Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHÜRİYET 2B ŞUBAT 2010 PAZAR
OLAYLAR VE GORUŞLER
EVET / HAYIR
OKTAY AKBAL
Bir Tarih
Bir Ders...
Hüseyin Atmaca...
Bir Köy Enstitülü.
Bir öğretmen.
Milli Eğitim müdürlükleri Türkiye'nin dört bir
yanında görev. Senatör. Milletvekili.
91 yaşında.
Bir kitabı var, "Bir Köy Çocuğunun Serüveni.
Köy Enstitüsünden Parlamentoya".
Partiler, liderler, olaylar, 27 Mayıs, 12 Mart,
12 Eylül, Demirel, Özal, Ecevit, Erbakan,
Tansu...
En son Recep Tayyip Erdoğan.
Hüseyin Atmaca'nın anıları bir roman gibi.
Yalnız onun değil bizlerin de...
• * •
Bakın neler öğrenmiş 90 yıllık yaşantısında.
Hepsini bir bir sıralamış:
"Eğitimin beşikten mezara kadar gerekli
olduğunu. Zenginin arabasını dağdan
aşırdığını, fakirin düz yolda şaşırdığını,
Yalancının mumunun yatsıya kadar
yandığını,
Rüzgâr ekenin fırtına biçtiğini,
Araba devrildikten sonra yol gösterenin çok
olduğunu,
Insanın insanı, teknolojide, bilimde, ilerlemiş
devletlerin geri kalmış ülkeleri sömürdüğünü,
Duygulannı aklının önüne alanın uçurumu
göremediğini,
Devlet malı deniz, yemeyen domuz
tekerlemesini haramzadelerin uydurduğunu,
En büyük ibadetin çalışmak olduğunu,
Politikanın, soygun, vurgun, çıkar sağlamada
kullanılır hale geldiğini,
Dediğim dedik çaldığım düdük, kör dövüşü
yapan siyasi liderlerin milleti düşman kamplara
ayırdığını,
Taşın sertliğini, ateşln yaktığını, suyun
boğduğunu, her gecenin bir gündüzü
olduğunu,
Yıldızlan söndürmeye çalışan liberal
aydınların önlerindeki uçurumu görmediklerini,
Iktidann ulemalarının amaçlarının Atatürk'ün
kurduğu laik demokratik hukuk devletinin
yerine, şeriat getirmek olduğunu.
Ozanın, neler yapmadık bu vatan için
kimimiz öldük, kimimiz nutuk söyledik,
dizelerinin bugün daha geçerli olduğunu."
• • •
Atmaca, bir de gelip geçmiş siyasi
liderlerden kalan önemli sözleri de sıralamış.
İbret alınacak şeyler diyerek.
Mustafa Kemal: "ögretmenler yeni nesil
sizlerin eseri olacaktır." "Yurtta sulh cihanda
sulh." "Hayatta en hakiki mürşit ilimdir."
İsmet Inönü: "Bir memlekette namuslu
insanlar da en az namussuzlar kadar cesur
olmadıkça o memleket için kurtuluş yoktur."
Celal Bayar: "Bu kış komünizm gelecek, 30
yıl içinde Türkiye küçük Amerika olacaktır."
Adnan Menderes: "Odunu aday göstersem
miltetvekifı seçtiririm." "Siz istersenizhilafeti
getirebilirsiniz."
Süleyman Demirel: "Yollaryürümekle
aşınmaz." "Dün dündürbugün bugündür."
Bülent Ecevit: "Toprak işleyenin su
kullananın."
Necmettin Erbakan: "Bizim partimizden
olmayan patates dinindendir."
Kenan Evren: "Asmayalım da besleyelim
mi7"
Turgut Özal: "Benim memurum işini bilir."
"Ben zenginleıi severim."
Bülent Arınç: "Şeyini şey ettiğimin şeyi."
Recep Tayyip Erdoğan: "Ben Istanbul'un
imamıyım." "Demokrasi amaç değil araçtır."
"Elhamdülillah şeriatçıyız." "Hem laik hem
Müslüman olunmaz."
Okuyun Hüseyin Atmaca'nın "Köy
Enstitüsü'nden Parlamentoya" kitabını
koskoca bir tarihin içinde bulacaksınız
kendinizi...
Azerbaycan - Türkiye Gerginliği - II
Türkiye'nin çevrcsindc barışın sağlatn temellerle güvcncc
altına alınması son derece önemlidir. Ancak Kafkaslar'da barış.ı
tehdit cdcn asıl sorun hiç kuşkusu/., Krmenistan tarafından işgal
cdilmiş olan Azerbaycan topraklarıdır. Kafkaslar'da banşın
sağlanması, F,rmenistan'ın işgal ettiği Azerbaycan topraklanndan
çckilmcsine bağlıdır. Bu sorun çözülmeden bölgede banşın
sağlanması olas» değildir.
IVof. I)r. Hakkl KKSKÎN 2(K)5-2OOV Fedmıl Almanyu Parhımenlosu
Millt'lvekili ve Avrupa Konseyi l'arlanıeıılerler Meclisi llyesi
1
I Kkiın 2009 Tarilıindc Zürih'tc bü-
yük bir törenlc Türkiye-Emıenislan
dışişlcri bakanlan tarafından, iki ül-
kc ilişkilcrini normalleştimıeyi
anıaçlayan bir protokol im/ulunmıştır.
Im/.a törcnindc AHIJ, Rıısya. Fransa, Is-
viçre dışişleri bakanlan ve AB tcmsilcisi
Solana da ha/ır bulunmuylardır.
Protokoldc tek kclinıe ile bile llrme-
nistan'nın i$gal ettigi A/erbaycan top-
raklurından eekilmesinin ycr almaınası.
cok haklı olarak Azerbaycan \kı büyük bir
tcdirginliğe, derin bir kırgmlıga neden ol-
ıııuştur. Azerbaycan halknıda bu politika,
kardcş iilke Türkiye larafıııdan kcndilcri-
nin adela arkadan hançcrlcndigi biçimin-
de dcgcrlcndirilmcktcdir.
(iörüştüğüm Azcrbaycanlı millelvekil-
leri, duydukları büyük kırgınlıga karşın.
devlet ve hükünıct yetkilileriniıı olabildi-
ğince ölcülü davranarak. Azerbaycan hal-
kıyla Türkiye arasında artan bir siirtüşme
vcdargınlığı önlemek istediklcrini belirt-
tiier
Pı otokolden bu yana Türkiyc-A/.erbay-
can ilişkilcri çok ciddi bir gerginlik ya-
şamaktadır. İki kardcş ve dost iilke çı-
karları bu gerginliğin ivedi olarak gidc-
rilmcsini zonınlu kılmaktadıı. Türkiye'ııin
hiçbir kuşkuya ycr bırakmayacak bir nct-
liklc. Hrmcnistan'ın ışgal ettigi A/erbay-
can lopraklarııulan cckilnıcdikçc, inı/.a-
lanan protokolün Türkiye Büyük Millel
Meclisi'nin onayına sunulnıayacagını
dünya kanuıoyıına ve inı/ada ha/ır bulıı-
nan ülkelere açıklaınası gerekmektediı.
Türkiye, Azerbaycan'a verdigi bu sö/.ü
tutnıa/sa, dost ve kardeş Azerbaycan lıal-
kını. onarımı güc bicinule yaralar ve gii-
venilirligini yalnız A/arbaycaırda degil,
tiiın diğer Türki C'umluıriyctlcrdc de kay-
bcder.
Türkiyc-I'Tmcnistan ilişkilcri elbettc iyi
komşuluğa dönüştürülmclidir
Türkiye-I'Tinenistan arasındaki ilişkilc-
rin iyi komşuluğa yakışır bir düzeye gel-
mesi, kuşkusuz her iki iilke için de son de-
recc yararlı olacaktır. Huıııın için iki iilke
arasında günüınü/.e degin süregelen ger-
ginligc neden olan sorunlarıu bir an önce
çözümü gerekmekledir. Bıınlar:
1. Türkiye ile Sovyetleı Mirliği arasın-
da 1921 yılında tanınan iki iilke sınmnın,
koşulsuz Hrmenistan tarafından ıcsnıen ka-
bııl edilmesi,
2. Iirmenistan'ın gasp ettigi Azerbaycan
topraklanndan koşulsuz olarak geri çe-
kilnıcsi,
3. l'imıcnistun tarafından savunulan söz-
de "soykırım" iddialarının, arşivler ışı-
gında uzman tarihçiler tarafından yapıla-
cak araştırnıalara bırakılması ve araştırnıa
sonuçlarınm her iki iilke tarafından kabul
edilmesi.
(•crginlik gidcrilmcli
Öte yandan böyle bir yanlış adımla
Türkiye, Kafkaslar'da barışa cn büyük dar-
bcyi vurur. Çünkü Ernıcnistan özclliklc
ekonomik ncdenlerden Türkiye sınırının
açılmasına nıahkûındur. Türkiye-I'rme-
nistan sınırının kapalı tutulmasmdan do-
gan haskı kalkaısa, r>menistan'ın işgal el-
tiği A/erbaycan topraklanndan çekilme-
si büyük ölçüde olanaksızlaşır.
IJç tcmcl koşul
Türkiye, va/geçmenıesi gereken bu üç
tcmel koşuldan ikincisine hiç deginnıe-
ınektc, birinci vc üçüncü maddelerc de tanı
açıklık getirmcdigindcn, Türkiye ve l!r-
menislan taıallan. protokolü kcndi yo-
nımlarına göre degerlendiımektediıler.
Nitckiın l'lrmenistan Anayasa Mahkcnıc-
sinin protokollere ilişkin verdigi 1 l.fjubal
2010 tarihli karar, bu görüşünui/ü aynen
dogrulamaktadıı.
Krmcnistan Anayasa Mahkemesi ge-
rekçeli kararında, protokollerin yürürlüğe
ginncsini "soykırıının" tanmması şartına
bağlamaktadır. Kararda ayrıca F.nnenistan
u
Rağımsı/.lık Bildir^eNİ'ııin" II. mad-
desine atıl yapılnıaktadır. 11. maddeye gö-
re Türkiye'nin dogıısu, Uatı l'lrmenistan
olarak geçınektedir. Mahkeme kararına
ilişkin Türkiye Dışişleri Bakanlığı yaptı-
ğı açıklaınada: "Protokollerin laf/ıııa vc
ruhuna aykırı önkoşullar ve kısıtlayıcı
hükfimlerin zikredildiği tcspit edilmiş-
tir. Bu yaklaşım tarafımızdan kabul edi-
lemez" denilmcktcdir.
Türkiye'nin Kafkaslar'da banşın sağ-
lanmasını anıaçlayan girişimleri tabii ki ge-
rekli ve yararlıdır. Ne var ki barışa katkı
saglaması amaçlamrkcn, tanı tersi sonuç-
ların ortaya çıkmaması için Türkiye'nin
gerekli ö/.eni gösternıesi gerekirdi ve ge-
rekir.
Oncelikle Mrmenistan'ın komşusu Tür-
kiye'nin stnırlarını hiç tartışması/ tanııııası
ve her türlü toprak istenıinden va/.geçnıesi
zorıınludur. lîu iki iilke ilişkilerinde nıi-
henk taşı ve olma/.sa olma/.ıdır.
I liç kuşkusuz, yaşam anlayışlarını "soy-
kırıına" endckslemiş olan diyasporadaki
Ivrnıem lobisi, bu iddialarından vazgcç-
ıneyecektir. Ancak tarihçiler komisyo-
nunun ortaya çıkaracağı gerçekler, soy-
kırım iddialarının gerçek olmadığını bel-
gelerse, onlann etki alanını büyük ölçüde
sınırlandıracaktır.
Ermcni lobisi atakta
l'lrmeni lobisi bugünlerde yenidcn ata-
ga geçerek sözde "soykırımııı yasasıııı"
AHI) Senatosu'nun, bclki de bazı diğer iil-
ke parlamentolarının güıulcnıinc getire-
cektir. Ahl) yönetiını bu yasa grışimlen-
ni herdefasında Demokles'in kılıcı olarak
kullanınakla ve Türkiyc'den kabul edılır-
lığı güç ısteklermı bu yoldan almaya ça-
lışaeaktır.
Türkiye kendine özgüvenle bu tür oyıın-
lara karşı kesin bir tavır sergilemelı, bu tür-
den yasaların Türkiye için hiçbir kabul edi-
lir taralinın olmayacağını ve iki dost iilke
ilişkileriyle de asla bagdaşamayacağını
açık ve net olarak vurgulanıalıdır. lirme-
ni lobisi çok bilinçli olarak ısrarla 95 yıl
geride kalan 1915 olaylarını dünya ka-
muoyuna taşıyarak, daha 17 yıl önce işgal
ettigi Azerbayacan topraklarını, evirıden
barkından kovulan bir nıilyona yakın
Azeri ınsanın dramını, Ilacıali (llocalı)
katlianıım, Mirleşmiş Milletler kaıarları-
nı da hiçe sayarak, gündem dışıııda tııt-
ınaya çalışıyor. Azeri ve Türk hükümet-
leri, diğer resmi kurumlar ve Sivil Toplum
Kunıluşları, l'inıeni lobisinin gerçekten de
akıllı biı stıalejiye dayanan bu politika-
larını ho/.arak, önenılc ve kaıarlılıkla ko-
ııuyu son derece güneel olan sorıına, ya-
ni Iirmenistan'ın işgal ettiği A/erbaycan
topraklarını koşulsuz olarak terk etmesı-
ne ve kovulanların isteılerse cvlerine
barklarına dönmeleri koıuısuna getirmeleri
gerekmektedir. Türkiye'nin çevrcsindc
banşın saglam temellerle güvence altına
alınması son derece önemlidir.
Ancak Kalkaslar'da barışı tehdit eden
asıl sorun hiç kuşkusuz, Hrmcnistan tara-
fından işgal edilnıiş olan Azerbaycan top-
raklarıdır. Kafkaslar'da banşın sağlanması,
Krmcnsitan'ın işgal ettiği A/erbaycan
topraklanndan çckilmcsine bağlıdır. Bu so-
run çözülmeden bölgede banşın sağlan-
ması olası değildir.
Çok haklı olarak Azerbaycan, işgal cdi-
lcn topraklarını, ne pahasına olursa olsıın
geri almakta kararlıdır. Azarbaycan Dev-
let Başkanı Sayın tlham Aliycv ülkesinin
bu kararlılığmı tekrar tekrar vurgulanıak-
tadır.
FJ—/1
I skiden "(,'aııklı erkâıı-
lıarp" denirdi lıayat
rmektebiııdc yetışıniş in-
sanlanmı/.a; hemen her konu-
yıı kendileri için en uygıın ola-
nı gözetcrek karar vcrdiklcri
için mi böyle vasıflandırıhrlardı
acaba?
Ciözleriylc görmcdcn inan-
mamak ya da başkalarınm uy-
gulamasına göre tavır almak
yaklaşımı ülkemiz insanı için
hcmen her alanda gcçerlidir
dersek abartı olmaz lıerhalde.
Peki, insan düşünme, irdele-
Insanlanmıza Dair...
RAKIrTÇIICtL
me, değerlendirmc, sonııç cı- bilimin ve çağdaş kültürün
bir zekâ ya da kabiliyet so-
rıııııı değil bir düşünce yapı-
sı olduğunu anlayamadı. Ün-
lü bir nıolla ailesinden gelen
clayıııı Türklerin zekâsından
söz cdildiği zaman 'Tilki dc
zekidir, ama yaşamı kürkçü
dükkânında biter' derdi."
karma gibi bir sistematiği i/.le-
me yoluna gidemcz mi? Kişisel
çıkardan önce toplumsal çı-
karları gözetnıck niyc düşü-
nülemez?
Bu hususlara yanıtı Doğan
Kuban özlü bir şekildc vcr-
mcktc (CBT, 29 Ocak 2010,
Sayı.1193): "Bizim toplum. Yıllar önce doğudaki bir ili-
mizdc arabama ben/.in dolduran
pompacının, o zamana kadar
destek vemıcdikleri bir partidcn
yercl yöneticiyi neden seçtik-
İcrinc dair soruma verdigi ya-
nıt bir ipucu niteliği taşımakta:
"Onu dencdik olnıadı, öbii-
rünü denedik olmadı, bir dc
bunu deneyelim dedik!"
Son yılların siyasi yaşamına
bir göz atın: Akademisyenlcri,
yargıyı, doktoru, eczacıyı, iş-
çiyi, köylüyü, esnafı, etnckliyi
hülasa halkın hcmen her kesi-
mini elinin tersiylc bir tarala
iten, hor gören, aşagıla-
yan birileri var!
Ucuz kabadayı eda-
sıyla siyasal, sosyal, kül-
türcl, ekonomik, hııkuki
ve uluslararası sorunları
çözmcye ycltenmek bil-
gi, beccri ve birikim ek-
sikliğinden başka ne ile
açıklanabilir ki?
Üstelik bu davranışa
karşı siyasi rakipleıiniıı
eleştirilerini, "yavıız lıır-
sız" rolünc büriinüp hal-
kın gözünün içinc baka
baka saptırnıak için 23
Nisan'da nutuk atarcası-
na bangır bangır bir üs-
lupla yanıtlaınanın kıy-
ıncti harbiyesi olabilir
nı i?
Işte konunun en caıı
alıcı yeri. Bu davıanı.şı
scrgileyen kişilcrin yakın
geçınişteki düşünce ve
davranışları, "Bir de bu-
nu deneyelim" yakla-
şımının ne denli geçersiz
oldugunuu bir kanıtı dc-
gil midir?
"Kllfriııı kırılsaydı
da oyııııuı verınesey-
dim" dıye kendine kah-
rcden "Ç'arıklı erkâıı-ı
harp" vatandaşlarımı-
zın payma da, nihavend
makammda "Kimseye
etıııem şikâyel, ağla-
rıııı ben haliıııe" şaıkı
sıııı söyleınek düşmek-
tedir artık.
PENCERE
Sivil SorunuL
Türkiye'de bir 'asker' sorunu mu var?..
Yoksa bir 'sivil' sorunu mu?..
•
Karayolları mezbaha değil mi?.. Demiryollarını
defterden silip yük ve yolcu taşımacılığını yüzde
95 oranında karayollarına bağlayan kim?..
Asker mi?..
Ulaşım can pazarı!.. Çarpıklık Azrail'in ekmeğine
yağ sürüyor...
Ekonominin yarısı kayıt dışında tezgâhını
kurmuş, devlet ha var, ha yok...
Kim yaptı bu işi?..
Asker mi?..
Sivil yönetime diyorsun ki:
-Vergi al!.. -Alamam...
- Neyaparsın?..
- Tefeci faiziyle rantiyeden borç alıp devleti
yönetmeye çabalarım.
- Enflasyon yirmi yıldan beri halkın canına
okuyor, ahlakı bozuyor, toplumu çürütüyor, ortalık
kokuşuyor, dinciliğin pazarlanması bu ortamda
kolaylaşıyor, bu gidişi durdur!..
- Durduramam!..
- Neden?..
- Enflasyon yapısallaşmış, toplum içinde
dayanaklarını bulmuş, enflasyon lobisi oluşmuş...
- Kim bunlar...
- Paradan para kazananlar, nam-ı diğer
rantiyeciler, para babaları...
- Peki, ne olacak?.. Ülkede servet-sefalet farkı
derinleşti, uçurumlaştı...
- Elimden bir şey gelmiyor...
- Cezaevinde fikir suçluları yatıyor, gerekli
yasayı gıkarıp bunları salıver...
- Salmam!..
- Demokratikleşme için gerekli yasaları en kısa
sürede hayata neden geçirmiyorsun?..
- Böyle gelmiş, böyle gider...
- Hukuk devleti?..
- Boş ver!..
- Asker PKK'yi zapturapta aldı, bölgede düzeni
kurdu, Güneydoğu sivil girişimi bekliyor,
ekonomik ve sosyal yatırımları hızlandır...
- Elimden bir şey gelmez...
- Faili meçhul cinayetlerin üzerine yürü!..
Gereken önlemleri al, girişimleri yap!..
- YapamamL
- Bütçe borç bütçesi!.. Iç ve dış borçların
toplamı dağlar gibi!.. Devlet faiz ödeme
makinesine dönüşmüş!.. Halk ne yapacağını
şaşırmış!.. Camiler siyasal parti şubesine
dönüşmüş, siyasal partiler ağırlıklarını yitirmiş, çok
partili rejim demokrasiden soyutlanmış, liderler
sultasına dönüşmüş, bir şeyler yap!.. Halk
demokrasi istiyor, güven istiyor!.. Devlet içine
yuvalanmış çetelerin defterini dürüp hukuk
devletinin yolunu aç!...
- Açamam!..
- Peki, senin derdin ne?..
- Asker!..
- Sivil politikacılar parlamentoda toplanıp
demokrasiyi sağlayacak yasalan düzenlediler de
karşılarına asker çıkıp dur mu dedi?..
- Yooo.. '" "~
rr
•k
Çok partili rejimden bu yana yarım yüzyıl geçti,
siviller parlamentosundan demokrasi hukukunu
devletin altyapısına dönüştürecek kaç yasa çıktı?..
Sivil politikacı lâfta demokrat; ama Ziya Paşa lâfın
hakkını çoktan vermiştir:
"Ayinesi iştir kişinin, lâfa bakılmaz!.."
(18 Mart 1998 tarihli yaztst)
URSA
KİTAP
FUARI
Cumhuriyvf
Kltaplan
2 201
27 ŞUBAT - 7 MART
liıy.ıp I llır.l.ır.ıidsı huı vc
Korı^ıc f"1cric/ı Y.ılov.l
Yoln -I. kın (Huttını Y.ını)
ALEV COŞKUN
2/ŞUBAICUMARTESİ
14.00-16.00 İMZA
28 ŞUBAI PAZAR
11.30-15.00 İMZA
ZEYNEP ORAL
27ŞU8ATCUMARTESİ
14.00-16.00 İMZA
28 ŞUBAI PAZAR
11.30-15.00 İMZA
ERDAL ATABEK
16.30-1 /.30 İMZA
'3S\M PAZAR
_ 11.30-15.00 İMZA
15 15-16.15 SÖYLEŞİÇobgeSabu
•TEHLİKEÜCEHALET"
ÜMİTZİLELİ
16.30-1/30 İMZA
11.30-15.00 İMZA
ŞÜKRANSONER
A
27 ŞUBAT CUMARTESİ
16.30-17.30 İMZA
28 ŞUBAT PAZAR
11.3015.00 İMZA
ONER YAĞCI
27 ŞUBAT CUMARTESİ
16.30-17.30 İMZA
28 ŞUBAT PAZAR
11.30-15.00 İMZA
12.00-13.00 SÖYLEŞİ Çek«a«Salo~
"HEM DİLOEN HEM GÖNÜLDEN 01MAK*
SEVG/ÖZEL
28 ŞUBAT PAZAR
13.00-14.00 İMZA
12.00-13.00 SÖY1ESİ
^ ^ * • ("«fcifge Salonu
"HFiMDltOENHFAIGÖNÜlDFNOülMr
www.kitcip.cumhuriycii.com.tr