19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
10 EKİM 2013 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA [email protected] KÜLTÜR ‘Manyetik Şiirler” başlıklı resimlerini Primad Sanat’ta sergileyen Hale Arpacıoğlu: 19 Batı beni Doğu’ya fırlattı ÖZLEM İNAY ERTEN Altın Portakal’ın yarışma filmi “Kusursuzlar” izleyici tarafından beğenildi Kusurun içindeki kusursuzluk Arpacıoğlu, 10 yıl süren içsel keşif yolculuğundan sonra yeni ve zengin imgelerle yüklü eserleriyle sanat dünyasına döndü. Sanatçı, “Sonunda hiçbir şeyi reddetmeden yaşamayı ve hayata güvenmeyi yaşayarak öğrendim” diyor. çıkış yaptığı 80’li yıllardaki yeni dışavurumculuk akımıyla özdeşleşen resimlerinin evrilerek bugün geldiği noktayı göstermesi açısından dikkat çekici ve aynı yıllarda, aynı akımdan beslenerek bugünlere gelen Bedri Baykam’a ait Piramid Sanat’ta sergilenmesi açıdan da anlamlı. Hayatının belirli dönemlerini geçirdiği Paris, Roma gibi şehirlerden sonra, şu anda New York ve İstanbul’da çalışmalarını sürdüren Arpacıoğlu, Susan Sontag’ın ‘Susmanın Estetiği’ adlı denemesini önemsediğini her fırsatta dile getirir ve yaptığı işe yoğunlaşabilmek, derinleşmeler yaşayabilmek için zaman zaman susmalar, içe kapanmalar yaşayarak üretimlerini gerçekleştirir. Bir bakıma unutulmanın da ağırlığını taşıyan bu süreci sanatçı şöyle özetler: “Geri çekilmek, bir tür kendi zamanının dışına çıkmak demek. Yalnız kalmayı unutulmayı göze almak demek. Söyleyecek sözün varsa, paylaşım nasıl olsa bir gün kendiliğinden gerçekleşir.” Tüm bu süreçler içinde Hilmi Yavuz’un kendisi için “hayatı daraltmak”la ilgili sözlerinin etkili olduğunu söyleyen Arpacıoğlu, Yavuz’un bu sözleriyle ne kastettiğini yaşayarak anladığını söyler ve böylece ilgi duyduğu alanlara, varoluşla ilgili kaynaklara daha çok yönelme imkânı bulur. Doğu ve Batı felsefelerini karşılıklı olarak okur. 80’li yıllarda yaptığı dışavurumcu resimlerden sonra, 1988 yılı ardından bir değişim geçirdiğinden söz eden Arpacıoğlu, “Bana göre hayatın duyumu esastır. Hayatla insani boyutta yani kalben temas esastır. Sanat yaşanmış olanla yetilerin ve düşüncenin bileşimidir ama zihnen farklı bir planda oluşur” sözleriyle sanata bakışını özetliyor. Arpacıoğlu’nun geçmişten bugüne yaşadığı tüm bu süreçler için söylediği sözlerse her birimizin içinde yaşadığı çelişkileri barındırıyor: “Yaşarken anladığım en önemli şey şu: Hayatta her şey cesaretle ilgili. Kaçamak var, kaçmak yok. Bir şeylere veya birine sığınmaya çalıştığımda hayat beni hep arenaya yeniden fırlattı. Batı dedim yerleştim. Batı beni Doğu’ya fırlattı. Sonunda hiçbir şeyi reddetmeden yaşamayı ve hayata güvenmeyi bizzat yaşayarak öğrendim.” CEREN ÇIPLAK Yapıtlarında mitoloji, ontoloji, Doğu felsefesi, derinlik psikolojisi, metafizik ve tasavvuf gibi kavramları inceleyen Hale Arpacıoğlu, 10 yıl süren içsel keşif yolculuğundan sonra, yeni ve zengin imgelerle yüklü eserleriyle sanat dünyasına döndü. Arpacıoğlu’nun “Manyetik Şiirler” isimli sergisi 13 Ekim’e kadar Piramid Sanat’ta izlenebilecek. “Ne kadar Batı’ya giderseniz, o kadar da Doğu’ya gitmek zorundasınız” diyen Arpacıoğlu ile “Semerkand– Buhara’ya Yolculuk” adlı resminin önünde konuşuyoruz. Resmin üst kısmında yer alan kitapların kendisini besleyen kaynaklar olduğunu belirten sa natçı, ortadaki figürün aslında kendisini temsil ettiğini, duruş pozisyonunun kendini kitaplara teslim etmişliğiyle ilgili olduğunu anlatıyor. “Kadının bulunduğu yer Doğu ile Batı arasında kalmışlıktan, bu aradalıktan kaynaklanıyor” diyerek geçmişten bugüne süregelen arayışlarının ve sergide yer alan “Viyana’ya Yolculuk”, “İsfahan’a Yolculuk” gibi resimlerinin çıkış noktasına işaret ediyor. Sergide yer alan resimler, kendisini de birçok resmin içine konumlandıran bir sanatçının geçmişten beri süregelen arayışlarını yansıtırken simgelerle dolu bir dünyanın, yolculuğu seven ve yolda öğrenmek isteyen bir ruhun kapılarını aralıyor. Bu resimler Arpacıoğlu’nun ANTALYA 50. Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali’nin yarışma filmi “Kusursuzlar”ın gala gösterimi yapıldı. Filmde henüz tatil sezonu başlamadan Çesme’de anneannesinin yazlıklarına sığınan iki kız kardeşin birbiriyle hesaplaşmasını izliyoruz. Film, yaşadıkları bir travma sonucu her an paranoya, korku içinde olan kardeşlerin bir tatil mekânının tekinsiz atmosferinde geçiyor. Hiç kimsenin kusursuz olmadığına değinen ve kusursuzluğa eleştiri yapan “Kusursuzlar” filmi, izleyici tarafından da beğeniyle karşılandı. Bir izleyici filmi “Her kusurun içinde bir de kusursuzluk olduğunu gösteriyor” sözleriyle yorumladı. Ramin Matin’in yönettiği filmde Esra Bezen Bilgin ile İpek Türktan Kaynak rol alıyor. Filmin kız kardeşleri ise rollerine ilginç bir metotla hazırlanmış. Bilgin ile Kaynak her gün filmdeki Yasemin ve Lale karakterine bürünüp iki ay boyunca psikoloğa giderek role hazırlandıklarını belirtti. 32. ULUSLARARASI İSTANBUL KİTAP FUARI ETKİNLİK PROGRAMI AÇIKLANDI bağlı DÖSİMM mağazalarının işletim hakkı da TÜRSAB’a verilmişti. ANKARA Kültür ve Turizm BakanlıBakanlığın hazırladığı ihale ile hat, tezhip, ğı, bünyesindeki 105 müze ve örenyerinin çini ve dokuma gibi geleneksel Türk el sanatde gişe ve kontrol sistemlerini özelleştirlarından müzelerde sergilenen eserlerin repmek için düğmeye bastı. Bundan böylikasına, Türk lokumundan Türk kahveKültür le bakanlık bünyesinde bulunan 105 sine kadar birçok ürünün yabancı firmüze ve örenyerinin işletmesini de ve Turizm malar tarafından üretilip satılmasına özel sektör üstlenecek. Özel sektör Bakanlığı 105 da olanak sağlanıyordu. bu müze ve örenyerlerinden elde müzenin daha ava 3 yıldır sürüyor edilen gelirin sadece yüzde 20’sigirişlerinin özel 48 müze ve örenyerinin giriş sisni bakanlığa verecek. Eski Kültür ve Turizm Bakanı Er sektöre devri için temlerinin özelleştirilmesinin ardından Kültür Sanat Sendikası, Danıştay’da, tuğrul Günay döneminde çıkarılan adım attı “özelleştirme ihalesinin yasaya ay“Müze ve Örenyerleri Gişelerinin kırı olduğu gerekçesiyle” dava açmışİşletimi, Giriş Kontrol Sistemlerinin tı. Sendika yetkililerinin verdiği bilgiye göre Modernizasyonu ve Yönetim İşi” ihalesi ile aralarında Ayasofya, Topkapı Müzesi, Anka dava 3 yıldır sürüyor ve bir sonuç alınamadı. Bakanlık da 3 yıl sonra, bünyesindeki 105 ra Anadolu Medeniyetleri Müzesi, Efes örenyeri gibi Türkiye’nin en önemli 48 müze ve müze ve örenyerinin giriş ve kontrol sistemörenyerinin gişe ve kontrol sistemleri, Eylül lerinin özelleştirilmesi için düğmeye bastı. 2010 tarihinde gerçekleştirilen ihale ile özel 105 müze ve örenyeri için “2 Aşama Müze ve Örenyerleri Gişelerinin İşletimi, Giriş leştirilmişti. İhaleyi, MTMTÜRSAB kazanırken müzelerin Kontrol Sistemlerinin Modernizasyonu ve altında daha önce Kültür ve Turizm Bakanlığı Yönetimi İşi” ihalesi yapılacak. İhale 30 Ekim Döner Sermaye İşletme Merkez Müdürlüğü’ne Çarşamba günü gerçekleştirilecek. SELDA GÜNEYSU Müze gişeleri özelleşiyor D Sosyal medyada Frankfurt Kitap Fuarı başladı Kültür Servisi Brezilya’nın konuk ülke olduğu 65. Frankfurt Kitap Fuarı 13 Ekim tarihine kadar devam edecek. 100 ülkeden 7.300 yayınevinin katıldığı fuarda Türkiye 200’e yakın yayıneviyle temsil ediliyor. Fuarda 352 metrekarelik alanda Türkiye’den 3 bine yakın kitap sergileniyor. Türkiye standındaki yayınevleri kendilerine ayrılan ünitelerde eserlerini tanıtacak ve telif görüşmeleri gerçekleştirecek. Standında ayrıca panel, söyleşi ve geleneksel Türk mutfağı sunumundan oluşan 5 etkinlik ve bir de sergi düzenlenecek. ‘Avluda Kadınlar’ Çetindoğanların Kültür Servisi Pazar günü Alif Art Antikacılık AŞ’nin düzenlendiği müzayedede satışa sunulan, İslam dünyasının son halifesi Abdülmecid Efendi’nin “Avluda Kadınlar” adlı tablosunu Demet Sabancı Çetindoğan ve eşi Cengiz Çetindoğan’ın aldığı ortaya çıktı. Çift tabloyu 1 milyon 600 bin liraya almıştı. Tablo Çetindoğan çiftinin Haliç’te inşa edilecek yeni müzesinde sergilenecek. Çiftin koleksiyonunda Şeker Ahmet Paşa, Hüseyin Zekai Paşa, Osman Nuri Paşa, İbrahim Çallı gibi sanatçıların eserleri yer alıyor. takipte olun Kültür Servisi 2 Kasım Cumartesi günü kapılarını açmaya hazırlanan 32. Uluslararası İstanbul Kitap Fuarı etkinlik programı açıklandı. 10 Kasım’a kadar devam edecek olan fuar, 650 yayınevi ve sivil toplum kuruluşunun katılımı, 300 etkinlik ve yüzlerce imza ile kapılarını kitapseverlere açacak. İmza günleri ve etkinlik programına www.istanbulkitapfuari.com sitesinden ulaşılabilir. Kitap fuarı sosyal medyadan şu adreslerden takip edilebilir: www.facebook.com/istanbulkitapfuari, www.twitter.com/kitapfuari ve www.instagram/kitapfuari. Fuar, hafta içi 10.0019.00 saatleri arasında, hafta sonu ise 19.00’da sona erecek. Kültür Servisi İstanbul Devlet Opera ve Balesi (İDOB) yeni sezonu 2011 yılında dünya prömiyerini yaptığı Fransız sanatçı Yannick Boquin’in “Genç Werther’in Acıları” balesi ile açıyor. Charlotte yorumuyla 2012 Donizetti Yılın Kadın Dansçısı Ödülü’nü alan Deniz Zirek’in canlandırdığı “Genç Werther’in Acıları”, yarın saat 20.00’de Kadıköy Belediyesi Süreyya Opera Sahnesi’nde seyirciyle buluşuyor. Eserde Werther’i Melih Mertel/Mehmet Nuri Arkan yorumluyor. İDOB sezonu açıyor Kültür Servisi Bu yıl 1521 Kasım tarihleri arasında gerçekleştirilecek 4. Malatya Uluslararası Film Festivali’nin “Onur Ödülü”ne Muhterem Nur, Eşref Kolçak, Murat Soydan ve Filiz Akın değer bulundu. Sanatçılara ödülleri, 15 Kasım Cuma gecesi, Malatya Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlenecek olan festival açılış töreninde takdim edilecek. Malatya Film Festivali Onur Ödülleri
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle