve ruhsat süresi 10 yıl olacağı kabul edilmiştir. Adresi: Çankırı İli, Şabanözü İlçesi, Kamiş köyü, Avşar Pınarı mevkiinde Yüzölçümü: 970,58 Hektar Kıymeti: 650.000,00 TL (Takdir olunan kıymeti) KDV Oranı: % 18 Kaydındaki Şerhler: Ankara Gölbaşı İcra Müdürlüğü 2013/900 Esas, Ankara Gölbaşı İcra Müdürlüğü 2013/2128 Esas 1. Satış Günü: 14/01/2015 günü 10:00 10:05 arası 2. Satış Günü: 09/02/2015 günü 10:00 10:05 arası Satış Yeri: ŞABANÖZÜ İCRA MÜDÜRLÜĞÜ ÖNÜ Şabanözü/ÇANKIRI Satış şartları: 1 İhale açık artırma suretiyle yapılacaktır. Birinci artırmanın yirmi gün öncesinden, artırma tarihinden önceki gün sonuna kadar esatis.uyap.gov.tr adresinden elektronik ortamda teklif verilebilecektir. Bu artırmada tahmin edilen değerin %50’sini ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmek şartı ile ihale olunur. Birinci artırmada istekli bulunmadığı takdirde elektronik ortamda birinci artırmadan sonraki beşinci günden, ikinci artırma gününden önceki gün sonuna kadar elektronik ortamda teklif verilebilecektir. Bu artırmada da malın tahmin edilen değerin %50’sini, rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmesi şartıyla en çok artırana ihale olunur. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. 2 Artırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen değerin % 20’si oranında pey akçesi veya bu miktar kadar banka teminat mektubu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir, alıcı isteğinde (10) günü geçmemek üzere süre verilebilir. Damga vergisi, KDV, 1/2 tapu harcı ile teslim masrafları alıcıya aittir. Tellâliye resmi, taşınmazın aynından doğan vergiler satış bedelinden ödenir. 3 İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgililerin (*) bu taşınmazmaden işletme ruhsatı üzerindeki haklarını hususu ile faiz ve masrafa dair olan iddialarını dayanağı belgeler ile on beş gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır. Aksi takdirde hakları tapu siciliMaden İşleri Genel Müdürlüğü takyidatı ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaktır. 4 Satış bedeli hemen veya verilen mühlet içinde ödenmezse İcra ve İflas Kanunu’nun 133’üncü maddesi gereğince ihale feshedilir. İhaleye katılıp daha sonra ihale bedelini yatırmamak sureti ile ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardır. İhale farkı ve temerrüt faizi ayrıca hükme hacet kalmaksızın dairemizce tahsil olunacak, bu fark, varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır. 5 Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup masrafı verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6 İhaleye katılmak isteyen taliplilerin 3213 S’lı Maden Kanunu’nun 43/2. maddesinde “Maden işletme ruhsatını iktisap etmek isteyen talibin bu hakkın iktisabı için aranan kanuni şartları haiz olması lazımdır. Talip bu şartları haiz bulunduğunu, Bakanlıktan alacağı vesika ile ispat eder. İcra dairesi bu vesikayı ibraz etmiş olan talipler arasında satışı yapar” hükmü gereğince söz konusu vesika ile ihaleye katılabilir. 7 Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin 2014/36 Tlmt. sayılı dosya numarasıyla müdürlüğümüze başvurmaları ilan olunur. 15/10/2014 (İİK m.126) (*) İlgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir. * : Bu örnek, bu Yönetmelikten önceki uygulamada kullanılan Örnek 64’e karşılık gelmektedir. (Basın: 66854) Büyük İşçi Önderi RIZA KUAS’ı ölümünün 33. yıldönümünde saygıyla anıyoruz. LASTİKİŞ TÜRKİYE PETROL, KİMYA VE LASTİK SANAYİİ İŞÇİLERİ SENDİKASI Rıza KUAS’ı Anma Töreni Programı: Tarih Yer : : 30 Ekim 2014 Perşembe Saat: 11.30 Edirnekapı Hava Şehitliği VEFAT VE BAŞSAĞLIĞI Baromuzun 7978 sicil sayısında kayıtlı AVUKAT HASAN NURİ KUYUCU 24.10.2014 tarihinde vefat etmiştir. Cenazesi 24.10.2014 tarihinde defnedilen Aziz Meslektaşımıza Tanrı’dan rahmet, kederli ailesine, yakınlarına ve Baromuz mensuplarına başsağlığı dileriz. İSTANBUL BAROSU BAŞKANLIĞI “Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de”