22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B 19 ŞUBAT 2010 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER 7 DÜZ YAZI ORHAN BİRGİT Kaos! Hukukun bittiği yerde, sözün de bitmesi gerekir. Erzincan Cumhuriyet Başsavcısı’na karşı hazırlanan komplo darbesi karşısında, önce HSYK, ardından da Yargıtay Başsavcısı ve Yargıtay Birinci Başkanlar Kurulu’nun ve Danıştay Başkanı’nın vaziyet almaları, iktidarın ezeli niyetini açıklamasına yol açtı. Erdoğan, bazı bakanları ve milletvekilleri ile yaptığı toplantıda anayasa değişikliğini gerçekleştirme tehdidini önceki gece 21.15’te Adalet Bakanı’na açıklattı.Yüksek yargı organlarının tutumlarını, “yetki gaspı, yargıya müdahale, soruşturma ve adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs” olarak göstermek isteyen iktidar çözümü o değişikliğin içine yargıda reform adı altında bir anayasa değişikliği teklifi yaparak sunmaya çalışıyor. Yargıyı iktidarın ve onu destekleyen cemaatlerin emri kumandası altına alan, bu çağdışı tasallutu, bir tehdit unsuru olarak da kullanmak istiyor. Ancak acele bir karar alarak, ortamı daha fazla da germemek isteğinin ipuçları da yok değil. Sanki bir mehter, sanki bir mehter yürüyüşü yapıyor AKP. O istek, Bülent Arınç’ın dünkü basın toplantısında da görüldü. Adalet Bakanı’nın yargı reformu için harekete geçileceğini söylemesine karşın; Arınç gündemlerinde öyle, ivedi bir girişim olmadığını, 184 milletvekilinin isterlerse bu doğrultuda bir teklif yapabileceklerini anımsatmakla yetindi. Demek ki, nitelikli çoğunlukla kabul edilemeyeceği şimdiden belli olan öyle bir değişiklik için, bir referandumu göze almakta henüz karar alma aşamasına gelinmemiş. O aşamaya gelinmesi, ancak muhalefet partilerinin o değişiklikler üstünde görüş birliği sağlaması ile gerçekleşmesinin mümkün olduğunu gören AKP, referandumun galibi olacağı konusunda da kuşkulu olduğunu gösteriyor. İktidarla muhalefet partileri arasında bir yakınlaşma değil, cumhuriyetin temel ilkeleri üstünde daha da açılan görüş farkları, bu son olayda öne çıktı. Tutuklamanın gerçek nedeni Baykal, dün yaptığı basın toplantısında “yandaş yargı yaratmak isteğinde olan iktidarın, bir siyasi kadrolaşmadan öte cemaatlere yönelik kadrolaşma oluşturma” isteğinden söz etti. DSP Başkanlık Kurulu da, “tutuklanan savcının iktidarda etkin olmak için gayret gösteren bir cemaat hakkında soruşturma yapan birisi olmasına dikkat çekerek, olanları cemaatleri dokunulmazlık zırhına büründürmenin somut göstergesi” olarak nitelendirdi. Bu tepkiler ve daha da ötesi yargı organlarından gelen ve giderek sertleşen değerlendirmeler, tehlikeli bir viraja girmeden iktidarın “Biz ne yapıyoruz?” türünden bir soruyu kendi aralarında sorgulamalarına neden olacak mı? Tutuklama nedeni Erzurum’daki yargı kaynaklarından Ergenekon üyesi olmak diye gösterilen İlhan Cihaner için Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, önceki sabah saat 9.30’dan başlayarak aralıksız on sekiz saat sürdürülen büro ve ev aramalarının, sorgulamaların, polisler arasında Erzurum’a götürülüşün ve ondan sonra da dinlenme molası verme gereği duymadan ertesi sabah 6’ya kadar sürdürülen sorgulamanın tutuklanma ile sonuçlanmasını, yerseniz, “tehdit ve adi suç işlemek” masalına bağlamak istiyordu. Beyaz yalan Arınç’ın söylediği bu beyaz yalan ile adresi belli, kaçma düşüncesi olsaydı aylar öncesinden o düşüncesini gerçekleştirme olanağına sahip, hakkındaki deliller toplanmış olduğu için, onları yok etmesinden söz edilemeyecek bir başsavcının, ite kaka demir parmaklıklar arkasına sokulmuş olmasını bir araya getirmek elbette mümkün değildir. İktidar, o çok hızlı yol alma isteğinin getirebileceği sakıncaları en aza indirmenin de bir çözüm olduğunu görmüş olabilir mi? Adalet Bakanlığı Müsteşarı’nın, “kilit üyesi” olduğu HSYK’nin dünkü toplantısına gecikmeli olarak da olsa katılmasının, Bakanı’nın işareti ile olduğunu söylemeye gerek bile yok. Toplantının; Erzurum’daki, yetkileri HSYK tarafından alınmış dört savcının yerine yeni görevlendirmelerin yapılması ile sağlanmış olması, İlhan Cihaner hakkında alınmış olan tutuklama kararına karşı yasal yeni girişimlerin başlatılmasını sağlayabilir. Böyle bir tabloda iktidarın ortamı daha fazla germek istemediğini gösteren adımları elbette çok önemlidir. Bir önceki krizler için, askerin demokratik düzenin işleyişine, hukuk devleti kurallarına karşı gövde göstermemesini isteyenler, bugün hâkimlerin davranışlarında siyasal iktidarların iki dudağından çıkacak seslere göre davranmalarına yol açacak kurallar koymaya kalkışırlarsa kaosu hem daha da büyütürler. Hem de kalıcı hale getirmiş olurlar. Öyle bir durumda ise demokrasiden, hukuk devletinden söz etmek olası değildir. Faks: 0 216 302 82 08 obirgit@e-kolay.net Erzurum’da tutuklu bulunan Başsavcõ Cihaner’i CHP’li milletvekilleri ve avukatõ Kazan ziyaret etti ‘Durumu iyi ve şaşkõn’ HSYK’DEN BAKANLIĞA RET DIŞ BASIN Erzurum’a özel yetkili savcılar atandı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Hâkimler ve Savcõlar Yüksek Ku- rulu (HSYK) önceki gün yetkisini kaldõrdõğõ Erzurum özel yetkili baş- savcõvekili ile 3 savcõ yerine yeni ata- ma yaptõ. HSYK, özel yetkileri kaldõrõlan Erzurum’daki 4 savcõ ye- rine, yine ilde görevli 3 savcõyõ gö- revlendirdi. Erzurum Özel Yetkili Başsavcõ Vekilliği’ne Taner Aksa- kal getirildi. Adalet Bakanlõğõ’nõn, HSYK’nin önceki günkü kararõnõn kaldõrõlmasõ istemi reddedildi. HSYK, Erzincan Başsavcõsõ İl- han Cihaner’in makamõnõn basõlõp gözaltõna alõnmasõ sürecinde yer alan Erzurum Özel Yetkili Başsavcõ Ve- kili Tarık Gür, savcõlar Rasim Ka- rakullukçu, Mehmet Yazıcı ve Os- man Şanal’õn görev ve yetkilerini aş- tõklarõ gerekçesiyle yetkilerini kal- dõrmõştõ. HSYK’deki toplantõnõn so- na ermesinin ardõndan Adalet Ba- kanlõğõ Müsteşarõ Ahmet Kahra- man, şunlarõ söyledi: “Başsavcı Ve- kili olarak Taner Aksakal, CMK 250’de görevlendirilen başsavcı- vekili oldu. Erzurum’da çalışan ar- kadaşlardan 2 cumhuriyet savcısı arkadaşımız daha görevlendirildi. Bir de bakanlığımızın dünkü (ön- ceki gün) kararın yeniden gözden geçirilmesi ve kaldırılması yönün- deki talebimizi gündeme getirdik. Bu konu da görüşüldü ancak bizim bu talebimiz kabul edilmedi.” HSYK’de, Erzurum özel yetkili savcõlõklarõna da Mehmet Ali Kurt ile Ender Karadeniz atandõ. Adalet Bakanlõğõ Müsteşarõ Kahraman, “İsimlere itirazınız oldu mu” so- rusuna “Hayır” karşõlõğõnõ verdi. Kahraman toplantõda herhangi bir tar- tõşma yaşanmadõğõnõ da söyledi. ERZURUM (Cumhuriyet) - Er- zurum Yetkili 2. Ağõr Ceza Mahke- mesi’nce “Ergenekon terör örgü- tüne üye olmak” suçlamasõyla tu- tuklanan Erzincan Cumhuriyet Baş- savcõsõ İlhan Cihaner’in tahliyesi için üst mahkeme olan Özel Yetkili Diyarbakõr Ağõr Ceza Mahkeme- si’ne başvuru yapõldõ. CHP millet- vekilleriyle görüşen Cihaner, HSYK’nin kararõnõn doğru olduğu- nu belirterek “Cemaat soruştur- masına başlamasaydım bunlar ba- şıma gelmezdi” dedi. Cihaner’in savunmasõnõ yapan avu- kat Hamit Sekman, önceki gün Er- zurum Özel Yetkili 2. Ağõr Ceza Mahkemesi Başkanõ’nõn “usul ve yasaya uygun” olduğu gerekçesiy- le tutuklama kararõna itirazõ reddet- tiğini anõmsattõ. Tahliye talebini yi- nelediklerini belirten Sekman, “Bir üst mahkeme olan Özel Yetkili Diyarbakır Ağır Ceza Mahkeme- si’ne tutukluluk kararına itiraz için dilekçe verdik” dedi. Yetkileri alõnan savcõ Osman Şanal’õn Ciha- ner’i sorgulamasõ sõrasõnda hazõr bu- lunan avukat Sekman, “Sorgu sıra- sında en çarpıcı sorular Dursun Çi- çek’le olan sorulardı. Başsavcı, Çi- çek’le ilgisinin olmadığını, tanı- madığını bildirdi. Tarikatların üzerinde baskı kurmaya çalıştığı yolundaki sorular yöneltildi” dedi. ‘Durumu iyi ve şaşkın’ Cihaner’in avukatõ Turgut Kazan da dün Başsavcõ Cihaner’in eşi Muh- teber Cihaner’le görüştü. Ciha- ner’in adliye sarayõna girişi sõrasõn- da gözleri doldu. Adliyedeki görüş- menin ardõndan Cihaner ve Kazan birlikte baroya geçti. Onlarõn ardõn- dan Özel Yetkili İkinci Ağõr Ceza Mahkemesi Hakimi Ali Kaya ile Cumhuriyet Başsavcõ Vekili Tarık Gür de aynõ yere gitti. İçeride 5 da- kika kalan Kaya ve Gür’ün Cihaner ve Kazan’la görüşüp görüşmediği öğ- renilemedi. Daha sonra İlhan Ciha- ner’i cezaevinde ziyaret eden Kazan, çõkõşta gazetecilere açõklama yaptõ. “Cemaat soruşturmasına Başba- kan Yardımcısı arayarak müda- hale etti. Müebbetle yargılanacakları serbest bıraktılar, soruşturmayı baş- latan savcıyı tutukladılar” diyen Kazan, “Türkiye bir ilki yaşıyor. Eğer bu hukuksa ben 47 yıllık hu- kukçu olarak şaşkınlık duyuyo- rum. Darbelerin zulmünü yakın- dan yaşadım. Büyük acılara tanık ol- dum. O zulüm ortamlarında dahi ad- liye basılıp aranmamıştı, bir başsavcı soruşturması nedeniyle gözaltına alınıp tutuklanmamıştı. Cihaner’in sağlığı yerinde. Tabii bir hukuk devletinde yaşanan olaylar karşı- sında şaşkın” diye konuştu. CHP’lilerden ziyaret CHP milletvekilleri Ahmet Ersin, Erol Tınastepe ve Malik Ecder Özdemir’den oluşan CHP heyeti de Erzurum’da çeşitli görüşmeler yap- tõ. İzinlerin alõnmasõnõn ardõndan CHP heyeti Cihaner’le Erzurum H Ti- pi Cezaevi’ndeki camlõ bölmede 45 dakika görüştü. Cihaner’in CHP’lilere “Cemaat soruşturmasına başla- masaydım bunlar başıma gelmez- di” dediği belirtildi. Çõkõşta CHP heyeti adõna konuşan Ersin, “Sağlığı, sıhhati iyi, mora- li yerinde. Üzerine atılan suçla- malardan aklanacağını, HSYK kararının doğru olduğunu söyle- di” diye konuştu. Ersin şöyle devam etti: “Bazı özel yetkili savcılar kendilerini sonsuz yetkili sanarak hukuk dışına taşabiliyorlar. Bu durum da özel yetkili savcının hu- kuku çiğnemesidir. Cemaat ken- disi hakkında soruşturma yapan savcıdan intikam almıştır bu ope- rasyonla. Hükümet de biat et- meyeni sopayla yola getiririz yo- luna gitmiştir.” ‘Çorap öreceğiz diyorlar’ CHP’li heyeti, Cihaner’le aynõ so- ruşturma kapsamõnda tutuklu bulu- nan Albay Recep Gençoğlu ile ce- zaevinde görüştü. CHP milletve- killeri akşam da Cihaner’in eşini zi- yaret etti. CHP’li Ersin, Cihaner ve Gençoğlu’na yönelik operasyonun altõnda “cemaat soruşturmasını” yapan ekipten intikam alma amacõ- nõn yattõğõnõ belirterek, “Edindiği- miz bilgiye göre, soruşturulan ce- maat üyeleri, kendi aralarında yaptıkları konuşmalarda, ‘Bu işin başõnda savcõ ve jandarma var. On- larõn başõna çorap öreceğiz’ diyor- lar. Nitekim, bu soruşturmada görev alanların başına gelmedik kalmamış durumda” dedi. Bu operasyonun cemaat ve hükümetin “ortak projesi” olduğunu savu- nan Ersin, “Hükümetin böyle kriz yaratıp, yandaş yargı yaratma hevesi var. Reform yapacağız id- diasıyla yandaş yargı yaratmanın yollarını açmaya çalışıyorlar. Bu son operasyon da bunun açık göstergesi” diye konuştu. Dış Haberler Servisi - İngiliz iş dünyasõ gazetesi Financial Times, Er- zincan Cumhuriyet Başsavcõsõ İl- han Cihaner’in tutuklanmasõna ka- rar veren savcõlarõn özel yetkilerinin alõnmasõyla tõrmanan kriz hakkõnda- ki haberinde, AB Komisyonu’nun Türkiye’deki yargõ sisteminin “ba- ğımsız, tarafsız ve etkin olmayışı- nı” eleştirdiğini anõmsattõ. “Ergenekon soruşturması tu- tuklaması Türkiye’yi bölüyor” başlõklõ haberde, Ergenekon soruş- turmasõ kapsamõnda tutuklanan Ci- haner’in evinin arandõğõ, diğer yan- dan, tutuklama kararõnõ veren Erzu- rum savcõlarõnõn özel yetkilerinin HSYK tarafõndan alõndõğõ belirtildi. HSYK kararõnõn Yargõtay ve Danõş- tay başkanlarõ tarafõndan desteklen- diğine dikkat çekilen haberde, son ge- lişmelerin, “üst düzey üyeleri gele- neksel olarak kararlı laiklik yan- lısı olan Türkiye yargı sistemi için- deki güç mücadelesini” yansõttõğõ belirtildi. Financial Times, AKP hükümetinin, yargõ ve diğer devlet kurumlarõnda kadrolaşarak ve Erge- nekon soruşturmasõnõ genişleterek muhaliflerini bastõrmakla suçlandõ- ğõna dikkat çekti. Haberde, tutuklu Cihaner’in Erzincan’daki İslamcõ ta- rikatlara yönelik soruşturma başlat- tõğõ hatõrlatõlarak şöyle denildi: “AB Komisyonu, son raporunda yargı- nın ‘bağõmsõzlõğõnõ, tarafsõzlõğõnõ ve etkinliğini’ sorgulamış ve üst düzey davaların yürütülürken soruştur- maların niteliğinden kaygı duyul- duğunu belirtmişti.” İngiliz haber ajansõ Reuters de ge- lecek yõl yapõlacak genel seçimler ön- cesindeki bu gelişmelerin, “kendisini İslami düzen kurulmasını engelle- me mücadelesinin temsilcisi olarak gören ‘derin devlet’ ile hükümet arasındaki” siyasi gerilimi arttõra- cağõnõ vurguladõ. Fransõz haber ajan- sõ AFP ise haberinde, AKP hakkõn- daki kapatma davasõna, üniversite- lerde türbanõ serbest bõrakma girişi- minin yargõdan döndüğüne ve çok sa- yõda savcõ ve yargõcõn telefonlarõnõn Adalet Bakanlõğõ’nõn izniyle dinlen- diğine işaret edildi. ‘Tutuklama Türkiye’yi böldü’ Haber Merkezi - Tutuklanan Erzincan Cumhuriyet Başsavcõsõ İlhan Cihaner’in yürüttüğü İs- mailağa cemaati soruşturmasõnda mahkeme kararõyla telefonlarõ din- lenen işadamõ M.Ç’yle ilgili din- leme tutanaklarõnda, işadamõnõn AKP’li bakanlarla yaptõğõ tele- fon görüşmeleri yer alõyor. Cemaat hakkõnda soruşturma açõlan Erzincan’daki ortam için “zulüm, baskı” ifadelerini kulla- nan işadamõnõn, Yeni Şafak gaze- tesinin sahibi Ahmet Albayrak’a “olayın üzerine gitmezse işleri- nin düzelmeyeceği” yolunda yap- tõğõ uyarõyõ önceki gün yayõmlayan T24.com.tr haber portalõ dün de aynõ işadamõnõn AKP’li bakanlarla yaptõğõ telefon görüşmelerini ya- yõmladõ. “Ergenekon terör ör- gütü üyeliği, evrakta sahteci- lik, tehdit ve iftira” suçlamasõy- la tutuklanan Cihaner’in yaklaşõk iki yõl süren İsmailağa cemaati so- ruşturmasõnda mahkeme kararõy- la dinlenen telefon konuşmalarõ binlerce sayfayõ buluyor. Cemaa- te ilişkin haberleşmelerde adõ en sõk geçen isimlerden olan M.Ç. ad- lõ işadamõnõn AKP’li bakanlarla yaptõğõ iş görüşmeleri dikkat çe- kiyor. T24’ün yayõmladõğõ telefon dinleme kayõtlarõna göre biri 19 Ocak 2009, diğeri 30 Ocak 2009 tarihli dinleme tutanaklarõnda “X Devlet Bakanı” ifadesi yer alõr- ken, 2 Şubat 2009 tarihli dinleme tutanağõnda ise eski Çevre ve Or- man Bakanõ Osman Pepe’nin adõna yer verildiği görülüyor. İsmailağa cemaati soruşturma- sõnda mahkeme kararõyla telefon- larõ dinlenen işadamõ M.Ç’nin dinlemesine takõlan bakanlarla işadamõnõn görüşmeleri “Ocak- Şubat 2009” tarihleri arasõnda gerçekleşiyor. Konuşmalarõnda Cumhurbaşkanõ Abdullah Gül’ün Suudi Arabistan gezisine katõlan işadamõ heyetinde bulunduğunun altõnõ çizen işadamõnõn konuşma dökümlerinde adõ verilmeyen bir “devlet bakanı”na, telefonda “Bi- zim yerimize gireni onaylama- yacaksın” şeklinde bir ifade kul- lanmasõ ise dikkat çekiyor. İsmailağa cemaati soruşturmasõnda bir işadamõnõn AKP’li bakanlarla görüştüğü ortaya çõktõ Bakanlar telefon tutanağında AKP binasının yakınında mermi dolu zarf bulundu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - AKP Genel Merkez binasõnõn koruma kulübesinin yakõn- larõna zarf içerisinde kurusõkõ tabanca mermi- si bõrakõldõğõ bildirildi. Alõnan bilgiye göre, salõ günü sabaha karşõ, plakasõ alõnamayan bir araçla gelen iki kişi, AKP Genel Merkezi’nin dõşõndaki koruma kulübesinin yakõnõna bir zarf bõraktõ. Yapõlan inceleme sonucu, zarfta dört adet mermi bulunduğu belirlendi. Mer- milerin, kurusõkõ tabanca mermisi olduğu tes- pit edildi. Olayla ilgili parmak izi incelemesi yapõlõrken koruma görevlisinin fark ettiği sarõ renkli Fiat Albea marka araçla ilgili soruştur- ma başlatõldõ. Terörle Mücadele Şube Müdür- lüğü’nün el koyduğu olayla ilgili güvenlik kameralarõnõn da incelendiği öğrenildi. İstanbul, İzmir ve Adana baroları, Erzincan Cum- huriyet Başsavcısı İlhan Cihaner’in tutuklanmasını ağır bir hukuk ihlali şeklinde değerlendirdi. İzmir Barosu Başkanı Özdemir Sökmen, İzmir Barosu üyeleriyle birlikte dün adliyede yaptığı açıklamada, yaşananların ABD ve AKP karşıtlarını sindirme sü- reci olduğunu vurguladı. Sökmen, “Yaşananlardan birinci derecede sorumlu bulunan Adalet Bakanı is- tifa etmelidir. Bu türden hukuka aykırı uygulama- larla, hangi biçimde olursa olsun, yargıyı etki altına alma, sindirme girişimleriyle sonuna kadar müca- dele edeceğimizi, gelişmelerin takipçisi olacağımızı, her türlü yasal girişimde bulunacağımızı bildiri- riz.” Adana Barosu Başkanı Aziz Erbek de “Ada- na Barosu olarak bu ağır hukuk ihlalinin takipçisi olacağız” dedi. (Fotoğraf: OZAN YAYMAN) SÖKMEN: ADALET BAKANI İSTİFA ETMELİ Haber Merkezi - AKP’nin kuru- luşunda aktif görev alõp milletve- kili seçildikten sonra başbakan yardõmcõlõğõ da yapan, kendisi de hukukçu olan Ertuğrul Yalçınba- yır, HSYK’nin, Erzurum’daki savcõlara verdiği özel yetkiyi geri almasõnõn “doğru bir karar” ol- duğunu savundu. Başbakan Tay- yip Erdoğan’õn hukukçu kurmaylarõnõn kendi- sini yanõlttõğõnõ belirten Ertuğrul Yalçõnbayõr, Adalet Bakanõ Sadullah Ergin imzasõyla saba- ha karşõ saat 05.00’te yapõlan basõn açõklamasõ- nõn da yanlõş olduğuna dikkat çekti. Yalçõnba- yõr, şunlarõ söyledi: “Ergin milletvekili iken kamu kurumuna yazdığı yazıda ihalelerin fa- lanca kişiye verilmesi isteğinde bulunmuştur. Bunlar etik değildir. Adalet Bakanı böyle etik değerlerden yoksun olmamalı. ABD’de Adalet Bakanı, yanında kanunsuz işçi çalış- tırdığı için bakanlıktan ayrılmıştır. Sadullah Bey ABD’de olsa bakanlık yapamaz.” YAÇINBAYIR: SADULLAH ERGİN ABD’DE OLSA BAKANLIK YAPAMAZ İstanbul Haber Servisi - Erzin- can Başsavcõsõ İlhan Cihaner’in tutuklanmasõnõ ve HSYK’nin Er- zurum’daki özel yetkili savcõlarõn yetkisini kaldõrmasõnõ Habertürk’e değerlendiren Yargõtay Ceza Ge- nel Kurulu Onursal Başkanõ Os- man Şirin, “Ağır cezayı gerekti- ren haller dışında bu tür suç iş- lediği öne sürülen hâkim ve savcılar yakala- namaz, üzerleri aranamaz ve sorguya çekile- mez. Yetkisi olmayan bir statü ile bir kişi tu- tuklamaya sevk edilir ve arkasından da tu- tuklama söz konusu olursa bünyede ani mü- dahaleyi gerektiren kanama olur. Kanama söz konusu olduğunda fevkalade bir müda- halenin, hatta yasaların da yoruma açılması sureti de olağan hale gelir” dedi. Şirin, HSYK’nin uzun sürecek bir tahkikat için müfet- tiş istemesinin,başsavcõnõn günlerce cezaevinde kalmasõ anlamõna geleceğini, bu nedenle HSYK’nin kararõnõn doğru olduğunu kaydetti. ŞİRİN: YETKİSİZ TUTUKLAMA BÜNYEDE KANAMA YAPAR CHP’li Ahmet Ersin, Erol Tınastepe ve Malik Ecder Özdemir, tutuklanan Erzincan Cumhuriyet Başsavcısı Cihaner ve Albay Recep Gençoğlu ile cezaevinde görüştükten sonra gazetecilere açıklamalarda bulundu. Fotoğraf:AA
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle