Katalog

CMYB C M Y B SAYFA CUMHUR YET 28 EYLÜL 2010 SALI 4 HABERLER DÜNYADA BUGÜN ALİ SİRMEN Gerçek Kral Metin Oktay Dün sabah Kerametköy’den İstanbul’a dönerken Galatasaraylı kardeşim Hayri Kozak aradı. Bu akşam Fulya’daki Yapı Endüstri Merkezi’nde ölümünün 19. yıldönümü dolayısıyla Metin Oktay’ı anacaklarını söyledi ve beni de çağırdı. - Ne yazık ki salı sabahı yurtdışına gidiyorum. Yoksa mutlaka gelirdim, dedim. Aslında Metin Oktay’ın ölüm yıldönümü 15 gün önceydi. Evet 13 Eylül 1991 günü yitirmiştik onu. Aradan geçen 19 yıl içinde Kral ne unutulmuştu ne de Metin Oktay sevgisi azalmıştı. Galatasaray camiasının çeşitli kuruluşları, onu anıyorlardı, ama arkadaş grupları da onlarla yetinmeyip, kendi aralarında, daha özel anmalar düzenliyorlar, sırf bunun için bir araya geliyorlardı. Metin Oktay sevgisinin salt Galatasaraylılara özgü olduğu sanılmasın! Fenerbahçelisi, Beşiktaşlısı da Metin’i candan severlerdi. İşin daha da ilginci, Metin Oktay’ı hiç sahada görmemiş olan kuşaklar da onun öyküleriyle büyümüşlerdi. Milli takımın unutulmaz kaptanlarından Lefter gibi, o da kendisini hiç görmemiş kuşakların bile canlı tuttukları bir efsaneydi. Galatasaray ve Fenerbahçe bu sporcularının heykellerini dikerek, takdir edilecek bir kadirşinaslık örneği göstermişlerdir. Kendilerini kutlarım. Metin Oktay gerçekten heykeli dikilecek bir adam, sahici bir kraldı. Metin Oktay’ı sahada seyretmiş olmak, anlatılmaz bir mazhariyetti. Metin Oktay, üç niteliği kendinde toplamıştı: - Etkinlik. - Estetik. - Etik. Onu diğer futbolculardan farklı kılan da buydu. Gelmiş geçmiş en büyük golcü, kaç kez gol kralı olarak etkinliğini tartışmasız bir biçimde kabul ettirmişti. Topu iğne deliğinden geçirecek kadar mahir, kimi zaman vurduğu şutları kalecinin ancak ağlarda fark edeceği kadar sert şut atan (bir keresinde rakip kalenin ağlarını yırtmıştı), kafaya sıçradığında, bir an sanki havada asılı kalmışçasına durup kalecinin gözlerinin içine bakıp topu ters köşeye yollayan, müthiş bir golcüydü Metin Oktay. Ve futbolun püf noktası etkinlik olduğuna göre, Metin o müthiş etkinliğiyle sahaların kralıydı. Kuşkusuz başka büyük golcüler de gördüm. Ama hiçbiri o müthiş etkinliğini, Metin Oktay gibi keyfine doyulmaz bir estetik ile bütünleştirmiş değildi. Evet, Metin Oktay’ın gollerinin fotoğrafları, bale görüntülerini andırırdı. Ama Metin Oktay’ı bu denli sevilir kılan, ahlaki değerlere bağlılığı ve insan sevgisiydi. Profesyonel bir futbolcuydu ama, Galatasaray’a içten, amatör bir sevgiyle bağlıydı. Kimseyi kırmamak, herkesin gönlünü almak, bir süre sonra bıktırıcı hale gelebilecek olan hayranlarının ilgisi karşısında, çok sıkılsa bile candan ve sıcak davranmak, onların gönlünü hoş tutmaya çalışmakta Metin’in üstüne yoktu. Metin Oktay insana önem veren, insan sevgisini her şeyin üstünde tutan bir adamdı. Futbol oynadığı yıllarda bir gazeteye verdiği demeci anımsıyorum: - Ben (bir solcu yazarın adını veriyor) yazılarını çok severim. Çünkü o herkese fırsat eşitliği sağlanmasını istiyor. Şimdi “Metin’in akidesi şuydu ya da buydu” demek istemiyorum. Fırsat eşitliği isteyen akide neyse, işte onunki de oydu. Evet, Metin Oktay müstesna sporculuğunun yanı sıra müstesna bir adamdı. Golleriyle krallık tahtına oturmuş, ahlakı ile kişiliğiyle onu korumuş gerçek bir kraldı Metin Oktay. Zirveye çıkmak zor, orada uzun yıllar kalmak daha da zordur. Ancak kişiliği krallığı hak edenler orada kalabilirler. Metin Oktay ölümünün 19. yılında hâlâ gönlümüzün tahtında. Onu anmak için bir araya gelen dostlarımı bu kadirşinaslıkları için kutluyor ve bilmelerini istiyorum ki, kalben Metin ile birlikte olacakları gecede ben de manen yanlarındayım. asirmen@cumhuriyet.com.tr İĞNELİ FIRÇA ZAFER TEMOÇİN namikzafer@yahoo.com Demokratik Toplum Kongresi Eşbaşkanõ Aysel Tuğluk, İmralõ’ya giderek Öcalan’la görüştü ‘Barışa daha yakınız’BURSA (Cumhuriyet) - De- mokratik Toplum Kongresi Eş- başkanõ Aysel Tuğluk, 5 yõl aradan sonra avukat sõfatõyla te- rör örgütü PKK lideri Abdullah Öcalan ile görüştü. Avukatlar Aysel Tuğluk, Do- ğan Erbaş ve Aydın Oruç, dün sabah gittikleri İmralõ Ada- sõ’ndan tekne ile Gemport Li- manõna döndü. Avukatlar, bura- dan minibüsle güvenlik güçleri- nin eşliğinde Gemlik İlçe Jan- darma Komutanlõğõ’na getirildi. Avukatlardan Demokratik Top- lum Kongresi Başkan Yardõmcõsõ ve eski DTP Milletvekili Aysel Tuğluk, İlçe Jandarma Komu- tanlõğõ çõkõşõnda gazetecilere yaptõğõ açõklamada, bir saatlik önemli bir görüşme gerçekleş- tirdiklerini söyledi. ‘Süreç heba edilmesin’ Aysel Tuğluk, şunlarõ söyledi: “Abdullah Öcalan, Kürt so- rununun Türkiye’nin bütün- lüğü içerisinde barışçıl ve de- mokratik çözümü konusun- daki ısrarını, inancını ve ça- basını ve bu konudaki pozis- yonunu koruduğunu ifade et- miştir. Özellikle vurgulaya- rak ifade ettiği nokta, birlik ko- nusundaki yaklaşımını tak- tiksel değil, stratejik bir yak- laşım olduğunu kamuoyunun bilmesi gerektiğini ifade et- miştir. Yine kamuoyunun ilgi noktasını oluşturan eylemsiz- lik durumu ve bunun kalıcı ba- rışa dönüşmesi konusunda kendisinin çabasının devam ettiğini, ancak bu konuda dev- letin ve hükümetin çözüm ko- nusundaki iradesinin de önem- li ve belirleyici olduğunu özel- likle vurgulamıştır. Türki- ye’nin, kritik bir süreçten geç- tiğini ve bu sürecin heba edil- memesi gerektiğini bu çerçe- vede başta hükümet, devlet, CHP başta olmak üzere tüm siyasi partiler, sivil yapılar, demokratik çevreler, aydın- ların sorumlu ve ciddi bir yak- laşım içinde olmaları gerekti- ğini belirtmiştir. Kısaca ifade edeceğim bunlar. Farklı bir açıklama yok.” Tuğluk, “Siz daha önce de gittiniz, geldiniz. İkisinin ara- sında bir fark söyleyebilir mi- siniz? Barışa daha yakın ol- duğunu söyleyebiliyor musu- nuz?” sorusu üzerine, “Barışa yakınız, daha yakınız” dedi. Tuğluk ve beraberindeki avu- katlar, açõklamanõn ardõndan İl- çe Jandarma Komutanlõğõ önün- de bekleyen otomobillerine bi- nerek, Gemlik’ten ayrõldõ. Erbil, vizesiz geçiş istiyor Tezkere imzaya açıldı YURTDIŞINA ASKER GÖNDERİLMESİNE İLİŞKİN TEZKERENİN SÜRESİ UZATILIYOR ‘TürkiyeDiyarbakõrAskeriCezaeviGerçeğiileYüzleşiyor’Sempozyumusonuçlandõ Hesaplaşma zamanı DİYARBAKIR (Cumhuri- yet Bürosu) - Diyarbakõr Bü- yükşehir Belediyesi ve Diyar- bakõr Barosu’nun ev sahipliğin- de, 78’liler Girişimi’nin desteği ile gerçekleştirilen “Türkiye Diyarbakır Askeri Cezaevi Gerçeği ile Yüzleşiyor” Sem- pozyumu’nun sonuç bildirge- sinde, tüm tanõklarõn Diyarbakõr cezaevinde yaşananlar için suç duyurusunda bulunmasõ, TBMM’de bir komisyon kurul- masõ ve insan onurunun korun- masõ ilkesinin yeni anayasada yer almasõ çağrõsõ yapõldõ. 78’liler Girişimi tarafõndan oluşturulan Diyarbakõr Cezaevi Gerçeğini Araştõrma ve Adalet Komisyonu’nun Diyarbakõr ce- zaevinde yaşananlarõ ortaya çõ- karmak için 3 yõldõr sürdürdüğü çalõşmada 461 mağdurla yüz yü- ze görüşmeler yapõldõ, 800 saat- lik kayõt ve 7 bin 500 sayfalõk de- şifre oluşturuldu. Bu bilgi ve bulgularla ilgili ön değerlendir- meler, “Türkiye Diyarbakır Askeri Cezaevi Gerçeği ile Yüzleşiyor” sempozyumunda açõklandõ. Sempozyumun sonuç bildirgesinde, Türkiye’nin 1980 darbesinin ardõndan en karanlõk dönemlerinden birini yaşadõğõ, Diyarbakõr 5 No’lu Askeri Ce- zaevi’nin bu dönemin en önem- li tanõklarõndan biri olduğu be- lirtildi. Bildirgede, “Diyarba- kır Cezaevi’nde yaşanan tekil bir olay değil, etnik hınç ve öf- kenin askeri bir sistem içer- sinde uygulanmasıdır. Uygu- lanan vahşet ve zulmün amacı aşağılamak, kişiliksizleştirmek, Kürt kimliğini yok etmek ve Türkleştirmedir” ifadesi kulla- nõldõ. Sempozyuma katõlan hukuk- çular Diyarbakõr’da ya- şananlarõn “insanlığa karşı iş- lenmiş bir suç” olduğu konu- sunda görüş birliğine varõrken bildirgede, “Başta tanıklar ol- mak üzere, tüm mağdurların, özel konumlarını, şikâyetlerini, koğuşlarını ve bildiği görevli- lerin kimliklerini açıklayarak şi- kâyet dilekçeleri hazırlamalı, yapılan bu hazırlıklar tamam- lanınca aynı anda, faillerinin tespiti ve cezalandırılması için Diyarbakır Cumhuriyet Savcı- lığı’na başvurmalıdır” denildi. Bildirgede, Diyarbakõr Ceza- evi’nde yaşananlarõn ortaya çõ- karõlmasõ için TBMM’de “Di- yarbakır Cezaevi Gerçeğini Araştırma Komisyonu” kurul- masõ ve raporun TBMM Genel Kurulu’nda Genel Görüşme’ye açõlmasõ istendi. Diyarbakõr Cezaevi’nde yaşa- nanlarõn tüm Türkiye ve dünya tarafõndan bilinmesi, kamuoyu ve medyanõn konuya duyarlõlõğõnõn arttõrõlmasõ için gezici bir sergi oluşturulmasõ, bu vahşetin yeni- den yaşanmamasõ için yeni ana- yasada “insan onurunun ko- runması ve asla çiğnenmeme- si”nin temel insan hakkõ olarak yer almasõ talep edildi. Sempozyumun sonuç bildirgesinde, Diyarbakõr Askeri Cezaevi’nde yaşananlarõn tekil bir olay değil, etnik hõnç ve öfkenin askeri bir sistem içerisinde uygulanmasõ olduğu belirtilerek tüm tanõklarõn sorumlular hakkõnda suç duyurusunda bulunmasõ ve TBMM’nin konu ile ilgili araştõrma komisyonu kurmasõ istendi. Girişimde bulunulacak ADNAN AVUKA MARDİN - Kuzey Irak Kürt yönetimi, Irak vatandaşlarõnõn Türkiye’ye vizesiz olarak geçebilmelerini istedi. ANKA Ajansõ’nõn Denge Azad gazete- sine dayandõrdõğõ habere göre ise Er- bil’deki Türk Konsolosu Aydın Selcen, Kuzey Irak Kürt Bölgesel Yönetimi Peş- merge Bakanõ Şeyh Cafer ile yaptõğõ gö- rüşmede önümüzdeki aydan itibaren Tür- kiye’nin Erbil Konsolosluğu olarak vize vermeye başlayacaklarõnõ söyledi. Cafer ise “Kürdistan Bölgesi ve Irak vatan- daşlarının vizesiz olarak Türkiye’ye geçiş yapabilmelerini umduklarını ve bu konuda girişimde bulunacaklarını” ifade etti. Türkiye’nin Suriye Cumhuriye- ti Başkonsolosu Adnan Keçeci de Suriye ve Türkiye arasõnda vizenin kalkmasõnõn ülkede büyük sevinç yarattõğõnõ vurguladõ. Keçeci, Türkiye’ye gezi amacõyla gitmek isteyen Suriyelilerin pasaportla değil kim- likle geçiş yapmak istediğini anlattõ. ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçek, “yurtdışına asker gön- derme ile ilgili tezkerenin süre- sinin 17 Ekim’de sona ereceğini” belirterek bunun uza- tõlmasõ yönündeki Bakanlar Ku- rulu kararõnõ imzaya açtõklarõnõ açõkladõ. Bakanlar Kurulu toplantõsõnõn ardõndan açõklamalarda bulunan Çiçek, toplantõda Adalet Bakanõ Sadullah Ergin’in, süreli duru- mu söz konusu olduğu için HSYK Yasa Tasarõsõ’nõn ön tas- lağõyla ilgili bilgi sunduğunu da bildirdi. Taslağõ süratle TBMM’ye sevk edeceklerini be- lirten Çiçek, “HSYK, yeni bir yapıya kavuşuyor. Adalet Ba- kanlığı’na bağlı olan adalet müfettişleri, hâkim ve savcıla- rın denetimini yapan müfettiş- ler, kurulun müfettişleri ola- caktır. Yeni bir sekreterlik ku- rulacak. Ayrı bütçesi yoktu. Bütçesi olacak” dedi. ‘Meclis açılınca görüşülecek’ “Erbil yönetiminden talepler nelerdir? 17 Ekim’de sona ere- cek tezkerenin süresi uzatıla- cak mı” sorusu üzerine Çiçek, tezkerinin uzatõlmasõnõn Kurul’da imzaya açõldõğõnõ ve TBMM’de açõldõğõnda tezkerenin görüşüle- ceğini söyledi. Bir gazetecinin, Başbakan Recep Tayyip Erdo- ğan ile CHP Genel Başkanõ Ke- mal Kılıçdaroğlu’nun yaptõğõ görüşmede türban konusunun gündeme geldiğini anõmsatmasõ üzerine Çiçek, bu sorunun çö- zümlenebilmesi için daha önce girişimde bulunduklarõnõ belirte- rek, “Bu teşebbüs halen netice vermediyse bunun sorumlusu CHP’dir. Şimdi ‘Ben bunu çö- zerim’ diyorsa, net olarak söy- lemesi gerekir. ‘Bu konuda yasal düzenleme olmaz diyor’ Başka türlü olmazsa bu iş nasıl çözü- lecekse biz bu konuda her türlü katkıyı vermeye hazırız” dedi. 5 yõl aradan sonra avukat sõfatõyla terör örgütü PKK lideri Öcalan’la görüşen Tuğluk, “Abdullah Öcalan, Kürt sorununun Türkiye’nin bütünlüğü içerisinde barõşçõl ve demokratik çözümü konusundaki õsrarõnõ, inancõnõ ve çabasõnõ ve bu konudaki pozisyonunu koruduğunu ifade etmiştir” dedi. Eylem planı hız kazanacak Eylem planõna hõz verilmesi için harekete geçen Ankara’nõn planõnõn Mahmur ayağõna ilişkin Irak’ta yeni kurulacak hükümeti bekle- yerek zaman yitirmek istemediği belirtiliyor. BAHADIR SELİM DİLEK ANKARA - İçişleri Ba- kanõ Beşir Atalay’õn Er- bil’deki temaslarõ ile bir- likte hükümetin Kürt açõ- lõmõ süreci yeniden gün- demin ön sõrasõna çõktõ. Türkiye, Irak ve ABD arasõnda üçlü mekaniz- manõn kurulmasõndan son- ra komitenin gelecekteki çalõşmalarõ ile ilgili yol gösterip PKK’ye karşõ or- tak çabalarõn uygulanma- sõ için yapõlmasõ gereken eylemleri kapsayan plan da geçen nisan ayõnda İs- tanbul’da toplantõda kabul edilmişti. Ancak gerek Irak’taki seçim süreci ge- rekse Türkiye’deki refe- randum süreci nedeniyle söz konusu eylem planõnõn uygulanmasõ konusunda sõkõntõlar ortaya çõkmõştõ. Üçlü komitenin her haf- ta Bağdat’ta yapõlan alt komisyon toplantõlarõnda özellikle Irak tarafõndan kaynaklanan sorunlar ne- deniyle sonuç alõnamõ- yordu. Irak’õn iç siyasi yapõsõndan kaynaklanan ve bakanlõklar arasõnda yaşanan sorunlar, alt ko- misyon toplantõlarõna yan- sõyordu. Sõkõntõlar aşõla- mayõnca, önce Irak’ta ye- ni hükümetin kurulmasõ- nõn beklenmesi kararlaş- tõrõldõ. Türkiye bu konuda, Irak’ta taraflarõ yeni hü- kümetin bir an önce ku- rulmasõ konusunda cesa- retlendirici ve teşvik edi- ci bir yaklaşõm benimsedi. Ancak seçimlerin ya- põldõğõ mart ayõndan bu yana geçen sürede yeni hükümet bir türlü oluştu- rulamayõnca Ankara ha- rekete geçme kararõ aldõ. Hükümet, Türkiye’de re- ferandum sürecinin sona ermesi ve BDP ile yaptõ- ğõ temaslarõn ardõndan or- taya çõkan tabloyu değer- lendirmek istedi. PKK’nin de eylemsizlik kararõnõ uzatmasõ eylem planõnõn uygulanmasõ yönünde uy- gun zemin doğurunca, hü- kümet eylem planõna hõz verilmesi için harekete geçti. Atalay’õn Erbil’de yaptõğõ temaslarõn ardõn- dan, uygulamadaki ayrõn- tõlarõ ele almak üzere MİT Müsteşarõ Hakan Fi- dan’õn da Erbil’e gitmesi kararlaştõrõldõ. Fidan, dün Başbakanlõk’a giderek ABD temaslarõ hakkõnda Başbakan’a bilgi verdi. Eylem planõnõn ilk aşa- masõnõ, terör örgütünün eylemsizlik kararõnõ daha uzun vadeye çõkarmasõ oluşturacak. Ardõndan da örgütün silahsõzlandõrõl- masõ, militan kadrosunun dağdan indirilmesi ve yö- netici kadrosunun durumu ele alõnacak. Atalay’ın Erbil temasları Şırnak’ta mayın: 2 asker yaralı ŞIRNAK (Cumhuri- yet) - Şırnak’ın Na- maz Dağı bölgesinde güvenlik güçlerinin sürdürdüğü operas- yonda PKK’li terö- ristlerin araziye tu- zakladığı el yapımı mayın önceki gece yarısı patladı. Patla- mada 1 astsubay ile 1 uzman çavuş yara- landı. Yaralı 2 asker Şırnak Asker Hasta- nesi’ne sevk edilerek tedavi altına alındı. Bölgede PKK’li te- röristleri etkisiz hale getirmek için ope- rasyon başlatıldı.