19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 10 EKİM 2013 PERŞEMBE [email protected] 18 KÜLTÜR Moda Sahnesi bugün Kemal Aydoğan’ın yönettiği Shakespeare’in ‘Hamlet’ oyunuyla açılıyor ‘Hamlet’ ÖZNUR OĞRAŞ ÇOLAK Bugünü anlatan olacak. Sandalyeler kaldırıldığında da 600 kişilik bir konser mekânı... Yanındaki 50 kişilik stüdyo sahnesi deneysel tiyatro topluluklarına, atölye çalışmalarına ve yine yaklaşık 50 kişilik diğer salon sinema gösterilerine ev sahipliği yapacak. Moda Sahnesi tiyatro yolculuğuna Shakespeare’in “Hamlet” oyunuyla bugün başlıyor. Repertuvarına örnek olsun diye “Hamlet”le başladıklarını söyleyen oyunun yönetmeni Aydoğan, “Güzel bir açılış oyunu olur diye düşündük, çünkü tiyatromuzun bir tarafında Shakespeare hep olacak. ‘Hamlet’ üstünde uzun zamandır çalıştığımız bir oyundu. Bir sürü neden bir araya geldi ve ‘Hamlet’le başlamak istedik” diyor. Oyunun çevirisini Onur Ünsal, Emre Adıyaman yapmış, Aydoğan da bu sürece eşlik etmiş. “Biz kendi sahne oynama metnimizi ürettik” diyen Aydoğan, Shakespeare’in dilinde olduğu gibi Caz Sanatı Şehrin caz hali doludizgin devam etmekte... 23. Akbank Caz Festivali, Cemal Reşit Rey, Lüffi Kırdar gibi büyük salonlardan Babylon, Nardis gibi mekânlara, üniversite ve liselerden, kültür merkezlerine her yere uzanmış durumda... İyi ki de böyle olmuş! Kavga sesleri, şiddet feryatları, kışkırtma çığlıkları, baskı ve tehdit haykırışları, küfürler, lanetlerden ve her türlü gürültü kirliliğinden paslanmış kulaklar, biraz bayram etmiş oluyor. 12 Ekim’e kadar da sürecek bu caz festivali ve kulakların bayram etmesi... Kaçırmayın derim.... Ben bu caz günlerini kucağımda İlhan Mimaroğlu’nun “Caz Sanatı” adlı kitabıyla geçirdim, geçiriyorum. Ünlü besteci, yazar, eleştirmen, geçen yıl aramızdan ayrılmıştı ve meğer ben onu ne çok özlemişim! Pan Yayıncılık ne iyi etmiş de Türkiye’de yayımlanmış ilk caz kitabı olan İlhan Mimaroğlu’nun eserini, ilk yayımlanışından tam 55 yıl sonra özenli bir baskıyla yeniden yayımlamış. Ben ilk caz bilgimi bu kitaptan almıştım. Aradan 55 yıl geçmiş olmasına karşın nasıl da keyifle okunuyor, nasıl da güncel! Hâlâ dolu dolu bir kaynak kitap niteliğinde. Özetle 55 yıl sonra da güncelliğini koruyor. Sadece caz sanatının ABC’sini öğrenmek, kendini bu konuda yetiştirmek isteyenler için değil; İlhan Mimaroğlu’nun dehasını, zekâsını, sivri dilini, eleştirel bakışını özleyenler için de ilaç niteliğinde bir kitap. 1958’de yazdığı önsözde İlhan Mimaroğlu şöyle diyor: “Bu, Türkiye’de yayınlanmış ilk caz kitabıdır. Adı, zihin kurcalayabilir. Denebilir ki, daha mütevazı bir ad seçmek yerine, cazın bir sanat olduğunu kitabın kabında bağıra bağıra ilan etmek, bu musikinin sanatlığı hususundaki şüpheleri tanımak demektir. Yalan değil. Benim, cazın bir sanat olduğu hususunda hiçbir şüphem yok. Gelgelelim, pek çok kişinin var. Bu kitabın başlıca amacı da cazın bir sanat olduğunu ispat etmektir.” Yazar, sayfalar boyunca tarihte ve coğrafyada, Kongo’dan Nerw Orleans’a, pamuk tarlasından Carnegie Hall’a, bir yolculuğa