Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
10 ARALIK 2011 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA dishab@cumhuriyet.com.tr DIŞ HABERLER YEMEK KARNESİ VERİLMEYİNCE ÇOCUKLARINI ÖLDÜRÜP İNTİHAR ETTİ Dış Haberler Servisi ABD’nin Teksas eyaletinde gıda yardımı için karne alamayan anne, 10 yaşındaki oğlunu ve 12 yaşındaki kızını öldürdükten sonra kendini de vurdu. Polis sözcüsü Joe Baeza, ölen anne Rachelle Grimmer’ın geçen pazartesi günü vurduğu kızı Ramie Grimmer’ın çarşamba günü, oğlu Timothy Grimmer’ın da önceki gün hastanede hayatını kaybettiğini açıkladı. Rachelle Grimmer’ın 67 yıl önce ayrıldığı eşi Dale Grimmer’ın, doktorlarla görüştükten sonra, yaşam destek ünitesine bağlanan oğlunun tedavisinin kesilmesine karar verdiği öğrenildi. Teksas Sağlık ve İnsani Yardım Hizmetleri İdaresi’nden yapılan açıklamada, Rachelle Grimmer’ın yardım başvurusunun, yeterli bilgi vermediği gerekçesiyle reddedildiği belirtildi. 38 yaşındaki anne Grimmer’ın, yardım merkezinde bir görevliyle, kendisine neden yardım edilmediğini konuşmak istediği ve ayrı bir odaya alındıktan sonra silah çıkardığı öğrenildi. Polis yetkilileri, Rachelle Grimmer’ın binada bulunanların dışarı çıkmasına izin verdikten sonra, 7 saat boyunca polislerle tartıştığını söylediler. 13 Grimmer ailesinin bir karavan parkında yaşadığı ve Rachelle Grimmer’ın geçen temmuz ayından beri gıda yardımı almaya çalıştığı öğrenildi. İngiltere’de, eski bir polis, eşini ve 7 yaşındaki kızını öldürdükten sonra intihar etti. Leicestershire kentinde önceki gün eşi Samantha ve kızı Genevieve’i öldüren, diğer çocukları Kimberly ve Adam’ı ise ağır yaralayan eski polis Tobias Day’in kısa bir süre önce işini kaybettiği öğrenildi. Eski polisin cinneti ‘Rus Baharı’ ve Korku Duvarı Hodorkovski adını duymuşsunuzdur. Hani şu Putin zulümhanelerinde çürütülen ünlü bir “oligark” var ya.. o! Bir vakitler “Rusya’nın en zengin kişisi” diye anılan genç işadamı bundan 8 yıl önce, “Putin’e rakip olduğu” iddiasıyla tutuklanarak Sibirya’ya yollanmıştı. Çin sınırında Tanrı’nın unuttuğu bir kentte o gün bugün hapis tutulan Hodorkovski, muhalefet olmanın karşılığını sadece özgürlüğünü değil sıfırdan yarattığı dev imparatorluğunu da yitirmekle ödedi. Siyasetin bedeli; Rusya’da.. Türkiye’de olduğu gibi tıpkı, böyle ağır olabiliyor. Rusya’nın roman kahramanlarını andıran Hodorkovski’nin öyküsünü sonunda.. azimli bir Alman.. üzerinde 6 yıl çalışarak belgesel yaptı. Berlin Film Festivali’nde geniş ilgiyle karşılanan belgesel, gün yüzüne çıktığı günden beri olay oluyor. Belgesel, festival arifesinde önce esrarengiz biçimde yönetmenin bilgisayarından çalındı. Filmin aynı zamanda prodüktörü olan Cyril Tuschi isimli yönetmen, yedekteki ham kopyadan son anda yeni bir montaj yapmak zorunda kaldı. Dışişleri Bakanı Davutoğlu, Suriye Devlet Başkanı’nın elinde hâlâ imkânların bulunduğunu söyledi Esad samimiyse, cezalandırır BAHADIR SELİM DİLEK ANKARA Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad’ın, güvenlik güçlerinin hata yapmış olabileceğine yönelik sözlerini “Aslında bu açıklamalar itiraf niteliği taşıyor” şeklinde değerlendirirken “Eğer şimdi samimiyse, hemen yanlış yapanları, katilleri cezalandırır, hemen Arap Ligi gözlemcilerini kabul eder ve atmosferi değiştirir” dedi. Davutoğlu dün sabah Diplomasi Muhabirleri Derneği üyeleri ile kahvaltıda bir araya geldi. Davutoğlu’nun verdiği mesajlar şöyle: Suriye: Aslında Esad’ın bu açıklamaları bir itiraf niteliği taşıyor. Eğer böyleyse yapması gereken şey çok açık, kimse bu katiller, bulacak ve cezalandıracak. Esad, olayların en başında Dera’da bir çocuğun öldürülmesinin ardından hatalı olduğunu kendisi de kabul etti ama valiyi görevde tutarak yanlış yaptı. Nisan ayından beri Suriye’den en azından gösterilere müdahalede gerçek mermi kullanmamalarını istedik. Ama tavsiyelerimiz dikkate alınmadı. Esad’ı kendi güvenlik güçlerinin verdiği bilgilere fazla güvenmemesi konusunda da uyardık. Şimdi kendisi, kendi kontrolü dışında güvenlik güçlerinin hata yapmış olabileceğini kabul ediyor. Eğer samimiyse hemen yanlış yapanları, katilleri cezalandırır. Hemen Arap Ligi gözlemcilerini kabul eder ve atmosferi değiştirir. Hâlâ elinde böyle imkânlar var. Böyle bir yanlışlığı yapmaya cesaret edeceklerini düşünmüyoruz. Kılıçradoğlu’na yanıt: CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, TBMM’de “Nasıl oldu da bir sabah kalktık ve Suriye’yle düşman olduk” dedi. Eğer bunu söyleyenler, Sayın Kılıçdaroğlu veya başkaları, ocak ayında uykuya yatmış ve bugün kalkmışlarsa bunu söyleyebilirler. Sadece televizyonları, gazeteleri takip eden birisi dahi şunu bilir ki, dokuz ay içinde Suriye’de çok şey değişti ve her gün değişmeye devam ediyor. Dört bini aşkın insan öldü. İran: Biz İran’da cumhurbaşkanı, başbakan, dışişleri bakanı, meclis başkanı ne diyor diye bakarız. İİT toplantısında İran Dışişleri Bakanı Ali Ekber Salihi’ye “Bunlar sizin resmi görüşünüz mü” diye sordum. Salihi de “Söz konusu değil. Türkiye ile bizim ilişkilerimizin düzeyi malumdur. Bizim Türkiye’den herhangi olumsuz bir tehdit algımız yok, sizin de bizden yok. Asırlara dayanan bir dostluğumuz var. Şu anda da ilişkilerimizin zirve dönemini yaşıyoruz” dedi. Olumsuz açıklamalar yapanlardan bazılarının resmi kimliği olduğunu ve bunları durdurma sorumlulukları olduğunu Salihi’ye hatırlattım. Birileri bu tür, fevri ve kişisel açıklamalarla Türkiye ile İran arasına fitne sokmak istiyorsa bu olmaz. Ama ülkeler arasında görüş farklılıkları her zaman olabilir. Suriye PKK’ye kucak açtı mı?: Hastanede yangın: 88 ölü Dış Haberler Servisi Hindistan’ın Kalküta kentinde bir hastanede çıkan yangında 73 kişi hayatını kaybetti. Hastane görevlileri, yangın çıktıktan sonra hastaları bırakarak kaçmakla suçlanıyor. Yetkililer, ölenlerden 3’ü hariç gerisinin hastalar olduğunu, ölenlerden çoğunun yoğun dumandan zehirlenerek hayatını kaybettiği, 90 hastanın ise sağ salim kurtarıldığını duyurdular. Yangının kontrol altına alındığı, kurtarma görevlilerinin cesetleri çıkarmaya başladığı ve cesetlerden en az ikisinin çocuklara ait olduğu bildiriliyor. Yetkililer, yangının oksijen tüpleri gibi yanıcı maddelerin bulunduğu bodrum katında çıktığını tahmin ediyor. Yangın çıktığı sırada 190 yatak kapasiteli hastanede 160 hasta bulunduğu açıklandı. Hastanenin Başhekim Yardımcısı S. Upadhay, hastane görevlilerinin hastaları binada bırakarak kaçtığı suçlamalarıyla ilgili olarak “bu çok ciddi bir suçtur ve en ağır biçimde cezalandırılacaktır” diye konuştu. Film Moskova’da gösterilemiyor Arkadan belgesel, Rusya’da maruz bırakıldığı “karartmayla” gündem yarattı. Moskova’daki tek sinema salonu dahi belgeseli göstermiyordu. Uluslararası basın, “geniş çaplı otosansürden” Putin hükümetini sorumlu tutuyordu. İşte Türk sinema günlerini izlemeye geldiğim Strasbourg’da, bu alabildiğine olaylı belgeselle karşılaşınca kendime hemen bir bilet aldım. Gösterilere yol açan son parlamento seçimleri ardından “Rus baharı” yorumlarının yapıldığı şu sırada, “Hodorkovski” belgeselini izlemek zihin açıcı bir egzersiz oldu… Tuschi’nin belgeseli öncelikle “korku” hakkında. Bizzat yaşadığı baskılar ve duyduğu korku yüzünden Moskova’ya dönüp dönmemekte tereddüt eden yönetmen, filmini, “Korkuyla ilgili bir proje” diyerek açıklıyor. “Hodorkovski”, gerçekten de baştan sona Rusya’nın “derin korkularını” işliyor... Güçlülerin gücünü yitirmekten duyduğu “derin korku” (Putin!) ile Gulag’lar ülkesinde “korkuya meydan okuyan” işadamı şöhretiyle nam salan Hodorkovski karşısında, sindirilenlerin açmazı anlatılıyor. “Hodorkovski’nin makus talihi sadece boyundan büyük işlere kalkışması ve “siyasete bulaşmasından” kaynaklanmıyor. Egosu yüksek işadamının, “tek adam” Putin’le boy ölçüşmesi en büyük günahı sayılıyor. Zamanla Rusya’nın bir numaralı mahkumuna dönüşecek olan Hodorkovki’yi Putin, evvela baş başa yaptıkları bir toplantıda uyarıyor: “Sen işine bak ve siyasetten uzak dur! Muhalefete hele ki sakın ola.. sahip çıkma!” Hodorkovski; dolaysız olarak verilen bu mesajı kale almadığı gibi, üstüne bir de.. yurtdışında bulunduğu sırada kendisine yapılan uyarılara kulak asmıyor: “Bundan böyle sakın Rusya’ya dönme!” diyorlar açıkça Hodorkovski’ye: “Döndüğün an, yanarsın!” Gerçekten de uçağının tekerlekleri Moskova Havaalanı’na değdiği anda, milyarder işadamı apar topar derdest ediliyor. (Fotoğraf: REUTERS) T.C. TEKİRDAĞ 2. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ’NDEN TAŞINMAZIN AÇIK ART TIRMA İLANI Dosya No: 2011/281 Tal. 1 Tapu Kaydı: Tekirdağ merkez Ertuğrul Mah. Demir Sok. No: 29 (Özcan Yoğurtçu dükkânı) adresinde, tapunun 305 ada, 61 parsel No’sunda kayıtlı taşınmaz ve bu taşınmaz üzerindeki yapılardır. Halihazır Durumu: Tekirdağ Ertuğrul Mah. 305 ada, 61 parsel yüzölçümlü 160 m2 olup üzerinde tek katlı betonarme karkas tarzında inşaa edilmiş zemindeki oturumu 145 m2 olup yoğurt imalat atölyesi bulunmaktadır. Yer döşemeleri ve duvar kaplamaları seramik tesisat ağırlıklı bir yapıdır. İçerisinde 6 adet muhtelif cins ve kapasitede soğutma dolapları (buzdolabı) ve 2 adet süt tankı ve tesisat akşamları ve kazan dairesi yer almaktadır. İmalathane ile ilgili tesisat aksamları makinaları yapının mütemmim cüzi olmadığından değerlendirme dışmda bırakılacaktır. İç kapılar ve dış kapılar demir doğramalı yıpranma %20 mertebesinde olup, hmax=3,50 mt.dir. 61 parseldeki daireler kaloriferli olup, kazan dairesi 62 parsel içerisinde yer almaktadır. Tapu kaydında arsa olarak geçmektedir. A) İnşaat değeri: 145 m2 x 343 TL/m2 x 0.80 = 39.788 TL b) Arsa değeri: 160.00 m2 x 1.000 TL/m2 = 160.000,00 TL olup toplam 199.788,00 TL olup, borçlunun hissesi 1/4 olup 1/4 hissesi olan 49.947,00 TL satışa çıkarılmıştır. İmar Durumu: Tekirdağ Merkez Ertuğrul Mahallesi 305 ada 61 parselin imar planında kentsel sit alanı içerisinde ticarete tahsisli bitişik nizam 6 katla (B6) alanda kalmaktadır. Muhammen Bedeli: 49.947,00 TL Satış Saati: 11.20 11.30 Arası 2 Tapu Kaydı: Tekirdağ Merkez Ertuğrul Mah. Demir Sok. No: 29 (Özcan Yoğurtçu dükkânı) adresinde, tapunun 305 ada, 62 parsel No’sunda kayıtlı taşınmaz ve bu taşınmaz üzerindeki yapılardır. Halihazır Durumu: Tekirdağ Ertuğrul Mah. 305 ada, 62 parselin yüzölçümü 186 parsel olup üzerinde betonarme karkas tarzında inşaa edilmiş 4 katlı apartman bulunmaktadır. Apartmanın zemin katı Yoğurtçu dükkânı (işyeri) olarak kullanılmakta 1.2 ve 3 katlar konut olarak kullanılmaktadır. Zemin 1 ve 2 katların her biri 125 er m2, 3. çatı katı ise 90 m2 olmak üzere toplam inşaat alam 465 m2’dir. Zemin kat yer döşemeleri seramik iç kapılar ve pencereler camlı PVC plastik doğramalı duvarlar plastik badanalıdır. 1.2 ve 3. kattaki dairelerin özellikleri birbirinin aynı olup, her bir daire 3 oda 1 salon, mutfak, banyo, tuvalet ve holden oluşmaktadır. Salon ve odaların yer döşemeleri ahşap parke, ıslak hacimler seramik yer döşemelidir. İç kapılar ahşap doğrama pencereler PVC plastik doğramalıdır. Duvarlar plastik badanalıdır. Yıpranma payları %20 mertebesindedir. 61 parseldeki daireler kaloriferli olup, kazan dairesi 62 parsel içerisinde yer almaktadır. A) İnşaat değeri: 465 m2 x 482 TL/m2 x 0.80 = 179.304,00 TL b) Arsa değeri: 186 m2 x 1.200 TL/m2 223.200,00 TL olup toplam 402.504,00 TL olup, borçlunun hissesi 1/4 olup, 1/4 hissesi olan 100.626,00 TL satışa çıkarılmıştır. İmar Durumu Tekirdağ Merkez Ertuğrul Mahallesi 305 ada 61 parselin imar planında kentsel sit alanı içerisinde ticarete tahsisli bitişik nizam 6 katla (B6) alanda kalmaktadır. Muhammen Bedeli: 100.626,00 TL Satış Saati: 11.40 11.50 Arası Satış Şartları 1 Satış 20.01.2012 günü yukarıda belirtilen saatler arasında Tekirdağ 2. İcra Müdürlüğü adresinde açık artırma suretiyle yapılacaktır. Bu arttırmada tahmin edilen değerin %60’ını ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış ve paylaştırma giderlerini geçmek şartı ile ihale olunur. Böyle bir bedele alıcı çıkmazsa en çok artıranın taahhüdü saklı kalmak şartıyla 30.01.2012 günü Tekirdağ 2. İcra Müdürlüğü adresinde yukarıda belirtilen saatler arasında ikinci artırmaya çıkarılacaktır. Bu artırmada da rüçhanlı alacaklıların alacağını ve satış giderlerini geçmesi şartıyla en çok artırana ihale olunur. Şu kadar ki, artırma bedelinin malın tahmin edilen kıymetinin %40’ını bulması ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacakların toplamından fazla olması ve bundan başka paraya çevirme ve paylaştırma masraflarını geçmesi lazımdır. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. 2 Artırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen kıymetin %20’si nispetinde Türk Lirası peşin para veya bir miktar kadar milli bir bankanın teminat mektubunu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir. Alıcı istediğinde 10 günü geçmemek üzere mehil verilebilir. Tapu alım harcı, damga vergisi ile KDV alıcıya aittir. Birikmiş vergiler ve tellaliye ücreti satış bedelinden ödenir. 3 İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgililerin (*) bu taşınmaz üzerindeki haklarını hususiyle faiz ve masrafa dair olan iddialarını dayanağı belgeler ile on beş gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır. Aksi takdirde hakları tapu sicili ile sabit olmadıkça paylaştırmadan hariç bırakılacaktır. 4İhaleye katılıp daha sonra ihale bedelim yatırmamak sureti ile ihalenin feshme sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardır. İhale farkı ve temerrüt faizi ayrıca hükme hacet kalmaksızın Dairemizce tahsil olunacak, bu fark, varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır. 5Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup gideri verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatım kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin yukarıda yazılı dosya numarasıyla müdürlüğümüze başvurmaları ilan olunur. İş bu ilan tebligat yapılamayan ilgililere tebligat yerine kaim olmak üzere ilan olunur. (İİK. m.126) (*) İlgiliIer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir. Basın: 75698 Evrensel İnsan Hakl arı ‘6 3 ’ Y aşın da “Yaşam her insanın hakkıdır” (M: 3) (Ülkemizde ‘kadınlar’ için de öyle midir?) “Şahsın güvenliği her insanın hakkıdır” (M: 3) (Ülkemizde, geceyarısı evlerin basılıp insanların soluk soluğa sorgulanmaya götürülmesi; telefonla konuşmaktan çekinmesi v.ö’ler “güvenlik hakkı”na dahil değil midir?) (Ülkemizde, örneğin “AKP” iktidarını eleştirenler için de bu “hak” geçerli midir?) (Ülkemizde “tüm” yargıç, savcı, güvenlikçi ve emek karşıtları da “vicdan sahibi” midirler?) bağımsız, yansız bir mahkeme önünde davasının tam bir eşitlik içinde ve açık olarak görülmesi hakkına sahiptir.” (M: 10) (Ülkemizde, iktidarın “Özel Görevli Mahkemeleri” görevlendirmesiyle bu “hak” bütünüyle ortadan kalkmış olmuyor mu?) “Özgürlük her insanın hakkıdır” (M: 3) Doğu’nun yazılı olmayan kanunları O dönem ABD başkanlığında bulunan Bush; “Rusya’nın yazılı olmayan şaşmaz kuralları” uyarınca mahkum edilen Hodorkovski olayına, önce “masumiyet karinesini” hatırlatmakla cevap veriyor: “Suçluluğu tespit olana dek herkes masum sayılır” diyor George W. Bush: “Hodorkovski’ye halbuki önden suçlu muamelesi yapılıyor… Hakkında hiçbir mahkeme kararı olmadan hapse gönderiliyor!” “Doğu” ile “Batı” değerleri ve siyasi gelenek farklılıklarını izlemek açısından da çarpıcı bir belgesel “Hodorkovki”. “Batı”, “Hodorkovski”nin insan haklarının çiğnendiğini görmekle birlikte, beylik demeçler dışında hiçbir girişim yapmıyor. Eski Alman Dışişleri Bakanı Joschka Fischer, bu ataleti “Dünya yalnız insan haklarından ibaret değil” diyerek açıklıyor: “Beri tarafta çıkarlar (Batı’nın çıkarları!) da var...” Rusya’nın Avrupa’ya doğalgaz musluğunu kesmesinden çekinen Batılı ülkeler, çıkarlar uğruna.. göz göre göre genç bir insanın çarlık yıllarında olduğu gibi, Sibirya hapishanelerinde çürütülmesine göz yumuyor... “Ülkenin en zengin adamının” başına gelenlerden gereken sonuçları çıkaran diğer büyük oligarklar da birer birer yurtdışına kaçıyor... Tuschi’nin filmi, Türkiye’de de yakınen bildiğimiz.. güç oyunlarını sergilemesi açısından alabildiğine ibret verici… Hodorkovski’nin macerası bugün hangi noktada derseniz… Hâlâ hapiste bulunan sabık oligarka yöneltilen resmi düzlemdeki suçlamalar, “vergi kaçakçılığı” ve “kara para aklamak”… 2010’da yeniden yargı önüne çıkarılan ve 6 yıl ek hapis cezası alan Rus işadamı, 60’ına merdiven dayadığında özgürlüğüne kavuşabilecek. 2024’e dek cumhurbaşkanlığını parsellemeye hazırlanan Putin uygun görürse tabii... Böyle bir ülkede “korku duvarları” yıkılır mı.. ve “bahar” çiçek açar mı yarına… “Tüm insanlar vicdana sahiptirler.” (M: 1) “Herkes cezai nitelikte herhangi bir suçlama üzerine, KADIN ARAŞTIRMALARI DERNEĞİ Yönetim Kurulu T.C. ADANA 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN ESAS NO: 2011/1019 Esas Davacı Seyhan Belediye Başkanlığı vekili Av. Zafer Boz davalı Cengiz AL aleyhine açılan kamulaştırma bedeli tespiti ve bu bedel karşılığında kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına hükmen tescili davası açılmış olup; Kamulaştırma yapan idarenin Seyhan Belediye Başkanlığı olduğu, Kamulaştırma kanunun 4650 Sayılı Yasa ile değiştirilen 2942 sayılı kamulaştırma kanunun 27. maddesi uyarınca bu tebligatın yapıldığı tarihten itibaren 30 gün içerisinde kamulaştırma işlemine karşı idari yargıda iptal davası ya da adli yargıda maddi hatalara karşı düzeltim davası açabilecekleri; Açılan işbu davalarda husumetin Seyhan Belediye Başkanlığı yöneltilebileceği ve adresin Seyhan Belediye Başkanlığı SeyhanADANA olduğu; Kamulaştırma kanunun 17. mad. görülen süre içerisinde kamulaştırma işlemine karşı idari yargıda iptal davası açanların dava açtıklarını ve yürütmenin durdurulması kararı aldıkları belgelemedekileri takdirde kamulaştırma işleminin kesinleşeceği ve mahkemece tespit edilen kamulaştırma bedeli üzerinden kamulaştırmayı yapan idare adına tescil edileceği; Mahkemece tespit edilen kamulaştırma bedelinin T.C.Vakıfbank Seyhan Şubesine hak sahibi adına yatırılacağı, Adana ili, Seyhan İlçesi, Şakirpaşa Mahallesi, 9490 Ada 10 Parsel sayılı taşınmazın, kamulaştırılmasına karar verilen mülkiyetin müştemilatı ile birlikte bedelinin tespitine taşınmazın davacı idare adına tesciline, Konuya ve taşınmaz malın değerine ilişkin tüm savunma ve delilleri tebliğinden itibaren 10 gün içinde mahkememize yazılı olarak bildirmesi gerektiği duruşmanın 18/01/2012 günü Saat: 09.35’e bırakıldığı, kamulaştırma kanununun 10. maddesi uyarınca ilan ve tebliğ olunur. 30/11/2011 (Basın: 75854) C MY B C MY B