Katalog

SAYFA CUMHURİYET 12 ARALIK 2012 ÇARŞAMBA 8 İstanbul Edirne Kocaeli Çanakkale İzmir Manisa Denizli Zonguldak Sinop Samsun B B Y B B Y Y Y Y Y 8 5 10 10 13 13 12 11 14 17 HABERLER TÜRKİYE Trabzon PB Giresun PB Ankara Y Eskişehir Y Konya Y Sivas B Antalya Y 17 14 9 8 9 4 16 Adana Mersin Erzurum Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van Kars B Y PB PB PB PB PB PB PB PB 17 16 1 9 12 10 9 4 5 0 Oslo B Helsinki B Stockholm K Londra B AmsterdamY Brüksel B Paris B Bonn B Münih B Berlin B 9 2 3 4 6 1 1 0 4 2 DIŞ MERKEZLER Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atina B B K K K B Y 2 12 3 3 1 11 15 Zürih B 4 Moskova PB 9 Aşkabat Y 8 Taşkent B 12 Baku Y 9 Bişkek Y 1 Tiflis Y 8 Kahire B 18 Şam B 15 Tahran B 11 GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK ? Baştarafı 1. Sayfada canlı veriyor. Geçen gün başlayan 2013 devlet bütçesi görüşmelerinde, biri iktidarda diğeri iktidara seçenek olduğu iddiasındaki iki lider arasında yine “Ülkeyi ben, hayır ben daha iyi yönetirim” içeriğinde ağız dalaşı izlendi de… …örneğin bu ülkenin ilk sıradaki iki konusu, terör ve PKK örgütü ile ilgili topluma acı veren gelişmelere ucundan, kenarından değinilmedi. AB ile, ABD ile nereye, sorunsuz komşular politikası ile nereye diye yeni bir görüş açıklayan, sual eden olmadı. Kılıçdaroğlu’nun açıkladığı, partisindeki uzmanların hazırladığı tabloya göre, ekonomi batmış; ölmüşüz de haberimiz yok! Ardından sazı eline aldı RTE, ülkenin 80 yıllık tarihinde her alanda en parlak dönemi yaşadığımızı içeren, kuşkusuz ekonomi bakanlarının hazırladığı rakamlarla yüklü bir konuşma metni okudu. Ana muhalefetin iddialarını çürütmüş olarak kürsüden indi. ??? Siyaset adeta tahterevalli. Karamsarlık (muhalefet) bir ucunda, diğer ucunda (iktidar) iyimserlik. Karamsarlık çıkıyor yukarı, iyimserlik bastırıp indiriyor. İyimserlik yukarı çıktı mı karamsarlık bastırıyor aşağıya. Biri iktidar, diğeri iktidar seçeneği iki partinin liderinden ekonomik, sosyal sorunlarının, hatta terör sorununun çözümünde azıcık umut bahşedeceklerini bekleyenler, iyimserlikle karamsarlık arasında bocalayarak, Meclis’teki son tahterevalli oyununu izleyerek gece yarılarını buldular. ??? Yok hayır! Görüşmeler ilerledikçe bütçenin ilk gününe damgasını vuran olay birden patlayıverdi. RTE, Kayseri Belediyesi’nin 3500 kişiye 3.5 ton sucuk dağıttığını ve sucukları Kılıçdaroğlu’na açılan tazminat davasından kazandığı 75 bin lirayla karşıladığını söyledi. Kılıçdaroğlu’nun bir özelliği var; yaralayıcı eleştirileri fazla önemsemediğini göstermek için gülümsemeyle karşılıyor. Sucuk suçlamasını yine öyle dinledi ama “çevre” hareketlendi. Kazanılan tazminatın 75 bin lira olmadığını kürsüden açıkladı. Ne ki Kayseri Belediye Başkanı Mehmet Özhaseki’nin dün Milliyet’teki açıklamasına göre; Kılıçdaroğlu aleyhine açtığı 13 davadan sonuçlanan 4’ünden kazandığı toplam 80 bin lira tazminatın ilk etapta 20 bin lirası ödendi. Arkadaşları yatan 20 bin lirayı çekti ve sucukçuya peşinat olarak verdi. Paranın geri kalan 5560 bin (milyar) lirası adliyede icra dairesinde bekliyor. Öyle veya böyle. Bunu bilir, bunu söylerim. Ana muhalefetin insanlarımıza doğrudan yardımcı olamadığı iddiası, Kayseri’de 3.500 insanımıza birer kilo sucuk sağlanmasıyla bir kalemde siliniyor ve bu başarı Kılıçdaroğlu’nun hanesine yazılıyor. ??? RTE’nin bütçe konuşmasında sık sık söylediği gibi iyi şeyler de oluyor bu ülkede... Bu sözünü kanıtlayan haberi izleyiniz lütfen: “Tüm binalarda birbirlerini görmelerine, açıkça görsel olarak etraflarını araştırabilmelerine ve doğal davranışlarına imkân tanıyacak yeterlikte aydınlatma seviyesi sağlanacak. Doğal aydınlanmanın olması durumunda pencereler ışığın eşit şekilde dağılmasına imkân verecek biçimde düzenlenecek. Ses seviyesi asgari düzeyde olacak. Havalandırma fanları en düşük seviyede ses yapacak şekilde yerleştirilecek. Belirgin sağlık problemleri olanların derhal tedavisi yapılacak.” ??? Bu koşulları okudukça nerede ve kimlere uygulanacağını merak edebilirsiniz. Açıklanan koşullar, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın hazırladığı yönetmelik taslağından. Aman yanlış anlaşılmasın. Bu koşullar, “Çiftlik Hayvanlarının Refahına İlişkin Yönetmelik”ten! Silivri zulümhanesinde yıllardır hücrede yatanların refahlarına, birbirini görmelerini sağlamaya ve doğal davranışlarına olanak tanımıyor.. …özellikle çiftlik tavuklarının refahını amaçlıyor. RTE haklı. Bu iktidar sayesinde bu ülkede insanlar bir yana, hayvanlar için iyi şeyler oluyor! Erbil’deki konferansa katılmak isteyen Enerji Bakanı Taner Yıldız’ın uçağına Bağdat yönetimince izin verilmemesi, Türkiye ile Irak arasında bir süredir tırmanan krizin ulaştığı noktayı göstermesi açısından önem taşıyor. Krizin tırmanmasının nedenini iki başkent de kendine göre yorumluyor. Ankara’ya göre Irak Başbakanı Maliki yaşananların tek sorumlusu. Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan değerlendirmelerde Maliki’nin tutumuyla ilgili şu unsurlara dikkat çekiliyor: 1. Suriye ve İran etkisi: Türkiye’nin Suriye’de Esad muhaliflerine verdiği destek, İran yönetimi ve Tahran rejiminin desteğiyle Irak’ta gücünü koruyan Maliki yönetimini rahatsız ediyor. Esad’ın devrilmesi İran, Irak ve Suriye’den oluşan Şii eksenini parçalayacağı için, Tahran ve Bağdat yönetimleri Ankara’yı hedef alan açık ya da örtülü pek çok hamle yapıyor. İran’ın son dönem PKK’ye verdiği destek de aynı çerçevede değerlendirilmiyor Ankara’da. 2. Maliki’nin korkusu: Irak Başbakanı, Esad’ın devrilmesinden sonra Sünni ağırlıklı Arap Baharı’nın yeni hedefinin kendisi olabileceği yönünde ciddi kuşkular taşıyor. Türkiye ile Kuzey Bağdat krizinde sürpriz gelişme Haşimi Katar’a Taşındı Irak Bölgesel Kürt Yönetimi arasında son dönemde artan ilişkiler de Maliki’nin bu paranoyasını besleyen önemli bir faktör. yönündeki gayretleri, Haşimi’nin AKP Kongresi’nde baş konuk yapılması sonrasında suya düştü. kızdırdı Kongre daveti ir aydır Katar’da yaşıyor Ancak bir süredir tansiyonun düşürülmesi yönünde başını Ankara’nın çektiği sürpriz gelişmeler yaşanıyor. Bunlardan ilki, Haşimi’nin beklenmedik biçimde Türkiye’den Katar’a gitmiş olması. Bu yöndeki iddiaları doğrulayan diplomatik kaynaklar Haşimi’nin yaklaşık bir aydır Katar’da olduğunu teyit etti. Katar’a gidiş kararı Haşimi’nin kendi kararı mı yoksa Türkiye’nin talebi mi açıklanmıyor. Türk tarafı “Türkiye’de ikamet izni var. İsterse gelebilir” demekle yetiniyor. İkinci sürpriz ise Maliki’nin provokasyonlarına rağmen Ankara’nın ilişkileri iyileştirme ve B Öte yandan Maliki ise krizin sorumlusu olarak “Ankara’nın izlediği mezhepçi politikaları” gerekçe olarak ileri sürüyor. Irak Başbakanı, ülkesinde yargılanarak (siyasi bir davada) ölüm cezasına çarptırılan eski Irak Cumhurbaşkanı Yardımcısı Tarık Haşimi’ye Türkiye’nin kucak açarak oturma izni vermesini de bu ‘Sünni dayanışmasına’ bağlıyor. Başbakan Tayyip Erdoğan ve kurmaylarının Haşimi konusunda takındıkları ısrarlı tavır da Maliki’nin iddialarını doğrular nitelikte. Son olarak Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ile bakanlık bürokrasisinin ilişkileri düzeltme geliştirme iradesini muhafaza etmeyi sürdürmesi. Enerji Bakanı Yıldız’ın diplomaside ender rastlanan ‘hakaret’ sayılabilecek muameleye rağmen alttan alarak “Iraklı muhataplarını Türkiye’ye davet etmesi ve davet gelirse Bağdat’a gideceğini açıklaması” bu politikanın yansıması. Dışişleri kaynakları da ilişkileri germek yerine Maliki’nin bir adım atması durumunda Türkiye’nin ilişkilerin yeniden güçlendirilmesi yönünde daha fazla adım atmaya hazır olduğunu vurguluyor. ??? Haşimi’nin Katar’a gitmiş (ya da gönderilmiş) olması, AnkaraBağdat ilişkileri açısından bir ‘turnusol kâğıdı’ işlevine sahip. Haşimi’nin Türkiye tarafından korunup kollanmasını bahane eden Maliki, bakalım şimdi normalleşme yönünde adım atacak mı? Yoksa Ankara’daki tahminleri haklı çıkararak, Suriye meselesi çözüme kavuşana kadar Türkiye’yle uğraşmaya devam mı edecek? Krizin, ‘çözüm’ ya da ‘çözümsüzlük’ seçenekleri arasında ne yöne evrileceğinde, iki başkentin yanı sıra Washington’da bir ay içinde görevine başlayacak yeni ABD Dışişleri Bakanı da oldukça belirleyici olacaktır. HOPA DAVASI BİTMEK BİLMİYOR ‘Katiller değil hesap soranlar yargılanıyor’ ANKARA / RİZE (Cumhuriyet) Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın 31 Mayıs 2010’daki Hopa mitinginin ardından çıkan olaylarla ilgili Rize’nin Pazar ilçesinde basın açıklaması yaptıkları için 1.5 yıl sonra haklarında dava açılan 22 kişi ile Ankara’da gösteri yapanlar için açılan davalara devam edildi. Ankara’da “Silahlı terör örgütü” suçlamasıyla 37 kişi hakkında açılan Hopa davasının görülmesine Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam edildi. Duruşmaya dönemin Çevik Kuvvet Şube Müdürü müşteki Osman Can, mahkemenin çağrısına karşın gelmedi. Duruşmaya tutuksuz 21 sanık, avukatları ile çok sayıda izleyici katıldı. Davayı CHP İstanbul Milletvekili Binnaz Toprak da izledi. Mahkeme Başkanı Dündar Örsdemir, Toprak’a “Hocam hoş geldiniz” dedi. Sanık avukatı Ayhan Erdoğan, davanın toptancı bir mantıkla açıldığını, polisin, Kızılay’da çok geniş bir alanda gerçekleşen olayda, yakalayabildiklerini şüpheli yaptığını belirtti. Erdoğan, Hopa soruşturmasının basın savcılığındayken, özel yetkiliye gönderilmesi sürecinin karanlıkta kaldığını dile getirerek bunun “yargıya gerekeni söyledik” diyen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatıyla olabileceği şüphesi taşıdığını kaydetti. Duruşma, 7 Mayıs’a ertelendi. İl ve ilçe belediyeleri ile BDP’li yöneticilerin evlerinde aramalar yapıldı Tunceli’de KCK TUNCELİ / İSTANBUL (Cumhuriyet) Tunceli kent merkezi ve ilçelerinde KCK’ye yönelik operasyonda Tunceli İl Genel Meclisi Başkanı Ali Kandil ve belediye ile il genel meclis üyelerinin de bulunduğu 17 kişi gözaltına alındı. Hafta sonu gerçekleştirilen KCK operasyonunda 24 kişi tutuklandı, Siirt Belediye Başkanı Selim Sadak’ın da aralarında bulunduğu 28 kişi serbest bırakılırken 16 kişinin işlemleri sürüyor. Malatya Cumhuriyet Başsavcılığı’nın KCK soruşturması kapsamında polis ekipleri dün sabaha karşı Tunceli merkez, Nazimiye, Pertek ve Ovacık ilçelerinde çok sayıda adrese maskeli özel tim eşliğinde eşzamanlı operasyon yaptı. Tunceli merkezde, Belediye Başkanlığı, BDP il ve merkez ilçe başkanlığı ile birlikte bazı BDP yöneticisi ve üyesinin evleri arandı. Aramalar sürerken, BDP’li Belediye Başkanı Edibe Şahin’in Özel Kalem Müdürü Gürkan Kahraman, danış Taş engellenmek istendi Rize’nin Pazar ilçesinde ise Asliye Ceza Mahkemesi’nde haklarında dava açılan ÖDP’li yöneticiler ile ÇaySen Başkanı Recep Memişoğlu’nun da aralarında bulunduğu 22 kişi dün hâkim karşısına çıktı. Davayı ÖDP Eşbaşkanı Alper Taş, CHP ve Derelerin Kardeşliği Platformu Yürütme Kurulu üyeleri de izledi. Mahkeme duruşmayı 5 Mart’a ertelerken, adliye önünde basın açıklaması yapan ÖDP Eşbaşkanı Taş, jandarma tarafından engellenmek istedi. Taş, “Geçen sürede Metin Lokumcu’yu katledenlere karşı herhangi bir işlem yapılmazken Lokumcu’nun ölümünü protesto edenler yargılanıyor” diyerek tepki gösterdi. baskını: 17 gözaltı BDP’den sert tepki BDP’li Şahin, “Bunun adı her ne kadar KCK operasyonu olsa da bu sadece ve sadece BDP operasyonudur. Böyle bir uygulama nerede hangi ülkede var bilmiyorum ama demokrasilerde, bunlar olmamalı” dedi. Eski milletvekili BDP İl Başkanı Şerafettin Halis ise “Gece saat 04.00’te kapılar kırılarak haberimiz olmadan partimize giriliyor. Siyasi katliamın buradaki uygulaması da devrede. Her şey ortada; başka da söylenecek bir şey yok” diye konuştu. İKİ KİŞİ YARALANDI, 1 KİŞİ ŞOKTA Samast’ı öven yazara hapis ? İstanbul Haber Servisi Gazeteci Hrant Dink’in katili Ogün Samast’ı övdüğü gerekçesiyle Halkevleri tarafından hakkında suç duyurusunda bulunulan Statüko dergisinin Genel Yayın Koordinatörü Okan Baş, “halkı kin ve düşmanlığa tahrik” ettiği gerekçesiyle 1 yıl 11 ay hapis cezasına çarptırıldı. Ceza 5 yıl denetimli serbestlik şartıyla ertelendi. BDP’den ‘Kışanak’ yalanlaması ? Haber Merkezi BDP gazetelerde yer alan “PKK Gültan Kışanak’ı sorguladı” haberine yaptığı açıklamayla tepki gösterdi. Haberlerin “gerçekdışı” olduğu vurgulanan açıklamada, haberi servis edenlerin amacının BDP’ye yönelik operasyonları halk nezdinde meşrulaştırmak olduğu belirtildi. manı Sevim Soylu, EğitimSen Şube Başkanı Hanifi Pekmezci, bazı il genel meclis ve belediye meclis üyelerinin de aralarında bulunduğu 16 kişi gözaltına alındı. Çok sayıda dokümana polis tarafından el konuldu. Ovacık ilçesinde de Tunceli İl Genel Meclisi Başkanı Ali Kandil gözaltına alındı, BDP ilçe binasında da arama yapıldı. Öte yandan, Siirt, Batman ve Mardin’de düzenlenen 84 kişinin gözaltına alındığı KCK operasyonunda 31 kişi adliyeye sevk edildi. BDP Batman İl Başkanı Şehmus Azboy’un da aralarında bulunduğu 24 kişi tutuklandı. Siirt Belediye Başkanı Sadak’ın da aralarında bulunduğu 28 kişi serbest bırakıldı. 16 kişinin sorgusu ise sürüyor. Ana dava 14 Aralık’ta Bu arada, 205 kişinin yargılandığı İstanbul’daki ana KCK davasına dün devam edildi. Duruşma 14 Aralık’a ertelendi. Tutuklu sanık Gönül Erdem’in, nezarethanede tansiyon düşmesi sonucu sağ kolunun kırıldığı, boynunun incindiği hastaneye kaldırıldığı belirtildi. Gaziosmanpaşa’da saldırı: 1 polis şehit İstanbul Haber Servisi Bahçelievler 75. Yüzyıl Polis Merkezi’ne geçen cumartesi günü düzenlenen bombalı saldırının ardından dün de Gaziosmanpaşa’da koruma şube müdürlüğünde görevli polis memuru Mücahid Daştan (32) uğradığı silahlı saldırıda şehit oldu. Kadın terörist N.A. (25) kaçmaya çalışırken polis tarafından yakalandı. N.A’nın çevreye ateş açması nedeniyle Mustafa Ülgen ve Hüseyin Kütüklü adlı yurttaşlar yaralanırken Saliha Kaya adlı yurttaş da şoka girdi. Gaziosmanpaşa’da dün öğlen saatlerinde gerçekleşen saldırı, Daştan’ın görev için gittiği Gaziosmanpaşa Adliyesi’ne yaklaşık 50 metre mesafede gerçekleşti. Kadın teröristin adliyede görevli olan ve her gün aynı saatlerde meydandan geçen Daştan’ı takip ettiği ve yakın mesafeden üzerine 8 el ateş ettiği öğrenildi. 6 yıllık polis memuru Daştan’ın evli ve bir çocuk babası olduğu öğrenildi. Uludere katliamı UCM’ye taşındı ? Gözaltında Kayıplara karşı Uluslararası Komite, 34 yurttaşın bombalanarak öldürülmesiyle ilgili olarak merkezi Hollanda’da bulunan mahkemeye suç duyurusu yaptı. DİYARBAKIR (Cumhuriyet) Gözaltında Kayıplara Karşı Uluslararası Komite (ICAD), Şırnak’ın Uludere ilçesinde 34 yurttaşın savaş uçakları tarafından bombalanarak öldürülmesini Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne (UCM) taşıdı. ICAD Hollanda seksiyonu, Hollanda’nın Den Haag kentinde bulunan Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne suç duyurusunda bulundu. Suç duyurusunda Türk devletinin insanlık suçu işlediği Günay’dan ‘yasak yok’ mesajı ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Tayyip Erdoğan’ın “Bizim böyle bir ecdadımız yok” söyleminin ardından “Muhteşem Yüzyıl” dizisinin yayından kalkması için yasa teklifi veren AKP’li Oktay Saral’a Kültür Bakanı Ertuğrul Günay’dan yanıt geldi. Günay, “Herkes tartışmalardan ders çıkarmıştır. Kısıtlama bizim iktidarımızdan uzaktır. Başbakan’ın söylediği gibi yasaklara karşı bir anlayışı temsil ediyoruz” dedi. belirtilerek Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Genelkurmay Başkanı Nejdet Özel’in yargılanması istendi. ICAD, olayda ölen kurbanların kimlik bilgileri, otopsi belgeleri, olaydan kurtulan tanıkların ifadeleri, insan hakları örgütlerinin raporları, hükümet temsilcilerinin beyanları, muhalefet partilerinin açıklamaları, TSK’nin olay sonrası resmi açıklaması, helikopterden olay yeri zaptı tutan savcıların tutanakları gibi çok sayıda belge ve katliamın fotolarını da mahkemeye sundu. Suç duyurusu nedeniyle mahkeme önünde yapılan eylemde “Kayıplara son! Devlet terörüne son” yazılı pankart taşındı. BDP eşbaşkanları Selahattin Demirtaş ve Gültan Kışanak da geçen yıl ocak ayında mağdurlar adına suç duyurusunda bulunmuştu ancak mahkeme başvuruyu işleme almamıştı. 005’te linç edilmek istenmiş Yakalanan terörist N.A’nın üzerinde bulunan el bombası adliyenin bahçesinde bomba imha ekipleri tarafından etkisiz hale getirildi. N.A’nın, 2005’te Trabzon’da TAYAD’lı aileler adına bildiri dağıtmak isterken, linç edilmek istenen grubun içinde olduğu belirlendi. 2