çıkarıyor bizi. Sayısız çalgıyla ve sanatçıyla okuru haşır neşir ediyor, arkadaş kılıyor. Hamlet karakterinin deliliğe ne kadar yakın olduğunu sorduğumuzda, deliliği bir maske olarak kullandığını söyleyen Aydoğan, ‘İktidar karşısında iktidarın dilini bozan bir tavır diye de anlayabiliriz. O zaman iktidarın sürdürmeye çalıştığı konuşma devam edemiyor’ diyor. arka plan olursa o zaman zalimin zulmüne itiraz etme cesareti gelişiyor” diyor. Aslında ölümle iç içe yaşayan insan ve onun halleri Aydoğan’ı ve Günay’ı böyle bir dekor anlayışına götürmüş. Hepimizin bir tabutu var aslında diyen Aydoğan, “Bir sonumuz olduğunu, sınırlı bir hayatta yaşamaya sahip olduğumuzu bilirsek kötülük yapmaya, kötülüklere gerek kalmaz, eğer ölüm fikri yoksa zihnimizde o zaman kötülük daha da mümkün hale geliyor, tıpkı ‘Hamlet’te olduğu gibi” diyor. Hamlet karakterinin deliliğe ne kadar yakın olduğunu sorduğumuzda, deliliği bir maske olarak kullandığını söyleyen Aydoğan, “iktidar karşısında iktidarın dilini bozan bir tavır diye de anlayabiliriz. O zaman iktidarın sürdürmeye çalıştığı konuşma devam edemiyor” diyor. Delirme, bir parça da Hamlet karakterinin insanlara önerdiği bir dil diye de tanımlayabileceğimiz oyun, seyirciye aslında günümüzü anlatıyor. Devrim kelimesinin de kendisi için bir delirme cümlesi oluduğunu söyleyen Aydoğan, “İktidara iktidarın diliyle yanıt verirseniz iktidara yenik düşmüş oluyorsunuz aslında. İktidar gibi düşünmemenin, algılamamanın, davranamamanın yolu galiba delirmek. İktidar kendine benzetebiliyor kişiyi. ‘Hamlet’ tam da kendine ait bir dil oluşturma, kendine ait bir tavır tutturma yolu bence.” Oyunda, Onur Ünsal, Murat Tüzün, Timur Acar, Esra Kızıldoğan, İnan Ulaş Torun, Çağlar Yalçınkaya, Kübra Kip, Hasan Demirtaş ve Alper Baytekin rol alıyor. (Oyun bugün, yarın saat 20.30’da, 12 Ekim saat 16.00 ve 20.30, 13 Ekim’de saat 17.00’de sahnelenecek.) İstanbul’da yeni bir sahne açıldı. Eski Moda Sineması artık yeni Moda Sahnesi oldu. Bahariye Caddesi’nin sokaklarından biri, dik bir yokuş Halil Ethem Sokağı bundan sonra sanatseverlerle dolup taşacağa benziyor... Oyun Atölyesi’nde yönettiği oyunlardan tanıdığımız Kemal Aydoğan ve tiyatronun değişik alanlarında görev yapan, oyuncu, yönetmen, sahne ve ışık tasarımcısı, çaycı ve gişe çalışanı ile birlikte Oyun Atölyesi’nden ayrıldı. Moda Sahnesi’nin yeni sahipleri olan bu topluluk yeni bir tiyatro kurmakla kalmadı, birçok sanat etkinliğine ev sahipliği yapacak bir kültür merkezi açtı. Tiyatro oyunlarının yanı sıra sinema gösterileri, konserler ve atölye çalışmalarının da yapılacağı Moda Sahnesi’nde üç ayrı salon var. Büyük salon 350 kişilik, tiyatro alanı şiirselliğin olmadığını, metni günümüzdeki konuşma şekline dönüştürdüklerini söylüyor. Oyunun bazı yerlerini kestiklerini, tekrardan kaçındıklarını, ama metne sadık kaldıklarını da belirten Aydoğan, “Oyuncunun konuşmasını düşünerek ona uygun bir hale getirdik. Rahat dinlenen, güzel de oynamaya olanak sağlayan bir metin çıktı ortaya, sadece tekrarları sadeleştirdik” diyor. Günümüz kostümlerinin kullanıldığı oyunun dekor tasarımı Bengi Günay’a ait. Dekor yedi tabuttan oluşuyor. Oyuncular oyun süresince sahnede bulunan tabutlarda duruyor. Her oyuncunun bir tabutu var. “Hamlet”i baştan sona belirleyen ölüm temasının altını çizmek isteyen yönetmen oyunun ‘hiçlik’ üzerine kurulu olduğunu söylüyor: “Ölüm fikri Hamlet karakterinin en temel fikri, hiçlik içindeki insan ve faaliyeti. Hiçlik bir 55 yıl sonra Slavoj Zizek Ünlü düşünürler Alain Badiou İstanbul’da FARKLI ÜLKELERDEN KADIN fotoğrafçılarla Semiha Es anısına sempozyum toğrafçı ile Reuters’den Ayperi Ecer Kara buda, MAGNUMFirecracker’dan Fiona Rogers katılacak. Türkiye’den ise Ahu Antmen, Laleper Aytek, Silva Bingaz gibi isimler yer alacak. Sempozyumda, kadın fotoğrafçıların fotoğraf dünyasındaki yerleri ve savaş, kadın bedeni, şiddet, hafıza, belgesel ve sanat fotoğrafı gibi konular tartışılacak.. Kültür Servisi Türkçede kitapları yayımlanan iki ünlü düşünür Alain Badiou ve Slavoj Zizek, yarın ve 12 Ekim’de İstanbul’da konferans verecek. MonoKL Yayınları’nın Bakırköy Belediyesi’nin desteğiyle düzenlediği “Küreselleşme ve Yeni Sol” konulu konferans Bakırköy Yunus Emre Kültür Merkezi’nde gerçekleşecek. Konferansta ayrıca “Bugün Direnmek Ne Demektir?”, “Olayın Estetiği ve Yeni Mücadele Biçimleri”, “Düşünce ve İsyan” başlıkları da tartışılacak. Kültür Servisi Türkiye’nin ilk gezi ve savaş fotoğrafçısı Semiha Es (19122012) anısına düzenlenen Uluslararası Kadın Fotoğrafçılar Sempozyumu 2830 Kasım’da İstanbul’da yapılacak. İstanbul Kadın Müzesi, Koç Üniversitesi Toplumsal Cinsiyet ve Kadın Çalışmaları Araştırma ve Uygulama Merkezi ile Sabancı Üniversitesi Toplumsal Cinsiyet ve Kadın Çalışmaları Forumu’nun düzenlediği sempozyuma Ami Vitale, Yunghi Kim ve Heidi Levine’in de aralarında bulunduğu farklı ülkelerden 17 kadın fo Öğrenciyken biriktirilen harçlıklar “Caz Sanatı” kitabının bu yeni baskısına yazarın/ sanatçının eşi Güngör Mimaroğlu bilgilendirici bir önsöz yazmış. Bu önsözden İlhan Mimaroğlu’nun 40’lı yıllarda Galatasaray Lisesi’nde öğrenciyken biriktirdiği harçlıklarla plaklar aldığını, bir radyo istasyonu kurduğunu ve cazı tanıtmaya başladığını öğreniyorum. Güngör Hanım, yüreğimi ısıtan sıcacık bir sunuş koymuş kitabın başına: “Mimaroğlu bir kitabını bitirdiğinde bana sunardı. Hiç olmazsa bir kitabını da benim ona sunmamı isterdi” dedikten sonra ekliyor: “Eşsiz İlhan’a, bu kitabı paylaştığımız elli bir yılın anısına, sizin ölümsüz varlığınıza sunuyorum.” Teşekkürler İlhan Mimaroğlu, teşekkürler Güngör Hanım, teşekkürler Pan Yayıncılık... T.C. ADANA 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN GÜMÜLDÜR MAVİ DENİZ OTEL Denize Sıfır Oda + Açık Büfe Kahvaltı M BAYRA I T A S FIR 75 TL 0533 218 24 76 www.gmdotel.com ESAS NO: 2008/266 Esas KARAR NO: 2011/261 Davacı Maliye Hazinesi vekili tarafından davalılar Adana Büyüksehir Belediye Bşk, Adana Çukurova Belediye Bşk., Seyhan Belediye Bşk. ve davalılardan Nimet Öcal, Semra Görhan, Gülistan Öcal, Güngör Yayla ve Asaf Öztürk aleyhine mahkememizde açılan Tapu İptali ve Tescil davasının yapılan açık yargılaması sonunda verilen kararın özeti aşağıda çıkarılmıştır. HUKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle, 1 Davacının davalı Seyhan Belediye Başkanlığı aleyhine açtığı davada yasal zorunluluk nedeniyle taraf sıfatı kalmayan Seyhan Belediye Başkanlığı hakkında karar verilmesine yer olmadığına, 2 Diğer davalılar yönünden davanın KABULÜ ile Adana ili Çukurova ilçesi Kabasakal köyü 1178 (206) kök parsel nolu 2250 m2 yüzölçümlü taşınmazın imarla 4944 ada 2,3,4,6 ve 7 parsellerin 18.11.2009 tarihli bilirkişilerin raporlarına göre imar öncesi kadastral hak durumuna dönülerek Kabasakal köyü 1178 (206) kadastro parselin İHYASINA 3 Terditli olarak açılan tazminat davası konusunda hüküm verilmesine yer olmadığına, 4 İhtiyatin tedbir kararının hüküm kesinleşinceye kadar devamına, 5 Harçlar Kanunu uyarınca hesaplanan 5.346,00 TL harcın davalı Adana Büyüksehir Belediyesi Başkanlığı ve dahili davalı Çukurova Belediyesi Başkanlığı’ndan tahsiline, 6 Avukatlık Asgari Ücret tarifesi uyarınca hesaplanan 9.070,00 TL nispi vekâlet ücretinin davalı Adana Büyüksehir Belediyesi Başkanlığı ve dahili davalı Çukurova Belediyesi Başkanlığı’ndan alınarak davacıya verilmesine, 7 Davacı tarafından yapılan 19 tebligat gideri karşlığı 95,00 TL, bilirkişi ücretleri ve mahkeme yolluğu karşılığı 392,62 TL olmak üzere toplam 487,62 TL yargılama giderinin davalı Adana Büyüksehir Belediyesi Başkanlığı ve dahili davalı Çukurova Belediyesi Başkanlığı’ndan alınarak davacıya verilmesine, 8Davanın imar düzenlemesi işleminden kaynaklanıp tapu kayıt maliki davalılar yönünden dava açılmasına sebebiyet vermediklerinden davanın niteliği gereği bu davalılar aleyhine harç, masraf ve vekâlet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, Taraf vekillerinin yüzüne karşı diğer davalıların yokluğunda kararın taraflara tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde Yargıtay yolu açık olmak üzere verilen karar Maliye Hazinesi, Çukurova Belediye Başkanlığı ve Büyükşehir Belediye Başkanlığı tarafından temyiz edilmekle; davalılardan Nimet Öcal, Semra Görhan, Gülistan Öcal, Güngör Yayla ve Asaf Öztürk’e daha önce de ilanen tebligat yapıldığından bu kez de Karar ve Temyiz Dilekçesinin aşağıda isimleri yazılı davalılara ilanen tebliğine karar verildiğinden; İşbu ilanın gazetede ilan edildiği tarihten itibaren 7 gün sonra tebliğ edilmiş sayılacağı yasaca belirlenen süre içerisinde davalılar tarafından yasa yollarına başvurulmadığı takdirde kararın davalılar yönünden kesinleşeceğinden, Temyiz dilekçesine karşı da cevap dilekçeleri vermeleri, cevap vermediği takdirde dosyanın ilgili Yargıtay Hukuk Dairesine gönderileceğinden davalılar Nimet Öcal, Semra Görhan, Gülistan Ocal, Güngör Yayla ve Asaf Öztürk’e karar yerine ve temyiz dilekçesi yerine kaim olmak üzere İLANEN tebliğ olunur. 27/09/2013 “Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de” (Basın:60688)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle