20 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 6 EYLÜL 2010 PAZARTESİ 6 HABERLER ‘Dürüstlük dersi verme’ TARKAN TEMUR Başbakan Recep Tayyip Erdo- ğan, Kazlõçeşme mitinginde muha- lefete yüklendi. Mitingde konuşan Erdoğan, CHP Genel Başkanõ Ke- mal Kılıçdaroğlu’na “cibiliyet- siz”, MHP Genel Başkanõ Devlet Bahçeli’ye de “kafatasçı” dedi. Başbakan Erdoğan, muhalefet li- derleri ardõndan medyaya “Satılık gazeteler var. Sabrediyoruz” di- yerek gözdağõ verirken, yargõya da sert eleştirilerde bulundu. Partisinin dün Kazlõçeşme Mey- danõ’nda düzenlediği mitingde Baş- bakan Erdoğan’õn hedefinde muha- lefet partileri vardõ. Egemenliğin ka- yõtsõz şartsõz millette olduğunu an- cak CHP’nin bunu tartõşõlõr hale getirmek istediğini belirten Başba- kan Erdoğan, şunlarõ söyledi: “Siyasetçinin ağzından söz çık- tıktan sonra onu bağlar. Sayın Kı- lıçdaroğlu bize dürüstlük dersi verme. Bu ülkede başörtülü ba- cılarımı tuttun rahibelere ben- zettin. Sizin zaten tavrınız hep bu. Utanmadan sıkılmadan ‘hükümet görevini yapsõn’ dedi. Hükümet onun talimatıyla değil ama eşeği sağlam kazığa bağlamak için, gü- venlik güçleri görevini yaptı. Bu- nun Avcılar Belediyesi tarafından yapıldığı meydana çıktı. Dürüst ol, dürüst ol. Bu sizin ilk yanlışınız, ilk yalanınız değil.” Erdoğan, CHP’nin afiş tartõşma- larõnda takõndõğõ tutumunun yanlõş olduğunu ve CHP’nin hükümetten özür dilemesi gerektiğini söyledi. ‘Bu cibiliyet meselesi’ CHP lideri Kõlõçdaroğlu’nun tür- ban sorunun çözeceklerine yönelik sözlerine de tepki gösteren Başba- kan Erdoğan, “Bu bir cibiliyet me- selesi. Sen kalkacaksın bu ülkede benim başörtülü bacıma rahibe benzetmesi yapacaksın. İşte onun için buradan çıkınca kapı kapı do- laşacağız. 12 Eylül’de sandıklar- da bunlara en güzel cevabı vere- ceğiz. Anayasa değişikliğine karar verdik, eğitim özgürlüğü ellerin- den alınan, inanç özgürlüğünün gereğini yerine getiremeyen kız- larımız için bu anayasa değişikli- ğini yaptık” dedi. Erdoğan’õn, Kõlõçdaroğlu’na yö- nelik eleştirilerinin ardõndan bu kez de MHP’ye yüklendi. Bahçeli’yi is- mini vermeden eleştiren Başbakan Erdoğan, şöyle konuştu: “Onlar borçlandı biz ise ödüyoruz. Öde- dik, ödedik, şu anda 6.6 milyar do- lara indi. Bunlar milliyetçi değil mi? Senden olsa olsa ancak kafa- tası milliyetçisi olur. Ne yaptın hiz- met olarak çık onu söyle.” Muhalefet partilerinin kendileri- ni “AKP kendi anayasasını yapı- yor” diye eleştirdiğini ifade eden Er- doğan, anayasa hazõrlarken CHP’ye de MHP’ye de gittiklerini, CHP’nin daha kapağõnõ açmadan “hayır” derken, MHP’nin “kahve, çay iç- meye gelirsiniz” dediğini anõm- sattõ. Erdoğan, “Bunlar devlet cid- diyeti nedir bilenlerden değil. Bunlar, sulu şaka yapmayı çok se- verler. Bunlara devlet filan asla teslim edilemez” dedi. Muhalefet liderleri ve yargõya yönelik eleştirilerinin ardõndan Baş- bakan Erdoğan’õn hedefinde bu kez medya vardõ. Konuşmasõnda eleş- tirdiği medya kuruluşlarõnõn adõnõ vermeyen Başbakan Erdoğan,“İk- tidar sizin şamar oğlanınız değil. Bazı satılık gazetelerimiz var. Bunları biliyoruz, sabrediyoruz. Yargıya başvuruyoruz. Yargı ‘si- yasetçi bu tür hakaretlere alõşmalõ’ diyor. Bunlar ağır eleştiriye girer diyor. Peki aynısını ben sana yap- sam o zaman ne diyeceksin? Ne diyecek biliyor musun. ‘Ben siya- setçi değilim’ diyecek. O zaman çı- kar cüppeyi çık meydana” dedi. Bahçeli Balkan turuna çıkıyor YORGUNLUK ATACAK ‘Orayı sana yıktırmayız’ MAHMUT ORAL DİYARBAKIR - BDP’nin Di- yarbakõr mitinginde konuşan Di- yarbakõr Büyükşehir Belediye Baş- kanõ Osman Baydemir, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’õn “Di- yarbakır Cezaevi’ni yıkacağız” açõklamasõna tepki göstererek “Sa- na orayı yıktırtmayacağız. Orası insan hakları, demokrasi, barış ve birlikte yaşam müzesi olacak. Yaşadığımız zulmün hafızalardan silinmemesi ve bir daha böyle bir zulüm yaşanmaması için ora- yı yıktırmayacağız” diye konuştu. BDP’nin referandumu boykot mi- tingine katõlan Diyarbakõr Büyük- şehir Belediye Başkanõ Baydemir, Türkçe ve Kürtçe olarak yaptõğõ konuşmasõnda, Başbakan Erdo- ğan’õn Diyarbakõr’da söylediği söz- lerle, AKP’nin samimi olmadõğõnõn açõğa çõktõğõnõ, oyunlarõnõ bozacak- larõnõ belirtti. Baydemir, Başba- kan’õn 12 Eylül fotoğrafõnõ çizece- ğine, 12 Eylül’de Diyarbakõr Ceza- evi’nde kendini yakan Mazlum Doğan’õn, Ferhat Kurtay’õn, Cey- lan Önkol’un, Uğur Kaymaz’õn fo- toğrafõna bakmasõnõ istedi. ‘Okul olmayacak’ Baydemir, sözlerini şöyle sür- dürdü: “Sayın Başbakan zulmün yaşandığı cezaevini yıkacakmış. Bunu ona yaptırmayacağız. Sana orayı yıktırtmayacağız. Orası in- san hakları, demokrasi, barış ve birlikte yaşam müzesi olacak. Yaşadığımız zulmün hafızalardan silinmemesi ve bir daha böyle bir zulüm yaşanmaması için ora- yı yıktırmayacağız. Orasını okul da yaptırmayacağız. Çünkü okul olursa çocuklarımıza ‘Türk’üm- doğruyum’ marşını söyletecekler, bu da olmayacak.” Erdoğan’õn Diyarbakõr mitingin- de Kürt aydõn Musa Anter’i andõ- ğõnõ anõmsatan Baydemir, Anter’i katledenlerin hâlâ yakalanamadõğõnõ vurguladõ. KCK operasyonlarõnda belediye başkanlarõ ve politikacõla- rõn AKP döneminde tutuklandõğõnõ ifade eden Baydemir, “Onurumu- zu çiğnediğin için, Kürt halkıyla alay ettiğin için, ortaklaşmaya gelmediğin için sandık başına gitmiyoruz. Savaş uzadıkça, ça- tışma uzadıkça, kirlenme devam edecektir. Mesele onurlu bir ba- rışı tesis etme meselesidir. CHP ve MHP iktidarlarını bu halk gördü, yaşadı ve şu an onlar bölgede ta- bela partisidir. Sayın Başbakan, ya özgürlük, ya müzakere, ya onurlu bir barış. Ya da tabela partisi olma. Tercih sizin” dedi. BDP Genel Başkan Yardõmcõsõ Gültan Kışanak ise “Bizim tek is- teğimiz var, o da tanınmak. Bu en kutsal haktır. Herkesin bir ismi, bir kimliği var. Bizim halkımızın da bir kimliği, dili, kültürü var. Sa- dece bunu istiyoruz” diye konuştu. Barış ve Demokrasi Partisi’nin de (BDP) aralarında bulunduğu 36 siyasi parti ve sivili toplum örgütünün oluşturduğu boykot cephesi, dün Çağlayan Meydanı’nda “Ne kadar boykot o kadar demokrasi” mitingi düzenledi. Mitingde konuşan BDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, bu- güne dek en fazla AKP’den baskı gördüklerini ifade ederek “Bir tek kişi kalsa bile Türkiye’nin aydınlık geleceğini o mum aydınlatacaktır, ampul değil. AKP dilenme kültüründen gelmiş ola- bilir, biz direnerek geldik, direnerek yürüyeceğiz” diye konuştu. Anayasa değişikliğinde evet ile hayır arasında bir farkın olmadığını ifade eden Demirtaş, “Kim ki ‘darbeyle hesaplaşıyorum’ di- yorsa en büyük yalanı, kim ki ‘12 Eylül faşizminden hesap soruyorum’ diyorsa en büyük riya- kârlığı yapıyor. Kenan Evren’in ruhu Tayyip Erdoğan’ın arkasında dolaşıyor” diye konuştu. ‘Gelecek oylanacak’ Kanadoğlu: Ömrü olmaz CHP Adalar İlçe Örgütü tarafın- dan dün Büyükada Atatürk Mey- danı’nda “Referandumda neden ıs- rarla hayır diyoruz” konulu panel düzenlendi. İstanbul Barosu Başkanı Muammer Aydın, 12 Eylül’de ül- kenin geleceğinin oylanacağına dik- kat çekerek “Atatürkçüler, cum- huriyetçiler tutuklanarak cezaev- lerine konuldu. Bunların önemli bir bölümü hâlâ suçlarını bile bil- meden peşin infazla cezaevlerinde yatıyor” dedi. Adalar Belediye Baş- kanı Mustafa Farsakoğlu, AKP’nin anayasa değişiklik paketinde ülke- de ekonomik dinamikleri de ele ge- çirmek istediğini belirterek “Patron yanlısı sarı sendikaların yerini ikti- dar yanlısı yeşil sendikaların alma- sı hedeflenmektedir” dedi. AKP, Kazlıçeşme’de düzenlediği mitinge katılım için İETT’yi sefer- ber etti. Miting alanına yüzlerce belediye ve halk otobüsü İstan- bul’un 39 ilçesinden partili taşıdı. Gazetemizi arayan birçok yurttaş, sefer saatleri geçmesine karşın birçok otobüsün mitingde kullanıl- ması nedeniyle sefer yapmadığını ve mağdur olduklarını belirtti. İETT mitingiçinseferberoldu BİLİM ve SİYASET ORHAN BURSALI Aydın Dediğin Ne Ki... Bir süredir yazmak istediğim konuya girmek için Fatih Altaylı’nın yazısını kullanacağım: Türk entelleri yıllarca CHP’yi statükoculukla suçladılar, şimdi Kılıçdaroğlu farklı şeyler söylüyor, başkası söylese alkışlayacaklar.. ama CHP yine statükocu... Siyaset dediğin basit bir taraftarlık ile aşağılık bir öznecilikten ibaret.. Bunun altında yatan tek şey ise bireysel avanta... Bu kadar basit mi! Belki bu kadar basittir, ama ben biraz daha derine bakmak istiyorum... Şimdi söyleyeceklerim, genellemelerdir. Epey kızan da olacaktır. Ama boşveriyorum. Ortalıkta kullanılan, kamuoyu oluşturmak için bitmez tükenmez bir enerjiyle iktidara her türlü hizmet sunan tipler, konumuzdur. Bağımlılık; hep büyük ve yükselen güçlerden yana olmak; kendi başına bir düşünceyi savun(a)mamak; özgün bir karakter ve kişilik yapısı ortaya koyamamak; bizim bu aydın/ okumuş tipinin neredeyse kişilik hastalığıdır. Bugün iktidar yanlısı olanlar, geçmişte de başka şeylerin yanlısıydılar. Mesela Mokovacıydılar, darbeciydiler, “Maocu”ydular, Arnavutçuydular vb. (Bu tanımlara benim gençliğim de giriyor). Ama hiç bağımsız değildiler. Örneğin siyasi liderlerden Mehmet Ali Aybar bağımsız bir sosyalist kişilikti; ama bağımlı aydınlar ise onu yok etmek için çalışırdı! Şimdi aynı hastalık başka türlü devam ediyor. Bir kısmı Avrupacı, bir kısmı Amerikancı, bir kısmı, AKP’ci ve Erdoğancı, bir kısmı Fethullahçı ve cemaatçi.. hatta dinci oldu! Ve tabii ki kapitalizmci, liberalizmci.. Geçmişteki bağımlı kafalar/kişilikler ile bugünkü bağımlı kafalar/kişilikler arasında temel benzerlik şudur: Yükselen güç veya yükselen dalganın insanları olmak. 1960/70’lerin yükselen dalgası, antiemperyalizmdi. Ve onunla işbirliği yapan iktidarlara karşı çıkmaktı. Sosyalizmdi yükselen dalga! Amerika’nın dünyayı kasıp kavurmasına, askeri darbelerine, hegemonyacılığına ve üçüncü dünya ülkelerinin ezilmişliğine karşı çıkmak, büyük bir itibar kazandırıyordu. Protestoculuk “in”di. Özgürlük savunuculuğu, kişilikleri oluşturuyordu. Şüphesiz bu geniş yelpaze içinde gerçekten özgür beyinler de vardı. Bugün ise yükselen dalga farklı. Sosyalizm ve protesto hareketi yok. Bu cephede büyük bir çöküş yaşandı. Bir yeşil ve çevreci hareket var biraz. Dünyada ABD egemen, asker darbeciliği yok, ama egemenliğini bu defa “sivil sözde demokratik kitle hareketlerini” (sivil darcebilik!) ve yeni liberalizmi yayarak pazar egemenliğini elinde tutuyor. Tabii Avrupa Birliği de, etekleri altında. Para dağıtımı da bol. Ülkede yükselen güç AKP ve Fethullah! ABD+AKP+Fethullah, üçlü mihrak, (AB’yi de katalım) ülkeye egemen. Bizim bağımlı aydın veya entel ekibi, eski kişisel ve toplumsal tarihini tamamen kötüleyerek, tamamen reddederek (eleştirmek, ders almak ve günün değişen koşullarıyla birleştirerek yeni bir siyasi durum saptamak... değil), tam 180 derece saf değiştirerek, günümüzde ülkemizde yükselen güce tapmaya, hizmet sunmaya başladılar. Onlar için dünün tapınakları neyse, bugünün AKP’ciliği Fethullahçılığı o! Sovyetler çöktü ve kapitalist oldu; bizimkiler ABD’ci oldular. Bugün bakıyoruz, Fethullah cemaatine övgüde yarışıyorlar, Erdoğan’ın nasıl ülkenin tek kurtarıcısı olabileceğine ilişkin her gün iman tazeliyorlar.. ABD hür dünyanın bekçisi! Avrupa tek kurtarıcımız! Doğrusu yükselen güçler de, bu bağımlı aydın tipini her anlamda tepe tepe kullanıyor! Kimisine gazete çıkarttırıyor, istediğine sövdürüp saydırıyor; kimisinin eline televizyon ve köşeler veriyor. Kitaplar yazdırıyor. Kimilerine de “sosyalist kılık” giydirmiş, sokaklarda yürütüyor, AKP’ye destek attırtıyor! “Yetmez ama evet”çiliği kullanarak insanları bunun çevresinde toplamaya gayret ediyor. Sözde “Darbecilere dur de”ci olarak ortalığa salıyor! Evet, insan beyni aslında bağımlılıktan sakattır. İkincisi, insanoğlu menfaatlerini kollar. Bu iki açı, başka bir yazı konusu.. Ama, belki de Altaylı haklıdır. Aydınlara derinlikler atfetmenin anlamı yok. Bu kadar basittir: Avanta nerede kardeşim? Ve avantacı ana figürler etrafında, yine iyi niyetli insanlar... Yönlendirici ana oyuncular CHP’yi desteklemezler, çünkü inanıyorlar ki CHP tek başına iktidar olamaz, olsa bile onlara öyle avanta dağıtmaz. AKP kadar uygun bir iktidar bulamaz hiçbiri. [email protected] Baydemir, Diyarbakõr Cezaevi’nin müze yapõlmasõnõ istediklerini söyledi Kazlıçeşme Meydanı’nda düzenlenen mitingde konuşan Başbakan Erdoğan’ın hedefinde muhalefet partileri vardı. CHP lideri Kılıçdaroğlu’na “cibiliyetsiz”, MHP lideri Bahçeli’ye “kafatasçı” diye yüklenen Erdoğan, medyaya da gözdağı verdi. (Fotoğraflar: SERKAN YILDIZ) ‘EnçokAKP’denbaskõgördük’ Sosyalistlerden ‘Hayır’ mitingi İstanbul Haber Servisi- Türkiye Komünist Par- tisi (TKP), Özgürlük ve Dayanõşma Partisi (ÖDP), Halkevleri ve Emeğin Partisi (EMEP), “Eşit, özgür ve demokratik bir Türkiye için hayır” sloganõyla Gaziosmanpaşa’da miting düzenledi. TKP İl Sekreteri Kamil Tekerek, AKP’nin son 8 yõlda, ülkemizin zenginlikleri- nin çoğunu sattõğõnõ anõmsatarak, “Bu ülkeyi uçuruma sürüklemek isteyen AKP’ye hayır diyoruz” diye konuştu. ÖDP Merkez Yönetim Kurulu üyesi Sema Yazan Özçetin de, 12 Ey- lül’ün ürünü olan AKP’nin 12 Eylül’le hesap- laşamayacağõnõ belirterek “AKP’nin 12 Ey- lül’le hesaplaşmak gibi bir derdi yok. 12 Eylül kurumlarını ele geçirerek iktidarını güçlendirmek gibi bir stratejisi var” diye konuştu. Mitingin ardõndan konser veren Ye- niden Müzik Kolektifi üyeleri 17’sinde yaşõ büyütülerek idam edilen Erdal Eren için “Büyü” şarkõsõnõ seslendirdiler. AYŞE SAYIN ANKARA - MHP lideri Devlet Bahçeli, referandum yorgunluğunu Balkanlar’da atacak. Bahçeli, Batõ Trakya’dan başlayan 1 haftalõk gezi programõ kapsamõnda hem bölgede- ki bazõ ülkeleri ziyaret edecek, hem de Türk dernekleri ve siyasilerle gö- rüş alõşverişinde bulunacak. Yurtdõşõna nadir çõkan MHP lideri, referandum sonrasõnda geniş kap- samlõ Balkan turu yapacak. Geçmiş- te Avrupa’daki parti teşkilatlarõ ziya- retine uzun süredir ara veren Bahçe- li, tarihi kesin olarak belirlenmemek- le birlikte 1 haftalõk Balkan gezisi planladõ. Sürdürdüğü referandum mi- tingleri sõrasõnda sorumuzu yanõtlayan Bahçeli, referandum sonrasõnda Batõ Trakya’dan başlayan kapsamlõ bir Balkan gezisi düşündüğünü açõkladõ. Programõnda, Kosova-Bulgaristan hattõ olduğunu belirten Bahçeli, se- yahatlerini genelde tercih ettiği kara- yolu ile yapacağõnõ söyledi. Bir haftalık gezi Bahçeli, gezisine ilişkin şu bilgi- leri verdi: “Çok uzun düşünmüyo- ruz, bir hafta gibi bir zaman dili- minde olacak. Hem gezip görece- ğiz, hem de oralarda Türk der- nekleri, Türklerin kazandığı be- lediye yönetimleri, Türk kökenli milletvekilleri ve zamanla ileti- şim içinde olduğumuz siyasi par- tiler var. Onlarla temas kuracağız görüşmeler yapıp bölgedeki geliş- meleri de değerlendireceğiz.” İstanbul Haber Servisi - Memleket Sevdalõlarõ Derneği dün Maltepe Tür- kan Saylan Kültür Merkezi’nde “12 Eylül’de halkoyuna sunulacak olan anayasa değişikliklerini aydınlarla tartışıyoruz” konulu bir toplantõ dü- zenledi. Yargõtay Onursal Başsavcõsõ Sabih Kanadoğlu, toplumsal uzlaşma olmadan yapõlan anayasa değişiklikle- rinin ömrü olmadõğõnõ belirterek “Eğer sen düşündüğünü saklayarak ‘bu anayasa değişikliği bir anahtardõr’ di- yorsan, üniter, laik, demokratik sos- yal hukuk devleti ve Türkiye’nin bü- tünlüğü için sana ‘hayõr’ diyorum” dedi. Eski YARSAV Başkanõ Ömer Faruk Eminağaoğlu “Ülkemiz böy- le bir tartışmasız bir güç, dikta, oto- rite dönemi yaşamamıştır. Yapılan si- vil darbedir” diye konuştu.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle