Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Y
unanistan’õn bütçe açõğõnõn önü-
müzdeki üç yõlda ciddi boyutta
azaltma planõnõn Avrupa Birliği
Komisyonu’nda kabul edilmesi kõsa sü-
reli de olsa bu ülke üzerindeki baskõyõ kal-
dõrmõş gibi görünse de Portekiz ve İs-
panya konusundaki kaygõlar sürüyor.
İspanya Merkez Bankasõ’nõn ocak ayõ ra-
poruna göre, İspanya ekonomisi geçen yõ-
lõn dördüncü çeyreğinde bir önceki çey-
reğe göre yüzde 0.3 oranõnda daraldõ. İs-
panya ekonomisi resesyonda kalmayõ sür-
dürürken borcu 507 milyar dolarõ bulan
Portekiz de yeni bir kemer sõkma politi-
kasõ için kollarõ sõvadõ.
Avrupa Merkez Bankasõ (ECB) Gu-
vernörler Konseyi üyesi Axel Weber,
yüksek bütçe açõklarõnõn enflasyon bek-
lentilerini arttõrmasõ halinde merkez ban-
kalarõnõn faiz arttõrmak zorunda kalabi-
leceklerini söyledi. Weber, yükselen ka-
mu borçlarõ seviyesinin gelecek için çok
ciddi bir problem olarak göründüğünü ifa-
de etti. ECB Başkanõ Jean-Claude Tric-
het ise bankanõn faiz oranlarõ sabit tut-
mayõ kararlaştõrdõğõ toplantõsõndan son-
ra yaptõğõ açõklamada, Avro Bölgesi’nin
ciddi zorluklarla karşõ karşõya bulundu-
ğunu ancak doğru yolda ilerlediğini söyledi.
Trichet, Avro bölgesinde işsizliğin artmasõnõ bek-
lerken enflasyonun kõsa vadede yüzde 1 civa-
rõnda kalacağõnõ tahmin ettiklerini belirtti.
Öte yandan, ülkelerin borcunu ödeyememe
ihtimaline karşõn riski belli bir ücret karşõlõğõn-
da sigorta etme anlamõna gelen CDS’ler de özel-
likle Yunanistan ve diğer Güney Avrupa ülkeleri-
ne dair kaygõlar ile birlikte tekrar yükselişe geçti. Bu
yõl, CDS’lerde en hõzlõ yükselişi yõllõk yüzde 145.5 ar-
tõşla Portekiz yaşadõ. Portekiz’in CDS’leri 225 seviye-
sine ulaşõrken onu İzlanda, Almanya ve Avustralya ta-
kip etti. İspanya’nõn CDS’leri yüzde 113.5, Yunanistan’õn
ise yüzde 283.4 arttõ. Diğer yandan Türkiye’nin CDS’leri de
bir yõl içinde yüzde 16.4 yükseliş göstererek 212.7 seviyesine
ulaştõ. 2009 sonunda Türkiye’nin CDS’i 182.8 seviyesinde idi. CMYB
C M Y B
7 ŞUBAT 2010 PAZAR CUMHURİYET SAYFA
HABERLER 7
IŞIL ÖZGENTÜRK
Ben Utandım
Deniz Som’un hazırladığı Vaziyet köşesinde
Cengiz Abaoğlu’nun yazdıklarını okurken ben
utandım. Her devrin kadını Nazlı Ilıcak, bir
televizyon kanalında, Türkan Saylan’ın
kurucusu ve hamisi olduğu Çağdaş Yaşamı
Destekleme Derneği’nin amaçlarından birinin
“yoksul kızları eğitip denizci subaylarıyla
buluşturmak” olduğunu söylemiş.
Bu nasıl bir kadın!
İşte şimdi eylem zamanı. Türkan Hoca için,
kendimiz için, kadın, anne ve yurttaş
olduğumuz için! Bundan böyle Nazlı Ilıcak’ı
kim programına davet ediyorsa o programı
protesto edin! Telefonla, e-mail yollayarak!
Bir başka kadın, Güldal Mumcu , hiçbir
çekincesi olmadan odasına gelen ve güya akıl
veren Bülent Arınç’ı 70 milyon kişinin önünde
protesto etti. Bülent Arınç da “Güldal Mumcu
bize emanettir” diyerek AKP’nin kadınlara
bakışını çok net bir biçimde bize anlattı. Bülent
Bey, kadınlar ve Güldal Mumcu kimsenin
emaneti değildir, hele sizin hiç değildir, o
seçilmiş bir kadın milletvekilidir, seçilmiş bir
Meclis başkanvekilidir.
Sizin Meclis Başkanınız, Sağlık Bakanınız
Tayyip Bey’in azarlarını sineye çekebilir, siz
öylesiniz ama ne yapalım ki, sizin gibi
olmayan, sinmeyen insanlar vardır ve hayat
doğrudan, iyilikten, kardeşlikten,
dayanışmadan yana akıyorsa, onlar
sayesindedir.
Bazen en umutsuz anlarda birileri çıkar ve
bize içinde bulunduğumuz durumu anımsatır.
Bize cesaret verir, vicdanımızın sesi olur
TEKEL işçileri gibi. Onlardan biri şöyle konuştu,
“Ben ölüm orucundayım. Öleceğim ve ben
öldüğümde kızım kendini geçindirebilecek bir
maaş alacak. Kızım için öleceğim.”
Bu sözleri duyduğumda dehşete kapıldım,
sanki biri kapımı çaldı senaryosunu yazdığım
“AT” filmini anımsadım. Orada da oğlunu
okutmak için köyden iş kenti İstanbul’a gelen
baba, bir okulun yetim çocukları aldığını
öğrenir ve oğlunun okuması için bile bile ölüme
gider.
Ben dehşet
içindeyim,
insanların
çocuklarının
hayatlarını
iyileştirmek için
ölüme doğru
gittiklerini
hissediyorum.
Ve sırada
özelleştirmesi
yapılacak kurumlar var onlar ne olacak? Gelin
efendiler, ölümler olmadan bu inattan
vazgeçin!
Hırvatistan başkenti Dubrovnik’te eski
kenti gezerken yerel rehberimiz bize bir bina
gösterdi. Burası bir bellek müzesiydi.
Rehberimiz, “Ben içeri giremem, dayanamam”
dedi. Çünkü “savaşta ölen 17 arkadaşım ve
kardeşimin anıları müzede”.
Ben girdim ve Yugoslavya denilen o güzel
yurdu paramparça eden savaşın tüm
görüntüleri ekranlardan bana yansıdı. Ölenler,
tecavüze uğrayan kadınlar ve savaşın sonsuz
vahşeti. Şimdilerde Abdi İpekçi’nin kızı Nükhet
İpekçi’nin önerisiyle öldürülen tüm güzel
insanlar için bir “Vicdan Müzesi” kurulması
düşünülüyor. Bu öneriye hepimiz katılmalıyız,
hepimiz el vermeliyiz. Madımak Oteli ne yazık
ki, müze olmadı. Diyarbakır Cezaevi bir kültür
evine dönüştürülmedi ama Vicdan Müzesi
yapabiliriz, ölen bütün dostlarımız için. Gelecek
için, bu ölümlerden sonra doğan çocuklar için,
hayat için!
Latin Amerika’da cunta döneminde işkence
görenler, öldürülenlerin yakınları bunu
başardılar. Ve son aşamada katilleri
bağışladılar ama asla unutmadılar. Bizim de
unutma hakkımız yok.
isilozgenturk@gmail.com
? 2009 Kasõm ayõ sonunda Yunanistan’a yönelik sorun-
lar patlak verdi. ? Yunanistan’da yeni hükümetin 2009 için
bütçe açõğõ-milli gelir oranõ tahmini, yüzde 12.7 ile önce-
ki hükümetin öngörüsünün iki katõndan fazla olduğu orta-
ya çõktõ. ? Yunanistan’daki gelişmeler, İspanya ve Portekiz’in
kamu finansmanõyla ilgili endişelerin de su yüzüne çõkmasõ-
na neden oldu. ? İspanya’nõn bütçe açõğõnõn milli gelirine ora-
nõ geçen yõl yüzde 11.4 düzeyinde gerçekleşti. İspanya, bu ora-
nõ 2013’te AB normlarõna uygun olarak yüzde 3’ün altõna indir-
meyi hedefliyor. ? Portekiz’de ise bütçe açõğõnõn milli gelire ora-
nõ geçen yõl yüzde 9.3 oldu. Portekiz de 2013’te yüzde 3’ün altõna
indirecek. ? Portekiz’in bütçe açõğõnõ nasõl indireceğine dair son
planõnõ iki hafta içinde Avrupa Komisyonu’na iletmesi bekleniyor.
Avrupa’nõn üç hasta adamõ
P
ortekiz hükümeti artan büt-
çe açõğõna çözüm getir-
mek amacõyla muhalefet
partileriyle birlikte yeni bir ke-
mer sõkma politikasõ açõklama-
ya hazõrlanõyor. Bütçedeki açõ-
ğõ kapatmak için yeni işçi alõmõnõ
dondurup işten çõkarmalara ha-
zõrlanan Portekiz hükümeti, ver-
gi yükseltmeye ise karşõ oldu-
ğunu açõkladõ.
Portekiz’e çoğunluğu muha-
lefetin oluşturduğu parlamento,
hükümetin bütçe
açõğõnõn arttõracağõ
uyarõlarõna rağ-
men, bölgesel fi-
nansman yasasõnõ
önceki gün onay-
ladõ. Buna göre,
yasa tasarõsõ 87’ye
karşõ 127 oyla kabul edildi. Ya-
sanõn kabulü, piyasalarda ülke-
nin finansman sorunlarõna iliş-
kin endişeleri arttõrdõ.
Ülkede hükümet ile muhalefet
arasõnda yaşanan gerginlik Liz-
bon Borsasõ’nda yüzde 5’lik dü-
şüşe neden oldu, Portekiz Mali-
ye Bakanõ Fernando Teixeira
dos Santos, hükümetin hazõrla-
dõğõ paketin oldukça önemli ol-
duğuna dikkat çekerek muhale-
fet partilerine, kendilerinin ya-
nõnda olmalarõ çağrõsõnõ yaptõ.
Portekiz hükümeti, ülkenin
diğer pazarlar karşõsõndaki de-
ğerini arttõrmak amacõyla açõk-
layacağõ paketle, yüzde 9.3’e
ulaşan bütçe-milli gelir oranõnõ
2013 yõlõna kadar yüzde 3’ün al-
tõna indirmeyi hedefliyor. Uy-
gulamaya konulacak planõn ar-
dõndan 507 milyar dolarlõk bor-
cun bir yõl içinde yüzde 8.3 se-
viyesine indirilmesi beklenir-
ken buna karşõlõk kamu borcu-
nun milli hasõlaya
oranõnõn yüzde 85.4
seviyesine yükselme-
si öngörülüyor.
Öte yandan, Ulus-
lararasõ Para Fonu
(İMF) tarafõndan ha-
zõrlanan raporda, Por-
tekiz ekonomisinin 2009’da yüz-
de 2.7 daraldõğõ, 2010’da ise yal-
nõzca yüzde 0.5 büyümesinin
tahmin edildiği vurgulandõ. IMF,
öte yandan, ülkede açõğõn
GSYH’ye oranõnõn 2009’da yüz-
de 8 olduğunu öngördü. Porte-
kiz hükümeti bu rakamõ 2010’da
yüzde 3’e indirmeyi taahhüt et-
mişti. Kuruluş, bu hedefe ulaşõ-
lamayacağõnõ, 2010’da da arta-
cak oranõn 2013’te yüzde 5-6 se-
viyesinde olacağõnõ belirtti.
Yatõrõmcõyõ
inandõrma
peşinde
Y
unanistan Başbakanõ
Yorgo Papandreu,
ülkesinin bütçe açõğõ
konusunda
yatõrõmcõlarõn
endişelerini
gidermeye
çabalõyor.
Atina
yönetiminin, büyümeyi teşvik
etmek ve borçlarõnõ azaltmaya
yardõmcõ olmak için Avrupa
Birliği (AB) fonlarõnõ kullandõğõnõ
ve vergi değişikliklerini
uyguladõğõnõ söyleyen Papandreu,
“Endişeleri anlayabilirim ancak,
bunun için yapabileceğimizi
kanıtlamalıyız” dedi. Yunanistan
Maliye Bakanõ Yorgo
Papaconstantinou da ülkesinin
mali sorunlarõnõn Avro bölgesinin
tümünün meselesi olduğunu ve
daha başka ülkelerin de
etkilenebileceğini söyledi.
Papaconstantinou, Yunanistan’õn
ortak Avro bölgesi tahvili
çõkarõlmasõnõ destekleyeceğini de
belirtti. Wall Street Journal’da
yayõmlanan bir analizde,
Yunanistan’õn Avro bölgesi tahvil
ihracõnõn, ülke ekonomisini
canlandõracağõna inanõlsa da bu
durumun çözümden ziyade sorun
yaratacağõna işaret edildi. Bu
durumda Almanya ve Finlandiya
gibi görece olarak güçlü
ekonomiye sahip ülkelerin
borçlanma maliyetleri artabilir. Bu
nedenle de vergi arttõrõmõna ve
harcamalarda kõsõntõya gidilmesine
neden olabilir.
Sıkı tasarruf programı
Yunanistan geçen yõl gayri safi
yurtiçi hasõlasõnõn yüzde 12.7’sine
denk gelen bütçe açõğõnõ bu yõl
yüzde 4 oranõnda, 2012 yõlõna
kadar da yüzde 3’ün altõna
indirmeyi hedefliyor. Borcu 552. 8
milyar dolarõ bulan Yunanistan’õn
bu hedefe varabilmek için sõkõ bir
tasarruf programõ uygulamasõ
gerekiyor. Avrupa Komisyonu,
Yunanistan’õn bu amaçla
oluşturduğu bütçe planõnõ onayladõ
ve mevcut harcamalarõn yüzde
10’u kadar rezerv oluşturulmasõnõ
tavsiye etti. Komisyonun talep
ettiği kemer sõkma önlemleri
arasõnda, kamuda işe alõmlarõn
durdurulmasõ, memur maaşlarõnõn
düşürülmesi, alkol ve tütün
ürünlerine uygulanan verginin
arttõrõlmasõ, sosyal güvenlik
reformu ve emeklilik yaşõnõn 67’ye
yükseltilmesi gibi adõmlar yer aldõ.
Yunanistan Kamu Çalõşanlarõ
Konfederasyonu (ADEDY),
maaşlarda yapõlan düzenlemelerin
kabul edilemez olduğunu
kaydederek çalõşanlarõ 10 Şubat’ta
24 saatlik greve gitmeye çağõrdõ.
Öte yandan, Yunanistan’da işsizlik
oranõnõn, 2010 Ocak ayõnda 770
bin 615 işsiz ile yüzde 17.1’e
ulaştõğõ bildirildi. Yunan basõn -
yayõn organlarõ, 2010 Ocak sonu
itibarõyla son 12 aylõk dönemde
“işsizler ordusuna” 208 bin 98
kişinin daha eklendiğini duyurdu.
İSPANYA GÜVENCE
VERDİ
B
ütçe açõğõ, gayri safi yurtiçi hasõlasõnõn yüzde
11.4’üne ulaşan ve yüzde 18.5 işsizlik oranõyla
işsizliğin en fazla yaşandõğõ ülkeler arasõnda ilk
sõralarda yer alan İspanya’da sendikalar hükümetin
çalõşmalarõnõ protesto etmeye hazõrlanõrken İspanya
Başbakanõ Jose Luis Rodriguez Zapatero da muhalefet
tarafõndan güvensizlik oyuyla düşürülme tehlikesiyle
karşõ karşõya. Zapatero ise, ülkesinin 2.41 trilyon dolara
dayanan borçlarõ nedeniyle yatõrõmcõlarõn
kuşkulandõğõnõ ancak İspanya ekonomisinin
katõ olduğunu ve borçlarõndan kurtulacağõnõ
söyledi. Ülkenin en büyük işçi sendikalarõ
konfederasyonu Comisiones Obreras
(CCOO) bu ayõn son haftasõnda hükümetin
emeklilik yaşõnõn 65’ten 67’ye çõkarõlmasõ
tasarõsõna karşõ protesto yürüyüşleri düzenleyeceğini
açõkladõ. Hükümet ise istihdam piyasasõnda yapmayõ
planladõğõ düzenlemeler için sendikalarõn desteğini
almayõ umuyor. Muhalefetteki muhafazakâr Halk
Partisi’nin başkan yardõmcõsõ Maria Dolores de
Cospedal, hükümet için güvenoylamasõ isteyeceklerini
açõklayarak Zapatero üzerindeki baskõyõ arttõrdõ. İspanya
Merkez Bankasõ’nõn ocak ayõ raporuna ilişkin yaptõğõ
açõklamaya göre, İspanya ekonomisi geçen yõlõn dördüncü
çeyreğinde bir önceki çeyreğe göre yüzde 0.3 oranõnda
daraldõ. 2009 yõlõnõn tümünde ise bir önceki yõla göre
İspanya ekonomisi yüzde 3.6 oranõnda daralma kaydetti.
YUNANİSTAN
BU NOKTAYA NASIL GELİNDİ?
Portekiz kemer sıkmaya hazırlanıyor
YUNANİSTAN’DA BASKI AZALDI GİBİ, PORTEKİZ VE İSPANYA İÇİN KAYGILAR SÜRÜYOR
Borç sorunuyla boğuşan üç Avrupa ülkesi Yunanistan, İspanya ve Portekiz
yeni bir küresel finansal krizin başlayacağõna dair endişeleri hortlattõ
Yeni krizin fitili
Avrupa’nın elinde
PELİN ÜNKER
A
vrupa borsalarõnda son dönemde
yaşanan düşüşün, ABD ve Asya
piyasalarõna sõçramasõ, yeni
küresel finansal krizin
merkezinin bu sefer Avrupa olacağõ
korkusunu arttõrdõ. Üç AB ülkesi
Yunanistan, İspanya ve Portekiz’in trilyon
dolara varan borçlarõ, yatõrõmcõlarõ
endişelendirdi. Tüm dünya borsalarõnda
sert düşüşler sürerken Avro, altõn ve
petrolden kaçõş yaşandõ. Yunanistan,
Portekiz ve İspanya ekonomilerine ilişkin
kaygõlar, yatõrõmcõlarõn dolara kaçmalarõna
yol açarken bu durum, değeri dolarla ifade
edilen emtia fiyatlarõna olumsuz olarak
yansõdõ. Güvenli liman olarak görülen
dolar tüm para birimleri karşõsõnda değer
kazanõrken Avro, dolar karşõsõnda mayõs
ayõndan bu yana en düşük seviyesine indi.
Parite 1.3625 seviyesine kadar geriledi.
Petrol fiyatlarõ da hõzla geri çekilerek gün
içerisinde 70 dolarõn altõna indi. Mart
vadeli Brent tipi petrolün varili 69.59’dan
işlem gördü. Altõn fiyatlarõ ise üç ayõn en
düşük seviyesinin biraz üstünde seyretti.
Altõn, ons başõna 1.060 dolar civarõnda
haftayõ kapadõ. Endişeler borsalarda da
sert düşüşler görülmesine sebep oldu.
Dow Jones endeksi 10 bin puan
seviyesinin altõna indikten sonra
toparlanarak günü artõda kapattõ.
Amerika’daki işsizlik oranõnõn ve tüketici
kredilerindeki gerilemenin beklentilerin
altõnda çõkmasõ düşüşü frenledi. Asya
borsalarõ ise Avrupa’da yaşanan borç
sorunu ve ABD’de perşembe günü
açõklanan işsizlik maaşõ başvurularõnõn
beklenmedik şekilde artmasõyla küresel
toparlanmanõn resesyona dönüşebileceği
endişeleri nedeniyle geriledi. Japonya’da
Tokyo Borsasõ, haftanõn son işlem gününü
düşüşle kapadõ. Borsanõn temel göstergesi
Nikkei 225 endeksi yüzde 2.89 değer
kaybederek 10 bin 57 puana indi. Çin’de
Şanghay Borsasõ yüzde 1.8, Hong Kong
Borsasõ yüzde 2.9 düştü. Avrupa, Asya,
Amerika borsalarõnda yaşanan sert
satõşlarõn ardõndan İMKB de düştü.
İMKB yüzde 3.76 gerileyince iki günlük
kayõp 22.8’i buldu.
Yunanistan’da
yardım kuruluşları
krizden
etkilenenlere
kumanya
dağıtıyor.
DIŞİŞLERİ’NDEN JEFFREY’YE TEPKİ
‘İç siyaset hakkında
beyandan kaçınmalı’
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Dõşişleri Ba-
kanlõğõ, ABD’nin Ankara Büyükelçisi James
Jeffrey’nin Sabah gazetesinde yer alan değer-
lendirmeleriyle ilgili olarak “Sayın Jeff-
rey’nin Türk iç siyasi yaşamı hakkında be-
yanlarda bulunmaktan kaçınması gerekir-
di” açõklamasõnõ yaptõ.
Dõşişleri Bakanlõğõ Sözcüsü bir soruya verdi-
ği yanõtta ABD’nin Jeffrey’nin Sabah gazetesi-
ne verdiği röportajda Türkiye’nin iç politikasõ-
na yönelik ifadeler sarf ettiğini belirterek “Dip-
lomatik teamüller uyarınca büyükelçilerin
görev yaptıkları ülkelerin iç politikası hak-
kında yorumlarda bulunmaması beklenir”
dedi. Sabah gazetesinden Nur Batur’un soru-
larõnõ yanõtlayan Jeffrey, “...AKP hükümeti ve
başka unsurların yarattığı demokratik dö-
nüşüm açık. Bu durumda da ordunun içer-
deki durumu güçlü biçimde denetlemesi ve
gözetlemesine duyulan ihtiyaç azalmış du-
rumda. Bu da açıkça görülüyor. Tabii bir de
AB’ye katılımın gerekli kıldığı koşullar var.
Ordunun sivil hayata müdahalesinin azaltıl-
ması hatta tümüyle ortadan kaldırılması ge-
rekiyor. Hatta ordunun politikalarının şekil-
lenmesindeki müdahalesinin de azaltılması
hatta kaldırılmasını gerekli kılıyor” dedi.
“Belki garip bir soru ama sizce Türki-
ye’de askeri darbe olabilir mi?” sorusu üze-
rine de Büyükelçi Jeffrey, şunlarõ söylemişti:
“Başbuğ demokrasiye bağlı olağanüstü bir
lider. Bu parti 7 yıldır iktidarda. Bu partiy-
le, dünya görüşü farklı olan ordunun gelene-
ğinden gelenler arasındaki ilişkilere bakar-
sanız bazı sonuçlara varırsınız.”